Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
de böyle yapılırı içeren bir mesaj. • Bu yıl festivalde seslendireceğiniz eserleri bir arayış, geçmişin müzik ezgilerini günümüzde yeniden arayış biçiminde yorumlayabilir miyiz? • Ben çağlar arasında bir köprü olmayı amaçladım daima. Koroyla da orkestrayla da sazımla da yapabildiğim icracılığımla da. Çağlar arasında köprü olup olamamama da izlcyicilerin karar vermesi gerektiğini düşünttyorum. Hiçbir besteci hakkında da bu budur, şu şudur gibi bir yoruma girmiyorum. Çünkü bu yorum beni aşar, bu müzik tarihinin işidir ve müzik estetiğinin işidir. Bu konular da Türkiye'de henüz el atılmamış, girilmemiş sahalardır. Refik Fersan'ın hiç duyulmamış "Selmek Aylni", bestelenişinden 41 yıl sonra ilk kez seslendiriliyor. Sanatçı sağlığında da duyamamıştı bestesini. tşte bu bestenin gün ışığına çıkartılması açısından önem kazaruyor İconser. Refik Fersan Türk müziğinde ülkenin geçirdiği kültürel degişim sürecinde Batı'ya yönelimin en fazla uç verdiği bestekâr. Türk Müziği içerisinde klasik ekole bihakkın vakıf, ama bestekârlığında o değerlerin bir fantezi esprisini de gündemde tutarak uzun melodi cümleleri, eski Türk müziğinde pek fazla görülmeyen modülasyon hareketleri, usul hareketleri ile daha ziyade sanki Türk müziğini bir yerlere götürmek istiyormuş izlenimi veren bir sanatçı. Bunu seziyoruz; teksesli oluşu bize sanki çok eskiye aitmiş intibaını veriyor. Ayinde Itri'yc a t >f vardır, MerAgi'ye atıf vardır. Çünkü Refik Fersan onların çocuğudur. Ama bütün bunlara karşın onlardan aynlarak 20. yüzyılın Türk müziği bestecisidir. Prograının son bölümüne geldiğimiz Mutlu Torun ve Yalçın Tura farklı düzeylerde seyreden iki çoksesli müzik bestecisi. Mutlu Torun daha ziyade belki folklorik makam öğelerini gündemde tutan ve klasik saamız udun yaylı sazlar orkestrası içindeki tınlayışlarını arayan bir çalışmayı gündeme getiriyor. Yalçın Tura'nın, Şeylı Galib'i seçmiş olması Cumhuriyet ozanlarını veya edebiyatçılarını dışladığı anlamına gelmez. Başka bir gönül bağlılığı bu eserde kurulmuştur. Başka bir eserde de başka bir ozanla gönül bağı kurulacaktır ki bunun örneklerini de bol bol veren bir besteci. Bu kantatta belki çoksesli olmasına karşın Refik Fersan'dan daha klasik, daha eskiye yönelik melodi ve ritm anlayışları da bulabilir dinleyiciler. Sadece böyle ipuçları vereyim. Ama kökü çok iyi bilen, eskiye çok hâkim ve çağdaşı, yeniyi gündeme getiren önemli bir besteci ve yapıtı ile karşı karşıyayız. • Son bir soru; "Türk müziği ölmüştür" iddialarma katılıyor musunuz? • ölmek ya da yaşamak insanın algılayış gücüyle sınırlı bir şey. Birisi "öldii" diyorsa "hayır ölmedi" diye ya da "ölmedi" diyorsa "hayır öldii" diye iddia etmenin özellikle bu konularda pek bir önemi olduğunu sanmıyorum. Yalnız son zamanlarda Türk müziğine veya Türk musikisine (Bu deyimleri seçerken bile çok dikkat etmek gerekiyor, çünkü Türk musikisi dediğiniz zaman ölmüş kabul edilebilir, Türk müziği dediğiniz zaman yaşıyor olabilir. Türk sanat müziği dediğiniz zaman çok fazla canlılık alameti sayılabilir) ait bu kabullenişleri sınıflandırmak lazım. Onun için de bu kabullenişi gündeme getiren kişinin müzik bilgisini, birikimini, yetkinliğini, Ahmedoglu Şükrullah'ın dediği gibi "artuklugu 'nu (üstünlüğü) göz önüne alarak değerlendirmek gerek. Böyle bir değerlendirmeyi yapan kişinin artukluğuna kanaat getiriyorsanız onun Uzerinde düşünmek lazım. Ama ben bugüne kadar bu kişilerin bir artukluğuna şahit olmadım. O nedenle de bu yargılarına katılmıyorum. Daha doğrusu artukluğu olmayan kişilerin böyle yargılarda bulunacağına, nasıl bulunduklarına hayret ediyorum. Türk müziğinin yaşayıp yaşamadığını gündeme getirmek. Ozetle bu işi bilmeyenlerin kanaati acizaneleridir. D F OTOROMAN î NClR ÇEKİRDEĞ1 9 kasımda ben cumhurbaşkanı olarak yemin ettim. O gece de Jivkov düştü. Evet. Berlin Duvarı yıkıldı aynı gün, ondan sonra da Jivkov düştü. Bunlar tarihi gerçeklerdir. TURGUT OZAL Cumhurbaşkanı Seni karşılmaya geldim Turgut. 8EMRA ÖZAL Cumhurbaşkanınm ej/ Dünyanın insan haklarını savunduğu insana insan gibi davranılmasını istediği bir dönemde insana nasıl işkence edildiğini gördük. YILDIRIM AKBULUT Başbakan Sizi bu hale getirenler ülkenin tepesinde oturanlardır. BEDRETTİN DALAN DMP Genel Başkanı Teşkilat Başkanlığı kolay değildir. Türkiye, hatta Ortadoğu buradaı ı idare ediliyor. ORHAN DEMİRTAŞ ANAP Teşkilat Başkanı Burası kimsenin babasının çiftliği değildir. YILOIRIM AKBULUT Başbakan O yanımzdakme' söyleyin Türkiş üyesi işçilerin bize verdiğii sendikal görevleri tam olarak başarabildiğimize inanıyorum. ŞEVKET YILMAZ Tun\lş Genel Başkanı Paşa çocuğu değilim. TURGUT ÖZAL CumhurtMşkanı Her gün kendilerini kuvvetli göstermeye çalışıyorlar. SÜLEYMAN OEMİREL DyP Genel Başkanı Maksadımız çok açıktır. TURGUT ÖZAL CumhurtMşkanı Ayrıca bir açıklamaya gerek yok. KAYA ERDEM TBMM Başkanı ÂBD, Türkiye'den vazgeçemez. İLHAN AKÜZÜM Tüfizm Bakanı Kaçanlar geri gelip nasıl kaçtıklarını anlatmıyorlar ki bu işi bilelim. OLTAN SUNGURLU * Adalet Bakanı Çok zor evlenirim ama evlendiğim zaman dört dörtlük olurum. H'ILYA AS/ŞAR "Uzatmalı" ikide bir ense traşıma bakmasın Başbakan Yıldmm Akbulut, SHP Genel Başkanı Erdal Inönü ve DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel. (Fotoğraflar: Barış BU) Ne oldu şimdi, ne olduk, haninin Gönül Yazar'ı olduk. GÖNÜL YAZAR Şarkıcı