03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

s AĞLIK Erdal Atabek Yaz Içecekleri Güneş: Koşalım mı? Kaçalım mı? üneş ve deniz" yaz tatillerinin evrensel simgeleri miydi? lnsanların bütün yıl boyunca özlemini çektikleri tatil, "güneş ve denize"kavuşmalan demek değil miydi? Ama gene biz insanlar "giineşi bozmayı", "deni/.i kirletmeyi" becerdik. Bunu nasıl becerdiğimiz, bizden sonraki "çevre bilincine salıip" kuşaklann ibretle değerlendireceği bir öykıi olacaktır (Elbette onlara bizden sonra bir şey bırakmayı başarabilirsek). k Içme suyu I az Içeceklerinin basında yer alması gereken su, diğer içeceklerden sonra anımsanır. Oysa "yazın ne Içmell" sorusunun en doğru yanıtı sudur. Kuşkusuz "ıçme suyu" ko nusunun son yıllardaki su sorunu içinde kazandığı önemı de unutmamalıyız. Çoğunluğun içtiği "musluk suyu" sağlıklı mıdır, sağlıksız mı? Kesilen sulardan sonra yenıden borulara verilen suya karışan zararlı maddeler nasıl bir rol oynamaktadır? Bu soruların da önemi var, ama gene de "musluk suyu" çoğumuzun içtiği su. Ozel kaynak sularının kalite olarak daha iyi olduğu düşünülebilirse de glderek artan fiyatları bu suları çoğumuz için "içilemez" kılmakta. Mıkrop bulaşması tehlikesine karşı suların kaynatılıp yeniden soğutularak içilmesi yerinde bir önlemdir. özellıkle yaz aylarının salgın hastalık dönemlennde anımsanması gereken bir önlem. "G Batılı basında "güneş" konusunda peş peşe uyarı sinyalleri yer alıyor. Bizim gözlemlerimiz de son iki yıldır "guneş ışınlanna karşı alerji" olaylannın arttığı doğrultusunda. Artık iyi bilinen ozon tabakasının incelmesi, güneşin ultraviyole ışınlarının daha etkili olduğunu, artık her zamankinden daha dikkatli olmamızın gerekliliğiııi açıklıyor. Diğer yandan insanların yararlı etkilerinden uzak kalmaması da önemli. Burada temel sorun: Güneşten doğru yararlanmayı bilmek... cu, "güneş yanıklan"dır. GUneşe çıkanların çoğu hayatlarında bu yanlışı yapmış, güneş yanıklarının ağrılı, sıkıntılı serüvenini yaşamıştır. Ama yineleyen ciddi güneş yanıklarının tehlikeli bir kanser türü olan "malign melanoma"ya neden olduğunu bilmek, bu konuda çok daha dikkatli olmayı gerektirir. Altıdan fazla ciddi güneş yanıgı hikâyesi olan insanlarda cill malign melanomasının yaşam boyunca ortaya çıkma riski, normal risklen 2.4 kez daha fazladır (Sendrom dergisinin temmuz 1990 sayısında yayımlanan Jerome F.Potts, M.D.nin yazısı). Melanoma sıklığı 1930'da 1/500 iken 1980'de 1/250'yeyükselmiştir. 2000 yılında bu sıklık 1/150'ye yükselecektir. neşte uzun süre kalmaya bağlı sonraki sonuçlar"dan biri olduğunu anımsatmamız gerekiyor. 3.Güneşlenme saatleri iyi seçilmelidir Güneş ışınlannın en tehlikelisi olan ultraviyole A'nın şiddetli olduğu öğle saatlerinde kesinlikle güneşte kalınmamalıdtr. Bu saatler 1114 arası olarak bilinmekle birlikte, bizim Ulkemizin özelliğini de dikkate alarak1115 arası olarak belirlememiz doğrudur. Güneşlenme saatleri öğleden önce 1 l'e kadar, öğleden sonra da 15'ten sonra olmahdır. 2.Güneşte uzun süre kalmamn zararı sadece yanıklar değildir... Güneşte uzun süre kalmamn yanık olmasa da uzun süreli, geriye dönuşü olmayan zararlarının başında "malign melanoma" gelmektedir. Yukarıda sözü edilen hastalık oranındaki artışın hemen tümüyle mükemmel esmerleşme çabasının sürmesine baglı oldugu düşünülmektedir. Burada "malign melanoma"nın gUneş yanıkları olmaksızın da "gü 4.Güneşte kalma süresi en azdan başlamalı, yavaş yavaş arttınlmalıdır Derinin ışınlara tepkisinin uyumlu olabilmesi için güneşte kalma süresi açık renkli, koyu renkli tenlere göre farklı olarak 515 dakika arasında olmalı, her gün 510 dakika uzatılarak sürdürülmelidir. Buna uygun kalışta, çevrede güneş ışmlarını yansıtan ortamın bulunup bulunmadığı da önem taşır. Kum, çimento, kar, güneş ışınlarını yansıtır ve şiddetlerini arttırırlar. 1 .Güneşte uzun süre kalmaktan kesinlikle vazgeçmeliylz "Uzun süre kalma" yanlışının açık sonu Sedef hastalığımn etkili tedavisi var mı? »ir okurumuz "Sedef hastası olduâunu. bkvofc «Ktovi yofcınun amrntdtğ/M,ttat• • * klll bir tadavlnln mümkün olmadığım söyleyerek bu hastalığın tedavislndekl *on durumu" sormaktadır. Sedef hastalığı aslında kişicel olduğu kadar sosyal bir hastalık da sayılmalıdır. Çünkü kişinın çevresıyle ılişkilerinde (hastalığın görünen yerlerde olması durumunda) çekingenlik yaratır. Bu bakımdan da etkili bir tedavi çok önemlidir. Öncelikle bilinmesi gereken, sedef hastalığının tedavisinin klşiden kışıye değişen özellik 5.Fiziksel korama önlemleri uygulanmalıdır Başın uygun bir şapkayla korunması, dışarda gezerken bile açık renkli giysiler giyilmesi, güneşte yüz derisinin, gözlerin korunması gereklidir. Boyun, omuzlar gibi bölgelerin güneşe en çok maru/ kaldığı dikkate alınmalıdır. Güneşte esmerleşirken derinin dengeli biçimde güneş ışını almasına dikkat etmek, tek pozisyonda kalmak yerine pozisyon değiştirerek güneşlenmek doğru olur. özellikle grup olarak oturulurken konuşmaya dalmak ya da bir kitabı okurken pozisyon değiştirmemek bu yanlışa yol açabilir. Okurlarımız, bu yıllarda güneş ışınlannın gelişindeki değişmelerin çok önem taşıdığını, bu yıldaıı sonraki yıllar için de konunun ciddi niteliğini sürdüreceğini dikkate alırlarsa iyi olacaktır. D Su, insan bedeninin gereksinmesini en iyi karşılayan içecek. isteğe göre soğutularak içilmesi bilinen bir uygulama. Ancak çok soğuk suların içilmesindeki zararları unutmamalıyız. Mafif ya da orta derecede soğutulmuş su, yaz aylarının en iyi içeceğıdır. Susuzluk duygumuz, bedenimizdeki "hidroregülatör" mekanizmanın devreye girmesıyle bıze yol gösterir. Terlemenin çok olduğu zamanlarda suyu da çok içmemiz gerekir. Gereğınden çok tuz almak, yağlı besinler gibi beslenme biçimleri daha çok su içmeyi gerektirir. Ancak bedenin gereksiz yere su almasını önlemenın bir yolu da hafif besinler yemek, yağlı yiyeceklerden uzak durmaktır. Belki de uygarlığın temeli olan suyu içecek olarak kullanmayı yenide öğrenmemiz gerekiyor Günden güne "içecek" denince suyu unuttuğumuz pek yanlış sayılmaz. f i B ler taşıdığıdır. Hastanın bütün sosyal hayatı, çalışma durumu, stresleri, ruhsal yapısı, bekientileri, tedaviye iliskin umutları bile tedavinin düzenlenmesinde rol oynar. Bugün pekçok ilaç ve ışın tedavisi ayrı ayrı ya da birlikte kullanılmakta, değişen başarıda sonuçlar alınmaktadır. Ancak hastalığın yineleyen karakteri nedeniyle hasta ıçin durum bıktırıcı ve yıpratıcı olmaktadır. Bunu bılerek hastalar tedaviyi sürdürmelıdir. Hastalığın tedavısınde yeni arayışlar, araştırmalar sürdürülmektedir. Bu bakımdan gelecekteki durum bugünkünden daha iyi olacaktır. • SAĞLIK ve GÜZELLİK REHBERt ÇANAJANS 151 00 44 FAX: 151 41 55 HEMOROİDFİSTÜL VARİSLERİN INFAROT, İĞNE İLE TEDAVİSİ Op. Dr. HayaU F. KOCAL PROKTOLOGIE Bankalarla aniaşma vardır RumeüCd. OganAp. No.i&2M?antaşı KADIOGLU HASTANESİ Mecidiyeköy'deki yeni binamızda hizmetimize ettiğtmizt saygıyla duyıururuz. Fulya Cd. No. 25 Mecldlycköy ONUR LABORATUARI • • • • Bloklmya Hematolojl Hormonlar Serotojlk ve Immünoloilk TesHef Dr.NügOnEkici Tel: 141 35 89 132 0120 devam • BakterlyoloJI • Kısrlık Testleri • PatoloJI • Tümor Betlrleyicilerl Güvenilir ve Kesin Sonuç Vaükonağı Cad. Pamuk Palas Apt. 133/7 Nljanta* İST Tel: 173 3 3 33 (4 HAT) Tel: 130 59 85 22
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle