02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

10 25 Mart 2014 Salı n Haberler n Dünya için bir iyilik yap! u BASF’nin çocuklara kimyayı ve bilimi daha yakından tanıtmayı amaçladığı Kids’ Lab Projesi, İstanbul Modern’de 612 yaş arası çocuklarla buluşuyor. Bu kimya laboratuvarında yılın hedefi 5 bin çocuğu ağırlamak... Çocuklar kimyayı yakından tanıyacak yapıyor. Kids’ Lab’te ilk olarak suyun depolanması deneyi yapılacak ve yıl içinde çocuklara yepyeni deneyler yapma fırsatı sunulacak. BASF Türkiye, Ortadoğu ve Kuzey Afrika Bölgesi Başkanı ve BASF Türkiye CEO’su Volker Hammes, “Bilimsel eğitime büyük önem veriyor ve bu konuda sorumluluk sahibi bir kuruluş olmanın bilinciyle hareket ediyoruz. Bu anlayış çerçevesinde hayata geçirdiğimiz Kids’ Lab Projesi’yle geçtiğimiz yıl 6 bin çocuğumuzu bilim ve kimya ile tanıştırdık” diyor. Önümüzdeki dönemde, İstanbul Modern’de kalıcı bir konumla faaliyet gösterecek olan labaratuarda 5 bin çocuğu ağırlamayı hedefliyorlar. Hayatın içinden deneylerle 612 yaş grubundaki çocuklara, kimyayı sevdiren proje kapsamında; çocukların kimyayı güvenli yollarla daha yakından tanıması; görerek, dokunarak deneyimlemesi amaçlanıyor. Zararsız maddelerle interaktif deneyler yapıldıktan sonra, eğitici hediyeler de veriliyor. D B ASF, 150 yıllık global bir şirket. Kimyasallardan plastiklere, bitki koruma ürünlerinden petrol ve doğalgaza kadar bir çok ürün yer alıyor portföyünde. Şirket, “Sürdürülebilir bir gelecek için kimya yaratıyoruz” mottosuyla yoluna devam ediyor ve ekonomik başarıyı, sosyal sorumluluk ve çevresel korumayla birleştiriyor. Bu bakış açısıyla BASF, çocuklara kimya ve bilimi daha yakından tanıtma misyonuyla hayata geçirdiği Kids’ Lab’i, İstanbul Modern’de 612 yaş arası çocukların ziyaretine açıyor. Her ayın dört günü, çocukların özel eğitmenlerle gerçekleştireceği deneylere ev sahipliği Yerel değerler geleceğimizdir Sosyal girişimciler için yeni program D ünyada 50’ci, Türkiye’de 24’üncü yılını kutlayan Metro Toptancı Market, yerelliğe verdiği değer ve bu ülkeden kazandığını yine bu ülkeye yatırma içgüdüsüyle ticareti güçlendirmek ve ülkemizin değerlerini hak ettiği yere ulaştırmak konusunda önemli adımlar atıyor. Metro Toptancı Market, coğrafi işaretli ürünler için yeni bir pazar oluştururken, üreticiyi eğitmekte ve markalaşma adına destek vererek küçük üreticinin rekabet gücünü artırıyor. Tescil sayesinde katma değer kazanan ürünlerle hem üreticiyi, hem orijinal ürün garantisiyle tüketiciyi korumakta, diğer yandan da sürdürülebilir kırsal kalkınmaya destek veriyor. Metro Toptancı Market Türkiye Genel Müdürü Kubilay Özerkan, “Türkiye’nin lezzet haritasını oluşturmak ve bu eşsiz lezzetleri kayıt altına alarak gelecek nesillere bırakacağımız kültür mirasımızı oluşturmak istiyoruz. Ve bu projeyi, sosyal sorumluluğumuz olarak kabul ediyoruz” diyor. Metro, Finike Portakalından Taşköprü Sarımsağına, Giresun Fındığından Aydın İncirine, Zile Pekmezinden Ortaca Limonu ve Ege Sultani Üzümüne kadar Türkiye’nin yerli tohumlarını ve değişik bölgelerinde özgün doğa koşulları ve uzman işgücüyle yetiştirilen coğrafi işaretli ürünleri raflarına taşıyor” diyor. T ürkiye’de girişimci olmak zorken, bir de sosyal girişimci olmak istiyorsanız, bu zorluklar artıyor. Ancak bilinçli ve bilgili bir şekilde yola çıkıp, tecrübelerden yararlanıp, doğru partnerlerle bu yolda yürüdüğünüzde büyük bir sosyal ve ekonomik etki yaratmanız mümkün. Hatta projelerinizle başkalarına da örnek olarak bir domino etkisi yaratabilirsiniz. Sabancı Üniversitesi Girişimcilik Kurulu (SUGK ) tarafından JP Morgan Chase Vakfı’nın desteği ile Sosyal Yatırım Programı hayata geçiriliyor. Sosyal Yatırım Programı’nda; sosyal girişimciler yatırım almak, finans kaynakları da sosyal girişimcilere fon sağlamak için bir araya getirilerek eğitilecek. Önümüzdeki süreçte de yatırımcılarla girişimcilerin biraraya geleceği Sosyal Etki Günü gerçekleştirilecek. Sosyal Yatırım Programı Direktörü Anja Koenig, Türkiye’de ekonomik büyümenin olduğunu ancak sosyal ve çevresel sorunlarla Türkiye’nin sıralamaların altında olduğunu söylüyor. “O yüzden bizim yeni bir yola ihtiyacımız var.” Artık sosyal, çevre ve ekonominin birlikte algılanan yeni bir dinamik olduğunu belirten Koenig, yeni iş modelleri denerken zorlanan sosyal girişimcilerin önünü açmak gerektiğini vurguluyor. Çünkü sosyal girişime en çok yatırım yapan Amerika, İngiltere, Afrika ve Latin Amerika gibi ülkelerin yanı sıra Türkiye için bu kavram çok yeni. Ancak 10 yıl içinde 100 kat büyüme bekleniyor. O yüzden bu alanda yapılan çalışmaların her biri önem kazanıyor. ünya Saati destekçileri, 29 Mart akşamı 20.3021.30 saatleri arasında ışıklarını kapatmanın yanı sıra, dunyasaati.org sitesinden ünlülerin verdiği görevleri yerine getirip, her yıl Mart ayının son Cumartesi günü düzenlenen bu dev çevre hareketinin bir parçası olabilecek. Asuman Krause, Bade İşcil Süalp, Burçin Terzioğlu, Sarp Akkaya, Janset, Serdar Kılıç ve Tanem Sivar gibi ünlülerin destek verdiği ve insanları dünya için bir iyilik yapmaya çağırdıkları Dünya Saati, gezegendeki değişimin ancak tüm insanların bir araya gelmesiyle mümkün olduğunu ortaya koymayı amaçlıyor. Dünya Saati, WWF’nin 2007 yılında Avustralya’da başlattığı, dünyanın en büyük çevre hareketi olma özelliğini taşıyor. 2013 yılında tüm dünyada 150’den fazla ülkede 7 binden fazla şehirde iki milyardan fazla insanın katıldığı Dünya Saati’nin Türkiye ayağında 12 sembolik yapı ışıklarını kapattı. Boğaz Köprüleri, Dünya Saati’nin Asya’dan Avrupa’ya geçişinin sembolü oldu. Bununla birlikte Galata Kulesi, Ayasofya Müzesi, Dolmabahçe Sarayı ve Saat Kulesi gibi tarihi yapılar Dünya Saati’nin Türkiye’deki diğer sembolleri arasında yerlerini aldı. Dünya Saati’nin her yıl daha fazla kişiye ulaşan bir hareket olduğunun altını çizen WWFTürkiye Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Bayar, “İklim değişikliğine dikkat çekmek amacıyla başlayan bu hareket, artık bir saatin de ötesine geçerek tüm çevre sorunlarının gündeme getirilebileceği, tüm yıla yayılan bir tartışma zemini yaratıyor. Kaynakların aşırı tüketimi ve buna bağlı oluşan kirlilik sebebiyle gezegenimizin kapasitesini aşıyor, sürdürülebilir bir gelecekten uzaklaşıyoruz. Tek evimiz olan gezegenimizi korumak için artık kaynakları, doğanın koşullarına ve sınırlarına göre yönetmek zorundayız” diyor. Sürdürülebilir bir gelecek için, bireylerin, kurumların ve hükümetlerin bir araya gelmesi ve beraber hareket etmesi gerektiğini sözlerine ekleyen Bayar, “Dünya Saati gezegenimizin sıkıntılarını dile getirmek ve çözüm önerileri sunmak için önemli bir fırsat yaratıyor” diye de ekliyor. http://dunyasaati.org Kent bahçeleri başvuruları başladı Y eryüzü Derneği, İstanbul’un dört bir yanından projeye başvuran meraklılarla kent bahçeleri kuracak. 15 Nisan’a kadar başvuruların ”www.yeryuzudernegi.org adresinden online yapılabildiği projede başvurular tamamlandığında pek çok semtte, başvuranlarla buluşulduğu bir tanışma gerçekleşecek. Ekim, dikim bilmeyenlere ya da yeni öğrenenlere mayıs ayında bir günlük eğitim verilecek. Bahçecilere istedikleri fide ve tohumlar dağıtılacak. Bunların hepsi yerel türler olup, hibrit ya da GDO değildir. Ayrıca isteyenler mail grubuna katılarak, haberleşebilecek, bahçelerindeki sorunları çözebilecek. Bu projeye İstanbul’da oturan, kendi bahçesi, terası ya da müsait balkonu olanlar katılabilir. Projeye katılım ücretsiz.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle