14 Haziran 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

1 MAYIS 2011 / SAYI 1310 13 Bilmediğimiz pilav çeşitleri emen hemen her gün, her yemekle sofraların baş köşesindedir pilav. Hiç düşündünüz mü pilavın kaç çeşidini bildiğinizi? Türk mutfağında 300’e yakın tarifi olmasına rağmen mutfağınızda kaç çeşit pilav piştiğini? Osmanlı Sarayı’na 15. yüzyıldan itibaren giren pilav, pirincin zor bulunan bir malzeme olmasından dolayı uzun bir süre yalnızca zengin sofralarının özel bir yemeği olarak bilindi. 18. yüzyıldan itibaren ise pilav, artık halk sofralarındaki yerini almaya başladı. Buzlu çağla abahın körü sayılır. Gece yarısı vardığım kentte evin yemeği bambaşka güzel olur. Lezzet yerinde bile olsa, yağmurlu karanlıkta otel odasına zar zor varmışım. öyle mi olmalı, böyle mi tartışması bitmez. Gaziantepli bir Güneye geldim diye kendimi güneşe hazırlamışım. yemek üzerine saatlerce konuşabilir. Nitekim toplantıda birden Havadan yana hayal kırıklığı, ıslak gece canımı sıkmaya detaylara dalınıyor, çağla yarılacak mı bütün mü kalacak, suyu yetmiş. Sabah mahmurluğunda pencereye bakıyorum. Dışarısı içinde mi kalacak gibi püf noktalar tartışılıyor. Haliyle GTO gözükmüyor. Sis inmiştir, kalkınca güneş açar diye başkanı Mehmet Aslan müdahale etmek zorunda kalıyor. düşünüyorum. Meğer cam buğulanmış. Siliyorum. O da ne! Toplantı salonu yerine mutfakta tartışmaya devam etmemizi Lapa lapa kar yağıyor. 12 Nisan sabahı Gaziantep’te efsunlu öneriyor. eflatunlar gibi açmış erguvanların üstüne pamuk pamuk kar Her yemeğin tartışması eksik olmadığı gibi hikâyesi de eksik taneleri konuyor. Baharı beklerken, kışa geri dönüş. değil Gaziantep’te. Bir kere her yemeğin her malzemesinin Gaziantep’in havası beni şaşkınlık içinde bırakıyor. bambaşka bir önemi var. Sermin Ocak, anılarını anlatırken Gaziantep Ticaret Odası bir süreden beri çok önemli bir “Bizim evde Nurgana köyünden gelmeden çağla aşı pişmezdi” proje yürütüyor. Gaziantep lezzetlerini kayda diyor. Oranın bademi, kütür kütür, diri diri olur, tadı geçirmek, tanıtmak ve yaşatmak amacıyla bir başkadır, diye açıklıyor. Özden Özsabuncuoğlu komisyon kurulmuş. Gaziantep’te yaşayan önde onu doğruluyor ve ekliyor: “Adana’dan gelen tüylü gelen değerli yemek yazarı ve araştırmacılarından tüylü olurdu, Nurgana’dan gelenin yüzünde pek tüy oluşan komisyon tarifler toplamış. lk kez pek çok olmaz”. yazarın ortak birikimi ve emeğiyle bir yemek kitabı Ragıp Güzelbey ertesi gün uzun bir yurtdışı oluşturulacak. Kitabın tasarım, editörlük, fotoğraf yolculuğuna çıkacak. Sıkışık zamanına rağmen işlerini üstlenen bir ekip olarak komisyon ile ilk hemen bir çağla aşı yapmaya gönüllü oluyor, ama toplantımızı yapacağız. Derdimiz mevsimi biraz farklı yapacağını söylemeden de edemiyor. yakalamak. Her dönemin ürününe hakkını veren, Güzelbey, henüz pek körpe olan çağlaları kesmeye özellikle bahar aylarında bir ayrı şenlenen kıyamıyor. Fasulye gibi iki ucunu alıp bütün AYL N Gaziantep mutfağına yakışır şekilde bir an önce pişirecek ama geleneksel usul bu olmadığı için ÖNEY TAN mevsimi çarçabuk geçecek olan yemekleri saygı gereği kadınlardan izin alıyor. Sonradan bir belgelemeye çalışıyoruz. Bahar tazeliklerinin değişiklik daha yapıp körpe çağlanın haşlama peşindeyiz ama yeni yağan kar yüzünden kimse suyunu da atmaya kıyamayıp içine katıyor. Sonuç bahar havasında değil. Baharın göz açıp kapayıncaya kadar mükemmel. Ertesi gün bu kez Sermin Ocak’ın yaptığı çağlalı uçup giden lezzeti çağlalı yemekler listemizin tepesinde yer pilavı yiyoruz, bir parmaklarımızı yemediğimiz kalıyor. Her elin alıyor. Oysa bu havada çağlalar buz gibi don altında kalmış tadı bambaşka. Ocak, küçük arpacık soğanlarının içi olmalı. boşalmaya başladı, mevsimi geçiyor, diye bir de kış yemeği Gazianteplileri yemek konusunda bir araya getirmek her olan soğan aşı yapmış. Muhteşem olmuş. Özden yiğidin harcı değil. Bazen en ufak konuda bile uzlaşmak zor. Özsabuncuoğlu ise mevsimi geçmek üzere olan ekşili ayvalı Kimisi öyle sever, kimisi böyle. Kimisi aileden başka tarak kebabı yapıyor. Etli kabaklama yemeği ise uçuk sarı görmüştür, kimisi kendi zevkini katmıştır. Gaziantep’te mutfak rengiyle bildiğimiz balkabağından epey farklı bir tadı olan kış söz konusu olunca tek mutlak olan nokta lezzettir. Herkesin kabağından yapılıyor. Kabaklama ekşili tadıyla heyecan verici yaptığı ayrı lezzetli, başka başka olsa da her bir elin, her bir bir keşif oluyor. Kabak reçeli ise ışıltılı altın külçeleri gibi H S Fotoğraf: TUBA ŞATANA Günümüzde 300’e yakın değişik tarifi olan pilavın Türk sofrasındaki yeri ve önemi şüphesiz tartışılamaz. Bizim Mutfak, et ve tavuk bulyonunun eşsiz lezzeti ile hayat verdiği unutulmaya yüz tutmuş, tüketicilerin hiç denemediği pilav çeşitlerini tanıtmak ve sofralara kazandırmak amacı ile “Bizim Mutfak’tan Sizin Mutfağa Türkiye’nin Pilavları” turuna çıkıyor. stanbul, Ankara, Bursa, Adana, Kayseri, Gaziantep ve Konya’da düzenlenecek meydan ve AVM etkinliklerinde tüketiciler bir yandan bilmedikleri pilavları öğrenip tadarken, diğer yandan kendi özel tariflerini pişirecek, diğer pilavseverlerle tarif alışverişinde bulunma fırsatını bulacaklar. Türkiye’nin Pilavları turu süresince Bizim Mutfak’ın Facebook sayfasında da her hafta 50 üyeyi hediye bekliyor olacak. G parıldıyor. Aynı kabaktan böylesine farklı iki lezzetin çıktığına inanmak zor. Bahar çarşı yemeklerinde de kendini göstermiş, mam Çağdaş'ta ise mevsimin ilk yenidünya kebabının yapılmasına vesile oluyoruz. Burhan Çağdaş yeni yeni çıkmaya başlayan keme mevsimini de açmış. Çağdaş’ta keme kebabı, Şirvan’da içine keme kıyılmış kebap tadıyoruz, dahası Ragıp Güzelbey’in elinden sadeyağlı kemeli bulgur yiyoruz. Sokakta taze tarhun, yarpuz, su teresi, aşotu demetleri görülmeye başlamış. Kış aylarının zamanı geçmekte olan malzemeleriyle bahar turfandaları sofralarda iki mevsimi aynı anda yaşatıyor. Bahar umuduyla geldiğimiz Gaziantep’te lapa lapa kar ile karşılaşmanın hayreti ile başlayan yolculuğumuz kış ile bahar arasında gidip gelen lezzet macerasına dönüşüyor. Karla karışık baharı Gaziantep’te buzlu çağla badem ile karşılıyoruz. G [email protected] Yoğurtlu çağla aşı (Sermin Ocak’tan) Çağla badem ile yapılan yemekler Gaziantep mutfağında kıştan bahara geçişi tam anlamıyla hissettiriyor. Bembeyaz terbiyeli yoğurt karın beyazlığını hatırlatıyor, çağlanın taze tadı baharı duyumsatıyor. Yemyeşil çağla bademler yoğurdun altından, lapa lapa karların altında kalan bahar sürgünleri gibi bize gülümsüyor. Haspirin sapsarı rengi koyu beyaz sisin gerisinden ışıl ışıl parlıyor. Çağla aşı ruhumuza baharı getiriyor. 500 gr. kuşbaşı et, 1 kg. taze badem çağlası, 1 bardak nohut, 1 soğan, 3 su bardağı süzülmüş yoğurt, 1 yumurta , 23 çorba kaşığı tereyağı veya sadeyağ, karabiber, tuz, haspir Eti üstünü birkaç parmak geçene kadar su ile arada köpüğünü alarak kaynatın. Bir süre piştikten sonra yaklaşık yarım saat geçince geceden ıslattığınız nohut, ince kıyılmış soğan ve tuz ekleyin. Hepsi iyice yumuşayıncaya kadar pişirin. Çağlalar iriyse ortadan kesin ve ortadaki yumuşak çekirdek kısmını çıkarın. Küçükse sadece saplarını alın. Üzerini kapatacak kadar suyla yumuşayıncaya kadar haşlayın ve süzün. sterseniz doğrudan haşlanan ete de ekleyebilirsiniz ya da çağlanın haşlama suyuyla birlikte ete ekleyebilirsiniz. Hep birlikte 23 taşım daha kaynatın. Yoğurt ile yumurtayı iyice karıştırın. Yoğurdu çelik veya bakır tencerede kısık ateşe koyun ve sürekli karıştırarak yemeğin suyundan azar azar ekleyerek alıştırın. Sonra hepsini etli yemeğe katın ve iyice karıştırıp hemen ocaktan alın. Yüzüne eritilmiş yağ içine karabiber ve haspir ekleyip dökün, hemen servis yapın. G Hazırlayan: HAKAN AKARSU ([email protected]) Sony Ericsson Xperia X10 mini Sony Ericsson, akıllı ve güler yüzlü Xperia X10 mini ile Android kolaylığını cebinize taşıyor. Android Market açık olarak gelen Xperia X10 mini, cebinizi ücretsiz Android uygulamaları ile özelleştirmenizi sağlıyor. Kolay şebeke kurulumu, hızlı eposta ayarları, Android Market ile 100 binden fazla kullanışlı ve eğlenceli ücretsiz uygulamaya erişim ve Android browser ile süper hızlı internet deneyimi! Ergonomik tasarımı ve küçük boyutlarıyla elinizden düşüremeyeceğiniz Xperia X10 mini, aynı zamanda kıyafetinizi tamamlayan şık bir aksesuar olacak. Küçük ama marifetli Xperia X10 mini, Facebook gibi sosyal medya araçlarını son derece kullanışlı bir ekranda birleştiren Sony Ericsson Timescape uygulamasıyla birlikte geliyor. Xperia X10 mini’nin süper duyarlı dokunmatik ekranı ile telefonunuzu tek elle kullanabilir ve iletilerinizi yine tek bir dokunuşla Facebook, Twitter gibi ortamlarda anında paylaşabilirsiniz. HTC’den multimedya telefon deneyimi Yeni HTC Watch video hizmeti özelliğiyle dikkat çeken akıllı telefon HTC Sensation, şık görünümü, kıvrımları yumuşatılmış köşeleri ve tek parça alüminyum yapısıyla daha da geliştirilmiş. Dokunmatik ekran yüzeyini koruyan konturlu ekranı, parmakları kaydırarak kullanırken çok daha doğal bir his veriyor. 4.3inçlik HD ekran, videoları yüksek çözünürlüklü genişekranda izleme deneyimi sunuyor. 1.2gigahertzlik çift çekirdek Qualcomm Snapdragon işlemcisi barındıran HTC Sensation bu sayede her anlamda hızlı performans sağlıyor. HTC Watch özelliği taşıyan telefonla, son filmleri ve televizyon programlarını kapsayan geniş bir arşiv artık kullanıcıların parmak ucunda. ASUS’tan Transformer tablet Opsiyonel olarak takılan klavyesi ile piyasada yer alan rakiplerinden ayrılan ASUS Eee Pad Transformer, 16 saate varan pil süresi, çift kamerası, Adobe Flash 10.2 desteği, 2 adet USB portu, mini HDMI çıkışı ve SD kart okuyucusu ile ön plana çıkıyor. Google’nin tabletler için tasarlamış olduğu Android Honeycomb (3.0) işletim sistemine sahip Transformer, etkin bir kullanım imkânı sağlıyor. Adobe Flash 10.2 ve sürekli gelişen Android Market’i destekleyen Transformer ile eğlence tek bir dokunuşla parmağınızın ucunda. Ürün 10.1inç dokunmatik ekranı, dayanıklı ve çizilmeyen camdan yapılan IPS Panel’i sayesinde 178 derece görüş açısına sahip. Yerleşik SRS Ses teknolojisi ile 3D stereo ses, sahip olduğu 2 kamera ile de kullanıcılarına mükemmel görüntü deneyimini yaşatan Transformer, mini HDMI çıkışı ile HD TV’lerde 1080p video oynatma ve kaydetme olanağı sunuyor. Lenovo’dan yeni ürünler Lenovo, Microsoft’la birlikte Lenovo’ya özel geliştirdiği Enhanced Experience 2.0 teknolojisi ve KOB ’lerin taleplerine yönelik tasarladığı ThinkPad Edge+ serisi ile 2011’e hızlı bir giriş yapıyor. Lenovo, 12 inç’lik ThinkPad E220s ve 14 inç’lik ThinkPad E420s’i, şık, modern ve zarif tasarımıyla dikkat çekiyor. ThinkPad E220s, mükemmel taşınabilirlik için 1 inç’ten az kalınlığa ve 1,6 kg’ın altında ağırlığa sahip. Ürünün 14 inç ekranlı modeli ThinkPad E420s modelinin kalınlığı sadece 1 inç iken, ağırlığı ise 1,8 kg’dan başlıyor. Edge+ bilgisayarlar, Dolby Home Theatre ses, üstün performanslı hoparlörler, yüksek çözünürlüklü video konferans ve gürültü önleyici klavye yazılımı gibi önemli multimedya özelliklerine de sahip. Windows’un Lenovo’ya özel ürettiği Enhanced Experience ilk sürümünden sonra, yeni sürümü olan Enhanced Experience 2.0, Lenovo’nun tüm kişisel bilgisayarlarında, çok daha hızlı açma ve kapama olanağı sağlamak üzere, RapidBoot teknolojisi ile pazara sunuldu. C M Y B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle