Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
;osyal faaliyetle içiçe yaşıyor ve her türlü sıkmtılarını gerek ı'öneticilere, gerek öğretim üyelerine rahatça götürebiliyorlar... 1971 yılında "Boğaziçi Ünlversitesi" adını alan asırlık eğiim kurumu, 1863 yılında Cyrus Hamlin ve Chislopher Rhinelaıder Robert adlı iki Amerikalının çabalanyla kurulur. 19. /üzyılın başında Türkiye'de yerleşen Amerikalıların desteğili alan kolej, Amerika Birleşik Devletleri'nin sınırları dışın1a Amerikalılar tarafından kurulan ilk eğitim kurumu. Bugün "Giiney Kampııs"ta bulunan binalar 1900'lu yıllaın başında inşa edilir. Robert College, cumhuriyet döneminie hızla gelişip, kcndine özgü eğitim ilkeleriyle Türk eğitim iisteminin bir parçası olur. 19301931 eğitimöğretim yılında, "oplam 731 öğrencisinin 579'u Türk uyrukludur. 1957 yılında, "Robert Koleji Yüksek Okulu" kurulur. 1963 yılından sonra, mali destek sağlanmasında karşılaşılan güçlükler lisans öğreniminin devamını zorlaştırır ve 1971 yılında "Giiney Kampus", Ingilizce dilinde öğretim yapan bir üniversitc kurulması amacıyla hükümete devredilir. "Amerikan Kız Koleji ile birleşcn Robert Kolej'in lise bölümü ise "Robert I.isesi" olarak karma öğretime başlar. Böylece, 1971 yılında Robert College'den devralınan kampusta, Boğaziçi universitesi kurulmuş olur. Bugün üniversite, Güney ve Kuzey kampusuyla 7000 öğrenciyi barındırmaktadır. Üniversitenin en büyilk sıkıntısı da öğrenci sayısındaki bu artıştan kaynaklanıyor. Gerek öğretim üyeleri, gerekse öğrenciler, kapasite fazlahğı yüzünden, eski diyaloğun koptuğundan yakınıyorlar. Boğaziçi Universitesi Kimya Mühendisliği Bölümü öğretim üyelerinden Robert Kolejli Doç. Dr. Zeynep tlsen Onsan, 1960'h yılların Robert Kolej Yüksek Okulu'nun birçok bakımdan günümüz Boğaziçi Üniversitesi'nden farklı bir görünümde olduğumı belirtirken şıınları söylüyor: "Robert Kolej Yüksek Okulu, yeterince küçük olmanın lünı üstünliıklerine sahip, akademik geleneği çok farklı ve standardı yüksek, öğrenciöğretim üyesi hcrkesin birbirini tanıdığı, parçası olanları sosyal yönii ile kııcaklayan bir ortamdı. 1970'li yıllann ilk yansında bu o/dliklerin çoğu, Boğaziçi Üniversitesi adı altında da korundtı. Daha sonreki yıllarda oğrenci sayısındaki artışlann, kıırıımların özelliklerini gözeten sağlıklı gelişme planları çerçevesinde yapılamanıusından, Boga/içi Üniversilesi dc payını aldı. Fiziksel iınkânların ve mali kaynakların sayı arlıslarının gerisinde kalması, çeşitli yasal düzenlemelcrin tüm üniversiteler için tek model öngörmesi, olumsuz gelişmeleri berabcrinde getirdi. Geleneksel akademik ö/elliklcrin korunabilmesi ve eğitim kalhesinin dıışmenu'M için harcanan olağanüstü çaba, Bogaziçi Üniversitesi'nin hâlâ gözde birkurum olmasım sağlamı.şsa da uzun vadeli bilimsel ve toplıımsal işlevlere yönellmesi gereken potansiyelini önemli ölçüde lorlamıştır. Bu aşamada, üniversiteye, kendi yapısı ve özelliklcrine uyan rahat bir dengeyi bulması ve sürekli kılması için fırsat tanınmalıdır." Fizik Bölümü öğretim uyelerinden Prof. Dr. Ömür Akyüz ise üniversitenin mümkün olduğu kadar eski yapısıyla yaşamaya uğraştığını anlatıyor. Üniversitede öğretim elemanlarının yüzde 80'inin öğrencinin herhangi bir derdiyle, herhangi bir zaman ilgilendiğini söyleyen Akyüz şunları vurguluyor: "Öğrenci, ister ailevi, islerse akademik derdi olsun öğreliın üycsine bunu getirir. Öğrenci ve öğretim üyesi birbirine yakındır. Tabii cskiden universite daha tenhaydı ve küçüktü. Dolayısıyla ilişkiler bugüne oranla daha da rahattı. Biz, Boijaziçi Üniversitesi'nde mümkün olduğu kadar, öğrenciyi öldürmeden, boğmadan okııtma dii/enini yaşatmaya çahşıyoruz." "Bugün Boğaziçi Üniversitesi'nde artık iki grup öğrenci var. Gerçek Boğaziçililer ve diğerleri," diyen bazı öğrenciler bugün artık böyle bir ayrım yapıyor. Bunun nedeni ise 1985 yılında üniversiteye giriştc uygulanan dil barajının kalkması sonucunda, üniversiteye kolej çıkışlılann yanı sıragcncl liselerle birlikte imam hatipli öğrencilerin de gelmesi. Kolej çıkışlı öğrenciler, diğer liseleıden gelenlerin tngilizce öğretimi aksattığı görüşündeler. Ancak bu iki grup arasında anlayış farkı olnıasına karşın, fazla bir'sorun da yaşanmıyor. Herkes birbirine kaı>ı hoşgörülü. Boğaziçi Universitesi öğrencilerinden lşletme Kolu Başka nı Mustafa Kılıçaslan, verimli bir öğrencilik yaşamı gcçirdiklerini belirterek şunları söylüyor: "Her şeyden önce üniversitenin konumu insana ferahlık veriyor. Herkes birbirine karsı hoşgörülii ve anlayışlı davranmasını biliyor. Bu da politik fikirlerin tartışma konusu olmasım engelliyor. Burada, öğrenci derslerine çalışsın, iiniversitcden mezun olsun gibi tek boyuüu bir anlayış yok. Öğretim kadar eğitim de bizim üniversilemizde etkili. Hepimiz, kisiliğimizi geliştirici faaliyetler içindeyiz. YÖK'ün de Boğaziçi Üniversitesi'nde bir fillreden geçtiği kanısındayım. Birburada hocalarımızla arkadaş gibiyiz. İnanır mısınız, bizde ev telefonları vardır ve her türlü sorunumuzu hocalarımıza iletebiliriz. Hocalarımız bize iş bulurlar. Tahii eskiden bu ilişkiler daha iyiymiş. Şimdi en büyük sıkıntı okulun kalabalık olmasından kaynaklanıyor." Boğaziçi Universitesi mezunları arasında işsizlik oranı ise sıfır. Üniversitenin Genel Sekreteri Doç. Dr. Metin Balcı, "tkinci sınıfta okuyan bir öğrenci 250300 bin kazanamıyorsa okula layık bir öğrenci dcğildir," diyor. Gerçekten de Boğaziçi'nin öğrencileri, özel şirketler tarafından daha okul yıl Boğaziçi Ünıversıtesı'nın eski bir fotoğrafı. Bugun "Iktisadi ve Idari Bilimler Fakültesi" binası olarak kullanılan "VVashburn Hall", 1906'da tamamlanmış ve eğıtımöğretime açılmış. Geçmişte tüm binaların üst katları yatakhane, alt katları ise derslik olarak kullanılıyormuş larında kapışılıyor. Mezunlar arasında ise ayda ortalama 450500 bin liradan düşük ücretle çalışan yok. İş bulma konusuııda bir zorlukla karşılaşmayan Boğaziçi Universitesi öğrencisinin okul yıllarında ders dışı zamanları dolu dolu geçiyor. Güzcl Sanatlar Kolu uyelerinden Burcu Cedetaş, "Bir öğrencinin herhangi bir hobisi olsun ve üniversitede bu ortaya çıkmasın, mümkün değil," diyor. Gerçekten de Boğaziçi'nde fobilere yer yok, ama hobilcre var. Öğrenciler müzikten tutun dağcılığa kadar her turlü faaliyetin içerisinde yer alıyor. Sualtı'Spor Kolu uyelerinden Aydın Kandemir şunları söylüyor: "Bizler, sualtının güzelliklerinin farkındayız. Bu pahalı sporla üniversitenin desteğiyle uğraşabiliyoruz. Gerekli teorik ve pratik eğitimden geçtikten sonra, ülkemizin çeşitli bölgelerinde dalışlar yapıyoruz." Üniversitede, çeşitli spor dallarında her fakültenin, hatta yurtlarda, her odanın bir takımı var. Üniversite, Uçaksavar Kampusu'nda planlanan spor kompleksinin yapımı ile spor etkinliklerinin yeni bir hız kazanacağı görüşünde. Ayrıca, üniversitede her hafta spor, siyaset, sanat ya da başka alanlarda ünlü kişilerle yapılan sohbetler, öğrencilerin büyük ilgisini çekiyor. Her kol, kendi faaliyet alanına giren konularda, ünlü adlan okula davet ederek bu sohbet toplantılarının yapılmasını sağlıyor. Boğaziçi Üniversitesi'nde öğretimin yanı sıra eğitime de büyuk ağırlık verilmesinin sonuçları bütün bunlar. öğrencilerin mezun olurken üzülerek ayrıldıkları bir üniversite Boğaziçi... D Boğaziçi Universitesi Rektörü Prof. Dr. Ergün Toğrol: 'Hayattan zevk almasını bilen insanlaryetiştirmeli' B oğaziçi Universitesi, bir tarihçinin belirttiği gibi, çağdaş uygarlığa açılmış bir penceredir. Üniversiteye girebılmek için en yüksek puanları alma zorunluluğu, rekabetin çetinliğini gösterdiği kadar, gençlerimızın Boğaziçi Üniversitesi'nin ne için var olduğunu çok iyi anladıklannı da vurgulamaktadır. Boğaziçi Universitesi, Robert College'den üç temel ilke devralmıştır: 1 öğrenciye gereken önemin ve fırsatın verilmesi; 2 Ingilizce dilinde öğretim; 3 Teknik öğretime önem verilmesi... Öğrenci faalıyetlennin bu bakımdan, üniversite hayatında önemli bir yeri vardır. Robert Coilege tarihinde, öğrencilerin teknik eğitimine verilen önem, atölyeler, pratik imkânlar dikkatı çeker. Bugün de Boğaziçi Universitesi öğrencileri, en gelişmtş teknolojik İmkânlar, laboratuvarlar ve bilglsayarlardan yararlanmaktadır. Unıversitelere Öğrenci diye aldığımız insanlara önem vermemiz lazım. öğrenciler de öğretim üyeleri de bir üniversitenin uyeleridir. Bu üyelerin amacı da öğrenmektir. Boğaziçi Üniversitesi'nde öğrenci ve öğretim üyesi birbirine karşı güven duyar. Birlik ve beraberlığın temelinde de bu güven duygusu yatar. öğrencinin ufkunu genişletmek, toplumun ihtiyacı oian ko nularda insan yetiştirmek, teknik eğitimin yanında öğrenciye kültür ve ahlaki değerlerin verilmesi, topluma olumlu katkılarda bulunacak insanları yetiştirmek hedeflerimizdir. Üniversiteler, çeşitli düşüncelerde, inançlarda insanların bir araya geldiği ve bunların eğitildığı yerlerdir. Öğretim kadar eğıtıme de ağırlık verilmelıdir. Amaç, hayattanzevk almasını bilen insanlar yetiştirmek olmalıdır. Boğaziçi Üniversitesi'nde öğrenciler teorik yönden yeterli ve gerekli bılgilerle donatıhrken, kafası ve gönlü de eğitilmektedir. önemli olan da budur. Ulkemizde yükseköğretim seviyesinin yükseltilmesi için, üniversitelerin, dünyanın en iyi üniversitelerini örnek alması gerekır Önemli olan, yazılı kurallar değildir. Kanunlar ve yönetmelikler bellrli bir düzeni kurmak için yapılır. Yönetmelikler ve kanunlar sağduyu ve mantığa uygun şekilde uygulanmalıdır. Yükseköğretim Kanunu'nun da blzi daha ileriye götürecek taraflarını bulup, öncelıkle uygulamak lazım. Her yönetmelık ve kanun akıl ve mantık süzgecinden de geçirijmelidir. Üniversitemiz, öğrencilerin, toplumun beklentilerine uygun eğitimöğretim verebllmenin çabası içinde olmuştur ve olacaktır. D 15