08 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

D 0 0A D A Y A SA M H A L D U N A Y D I N G Ü N yıcı olmuştu. Aynı bizler, bilmediğimiz başka bir dağa gittiğimizde elimize geçen her belgeyi okuyor, gerektiğinden fazla malzemealıyor, dağda iseen küçük bir risk almayıpgeridönüyorduk. Neydi bu fark? Hiç şüphesiz alışılmışa olan anlamsız bir güvendi. Nasıl olsa hiç bir dağda önemli ve tehlikeli bir etkinlikyapmıyorduk, Erciyes'te de zaten kazaolmazdı. Günün birinde gencecik bir kızın Şeytan Boğazı'nda başından taşla yaralanıp öldüğü haberi bizi bu uykudan uyandınverdi. ölüme neden olan, işte o hepımizin bildiği, Hörgüç kayadan düşen, yanımızdan ıslıklar çalarak geçen taşlardan biriydi. Rotayı tırmanan herkes çok iyi bilirdi o taşlan. Aramızdan ayağına, sırtına isabet alanlar da olmuştu. Hep o taşlar yüzünden gün doğmadan Şeytan Boğazı'nı tırmanmaya başlar, boğazın sağ yanındaki duvarın hemen dibinden giderdik. Gene de ciddi bir tehdit olabileceklerini düşünmezdik. Geçen kış İngilterc'de Snowdonia'da sipsivri granit sırtın üstü insan kaynarken, Aladağlar'da, ocak ayında böyle bir sırtı yürümeye cesaret edebilir miyim diye düşünüyordum. Başkaları ise gayet rahat yürüyor, tırmanıyorlardı. Park yetkilisi ise her hafta sonu kazalar olduğunu, hatta ölenler bile bulunduğunu söylüyordu. Ne Pik Lenin, ne Erciyes, ne Snowdonia, ne de dünyanın herhangi birdoğal bölgesi tam anlamıyla güvenli olabilir. Hiç bir şekilde bizden önce oradan geçmiş olan yüzlerce, binlerce kişinin bizi aldatmaması gerek. Doğada avucumuzun içi gibi bildiğimiz yerlerde bile her zaman tüm tedbirleri almamız gerekiyor. Tabii ki bunları söylemek, yapabilmekten çok daha kolay, ama gene de söylemek gerekiyor... Mecit Doğru da, Ahmet Bilge de dağlarda yitirdiğimiz dostlanmız, sevdiklerimiz arasına katıldılar, kendilerine Tann'dan rahmet, yakınlanna başsağlığıdiliyorum. 4 Erciyes'in meşhur Şeytan Boğazı rotası... Fotoğrafta, çığın koptuğu ve iki dağcının düşmiiş oldukları bölgenin tamamı görülüyor. Küçük zirve ise resmin sağ üst köşesi... ağcılık tarihinin belki de en büyük facıası 13 Temmuz 1990 Cuma günü Sovyetler Birliği'nin Pamir Dağlarfndakı Pik Lenin'de (7134 m.) meydana geldiğinde 43 dağcı yaşamını yitirmışti. Her yıl olduğu gibi bu yıl da aynı noktaya kurulan ikinci kamp, büyük birçığla birlikte tamamen süpürülmüş ve aşağılardaki buzul çatlaklarına gömülmüştü. Çığ anında kampta bulunanlardan sadece iki kişikurtuldu,diğerleriyokolupgitti. Olayı anlatan İngiliz Mark Miller, talihsiz kamptan daha aşağı bir noktada kamplannı kurmaya karar verdiklerini söylüyor. Bunun en önemli nedeni de Kamp ll'nin ü/crınde "tehlikeli" bir bıçımde duran buz duvarları... Mıller'in uzayıp giden raporundan en çok aklımda kalan ayrıntı, dağa göreceli olarak yabancı olan kendisinin ölümcül tehlikeyi bu kadar rahat fark edebilırken, Kamp U'nin yetkililerinin alış D kanlığın verdiği güvenle, bunu hiç anlamamışolmaları. Bu satırları Sn. Mecit Doğru ve Sn. Ahmet Bilge'nin Erciyes'te çığ altında kalarak öldüklerini öğrendiğim gün yazıyorum. Kazadan sağ kurtulan diğer dağcılar ise şu anda tstanbul'a ulaşmaya çalışıyorlar, dolayısıyla kazanın ayrıntılı bir raporunu alamadım. Ancak budurum, belki de söylemek istediklerimi daha rahat ortaya koymamı sağlayacak. Kazanın meydana geldiği Erciyes'in Şeytan Boğazı belki de Türkiye'de tüm karlı tırmanışlann yandan çoğunun yapıldığı rotadır. Bizim nesil dağcıların pek çoğu dağlara ilk adımlarını bu rotada atmışlardır. Bizim için Erciyes gerçek anlamda bir dağcılık okuluydu. Bunu bir anlamda da oradaki dağ evine borçluydu. Babayiğit bekçisini tanımayan, gıcırtılı ranzalarında uyumamış dağcı aramızda hıç yok gibiydi. Hele yetmişli yılların sonunda, 5060 kişilik gruplarla zirve tırmanışları yapılırken aramızda bir mit dolaşırdı: "Erciyes'te kaza olmaz." Bu şimdi ne kadar uzak ve anlamsız geliyor, ama o zaman gerçekten buna inanırdık ve ilk kez dağa getirmek istediğimiz insanları alıp Erciyes'e giderdik. Her yıl 29 ekim tarihi "yeni" üyelerle ya2 9 6 pılan Erciyes tırmanışlarıyla başlardı. Insanların ayaklarında gerçek dağ ayakkabısı olmasa da olurdu; 10 kişiye bir kazma düşse de. Nasıl olsa bizden önceki grupta, ondan önceki de, ondan daha önceki de hep sağ salim çıkıp iniyorlardı dağdan. Biz de onlar kadar deneyimli ve malzemeli olsak yeterdi. Şimdi düşünüyorum da o dönemde korkunç hatalar yapmıştık, ama pek kimsenin gözüne batmıyordu bunlar çünkü zaten genel düzey o kadardı. Ancak tüm hatalarımızda Erciyes bağışla 349 TUR 87 9495 337 44 04 YAKAMOZ DASPORTCOUNTRY DağcılıkDoğa sporları Kamp Malzemeleri DAWES MOUNTAIN BIKES SALEWAEDELRID Jack Wolfskin THE NORTH FACE PETZLWauDe Dağcılık teknik eğitim cahsmaları MEHMET YÜREGİLLİ istiklâl Cad. Rumeli İşhanı No: 88/3 BeyoğluİSTANBUL Tel: 151 52 0405 Fax: 151 52 05 K(ŞA MERHABA GECESİ 2224 Kasım Yakınımızdaki Şırın Sahll Kasabası KERPE/EVİN MOTEL: T.P 250.000 TL. • Orman ve Sahıl Yuruyuşu • Yaz etklnliklerımızden oluşan DIA gösterlsı • Yenl proğramlarımızın tanıtımı »KANDIRA EKİBİ eşlığlnde balık menulu akşam yemeğı • Doğa ve ınsan konulu sohbet Not Bu turumuza 24 Kasım (Pazar) gunubıriik tur olarak d a katılabılırsınlz TP+Ulaşım 135 OOOTL Sevdlğlnlz «skl parkurlarto blrllkte yenl sunutanmızta y l n * "Ş«rılf»U hafta »onlannda" blfflltt» oJaltnv C U M H U R İ Y E T DERGİ 1 0K A S I M 1991 S A Y I 23
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle