Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
yerimlzi bir gldip görelim" diyerek Bodrum'a geldiklcrınde, ancak "uyanıp" geri kalan taksitleri aksatıyor ya da hiç ödemiyorlar. Kooperatifçi de tabii başlıyor arazi sahibinin bonolannı ödememeyc. Bu arada on beşyirmi yıllık, atna daha arazisine bir kazık çakmamış kooperatifler de var. Bunların bazısının yerleri arkeolojik SİT alanı içinde. SlT kararlanndaki değişmeler, konuya "hareket" getiriyor. Bu arada, kısıtlı tarım arazilerinin, mandalin bahçclcrinin de inşaat nedeniyle yok olduğu görülebiliyor. Bodrum Yarımadası'nın kuzeyinde yer alan Koyunbaba'da, kooperatif evleri yapılacağı gerekçesiyle asırlık ağaçlarla dolu zeytinlikler "tahtacı"laıın motorlu testereleriyle dümdüz ediliyor. Dev piynar, melengeç ağaçlan da bu soykırımdan kurtulamıyor. Tarla ve arazisini, kendisi için çok iyi bir fiyata satmış olan Bodrumlu, ilk iş, bir araba alıyor. larlasına daha koltuklarından naylon koruyucuları çıkarılmamış yepyeni arabasına çapasını, testisini koymuş ve tabii ehliyetsiz giden köylüler çok... Kimisi ise, artık çalışmıyor. Parayı bankaya koyup şımdilik kendisine buyük görünen faizi alıp yiyor. Bu işi önceki yıllarda yapanların ise, artık "ana para"ları da erimeye başladığından, "çeti"sini sattığı adamın yanında çalışmaya başlamış olanlar var... Fırından "Patissöri"ye "Karafırın" denilen ve odun ateşiyle ekmek yapan Bodrum'daki yüla.riP. PsîinİJc Rrîffi yıkılıp yerine yapılan "Palmiye Patissöri"nin çalışanlarından Ersen Akoglu, Bodrumluların artık büyük kentlere, hatta Avrupa'ya sık sık gidip geldiklerini, orada ne gördülerse burada da onu aradıklarını söylüyor. Buradaki "çeşitler", büyük kent pastanelerindekini aratmayacak nitelikte. Satışlann önemli bir bölümünü de kilosu 12 bin lira olan "Madlen" çikolataları oluşturmaktaymış. Cevat Şakır Caddesı nde teleton ıçın kazı yapılırken beledıye de kanalizasyon kunku döşeyivermış Künklerln çapı epey dar, ama ış yapılmış ya (') Ookuzon metre kare bir bakkal dükkanının üstüne çıktın mı bir kat, al Işte kuçük bir "Pansıyon" Her şey birkaç yataklık yere sahıp olmak için1 çeşit 'keyif arttırma' aracı... Bodrumlular yaradılış olarak keyfine düşkun ve neşeli insanlar. Düğünlerde okul çaylarında kırk, kırk beş yaşındaki hanımların birbirleriyle dans etmesinin yanında, genç evliler, nişanhlar, hatta kızerkek arkada^lar "çift" olarak dans ediyorlar. Ekonomik özgürlüğune kavuşmuş birçok Bodrum kadını, evinde eskisinden daha vok söz sahibı. Bu ekonomik özgürlük gcmllıklc turistlere verilecek birkaç yatağa sahip olmakla'elde ediliyor. Eline kendi kazandığı para geçen kadın, takşitli alışverişlerle mutf'ağını ve evini modernleştiriyor, her şeyden fazla değer verdiği çocuklan için harcama yapıyor. Bu da evlilik için, çok zengin bir çeyiz hazırlığı olarak gerçekleşiyor. Günümüz Bodrum kadını, çağdas dunyanın butün olgularına yaşantısında yer verebiliyor. O kadar ki bırakın direksiyon derslcrini, köy kökenli olup da Bodrum'daki ıki dersanede yoga, jimnastik kurslarına devaııı eden hanımlar var. Jimnastik öğretmenı Betiil Ölçmen'in yer jimnastiği, kondisyon ve yoga. Balerin Binay Tekin'in aerobik, jimnastik ve yoga çalışmalarına yatçı yabancı hanımların yanında, orta yaşam düzeyindeki birçok Bodrumlu hanım da geliyor. Ama yine de; Bodrumlu bir aile, "Sakin bir tati}" geçirmck için, Istanbul'da daire kiralamak istiyor . Rir Ingilİ7 turist, "Bodrum evlerini eskiden bugonvilya çiçekleri sarardı, şimdi onlarııı yerini güneş enerjili sıcak su aygıdarı almış" diyor... Bir Alman aile, "Birkaç yıl önce gcldiğimizde Karaincir plajlarında çırılçıplak denize girebilmiştik, kimse yoktu, şimdlki bu yığınla yapılaşntayı göriince şoke olduk" diyorlar... Sokakta güçlü kuvvetli bir adam, "Bey, Dogu'dan geldik iş bulmaya, bulamadık açız. Bir ekmek parası ver" diye yaklaşıyor. Necati Kaptan, "Charter yatlan 300'ii aştı, lurdan dönüşte baglayacak yer bulıımıyorum. Açıkta dcmirleyip ınüşıcriyi sandalla karaya laşıyorum," diye dert yanıyor... lhıiyar Yaşar Kaptan, "Yeni yapılan mendirek limanın agzını tıkadı, akınlı olrnadıgından içerisi pislik dolacak" diyor. Bu arada Cevat Şakir Caddesi'nde, telefon için kazı yapılırken belediye de kanalizasyon künkü döşeyivermiş. Künklerin çapının bir karıştan daha dar olduğunu görüp belediyeye uyarıda bulunanlara, bir "yetkisiz", "Siz de ufak ediverirsiniz!" diyebiliyor...D Bugün, metre karesi bir milyon liraya varan toprak fiyatları söz konusu Bodrum'da... Satışlarda, artık "milyar" sözcüğü sıkça kullanılır oldu. Yeni ortağıyla deri giyim işine başlayan yıllaıııı tatlıcısı Yusuf O/kan ise, "Günde iki yiiz, iiç yiiz kişi ile ugrasmaktansa beş, on kişi ile ugraşıyorum" diyor. Ortağının takım elbise kravatlı giyimine karşın, "Yusuf Usta" tathcılık yaptığı zamanki giyimini koruyor. Bir kısım çarşı esnafı ise, çok yüksek hava paraları alıp dükkânlarınr dışarıdan gelen yeni girişimcilere bırakmışlar. Büyük kentlerdeki gibi dekore edilmiş hamburgerciler çoğalıyor. "Slush" makineleri her zaman iyi iş yapıyor. üezgin satıcıların şu günlerde en çok uğradıkları ilçelerdcn biri Bodrum. Çünkü her şeyin satış şansı çok fazla. Çelik tencere gibi, mikser gibi kırsal kesim yaşamına ters düşen mutfak eşyaları ile dolu minibüsler, battaniye, somyalı yatak, hatta mobilya dolu kamyonlar, ilçeden hiç eksik olmuyor. "Butik'Merde 150 bin liralık kadın elbiseleri rahatça Bodrunılular tarafından satın alınıyor. "Erkek kuaförleri", "perma" yapıyor ve eskiden sadece saç kestirmek için ilçenin tek kuaförune giden Bodrumlu kadın, artık çoğalan bu yerlere haftada bir uğrayıp saçını, manikür ve pedikürünü, yüz makyajını bile yapürabiliyor. Bodrum'un tipik bazı işyerleri de yok artık. Kalan beş on süngerci teknesine "peksimet", ta Çiftlik KöyU'ndeki fırından geliyor. PANSIYON EHLIM Bodrum'da bir köşebaşı: "Çetı'sını, tarlasını satan, elıne geçen parayı ya bankaya yatırıp faizini yiyor ya da "pansıyona sıvanıyor"... Güleç yüzlü yaşlı Bodrumlu "Kâınil Baba", "Esklden ekmek padişah, yağ vezirdi, şimdi yemek padişah, ekmek vezir oldu" diyor yeni yaşam biçimine değinerck. Bunun en belirgin örnekleri, kadınların yaşantısında görillüyor. Eskiden, "çatkapı" birbirine giden, avluda, çardakta göruşüp konuşan Bodrumlu hanımlar, artık aralarında "haberli günler" düzenliyorlar. Dönüşümlü olarak ev sahibi hanıma on, on beş bin lira "katkfda bulunulan bu günlerde, yeniliyor, içiliyor, oyun kasetleri ile mastika, çiftetelli ve çeşitli oyunlar oynanıyor: "Oynamış olmak için" değil, "bilerek" oynanıyor bu oyunlar. Yani erkeklerin toplanıp içki içmesi gibi, bir Birkaç yatağın getirdikleri Eskiden bahçenin uzak bir köşesine yaptığı tuvaletini artık içeriye alan, düğünlerde, davulzurnanın yanında, "orkestra"ya da yer veren Bodrum insanı, yeniliğe son derece açık. 19