Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
08 13 Ocak 2012 Cuma 393 Ekvator’danKaranfil’e… GEÇTİĞİMİZ Cuma günü saat 15.00 suları… Karanfil Sokak’ta tamamen orijinal kıyafetleri, otantik ezgilerle biri kadın dört kişi hem çalıyor, hem dans ediyor. Kimi meraklı Kızılderili kıyafetleri içindekileri görünce yürüyüş temposunu yavaşlatıp müziğe kulak kabartıyor, kimi oluşan halkaya katılıyor. Çaldıkları ezgiler birbirine çok benziyor. Müziğe ve dansa ara verdiklerinde, yaklaşıp İngilizce bilip bilmediklerini soruyoruz. İçlerinden biri parmaklarıyla “az” işareti yapıyor. Güney Amerika ülkelerinden Ekvatorlu olduklarını öğreniyoruz. Müzik dinletisini beğenenlerin gönlünden kopan bahşişi atmaları için keman kutusu önlerinde açık duruyor. Ekvator yerel müziğinin kayıtlı olduğu bir CD’yi, gurubun kadın üyesi, fiyatı sorulunca iki elinin parmaklarını gösterip, “10 TL” diyerek satıyor. CD’nin üzerindeki İngilizce yazıda gurup hakkında şu bilgiler veriliyor: “Vize alabildiğimiz her ülkeye gitmeye çalışıyoruz. Bulunduğumuz ülkede, başka bir ülkeye geçmemizi sağlayacak para biriktirinceye kadar kalıyoruz. Sonra başka bir ülkeye geçiyoruz.” Gurubun her üyesi bir müzik aleti çalıyor. Bunlardan ikisi bildiğimiz gitar ve keman. Diğer ikisinin adı ise “Samponya” ve “Çalça”. Samponya üflenerek çalınıyor. Çalça ise sert bitki tohumlarının iple bir birine bağlanmasıyla oluşan tomar… Sallanarak çıkarılan ses müziğe eşlik ediyor… SOKAKTAHAYATVAR... SERTAÇ EŞ KIZILAY’IN Konur Sokağı… Seyyar satıcıların “sokağa tezgah açma” umutlarını yitirmesi ve başka bölgelere yönelmelerinin ardından bölge sosyal etkinlik mekanı özelliğine giderek kavuşuyor. Biri kız üç genç, bir mekanın daracık balkonuna çıkmış Kafkas ezgileri çalıyor. Ankara’da bu mevsimde ender rastlanır ılık hava eşliğinde, hareketli ezgiler sokağa yayılıyor. Genç müzisyenlerin oturduğu balkonun tentesindeki yazılar da dikkat çekiyor. Tenteler üzerinden verilen muhalif mesajlar şöyle: “Doğanın maliyeti sıfır değildir.” “Ne HES, ne termik ne de nükleer, güneş bize yeter!” Son bir tane daha: “No War (Savaşa hayır).” ‘Çarşı izninde’kiralık telefon KIZILAY’DA dolaşırken ve henüz önlenemeyen tabela, ilan kirliliğini gözlerken gözümüze bir yazı takılıyor: “Askere kiralık cep telefonu, dijital fotoğraf makinası” İşyerinin asıl işinin fotoğrafçılık olduğu anlaşılıyor. İçeri girip “cep telefonu kiralamanın” koşullarını öğreniyoruz. Görevli sistemi nasıl işlettiklerini anlatıyor: “Çarşı iznine çıkan askerlere gerekirse sim kartı ile birlikte cep telefonunu 5 TL karşılığında bir günlüğüne kiralıyoruz. Nüfus cüzdanını veya kimliğini alıyoruz, telefonu getirince iade ediyoruz. Onlar da kontör yükleyerek ailelerini arıyorlar…” Budama mevsimi geldi ÇANKAYA Belediyesi ekipleri, sokaklardaki ağaçları budama işlemini hızlandırdı. Park ve Bahçeler Müdürü Bilal Baydar, Mart ayına kadar 10 bin ağacın budamasının tamamlanacağını söylüyor. Baydar, şu ana kadar 100 sokakta 2 bin ağacın budamasını tamamladıklarını Mart ayına kadar da 10 bin ağacı budamayı hedeflediklerini anlatıyor. Ağaçların büyük olması nedeniye zaman zaman elektrik hatlarına temas ettiğini, bu nendenle zorunlu budama yaptıklarını kaydeden Baydar, ayrıca gençleştirme budaması yaptıklarını, ağacın yenilenmesi için birkaç dalının dışında derin budama gerçekleştirdiklerini söylüyor. Baydar, “Böylece ağaçtan yeni filizler ve daha dayanıklı dalların çıkmasını sağlıyoruz” diyor. ‘Gazi’ninmahallesindeHelvaGünü ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Adını Atatürk Orman Çiftliği’nden alan Gazi Mahallesi’nde gelenekselleştirilmesi düşünülen Helva Günü’nün ilki yapıldı. Konukları karşılayan Gazi Mahallesi Muhtarı Müge Aslan, mahallenin aşçısı Süleyman Sönmez Usta’nın yaptığı helvadan ikram etti. Mahalleli arasındaki dayanışma ve kaynaşmayı artırmak amacıyla helva günü gerçekleştirdiklerini anlatan Aslan, “Mahallemiz Atatürk’ün adını taşıyor. Bundan gurur duyuyoruz” dedi. Helva Günü’ne Yenimahalle Kaymakamı Meftun Dallı, Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar, CHP Yenimahalle İlçe Başkanı Şerafettin Terzi, toplum destekli mahalle polisi yetkilileri ve çok sayıda mahalleli katıldı. Yenimahalle Belediye Başkanı Yaşar’a sorunlarını ileten mahalleli ise yoğun olarak ulaşımın yetersizliğinden yakındı. Yaşar ise otobüs sayısının yetersiz olduğunu, mutlaka yeni otobüs alınması gerektiğini belirterek, bu yönde Belediye Meclisi’ne öneri götüreceklerini dile getirdi.