Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
10 ABD CUMHURİYETDERGİ garanti altına almak amacıyla iş hayatına atıldı. Hertz ile yaptığı işbirliği sonucunda oldukça doyurucu bir gelir elde etti. O artık Amerika'nın en zengin ve ünlü şanslı kişılennden biriydi. Ancak başan sarhoşluğuna kapılan O.J, kişisel tutku ve hırslarının kurbanı olmakta gecikmedi. Simpson'un beyaz kadın merakı en zayıftarafı idı. Üniversitedetanıştığı zenci Marguerite NVhitley ile 1967'de evlendi ve bu evlılığinden üç çocuğu oldu. 1979'de Marguerite boşanma ısteminde bulununca O.J. bu isteği geri cevirmedi. O.J.'in beyaz kadın tutkusu Marguerite ile beraberliğindebaşlamıştı. 1977'deNicole Brown ile tanışınca O.J. aradığı kadını bulduğuna inanıyordu. Ne yazık ki bu beraberlik de ünlü sporcunun kadın peşinde koşturmasını engellemedi. 1979 yılında Marguerite ile olan evlilikten doğan 2.5 yaşındaki kızlannın yüzme havuzunda boğulması O.J'yi oldukça etkiledi. Nicole ile altı yıl birlikte yaşadıktan sonra 1985'te yeniden dünyaevine giren O.J., Nicole ile çok uyumlu bir çift oluşturacaklannı düşünüyordu. Sanşın, alımlı, giyinmesini bilen Nicole ile partilerde, kokteyllerde boy gösteren O.J. kapitalist düzenin başanlı işadamı tanımına harfiyen uyuyordu. Ancak dışarıdan mükemmel bir çift gibi görünen O.J ve Nicole'ün evliliği kısa süre sonra sarsılmaya başladı. Görgü tanıklarının bildirdiğine göre bir gece, kocası tarafından dövüldüğünü iddia eden Nicole polistenyardımistedi. Hertarafıçürük veyarabereiçindeki Nicole'ün polise şöyle dediği belirtiliyor: "Beni bu adamın elınden kurtann. Beni öldürecek." O.J.'in Nicole ile evliliği sırasında bile başka kadınlarla görüldüğü ve kokain partilerine katıldığı ileri sürülüyordu. Hatta Nicole'ün, kocasının uyuşturucu bağımlısı olduğu yolunda şikayetlerde bulunduğu da iddia ediliyordu. Ne var ki Nicole, Marguerite gibi kaderine boyuneğecek bir kadın değildi. Kocasının çapkınlıklanna aynı şekilde karşılık verince kıyamet koptu. Maço erkek özelliklerinin tümünü kişiliğindebirleştirenO.J.,kansınıâşıgı ile gördüğü her yerde olay çıkarmaya başladı. Bu ikiyüzlülüğe daha fazla katlanamayan Nicole 1992'de boşanma yoluna gitti. Ne var ki görgü tanıklan, boşanmalanna karşın çiftin sık sık görüştüklerini ve O.J.'in Nicole'ün özel yaşamına kanşmaya devam ettiğini bildirdiler. TV'nin Amerikan yaşamındaki rolü artık bilinıyor. Ancak O.J. olayı ile Amerikalılar değer yargılarının kökünden sarsıldıgını hissettiler. Günlük yaşamlarında TV'nin kendilerine "çaktırmadan" kabul ettirdiği görüşlerin her zaman gerçegi yansıtmadığını kabul etmek zorunda kaldılar. Adını belirtmek istemeyen bir halkla ilişkiler uzmanı, mesleğine ihanet ederek Newsweek dergisinin kendisi ile yaptığı söyleşide şunlan söyledi: "Bu trajik dava, Amerikalılara iyi bir ders vermiştirsanınm. Insanlannbundan böyle değer yargılannı TV'nin kendilerine yutturduğu hazır reçetelere değil, olaylan enine boyuna tartarak daha gerçekçi bir temele oturtacaklannı umuyorum. TV'de gördüğümüz ünlü kişilerin de bizler gibi etten kemikten olduğunu unutmamak gerekiyor. lnsan yaşamı, TV ekranlarına sığmayacak kadar karmaşık. Birkaç dakikalık görüntülere dayanarak insanları yargılamamayı öğrenmek zorundayız.Bir gün Amerikalılar da insanları eylemlerine dayanarak değerlendirmeyi öğrenecek." Amerika'nın en ünlü katil sanığı O. J. Simpson, 19 eylül günü yargılanmak üzere jüri ve kameralar önüne çıkıyor. Ö Ö ldürdü mü, öldürmedi mi? Yalnızca Nicole olmak istiyördu agazin basınının servet avcısı, erkek düşkünü, gösteriş merakhsı bir kadın olarak ele aldığı Nicole Simpson'ı yakın dostlan ideal bir anne, mükemmel bir eş olarak tanımlıyor. O.J.'in arkadaşlan ise "hava basmaktan başka bir şcy bilmeyen kuşbeyınli bir sanşın" olarak gördükleri N icol' ün O.J.' in yaşamını kararttığını düşünüyorlar. Birbiriyle taban tabanaçelişen bugörüşler, Nicole'ün gerçek kişiliği hakkındabir degerlendirme yapmayı güçleştiriyor. O.J. gibi yaşamı çelişkilcrlc dolu bir insanla yaşayıp etkilenmemek olanaksız olduğundan, Nicole'ün dengesizlikleri bir anlamda garip karşılanmıyor. Buahşılmadık ikilinin davranışlarına tutarlı bir açıklama getirmek, havanda su dövmeye benziyor. Nicole Almanya'da doğdu; ailesi sonradan ABD'ye göç edip Kaliforniya'ya yerleşti. Orange County'de büyüyen bu ele avuca sığrnaz kız, Güney Kaliforniya'nın yeni yetmeleri arasında çapkınlıgı ve maymun iştahlılığı ile ün salmakta gecikmedi. Kolej öğrencilerinin flört etmek için sıraya girdiklen birsıradaO.J. iletanışan Nicole'ün yaşamı birden değişti. Daha 18 yaşında olan genç kız, yaşam çizgisini O.J.'in istekleri doğrultusunda değiştirdi. Yakın arkadaşı Patricia Rose, Nicole ile O.J.'in beraberliğini şöyle değerlendiriyor: "Nicole bir Barbie bebek kadar güzeldi. Erkekler ayaklanna kapanmaya hazırdı. Hergöreninaklını başından alacak kadar çekiciydi. Oysa o tutup O. J. 'e âşık oldu; onun kulu kölesi olup , A merikalılann unutamayacakları birtarih.12 Haziran 1994. Amcrikan televizyonlan bu tarihten sonra Hollywood fılmlerini aratmayan heyecanlı ve gizemli bir öykünün peşine düştüler. Artık ülkenin en ücra köşesinde yaşayan Amerikalı bile O.J.Simpson'un ayrıntılı yaşam öyküsünü, evinin köşe bucağını, evliliğinin en gizli noktalarını, yakın arkadaşlannı, meraklarını alışkanlıklarınıögrendi. Yadaöğrenmek zorunda kaldı. Orenthal James Simpson, kısaca O.J. ya da yalnızca İuice, 12 hazirana kadar ünlü bir futbol oyuncusu, Hertz' in (dünyanın belli başlı araba kiralayan şirketlerinden bin) reklam fılmlerinin değişmez kahramanı, sinema sanatçısı ve magazin dünyasının yakından tanıdığı bir ünlüydü. O.J. sevimli gülüşü, canayakın kişiliği ve futbolda gösterdiği üstün performans ile pek çok kişinin hayran olduğu "örnek bir Amerikalı" idi. Kimse TV ekranlarında sıklıkla boy gösteren bu adamın farklı bir yüzü olduğunudüşünmüyordubile. Derken eski kansını ve karısının âşığını öldürmekle suçlandı ve birden T V kameraları üzerine çevrildi; Newsweek ve Time gibi dergilere kapak oldu; dünya basını gelişmeleri izlemek üzere Amerika'yakoştu. Southem California'dan futbolda gösterdiği başanlı performans sayesinde burs aldı. Kapağı bu ünlü okula atar atmaz, adını duyurmaya başladı ve kısa zaman sonra ülkenin en ünlü futbol yıldızlan arasında yerini aldı. Bu arada birkaç fılmdc de rol alınca ününe ün katıldı. Simpson, spor yaşamına yaşı ilerleyince devam edemeyeceğini bildigi için, geleceğini Simpson "Amerikan Rüyası"nın en ünlü temsilcilerinden biri. 1947'deSanFrancisco'nungecekondu mahallesinde doğan O.J, çeteler kurup hirsızlık yapan binlerce zenci çocuktan biriydi. Babası evi terk edince evin tüm yüküannenin üzerine yıkıldı. Buarada beslenme bozukluğu yüzünden raşitik bir yapıya sahip olan küçük Simpson'ın bacakları çarpıldı. Anne, tedavi parasını çıkartamayınca ayakkabılannı ters giydirerek çocugun bacaklannı düzeltmeye calıştı. Ne var ki arkadaşları tarafından "sıska bacak" olarak çağnlan Simpson bir gün gelecek, 100 metreyi 9.9 saniyede koşacaktı. Simpson'ın spora olan yatkınlığı, yaşamının yönünü değiştirdi. University of O, çarpık bacaklı sıska bir siyah çocuktu. Once çok ünlü oldu, sonra da lanlu.. Sıskabacak Dayakveşldctot Simpson davası TV'nin yanıltıcı etkısınden başka, bu ülkede kadınlan hedef alan şiddet eylemlerini de tartışmaya açtı. Uzmanlar Amerika'da karılannı döven kocaların yeterince cezalan dınlmadığı kanısında. lstatistikler her yıl iki milyon Amerikalı erkeğin kansını dövdüğünü, 1400kadınında kocalan veya erkek arkadaşlan tarafından öldürüldüğünü gösteriyor. Psikologlar ve psikiyatrlar yıllardır bu olgunun altında yatan nedenlen araştıradursunlar, kimse bu adamlann kanlannı niçin dövdüğünü ya da bu rezilliğe nasıl dur denileceğini bilmiyor. New York Pace Üniversitesi Dayak Yiyen Kadınlan Konıma Merkezi yetkililerinden Michael Dowd, konuya ilişkin görüşlerini şöyle belirtiyor: "Dayak yiyen bir kadının ilişkiyi koparmak istemesi şiddet yanlısı kocayı daha sert önlemler almaya itebilir. Bu adamlann