Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet Ankara 216 / 22 Ağustos 2008 ‘Mağdur olmak istemiyoruz’ Mamak’ta yaşayan yurttaşlar da bölgede uygulanan “Yeni Mamak Kentsel Dönüşüm Projesi”ne tepki gösteriyor. Nazım Karahan (Dostlar Mahallesi Muhtarı): 3 dönemdir mahallenin muhtarıyım. Projeye ilişkin çalışmalarımızı Barınma Hakkı Bürosu ile yürütüyoruz. Mağdur edilmek istemiyoruz. Belediye bize her şeyin belli olduğu, hiçbir şeyin gizlide kalmadığı bir sözleşme sunsa ve evlerimizin değerini verse, elbette böyle bir projeye karşı çıkmayız. Mahalleli olarak kaç kere Mamak Belediye Başkanı Gazi Şahin’le görüşmeye gittik. Her defasında elimiz kolumuz bağlı geri döndük. Belediye Bilgi Bürosu Sorumlusu da insanları örgütlediğimi, sözleşme imzalamamaları için desteklediğimi düşünerek beni karakola şikâyet ediyor. Belediyenin yaptıkları bununla da sınırlı değil. Davanın durdurulduğunu bilmeyen ve sözleşmeyi imzalayan bir yurttaş, belediye görevlileri tarafından tartaklandı. Belediye yurttaşlara adaletsiz davranıyor. Orhan Demir (Emekli): 52 yaşındayım. 40 senedir bu mahallede yaşıyorum. Biz bu evleri dişimizle, tırnağımızla yaptık. Bize her seçim dönemi vaatlerde bulundular ama sonra kimse bizimle ilgilenmedi. Bizim tek derdimiz ailemizi geçindirebilmek. Şimdi Kentsel Dönüşüm Projesi diyerek hepimizi evimizden atmaya çalışıyorlar. Hiçbir şeyin belli olmadığı sözleşmeleri imzalamamızı istiyorlar. Ben yerimi yurdumu bırakıp gitmem, sonuna kadar direneceğim. Biz burada halk direnişi veriyoruz. Nurettin Aydemir (Esnaf): 20 yıldır bu bölgede yorgancılık yaparak hayatımı kazanıyorum. Dükkânım kira. Dükkânın sahibi bana bilgi vermeden belediye ile sözleşme imzalamış. Ama devlet bana 1 haftada dükkânı boşalt diyerek, beni sokağa atıyor. Ben bu projenin yasal olduğunu düşünmüyorum. Vergimi veriyorum, askerliğimi yaptım. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara Anakent Belediye Başkanı Melih Gökçek, Eymir Gölü konusundaki ısrarlı tutumundan vazgeçmiyor. Gökçek, bu kez de belediyenin resmi internet sitesinde anket düzenletiyor. ODTÜ’ye ait Eymir Gölü, son yıllarda etkisini gösteren küresel ısınma nedeniyle sularının bir kısmını kaybetti. Geçtiğimiz günlerde çıkan orman yangınıyla da Eymir, ciddi bir tehlike atlattı. Tüm bunlara karşın Eymir Gölü, bünyesinde barındırdığı doğal zenginliklerin önemli bir kısmını koruyor. Bakım ve güvenliğinden ODTÜ’nün sorumlu olduğu gölde, kürek ve su sporları, balık avlama ve piknik gibi etkinlikler yapma olanağı bulunuyor. Göl, konumu nedeniyle şehrin boğucu ve kirli havasından da uzak. Aynı zamanda göl çevresinde doğa yürüyüşleri de yapılıyor. Gölden faydalanmak isteyenler ise giriş için ODTÜ’den kimlik kartı çıkararak tüm bu olanaklardan yararlanabiliyor. Melih Gökçek Eymir Gölü için anket yaptırıyor MOGAN’IN HALİ ORTADA Diğer yandan halka açık olan komşu göl Mogan ise eski zenginliğinden uzak bir görüntü çiziyor. Göle atık bırakılmasının önüne bir türlü geçilememesi nedeniyle Mogan’daki kirlilik sorunu devam ediyor. Gölü ziyaret edenler Mogan’da pet şişelerden naylon torbalara hatta otomobil lastiğine kadar birçok katı atıkla karşılaşıyor. Gölde bulunan balıkların sayısında da kirlilik nedeniyle önemli bir azalma görülüyor. Göl, çevresindeki aşırı yapılaşma nedeniyle de doğal görünümünü kaybediyor. Kızılırmak’tan getirilen su ise gölün seviyesinin düşmesine engel olamadı. Su seviyesi düşen gölde ise yosunlaşma görüntüleri ortaya çıkıyor. Mogan Gölü’nün durumu ortadayken Anakent Belediyesi Eymir’i de almak istiyor. Katıldığı her platformda Eymir konusundaki ısrarını yineleyen ve “Eymir Gölü’nü verirseniz halka açarız, vermezseniz su vermem” diyen Melih Gökçek, belediyenin “www.ankara.bel.tr ”adlı internet sitesinde Eymir Gölü’nün halka açılması konusunda anket yaptırarak zemin yokluyor. Yapılan ankette “Eymir Gölü halkın kullanımına açılmalı mı, yoksa sadece ODTÜ’nün kart verdiği kişiler mi yararlanmalı?” diye soruluyor ve katılımcılara “Evet, halkın kullanımına açılmalı”, “Hayır, ODTÜ kart sahipleri kullanmalı” olmak üzere iki şeçenek sunuluyor. Tahir Tıp (Marangoz): İşimden ötürü çok fazla mahallede zaman geçiremiyorum fakat burada gelişen olayları şaşkınlık içerisinde takip ediyorum. Bana şimdiye dek sözleşme imzalamam için baskı yapılmadı ama yapılsa da imzalamam. Biz sonuna kadar direneceğiz. Bize yapılan haksızlığa karşı kolayca arkamızı dönüp gitmemizi beklemesinler. ‘Hakkımızı yedirmeyiz’ Turgut Cengiz (Emekli) 45 senedir bu mahallede oturuyorum. Burası benim çocukluğumun, gençliğimin, en güzel yıllarımın, geçtiği yer. Ama yıllır sonra birileri gelip evimi yıkmaları gerektiğini söylüyor. Eğer bana tam olarak hakkımı verseler, nasıl bir sözleşmeye imza atacağım hakkında bilgilendirseler elbette devletin önünde duracak değilim. Ancak baskı yapılarak, mağdur olarak evimi, mahallemi kimse elimizden alamaz. Direniyoruz ve sonuna kadarda direneceğiz. ‘Gidişe dur diyebiliriz’ Alattin Bozkurt (Emekli): 1972 yılından beri burada oturuyorum. Belediye benden önce “tapu tahsisi” deyip para aldı. Ardından “Milli Savunmaya açık yer” diyerek yine para aldılar. Şimdi de tapulu evimi elimden almaya çalışıyorlar, baskı uyguluyorlar. “Sözleşme imzala”, diye geldiler fakat ben kabul etmedim. Bir araya gelip mücadale ederek bu gidişata “dur” diyebiliriz. I Karma Sergi resim 15 Eylül’e dek Valör Resim Galerisi’nde. (442 00 72) I Yaz Karması resim 3 Ekim’e dek Atlas Sanat Galerisi’nde. (468 59 04) SERGİ 17