Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
18 YANSIMALAR ŞeŞk KAHRAMANKAPTAN seŞk@kahramankaptan.com / www.kahramankaptan.com 12 Ağustos 2011 Cuma 371 Sakarya’nın şair ve yazarlarını ağırlayan Büyük Ekspres Bar da kapandı... Co Co San ve Tarihten Bir Yaprak rken Cumhuriyet döneminin özverili sanatçılarından soprano Mesude Çağlayan’ın 93 yaşında öldüğü haberini okurken, tümünde de “Madam Butterfly operasının ikinci perdesinde Co Co San rolünü söylediği” bilgisi dikkatimi çekti. Sanki operanın öteki perdelerinde rolü başka biri söylemiş gibi! Bu haberler ilerde kaynak olarak kullanılırsa, bilgi eksik ve yanıltıcıdır! Öykünün doğrusu şöyle: 1940 yılının 21 Temmuz günü Carl Ebert, okulun ilk mezunları ve öğretmenleri ile bir gece düzenler. W. A. Mozart’ın bir perdelik kısa “Bastien ve Bastienne” operası ile G. Puccini’nin “Madam Butterfly” operasının ikinci perdesi.... Mozart’ın kısa operasında soprano Rabia Erler, tenor Süleyman Alkan, bas Ruhi Su, Madam Butterfly ikinci perdede, soprano Mesude Çağlayan, mezzosoprano Necdet Demir, bariton Süleyman Tamer, bariton Orhan Günek ve tenor Nuri Turkan rol alır. Madam Butterfly operasının tümü ise bir yıl sonra 12 Temmuz 1941 günü halka sunulur. Bu temsilde tenor Aydın Gün vardır. Madam Butterfly’ın Türk opera tarihindeki özel yeri önce ikinci perdesi, bir yıl sonra tümü sahnelenen ilk yabancı opera olmasından kaynaklanır. Orkestrayı Ferit Alnar’ın yönettiğini, dekor ve kostümlerin aynı zamanda Türk resminin önemli isimlerinden Turgut Zaim ile Arif Kaptan ve Tarık Sevener’in imzasını taşıdığını eski belgelerden öğreniyoruz. Rejisör, Hindemith’le birlikte konservatuarın kurulup gelişmesinde önemli rolü olan Carl Ebert... Giysi tasarımından program dergisine kadar bizzat meşgul olan kişi ise Milli Eğitim Bakanı Hasan Âli Yücel’di. Bakanlığın çıkarttığı “Güzel Sanatlar” dergisine de Çağlayan’ı kapak yapmıştı... Bakın 1940’daki ikinci perde temsili, yani ilk mezunların ilk sunumunda İkinci Cumhurbaşkanımız İsmet İnönü, bu genç operacılara hitaben neler söylemiş: “Birçok arkadaşımdan başarılarınızı işitmiştim. Bir kere de kendim gördükten sonra şu kanıya vardım ki, hepiniz geleceğin birer yıldızı olmaya adaysınız. Siz yalnız kişisel yükselişinizi değil, tüm ulusun her bireyine sanat duygusunu aşılayarak hep beraber yükselmeyi düşünmelisiniz. İyi bir sanatçı olmanın yanında iyi ve karakteri sağlam insanlar olmaya da çalışmalısınız.” Yorumu siz okurlarıma bırakıyorum. Sezon açılıp operaevine ilk gidişinizde merdivenleri çıkıp üstte sağ köşede camekan içinde sergilenen Mesude Çağlayan’ın temsillerde giydiği kimonolordan birini mutlaka görün... E Sakarya’dan birEkspresgeçti SELDA GÜNEYSU NKARA Ankaralı şair ve yazarları her akşam ağırlayan, hatta kimileri için “vazgeçilmez” kabul edilen Sakarya Caddesi’ndeki Büyük Expres Bar da ekonomik krize yenik düştü. 1979 yılından bu yana faaliyet gösteren barda, geçen hafta, son kez edebiyat dostları ve sanatçılar bir araya geldi; Büyük Expres’e topluca veda ettiler. Büyük Expres Bar, 1993’te, Sivas’ta, Madımak Oteli’nin yobazlar tarafından kuşatılıp yakılması sonucu yaşamlarını yitiren iki şair, Behçet Aysan ve Metin Altıok başta olmak üzere, Ahmet Telli, Akif Kurtuluş, Ahmet Erhan Esen gibi pek çok şairin ortak buluşma noktasıydı. Şairlerin yakınlarının anlattığına göre, hemen hemen bu barda oturulur, bazen bir kadeh rakı, bazen de bir bira eşliğinde o günün Türkiyesi’nde hangi olaylar ceryan ettiyse, tartışılırdı. Hatta şair Ahmet Erhan Esen, Büyük Expres’teki o buluşmaları anlatan bir şiir de kaleme almıştı. A ‘Ankara’nın en gözdesiydi’ Barın veda günündeki buluşmaya katılan şair Behçet Aysan’ın kızı Eren Aysan, Büyük Expres için “Ankara’nın en gözde mekânlarından biriydi” diyor. Babasının nice edebiyat dos tuyla o barda bir araya geldiğinden söz ediyor ve ekliyor: “Sivas’ta, 1993’te, o karanlık gün yaşanmasaydı, bugün Büyük Expres’i yolcu etmeye gelirdi babam, Behçet Aysan. Dost meclisinde sohbet etmeye...” Barın uzun yıllardır emektarlığını yapan Mehmet Usta da, barın kapanmasıyla bir tarihin sona erdiğini belirterek “Ankara’nın en güzel dost meclislerinden biriydi Büyük Expres. Şairler, yazarlar konuk olurlardı, özellikle akşam saatlerinde ve burada edilen sohbetler kimi zaman sabahı bulurdu. Edebiyat tartışırlardı, biz bu tartışmaları uzaktan izlerdik. Kimi zaman ortak da olurduk. Çünkü buraya gelen gidenleri yakından tanırdık” diyor. ‘Neden kira artışı’ Mehmet Usta, barın kapanma nedenini “Bulunduğumuz mekânın sahibi el değiştirdi. Sahip değişince de kira artışı gündeme geldi. Ancak bizden istenen kira bedeli yüksekti, bizse bu bedeli ödeyemeyeceğimizi dile getirdik. Ne kadar üzgün olsak da mekânı kapatmaya karar verdik. Başka seçeneğimiz yoktu” diye özettleyerek, Ankara’nın başka bir yerinde Büyük Expres dostlarıyla bir araya geleceği günleri düşünüyor...