Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
DERBİ • V ENVERGÖKÇE'NİN KÖYÜNEBİRYOLCULUK Lütfı Özgünaydın Enver Gökçe 'nin köyü Çit 'egitti veşairin ölümünden tam onbeş yılsonra ondan kalan izlerisürdü, yakınlanyla konuştu. PARASIZ PAZAR EKİ 2001 YADA "VERDİMANİA"! Turisük bir çerçeveye bürünen Mozartyıhndan sonra şimdi de sırada Verdiyılı var. Takvimlere rakip biranlayışla girişilen anma çalışmaları tüm hızıyla sürüyor. ^ 1 U İNANÇLARIN BULUŞTUĞUKENT... Istanbul 'un tarihindeki çok kültürlülük ve çok inançlılık bu kez de bir fotoğraf sergisi ile bir kitaba tema oldu. Murat Uralyazdı. Ü YAŞAMAK GÜZEL DE, BEN KİMİM? Fınar Demirel, yirmi bir yaşında genç bir kadın. Almanya'da bir Türk, Türkiye'de bir Alamancı... Iki kültür arasında kendisine seçtiği barış umudu, güvensizlik ve müzik. Ama bir gün büyüyecek ve tanıyacak kendisini. Eğer başarırsa, güvensizliğin yerini tümüyle sevgi ve "insan" alacak... BKRAT GÜNÇIKAN ' JjL sa'dan kaç bin yıl önceydı, anımsayamadı Biri, "Öyle I talıhsız bir zamanda gclmii>ım kı dünyaya" dıye yazmış• tı "Bana söylenecck söz kalmaınıs.." Sevmıştı cümleyı ama kendı zamanının çok daha talıhsız olduğunu kavrayamamışti. Daha yirmıbır ya^ındaydı vc ıstegı, tahtarevallinın toprağa çakılmi!) kanadında olmaktı Ayaklaı ını havada çırpınırken gormck, tahtarevallinın kulbunu tutan cllcrındc çaresızlığın ağırlığını duymak ağırına gıdıyordu. Hayattı rakibi ama daha bir mılim bilc oynatamamıştı yerınden. Öfkcdcn tutkuya, scvgıdcn ınançsızlığa, umutsuzluktan ba^kaldırmaya dcvrilıvcrıyoıdudü^üncelcrı Acıdan kaçarkcn scvıncc tutulunmayaıağımn ycnı yenı farkına vanyordu ya da okuduğu hcr kıtabın ycnı sorulaıia baijinı döndüıcccğının . Öyle ya, yirmi biryaşındaydı henüz... Dünya, dahaçabuk büyütüyordu çocukları artık, gcnçlık çok çabuk geçıyor, yaşlılar ıçın ycnı dağlararanıyordu... Ölüm bılc utanılır bırşey olmaktan çıkmıştı ama mılyonlarca kez yınclcnmış sözcüklcrlc de olsa anlatmaya bajjlamalıydı, 'jimdi, hcmen... Sıegen.. Almanya'nın bu küçük kasabasında doğmuş, kırk gunlükken Kastamonu'ya, buyükbaba ve büyükannesının yanına göndcrilmıştı Pınar. Hlcktronik mühcndısı babası, bir dıkış atölyesinde çalışan annesı ve kendisınden dört ya^ büyük crkek kardeşıyle ancak dort yıl sonra bir araya gelcbileceklcrdı. Yaşanılası bir kent dıye Izmır scçilccek, ama 12 Eylül darbesı ortalığı bulandırınca ycnıden Almanya'ya, bu kez Bcrlın'e dcmır atılacaktı Bu da ycnı bir cv dcmckti, ycnı ı.1), ycnı arkada'jlaı . Anaokuluna ba^ladığı gun dılın sıcakla soğuğıı, acıyla tatlıyı ayırtctmekten öte ne mcncm •jey olduğunu anladı Pınar Onlarca çocuk arasında konuşamamak, anlatamamak, duyup da anlayamamak, bıı de bumı Devamı (ı. suyfada