Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Günler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
P&G’den Dr. HAYRÜNNİSA ALİGİL * Daha iyi ve sürdürülebilir bir yaşamın izindeyiz… Öncelikle, Cumhuriyet gazetesinin hepimizi birey olarak yakından ilgilendiren yaşamın sürdürülebilirliği üzerine bir ek çıkartma kararını kutluyor, toplumun her kesimini biraraya getirecek bu öncü çalışmada ekiplerinin yanında yer almaktan kıvanç duyduğumuzu belirtmek istiyorum. Sürdürülebilir Yaşam ekinde birlikte olmamızın temelinde P&G’nin kurumsal vizyonu ile örtüşmesi yatıyor. Benim de Türkiye’de bir çalışanı olduğum P&G, dünyada 170 yıldır “şimdi ve gelecek kuşaklar için dünya tüketicilerinin yaşamlarını iyileştirecek üstün kalite ve değerde markalı ürünler ve hizmetler sunmak” amacıyla tüketim ürünleri sektöründe faaliyette bulunuyor. Kurumsal amaç söylemindeki “şimdi ve gelecek kuşaklar için” sözcükleri sürdürülebilir kalkınma felsefesini iş süreçlerinde uygulamak üzere benimsediğini gösteriyor şirketin. Bu anlamda en önemli önceliklerinden biri, iyi bir kurumsal vatandaş olmak. Bu nedenle içinde bulunduğu toplumlara katkı sağlamayı çok önemsiyor. Üretirken tükettiği kaynakları en aza indirmek, yaşadığı dünyaya saygılı olmak ve insanların sorunlarına çözüm üretmek için çabalarını sürdürüyor. İnsanlığın şu an yüzyüze olduğu ve gelecekte karşılaşabileceği sorunları belirleyerek, bunları aşmak için özel projeler üzerinde çalışıyor. Kurulduğu ilk yıldan itibaren yaşamları yenilikçi ürünleriyle hergün biraz daha iyileştirmek amacıyla hareket ederken, 1970 yılında ilk çevre raporunu yayınlaması, 1977 yılında evrensel insan ve işçi haklarını temel alarak işyerinde fırsat eşitliği, çocuk işgücü yasağı ve eğitim olanakları gibi konularda belirli uygulamalar getiren Küresel Sullivan Prensiplerini oluşturmada öncülük etmesi, 1992 yılında yasal zorunlulukların çok ötesindeki Çevresel Kalite Politikası’nı geliştirip benimsemesi, 1999 yılında oluşturduğu Kurumsal Sürdürülebilir Kalkınma departmanı ve yine 1999 yılından beri Global Raporlama Girişimi (GRI) yönergeleri doğrultusunda yayınladığı Sürdürülebilir Kalkınma Raporları, P&G’yi sektörünün öncüsü konumuna taşıdı. Dow Jones Sürdürülebilirlik Endeksinde 8 yıldır elinden bırakmadığı sektör liderliği de bu konudaki çalışmalarının ve başarılarının bir göstergesi. Sürdürülebilirlik, P&G’nin iş stratejilerinden biri. Özellikle katkı sağlayabileceği alanlara odaklanan P&G, öncelikli sürdürülebilirlik hedeflerini sağlık, su ve hijyen olarak belirledi. 2002 Johannesburg Dünya Sürdürülebilir Kalkınma Zirvesi’nden çıkan hedefler çerçevesinde belirlenen bu alanlar, sürdürülebilirlik çalışmalarının temelini oluşturuyor. P&G’nin “kurumsal sosyal olanak” olarak adlandırdığı, iş fırsatlarını kurumsal sorumlulukla bağdaştırma vizyonu, küresel sağlık sorunları ve toplumsal sorunlar konusunda P&G’nin kendi üzerine düşeni yapmasını sağlıyor. BM Milenyum Gelişme Hedefleri’nden birinin, 2015 yılına kadar dünyada sağlıklı içme suyuna erişimi olmayan ya da buna maddi gücü yetmeyen insanların sayısını yarıya indirmek olduğu düşünülürse, P&G’nin Sürdürülebilir Kalkınma Kurumsal İmza Programı “Çocuklara Sağlıklı İçme Suyu – PuR” bu konuda atılan adımlardan herhalde en önemlisi… Her yıl tahmini 2 milyon çocuk – ki bu da hergün 5000 çocuk demek – ishale dayalı hastalıklar nedeniyle ölüyor. Bu ölümlerin bir çoğu sağlıklı içme suyu sağlandığı takdirde önlenebilir. Dünyada bu insanlara sağlıklı ve yeterli içme suyu sağlama konusunda birçok girişim başlatılmasına karşın, P&G henüz ulaşılamayan bu insanlara temiz içme suyu götürebilmeyi PuR sayesinde şimdiden başarmış durumda. Bunu kendi geliştirdiği ve PuR Su Arıtıcısı olarak adlandırdığı ürünüyle yapıyor. PuR, ev kullanımı için düşük maliyetli ve kullanımı oldukça kolay bir su arıtma sistemi. P&G, kâr amacı gütmeden, gelişmekte olan ülkelerde ve afet durumlarında bu ürünün dağıtımı için toplum sağlığı örgütleriyle işbirliği yapıyor. P&G’nin kurumsal yardım platformu “Yaşa, Öğren ve Başar” ise, gereksinim içindeki 013 yaş arası çocuklar için koruyucu sağlık ürünleri/teknolojileri sağlayarak çocuk hastalıklarını engellemeyi, çocukların öğrenim merkezlerine, öğrenim araçlarına ve öğrenme becerisini geliştiren programlara erişimini sağlamayı ve yine çocukların özsaygı, özgüven ve sosyal ilişkileri geliştiren programlara katılımını kolaylaştırarak başarmalarına yardımcı olmayı hedefliyor. 1987’den beri Türkiye’nin önemli bir yatırımcı, işveren, üretici ve ihracatçısı olan, Türk tüketicisinin yaşamını iyileştirme amacıyla çalışan P&G Türkiye’nin de, çalışanları olarak gurur duyduğumuz, bir çok uzun vadeli toplumsal sorumluluk projesi bulunuyor. Sürdürülebilir yaşam konusunda yapılacak, yapılması zorunlu çok şey var. Yani yolumuz uzun… Ama enerjimiz var, gücümüz var, motivasyonumuz var… Gelecek sayıda buluşmak üzere. * Kurumsal İlişkiler Direktörü Türkiye, Kafkasya ve Orta Asya Cumhuriyetleri Sürdürülebilirlikten sorumlu yönetici Şirketlerin üst düzey yönetici pozisyonlarına son yıllarda bir yenisi daha ekleniyor... irketlerin üst düzey yönetici pozisyonlarına son yıllarda bir yenisi daha ekleniyor: Sürdürülebilirlikten Sorumlu Yönetici (CSO Chief Sustainability Officer) CSO’nun görevi; kuruluşunun çevreyi korumak için strateji geliştirmesine ve aynı zamanda şirketin de bundan fayda sağlamasına yardımcı olmak olarak tanımlanabilir. Şirketler iklim değişiklikleri, karbon emisyonları, geri dönüşüm, kirlilik, doğal kaynakları koruma ve enerji kullanımı konularıyla ilgili programlarını güçlendirmek amacıyla CSO pozisyonları yaratıyorlar. CSO’nun taşıdığı yük, doğal olarak, bu işin şirket hiyerarşisindeki konumuna göre değişiyor. CSO’ların tam sayısı hakkında güvenilir bir istatistik mevcut değil, üstelik bazı CSO’lar da çevre ve güvenlik, kurumsal vatandaşlık ya da kurumsal sosyal sorumluluk sorumlusu gibi farklı isimler kullanmaktalar. Nisan 2007’de Ford Motor Company’de sürdürülebilirlik, çevre ve güvenlik mühendisi müdür yardımcılığına yükselen Susan Cischke CSO’ların nasıl bir görev üstlenmesi gerektiğine ilişkin iyi bir örnek. Şirketin yeni CEO’su Alan Mulally bu terfi anonsunu bizzat kendisi yaptı ve şirketin bunda sonra alacağı tüm kararlarında sürdürülebilirlik kavramının öne çıkacağını vurguladı Cischke’nin en öncelikli görevi Ford için en az 2020 yılına kadar geçerliliğini koruyacak bir sürdürülebilirlik stratejisi geliştirmek. Bunu yapmak için de ürün plancılarını geliştirdikleri şeyleri kendisiyle paylaşmaya, araştırma ve geliştirme yöneticilerini kullanmayı planladıkları teknolojilerin çevre üzerindeki etkilerinin miktarını hesaplamaya ikna etmek; ve henüz daha az ekolojik zararla, etkili ve ucuz araba üretilebileceğine henüz inanmayabilen şüpheci üretim yöneticilerinin aklını çelmek zorunda. Bütün bunlarla uğraşırken, Cischke aynı zamanda Ford’un para kazanmak için bu işin içinde olduğunu sürekli hatırlamak zorunda. “Eğer sadece çevre için bir şeyler yapmaya çalışıyorsanız, ve bu da pek ekonomik bir şey değilse, o zaman iş yapmaktan çıkmış olursunuz,” diyor Cischke. Dünya çapında 2,300 şirketi çevresel ve sür Ş dürülebilirlik konuları hakkında değerlendiren Innovest Strategic Value Advisors gibi yatırımcı gruplar her organizasyonun raporlama yapısını inceliyor ve bir sürdürülebilirlik sorumlusu ataması ilan edildiğinde şirketin hali hazırda çevresel koruma girişimlerinin olup olmadığını belgeliyor Ancak grup aynı zamanda yönetim kurulunun bu konularla ilgilenen bir komitesi olup olmadığıyla da ilgileniyor. Dünya çapında yapılmış bir araştırmanın sonucuna göre sürdürülebilirliğin, müşterilerin satın alma kararlarını yüzde 80 oranında etkilemekte olduğunu da belirtiliyor. WalMart’ın CEO’su Lee Scott “Sürdürülebilirlik 360” adlı bir program geliştirdi ve bu programı uygulamaya koymaları için sivil toplum kuruluşlarından insanları işe aldı. Küçük ama etkili bir adım: WalMart artık dağıtım merkezlerinde kamyonların yükleme ve boşaltma sırasında motorlarını çalıştırmalarına izin vermiyor. Artık motorlarını durdurarak hem yakıt tüketimi ve emisyonları azaltıyor, hem de para sarfiyatına engel oluyorlar. General Electric’in CEO’su Jeffrey Immelt de, Lorraine Bolsinger’ı şirketin Ecomagination girişiminin başına getirerek bir atılımda bulundu. Bu girişimin amacı, GE’yi çevrecilik lideri konumuna getirmek. Bolsinger’in görevi GE tarafından üretilen jet motorları ve elektrik türbinleri gibi ürünlerin emisyonlarını azaltmak, bir yandan da su arıtımıyla ilgili satış fırsatlarından ve dünyadaki alternatif enerji kaynaklarından yarar sağlamaya yönelik planlar geliştirmek. Şirketin enerji, havacılık ve uzay departmanlarında çalışmalar gerçekleştiren Bolsinger, şu anda pazarlama, satış, çevre, sağlık ve güvenlik gibi birbiriyle her zaman işbirliği yapmayan alanlarda yetkilendirilmiş durumda. Heidrick & Struggles’tan O’Brien, şirketlerin CSO türünde pozisyonlar için “yeni nesil” yöneticiler aradıklarını söylüyor. Yeni sürdürülebilirlik şefleri “İşe yönelik, konuşkan, stratejik düşünce yapısında sahip yöneticilere karşı ciddi bir talep artışı söz konusu,” diyor. “Mağazadan yönetim kuruluna kadar herkesle ikna edici şekilde konuşabiliyor olmalılar.” Kaynak: Strategy and Business 4