28 Nisan 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

R AZARIN PENCERESİNDEN Selçuk Erez Arkeolojide müzelerin yüzüncü yılı Daire Belediye Relsi esbakı Saadetlii Osman Hamdi 1881de Müzei Hümayun Müdiirlüğiine tayin" edildi. 1845'te Tophane MUşiri Fethi Ahmel Paşa, Aya trini Kilisesi'nde antika eşya toplamaya başlamış, böylece oluşturulmaya başlanan koleksiyondan zamanla bir arkeoloji müzesinin çekirdeği meydana getirilmiştir. önce Maaıif Nazırı Saffet Paşa tarafından kurulan Müzei Hümayun'a Galatasaray Sultaniyesi öğretmenlerinden Gold adlı bir lngiliz müdür atanmış, sonra 1841'de Teranzio adlı bir ressam, 1872'de ise Dethier adlı bir Alman bu işin başına getirilmişlerdir. Müze 1873'te Çinili Köşk'e nakledilmiştir. Osman Hamdi, 1887de Mimar Valeri'ye bir müze planı çizdirmişti ve Sayda'dan gelen Ağlayan Kızlar Lahdi'nin taız ve iislubunda tasarlanmış bu bina, 13 Haziran 1891'de açılmış, sonradan aynı plan uyarmca ikinci ve üçüncü kısımlar da ana binaya eklenmiştir. Osman Hamdi'nin Mimar Valeri'ye yaptırdığı ilk çekirdek müzenin açılışımn 100. yıldönümü, önümüzdeki yıl 13 haziranda kutlanacaktır. Bu konuda yapılacakları öğrenmek için başvurduğumuz istanbul Arkeoloji MUzeleri Müdürü Sayın Alpay Pasinli hize şu bilgileri verdi: "100. yıldönünıiinde yeni bölümün eklenmesi ile sergileme alanı yirmi bin metre kareyi bulan miiıe, çağdas sergileme ve ışıklandırma anluyışına uygun olarak yeniden diizenlenerek açılacaklır. Eski bölüm de yeni baştan restore edilmi>tir. Bu bolümde sergilenecek eserler, eskisi gibi üst üslc ve sıkışık bir şekilde değil, daha seyrek, egilici panolarla güçlendirilmiş ve daha rahal algılanabilecek bir şekilde sıralanacaklardır. Bu kısımda Helen ve Roma hcykeltıraşlık eserleri ve lahitler yer alacaklır. İlk TUrk arkeoloji müzesinin çekirdeği elden geldiği kadar korunacak, sadece sergileme yöntemi ve aydınlatılma, çağdaş standartlara uygun kılınacaktır: Mesela lahitlerin olduğu bölümde mekân karanlık olacak, sadece lahitler aydınlatılacaktır. Eskiden lskender Lahdi yekpare değil tahta bölmelerle kesintili bir cam koruyucu içindeydi, şimdi kesintisiz saydam ve yekpare bir koruyucu içine ahnacaktır. Yeni binada iki ana tema yer alacaktır: AAnadolu ve çevre kültürleri; B tstanbul ve hinterlandının kültür belgeleri... Anadolu ve çevre kültürleri bölümünde Truva ve Truva ile çağdaş diğer Anadolu medeniyetlerine ait arkeolojik veriler yer alacaktır. Ayrıca Anadolu'yu çeşitli yönlerden etkilemiş çevre kültürlerinden (Kıbrıs, Filistin ve Suriye gibi) uygarlık odaklannın eserleri yer alacaktır. Bu kısımda çok güzel düzenlemeler yapılmaktadır: Mesela, Assos Mabedi'ni yeni baştan kurmaktayız. Mabedin ön yüzüne eldeki orijinal kabartmalar yerleştirilecek, olmayan bölümlerin ise mulajları kullanılacaktır. Bu mulajları Mimar Sinan Üniversilesi hocaları hazırlamaktadır. Boston'a ve Louvre'a "6. istanbul Arkeoloji Müzesi'nın "100 Yıl" hazırlıkları arasında. yalnızca müzeye yeni salonlarda yeni yapıtlar kazandırma çalışmaları değil, belırlı bir çevre düzenlemesı de duşünulüyor. Mudür Alpay Pasınlı, "Yeni müzede guzel bir kafeterya, sakatlar için bir asansör gibi çağdaş servisler de yer alacaktır" diyor. gitmiş parçaların detaylı resimlerini isledik, gelince bunları da yerlerine koyacağız. lstanbul'a ait bölümde ise paleolitik çağdan günümüze kadar kentin geçirdiği evrelere ait bulgular yer alacaktır. Bu kısım, özellikle mimari ve plastik Bizans eserleri açısından dünyanın en zengin müzelerinden biri olacaktır. Yarımburgaz Magarası'nda elde edilen ve M.ö. 500 bin yılına kadar tarihlendirilen buluntular, taş aletler, kemik aletler sergilenecektir. Yine bu bölümde Fikirtepe, Pendik, Kalkeolitik devir eserleri ortaya çıkaran kazı Urünleri, ilk tunç çağına ait temel kazısı bulguları yer alacaktır. Bu bölümde mezar odaları aslına sadık kalınarak sunulacak, Frig tümülüsleri, Gordion buluntuları sergilenecektir. Bu ara bazı değişik düşüncelerimiz de var: Mesela bir çocuk müzesi de oluşturmak, çocuklarımızın ilgisini çekmek istiyoruz. Bu bölümde eski devirlerden kalma çıngıraklar, biberonlar, atlı arabalar, ilk yazı öğrenmek için hazırlanmış çivi yazısı tabletler, M . ö . 3.000 yılından kalma çarpım cetvelleri bulunacak, ayrıca çocukların bir kum havuzunda oynamaları, kırıkdökük çanak çömlekIeri incelemeleri için fırsat yaratılacaktır." "Miizeye gelen yeni eserlerin sayısı artıyor mu?" "Evet çok çeşitli kaynaklardan yeni eserler ediniyoruz. Mesela müzemize kaydını yaptırmış koleksiyoncu sayısı son yıllarda bir hayli çoğaldı, iki yüzü buldu. Koleksiyonculardan bir kısmı belli konularda uzmanlaşmaktadır: Osmanlı mühürleri, Roma camları sikkeler, heykeltıraş eserleri toplayanlar var. Koleksiyonculardan müzemize bazı önemli katkılar gelmektedir. Mesela bundan iki yıl önce vefat eden mimar Leyla Turgut, koleksiyonunun tümünün bize kalmasını vasiyet etmişti. Bu şekilde değerli bir arkeolojik eser koleksiyonu, ayrıca kartpostal ve dia koleksiyonu kazanmış olduk. Leyla Hanım'ın koleksiyonunda bulunan M . ö . 25003000 yıllarından kalma Yortan çanakçömlekleri önemlidir. Bu ara yakalanan eski eser kaçakçılarından gelenler de var. Son zamanlarda bulunanlardan Roma devrine ait sanat değeri yüksek yarım ton ağırlığında bir bereket tanrıçası, yurtdışına oyuncak kalıbı olarak ihraç edilirken yakalanmıştı. Bulunan kaçak eserler arasında boyalı bir Urartu küpü, Roma dönemine ait mezar sitelleri de vardır. Bu ara müzemize eski eser getirip satanlar da çoğalmıştır. Eskiden ödeneğimiz çok sınırlı idi. Ama şimdi Kültür ve Turizm Bakanlığımız döner sermayeyi devreye sokarak tahsisatımızı arttırdığından müze artık iyi bir alıcı oldu. Mal getirenler rayicine göre bekletmeden karşılığını verebildiğimiz için mal bulduğunda bizi tercih etmeye başladılar. Bu yoldan son iki yılda çok zengin bir Urartu koleksiyonu edindik. Ayrıca yeni açacağımız bölümün eksiksiz ve mükemmel olması için bakanlığın izni ile bölge müzelerimizden ve kazılardan da bazı önemli objeler getirtmekteyiz. "YeCerli elemanınız var mı?" "Son yıllarda arkeolojiye karşı ilgi arttı. Televizyon ve basının eski eserlere, kazılara, bulgulara ait haberlere daha fazla yer vererek bu ilgiyi pekiştirdiğini söyleyebiliriz. Eskiden sadece İstanbul ve Ankara Üniversitesi'nde arkeoloji bölümleri vardı, bugün lzmir, Konya, Elazığ, Erzurum, Hacettepe, Bilkent üniversitelerinde de arkeoloji bölümleri açılmıştır. Tabiatıyla kalifiye elamanımız arttı. MUzemizde halen elli civarında uzman var. Bu uzmanlar arasında arkeologlar, sanat tarihçileri, epigraflar var. Henüz bilgisayara geçemedik ama envanterimiz hemen hemen tamamlandı ve çeşitli, kullanışlı fişlerimiz yardımıyla objeler bulundu yerlerine ve tipolojik açıdan v.s. işlenmiştir. Bir milyondan fazla eseri kısa bir süre içinde hemen bulabilmekteyiz. "Müzenin yeni böliimlerinde başka iıniteler bulunacak mı?" "Yeni müzede kitapçı, hediyelik eşya, fotoğraf malzemesi, reprodüksiyon satan güzel bir bölüm bulunacaktır. MUzemizin yeni bir rehberi bastırılmıştır: tngilizcesi, Almancası, Fransızcası, Japoncası hazırlanmış olan bu rehberin yakında, ltalyancası ve Ispanyolcası da çıkacaktır. Yeni müzede, güzel bir kafeterya, sakatlar için bir asansör gibi çağdaş servisler de yer alacaktır." Yapılmış olan ciddi bir anket yurdumuza gelen turistlcrin yüzde kırkının eski eser ve topraklarımıztn tarihine ait anıt ve belgeleri görmeye gelmekte olduğunu yansıtmıştır. Bu açıdan bakıldığında da bu müzemizin zenginleştirilmesi için yapılan yatırımları kıvançla karşılamamak elde değildir: Kültür Bakanlıgı ile Anıtlar ve MUzeler Genel Müdürlüğü'nü bu konudaki çok isabetli yatırım ve tutumlanndan dolayı kutlarız. I 1 10
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle