Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
27KAS1M 1994. SAY1453 PAZARIN PENCERESİNDEN Kınalı Bebek SELÇUKEREZ Bağtmstz Hayvan Platformu üyelerinden birgrupla Emel Yıldız 'ın evinde buluştuk. 21 de kedi vardı. Bazılan (kedilerden) tüm tsrarlarımıza karşınfoloğrafçektirmek istemedi. liütün kediler eşit. Siyam da Tekir de. Ayrımcıhk insanların kafasında... bin lira. Halbuki bu hayvanlara kuduz aşısı yapılması ve kısırlaştırılması daha ucuza geliyor. Daha insancıl olan bu yöntem yerine öldürmeyi seçiyorlar. ü zaman amaçları ne? Striktin ticareti mi yapıyorlar? Zaten striktin verdikleri hayvan 24 saat can çekişiyor. Oysa bu zehiri alan bir hayvanın bırkaç saniye içinde ölmesi gerek. Demek yelerli striktin de kullanmıyorlar." hizmete gireceğini müjdeliyorlar. Sokaklardan topladıklan kedi ve köpekleri kendi olanaklanyla aşılatan, kısırlaştıran ve evlerinde bakıma alan platf orm üyelerinin diğer belediyelere de bir mesajı var: "Bu çahşmalar için gönüllü olarak yardıma hazınz." Bağımsız Hayvan Platformu üyeleri her ne kadar ayrımcılığa karşı olduklarını söyleseler de, kendilerine katılmak isteyenlcrle ilgili bazı aynmlar yapıyorlar. "Bize katılmak isteyenlcrin bizim düşüncelerimizi benimsemesi gerekiyor. Bizi bir demek gibi düşünmemeleri, tamamen gönüllü bir sivil toplum örgütü olduğumuzu bilmeleri gerekir. Sadece fifilerin, finolann derdinde olmayan, gerçek anlamda hayvan sevenler katılsın." Isteyenler için bağlantı telef onları da şöyle: Emel Yıldız 588 20 22 586 29 14, Susen Erkuş (ev) 572 81 67 (iş) 542 38 86, Elif Onbay 248 51 73, Yalçın Haraçoğlu 337 64 28. İyi belediyeler de var! Kudu/ mikrobuyla mücadcle yerine hayvanların öldürülmcsinin ise aslında işin en zor yanı olduğunubelirtiyorlar. öldürmcye karşı belediyeler de var. Kadıköy Belediye Başkanı Selami Ö/türk'ün hayvanlarm toplanıp kuduz aşısı ve kısırlaştmlmalarının sağlanacağt, opcrasyon sonrası nekahatdöncmindcbarmabilecekleribirmerkez yapürdığırn aktarıyorlar. Bu projenin yakında ugun on dört kasım bin dokuz yüz doksandört: Yaşamımda önemli bir dönümdur. Annem ilk defa bugün konuştu ve bu, beni, bugüne kadar bana verilmiş olan tüm Franz Carl Weber oyuncaklarından, 20 numara Batabata pabuçlarından, hatta 80 sm. beden Benetton elbıselerindendaha çok sevindirdı. Anneme ve evin diğer sakinlerine sorarsanız o yıllardır konuşmaktadır ama bana anlamlı bir şey söylcdiği ilk gün bugündür. Olay şöyle gerçekleşti.. Müzik dinlemek Ona anlamlı bir şey söylctebilmck için kaç istediğimi anlayıp teybi açınca, ondanbelli zamandır uğraştım bılseniz! Mcscla, bir parçayı istedim: kafamı hızlıca bir sağa, uykumun gcldiğini anlatabilmek için aylardır bir sola çevirip durdum! Anladı ve neleryapmadım: Esnedim, anlamadı, kendisinden duyduğum ilk anlamlı cümle parmaklarımıemdim, farketmedi.Tavşanımı bir yere yatınp uyutur gibi yaptım; bakadurdu. Dahası var: Benböyleçabalayıp uykumun geldiğini anlatmaya çalışıp da anlatamayınca sinirlerinim.uykumkaçar. O zaman anncm saatine bakıp "uyumamın sırasımn geldiğine" karar verir ve beni alıp yatağıma yatınr, elektrikleri söndürür, "Eeeeee!" diye ninni söylemeye başlar. Biri sizi hiç uykunuz yokken böyle uyumaya zorladı mı? O anda cinlerim tepeme toplanıyorlar. Sadece uyuma değil ycmek yeme konusunda da aynı anlayışsızlıkgeçerlidir: Acıktığımı acıklı bir şekilde haykırarak belirtiyorum; annem karnımın ağrıdığıru, bunun da kabı/lıktan kaynaklandığını sanıp önce kıçıma bir fıtil koyuyor, sonra beni omuzuna vurup gezdiriyor. Bazen de "çocuklann böyle aglamalarının alt bezlerinin ıslak olmasından kaynaklandığına" inanıp bezlerimi değıştırmeye kalkıyor. Bir süre sonra bülün bu anlayışsı/l ıklara Bebekler neyi hatırlar, neyi hatırlamaz? sinirlcnip dcprcsyona gırdiğimde saatine dudaklarımc!andokuluverdı:"Elleri, kolları bakıp yemek zamanımın geldiğine karar kınalı bebeği istiyorsun!" dedi. venyorvebenitutupmutfağagötürüyor. Bu Bu ara, bu popüler şarkının televizyonda koşullardatabiikiiştahımkaçıyorve annem göstcrilen klibinde kafasını böyle hızla kaşığı bana doğru uzatınca öncc başımı çeviren bir kız var ya... Annem yaptıg ım sağasola çevirip kaçırıyorum, arada pundunu hareketlerin bu kızın devinimlerine bulup ağzıma tıkıştırdıklannı da üstüne benzediğini anladı ve böylece ilk defa başınapüskürtüyorum. Bu sefer onun ruhsal konuşabildi! dengesi bozuluyor.bağırıpçağırıyor... O Hlleri, kolları kınalı bebeği dinlerken zamanelimden bir şey gelmiyor; sadece düşündüm: Bizlerden biri; şu büyükler üzülüyorum! analara, babalara, tüm bebek bakanlara, Annemin bugün nihayet konuşabildiği için bebeklerin söylediklerinin nasıl nedenbu kadar sevindiğimi şimdi anladınız anlaşılacağını anlatı vcrsc! mı? Konuşması şöyle gerçekleşti: Mutfakta "Bebekler, fiçyaşlarma kadar olan sabah kahvaltısından sonra ona, beni salona bitenleri sonra hatırlama/lar. Bu yüzden götürmesini anlatmaya çalıştım: Salonu deokuyup yazacak yaşa gelince büyükleri elimle işaretettiğimdekavradı, beni kucağına bu konuda aydınlatma şanslarını yitirmiş alıp oraya taşıdı. Salona gidincc canım müzik olurlar!"diyeceksınız.. Bupek doğru değıl: dinlemekistedi.Onateybiçalmasını Bizim üç yaşından öncesini anımsamamız, o istedığımı nasıl anlatacağımı düşünmcye yaşlarda çektiklerimizdendir. Böyle kötü başladım. Öncehafifçeyaylanarak sallandım; anıları bilinçaltımızın derinliklcrine belki danseder gibi yapsam teyp calmasını süpürmeyip de needclim? istedığımi anlayabilirdi Sonra buhareketimi Bcbeklerınin ilk üç yılını böyle karabasana şarkı söyler gibi sesler çıkararak pekiştirdim... çevirmeyecek ilk ana ve baba evliyalaşacak, Anlayacağınız, yaşamım televi/yonda oğulları ya da kızlarınınyazacağı kitap ise gösterdiklerı "kelimebulma" oyunlarına yıllarca"bestseller"listelerinden benzer bir şekilde geçiyor: Anlatan, hem de inmeyecektir! ^ iyi anlatan hep benim; büyükler de anlattık larını bir türlü anlayamayan, bazen acıdığım, bazen de kızıp "ifrit" olduğum oyun arkadaşlarım... Hlımden gelse, bu kadar küçük olmasam, rahatça yürüyebilscm, kapıyı açıp gideceğim; sokakları aşacak, daha anlayışlı oyun arkadaşlan arayacağım. Bu oyunda annemi de babamı da çok başarısız buluyorum. Anneme daha çok kızmaktayım.. Çünkü babam o da söylediklerimi anlamıyor, bönbön bakjyor ama hiç olmazsa bana yemek yedirmiyor, beni uyutmuyor. Benle sadece oyun oynuyor.. Bu yüzden onaannemden daha ay.kı/ıyorum! Ancak annem bugün ilk defa konuşarak, ilk defa tutarlı bir şeyler söyleyerek babamı bir at başıgeçiverdi.