Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
H AFTANIN KONUĞU Salih Kalyon ile çocuk tiyatroları üzerine: 'Çocuk için tiyatro, yaşam alanı' Yetmişli yıllarda Ankara Çocuk Tiyatrosu'nu kuran, tiyatrodaki geçmişi de altmışlı yıllara dayanan Salih Kalyon, "çocuk tiyatrosu" deyince, Muhsin Ertuğrul'un şu sözlerini anımsatıyor: "Çocuk tiyatrosunu, büyüklerin tiyatrosunda bir kambur olarak sürdürdük." Nuri Dikeç ulis sohbetinde bu kez konumuz, tiyatronun önemli bir alanı ya da öyle olması gerekeni; "çocuk tiyatrosu"... Son yıllarda büyükler çocukların yaşamlarına, duygu ve düşüncelerine ve de sorunlarına başka bir gözle bakmaya başladılar. Hatta dünyamızı yönetenler bile, bu bakışa katılmak, dUnyanın gerçek sahibinin çocuklar olduğuna inanmak zorunda hissettiler kendilerini. Bu gerçekler ışığında biz de son on beş yılını bu alanda uğraşarak geçirmiş Salih Kalyon'la çocuk tiyatrosu üzerine söyleştik. K Y IlvfRÖSUİ'1 • Salih Kalyon, önce nasıl ve neden çocuk tiyatrosu diye başlamak istiyorum? • 1975 yılında Ankara Sanal Tiyatrosu'na üçüncü kez dönduğumde, çocuk tiyatrosu kolu oluşturmak söz konusu olmuştu. Benim üzerime kaldı. Farklı bir tiyatro duşunüyorduk. O güne kadar yapılanlaı hep masal ve oyalamaca... Oysa 1935'te Muhsin Ertuğrul, M. Kemai Kucuk'ün "Çocuklara Tiyatro Dersi" oyunu ıle bir ncvı eğıtıcı tıyatronun ılk adımını atmı^tı ulkemızdc. Arastırmalar sonucu, Iranlı ya/ar Sabet Behrengi'nın yazdığı "Bir Şeftali Bin Şeftali" oyununu sahnelcdık. Oyun bckledığımızden guzel oldu. özellıkle çocukların tepkısıni gördüğumde, yaptığımın doğruluğunu ve hazzını yasadım. Kısa bir sure sonra oyunıın kaldırılıp aynı saatlerc prova konduğunu goıdum. Çok uzuldunı. Kısa surede yaşadıklarımdan o yaptığımızın buyuklere yapılan tıyatrodan daha önemli ve doğru olduğunu yaşamış ve ınanmıştım. Bu ınançla AST'ı terk ederek Meydan Sahnesi'nde, Ankara Çocuk Tiyatrosu'nu (AÇT) kurdum!' • Sanırım bu ılk kendı baştna ve özgur çocuk tiyatrosu denemesi idi. Orada nasıl surdtiruldu çalışmalar? • Burada Muhsin Ertuğrul'u tekrar anmak istiyorum. Onun hiç unutamadığım bir deyimi var: "Çocuk tiyatrosunu maalesef büyüklerin tiyatrosunda bir kambur olarak sürdürdük. Oysa ki bu kendi içinde başlı başına bir ugras dalı." Aynı şeyler benim de başıma geldiği için AÇT'yi kurdum diyebilirim. Ama, her ne kadar başlıbaşına, bağımsız bir çocuk tiyatrosu isek de salon büyüklere yönelik gösteriler için hazırlanan bir salon. Sinemasıyla, tiyatrosuyla... Akşamı yaşayan salon ve personel cumartesi sabahının o erken saatlerinde bizi pek de hoş karşılamazdı. Çalışmalanmıza gelince, daha önce oyunlarımıza gelen çocukların ev adreslerini almıştık. O çocukları evlerinde ziyaret ederek, öz i Salih Kalyon 1946da Ağn'da doğdu. Ilk, orta ve llseyl Adapazarı'nda okudu. Llse son sınıtta, bltlrme sınavları yerine, Ankara Sanat Tiyatrosu'nun sahneslni seçtl. 29 Eklm 1964 günu başladığı tiyatro yaşamını, 1976 yılında kurduğu Ankara Çocuk Tiyatrosu Ile sOrdurdu. Ve o gün bugundur tum yaşamı ve dusünceleri çocuk tiyatrosu üstüne... lemlerini, duygulannı ve düşüncelerini yakalamaya çalıştık. Onların yaşamlannı ve yaşamlarına karşı tepkilerini alıyorduk. Oyuna gelen çocukları da tiyatronun kapısında kostümlerle karşılayıp ev sahipliği yapıyor, onlara, daha fuayede sahneye hazırlama oyunları yapıyorduk. Hatta kulisi tanıtıyorduk onlara. Yani tiyatro çocuklar için iki saatlik bir oyun ya da yaşam alanı oluyordu. Demin belirttiğim nedenlerle Meydan Sahnesi'nde bir yıl barınabildik. Tekrar, fakat el değiştirmiş olan AST salonlarına geçtik. tki yıl hemen hemen aynı koşullarda çalışmalarımızı orada sürdürdük." • Daha ılk yıllarında bu denli güçlüklere ve yılgınlığa karşı on beş yıldır dienmen oldukça ilginç?... • Ben çocuklara tiyatro yapmaktan buyük keyif aldım. Aradan yıllar geçtiğinde sokakta kolumdan, eteğimden tutup "Salih Amca" diye seslenen çocuklar beni bu direnmeye zorladı. O ilk yıllar bize altı yaşında gelen çocukların büyük bölümü üniversiteye gidiyor ve iyi birer tiyatro izleyicisiler. • Çocuk tiyatrosu serUvenine başlarken, AST'a üçuncü kez dönüşüm diye başladın söze. Istersen biraz da o ilk tiyatro başlangıcına ve AST gunlehne geri dönelim? • Lise yıllarımda Adapazarı'nda amatör tiyatro çalışmalanna katılıyordum. İstanbul'dan Arena Tiyatrosu turneye gelmişti. Daha önceleri pek çok tiyatro izlememe rağmen, ne zaman ki Arena'yı seyrettim ve oyuncu olmaya karar verdim. Ekibin başı Asaf Çigiltepe ile görüştüm. O sezondan başlayarak çahşmalarını Ankara'da sürdüreceklerini ve oraya gelmemi söyledi. 64 temmuzunda Ankara'ya gittim ve AST'ın bir elemanı olarak provalara başladım. "Sultan Gelin" ilk profesyonel deneyimim oldu. 66'da askerlik nede