Katalog

CENTİLMENLERİ THATCHER VURDU S on 50 yılda Avrupa'nın en mutsıi7 insanlan psikologlara göre Ingiltere'de yaşıyor. Ingilterc'de artık umutlar yeşermiyor, tünelin ucundaki ışığa doğru yiirünmüyor. Insanlar yorgun; yalnız liderlcre dcğil, kcndilcrine olan güvenlerini de yitirmişler. Araştırmalara göre İngili/lerin yüzde 46'sı hemen bugün başka bir ülkeye göç etme eğiliminde. Ekonomik zorluklardtfn, hayal kınklıklanndan, bundan da öte duygusal boşluktan kaçıyorlar. 50'li yıllardan bu yana ingili/ toplurmı üzerine araijtırmalar yapah, 'Anatomy of Brilain' adlı kitabın yazan Anthony Sampson Adalıların durumunu şöyle özetliyor: "İngiltere şüphenin pcnçcsinc düştü." Bu ruh hali 'black dog'ı (kara köpek) anımsatıyor. Churchill'in depresyonlannı anlatmak için kullandığı bir dcyim kara köpek. Birkaç yıldır Ada'da havlıyor kara köpek. Ö/cllikle son dönemde iki olay, iki ölüm kara köpeği azdırdı. Liverpool'da iki yaşındaki James Bulger'ın on yaşlarında iki çocuk tarafın Paul Oaacolgn* Inglllc ganolnln yanl llahı. dan kaçırılıp öldürülmesi ve 51 yaşındaki 'efcndiliğin simgesi' Bobby Moore'un kansere yenık düşmesi Ingili/lcri derinden yaraladı. Minik James'in acısı anlaşılabilirdi, ama bütün iilke Bobby Moore'un ardın Inglllz hooliganları «ahalara g«tlrdiklerl şiddetle f utbolaeverlerln tepkldnl çaklyorlar. CUMHURİYETDEK0İ21MART1993SAYI3S6 ' ' dan neden bu kadar ağlamıştı? Moore cenlilmendı, stili vardı, güçlü. müteva/ı ve iyi bir insandı. Meydanın (iascoijjnc gibi şıınarık, kaprısli ılahlara kalmusına yanıyorlardı. Sporda centilmenlik günden günc yok oluyordu. Politikada artık kimk se özür dilerim, yanlış yaptım' demiyordu. Tüm değerler törpülene törpülene anlamlarını yitiriyorlardı. Centilmen, özellikle iilke dışında hâlâ aristokratlan ya da yüksek sosyeteyi anımsatan bir kavramdı. Ancak gerçek centilmen, aksanı ve giyimiyle dcğil, ahlakıyla belirginleşen insan dcmekti. Oysa Thatcher devrinde insanlara köşe dönme öğretildi sürekli. Bir /amanlar fakirler de centilmen olmak 'için çabalarken şimdi onların ilahlan hooliganlar ya da sokaklarda kolay para kazananlardı. Ekonomik zorluklar, sosyal bozukluk, Kraliçe'den polisc, Kilise'den parlamentoya kadar birçok kuruma güvensizlik yarattı toplumda. The Spcctator adlı gazcte çok sert suçlamayla bu gidişin sorumluluğunu entelektüellere yıktr. "Entelektücller mcdyanın da yardımıyla uzun yıllar bütün değerleri, aileyi, vatan scvgisini, okulu, Kiliso'yi eleştirdiler. Böylecc insanlara inanacak hiçbir şey kalmadı." Şimdi Ingilizlerde geemişe özlem yeşeri Inglllz cantllmanl, glylml va davranışlarıyla dilnyaca Unlandl. amaç yok. 80'li yıllarda Amerikan moyor. TV'de daha az seks ve şiddct isteniyor, sansasyon gazetelerinin tirajlan dü deltni ithal eden Thatcher'in faturası yaşüyor, yıldızlara daha az prim veriliyor, vaş yavaş ödeniyor. Indipendent'te yayımlanan bir yazının girişi durumu çok reklam ajanslan ciddi sloganlan raflariyi anlatıyor: "Bugünkü umutsuzluğun dan indirip tozları alıyor. ncdcni ycni ııfukların olmaması. tlahların Toplumun belli bir amacı olsa bclki bu hcpsi, misyonlarının altında kaldılar." M boşluğa karşı daha iyi savaşılacak, ama 19