Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
BASKENT GÜNLERİ M Ü Ş E R R E F H E K İ M O G L U Başkent parkları P arklarda dolaşmayı sever misiniz? Güneşle buluşup sereserpe oturmayı bir kanepede, bir kitap okumayı, kuşları dinlemeyi, çocukların oyununa katılmayı uzaktan, belki de bir heykeli seyretmeyi yakından? Yaratıcıyla söyleşiye dalmayı? Çankaya'daki evime Iran Caddesi'nden dönmeyı yeğlerim birkaç yıldır. Seymenler Parkı'nın bir girişinde llhan Koman'ın heykelini görmek isterim. Kısa bir buluşmayla yorgun bir günü ya da çirkin bir olayı geride bıraktığımı hissederım. Stockholm'de, bir tekne evde yaptığımız söyleşileri anımsarım. Başka bir gün de Pembe Köşk'ün önünde durur, Inönü'ye bakarım bir an. Mine Sunar'ın yapıtını seyrederim. Bir özlemi dındirmek isterim belki de. Sonra da gülümserim, devlet adamı özlemini parklarda dindirmenin tersliğini düşünürüm! Başkent parklarında dinlenmek olanağı yok artık. Çevre kirlenmesinden yakınıyor, çevreyi temiz tutmaktan söz ediyoruz, ama başkent parklarının temizliğine özen gösterilmiyor hiç. Hatta Çankaya'da, Seymenler ya da Botanık parklarında da özen değil özensizlik, sevgısizlik, ilgisizlik göze çarpıyor. Havada köfte, lahmacun kokusu, yerlerde naylon torbalar, pide artıkları, kola bıra tenekeleri, ayçıçeği kabuklarından küçük tepeler, patlamış mısır torbaları! Biraz ötede çöp kutuları var, ama atılmıyor! Birkaç kişiyi uyardım, ters ters baktılar, üşütük müsün, diye sordular. Torbaları toplayınca deli sandılar beni. Ören'de kumda kırık şişeleri, plastik torbaları toplarken de yaşadım bunları. Belki de deliyim, ama Göztepeli'yim ben. Çocukluğum, gençliğim Yeşilbahar Sokağı'nda, istasyona, Erenköy'e giden yollarda, aşağıda Çıftehavuzlar'dan Dalyan'a, Fenerbahçe'ye uzanan sokaklarda geçti. Kocaman bir parkta dolaşır gibi. Havada çıçek kokusu, yollar tertemiz, bana deli diyenlere babamı anlatsaydım ne derlerdi acaba? Elinde boş bir sigara kutusu, sokaktaki izmaritleri toplar, eve gelince kutuya atardı Ismail Hakkı Beyl Küçük bir Gelincik kutusunda birkaç izmarit. Şimdi süpürmekle temizlenmiyor artık izmaritler. Atana tepki gösterince öfkeleniyorlarl Çevre temizliği evimizde, sokağımızda başlamaz mı? Güzel bir parkı çöplüğe çevirenler, köfte kokusunu, lahmacun kokusunu önleyemeyenler, çevre temizliğinden, kent sevgisinden söz edebilirler mi? Çankaya Kulesi'nin önünden geçeıken mimar Ragıp Buluç'tan utanıyorum doğrusu. Kulenin çevresine özen gösterilmiyor hiç. Her zaman yazarım, çirkinliklere karşı güzellikler üretenler de az değil. Pencerelerini çiçekliyor, balkonları, teraslan, küçük bir toprak parçasını yeşertiyorlar. Rahmetli Ismail Rüştü Aksal'ı anımsadım birden, Tandoğan'daki evin bahçesinde renk renk açardı güller. O bahçeyi Kavaklıdere'deki terasa taşıdı sonra. Korukent'te Meral ve Münci Doğancı'nın bahçesindeki gülleri de görmenizi dilerim. Evsahibesi güzel çay sofraları kuruyor, kırmızı sarı güllerle birlikte yudumluyorsunuz çayınızı. ORAN'da Akyollar'ın bahçesi de bir gül ormanı artık. Profesör doktor Turan Akyol'un bahçıvanlığını kanıtlıyor, toprağın coşkusunu. Geçen hafta geçmiş yıllara döndük o bahçede. Hafta sonu buluşmalarını, Eymir Gölü'ne uzanan yürüyüşleri, kahvaltı sofrasında uzayan söyleşileri, Turan Akyol'un nefis reçellerini, Yaşar Müezzinoğlu'nun sofrasını, Oencay ve Kamuran Gürün'ün de katıldığı tartışmaları anmsadık. O evin romanı yazılabilir bence. Başka evlerin de. Biliyorsunuz Bülent Ecevit de ORAN'da oturur, MHP lideri Alparslan Türkeş de ORAN'da otururdu, Deniz Baykal da hâlâ ORAN'da. Ülkemizin tarihınde önemli olaylara tanık oldu ORAN. Turan Erot ORAN Yolları adlı tablolar yaptı. Yollarda yeşil ağaçlar, baharı müjdeler, umudu yeşertir gibi. Sonra kış geldi, kar ve buz oldu yollar. ^ AbdurrahmanSahlla Im çlftl Içln ballrlayici olan harkasln, kandln* dilf «n Işl yapması... güzel bazen de değil. Türk toplumunun aile yapısını tam bir "rezalet" olarak tanımlayan Mustafa ise evliliğin değil birlikteliğin önemli olduğunu söylüyor. Önemli olan iki insanın sevgili, dost, arkadaşolabilmesi. açtığını da düşünen Mustafa, bundan bilinçli ya da bilinçsiz kaçındıklarını anlatıyor. Uzun süreli birlikteliği birbirlerinde yaşadıklarını ve olgunlaştıklannı düşünüyor. lkisinin de ayrı ayrı çevreleri olması da yanlış geliyor ona. Ama bütün bu düşüncelerin ve davranışların altında yatan diinya görüşü. Sosyalist diye tanımlanıp ataerkil aile yapısını sürdürenleri de unutmamak gerekiyor. Türkiye'de birşeyler değişiyor. Bu değişim ev içi sorumlulukların paylaşımına da yansıyör. Teknoloji yardımına koşuyor gibi görülse de "düşüncede yükümlülükler" hala kadında. Her evde boşalan bardaklar ve dolu kültablaları birilerini bekliyor. ^ Düzenslzlik sağlıklıdır Eğer çiftlerden biri herhangi bir sorununu birlikte olduğu kişiden önce üçüncü bir şahısla konuşuyorsa bu ilişkide bir sakatlık var Mustafa'ya göre. "Biz o klasik havaya hiç girmedik" diyor, "Düzen ve kuralları dışladık. Hala her akşam ne yiyeceğiz diye düşünüyoruz. önümüzde aman evimiz, arabamız olsun türünden hedefler, konformist eğilimlerimiz yok." Düzenin birlikteliklerde alışkanlığa yol hitec ayakkabı 1.200.000'den SOO.OOOtrye hanwag ayakkabı 234ten 169dmVe karrlmor sırt çantası 75L 227'den 169dm*ye husky 1800 uyku tulumu 360tan 269dm"ye Ipler, kacklar, emniyet kemerlerl, kazmalar, çadırlar Kıukopnfc T«l. (214) 344 74 15 yamaç paraşütü kaya tırmanışı dağ bisikleti ' kanokayak mağaracılık sualtıcmas kampçılık trekklng dagcıhk rafting T«l: (214) 41425 90 91 LİNOSPORT PROCRAM İSTEYİNİZ Mttşarrcf Haklmofilu v« llhan Koman, g*ml «vda bir «ftylaf ld«. C U M H U H İ Y E T DERGİ 19 H A Z İ R A N 1 9 9 4 SAYI 430