Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
YAŞAM SÜRSÜN DİYE Dünyamızı tüketiyoruz! Sürdürülebilir Yaşam Kolektifi, buna dur demek için çalışıyor. Projeler üretip, seminer düzenliyor; herkesin yapabileceği bir şeyler olduğunu hatırlatıyor... ŞİRİN GÜVEN Sayfa 8 SANATSAL TAKILAR Sabrina Fresko, takıyı sanatın uzantısı olarak görüyor. Kendi deyimiyle, takılabilir heykeller yapıyor. Derdi modaya uymak değil, formda, malzemede farklılık yaratabilmek. DENİZ YAVAŞOĞULLARI Sayfa 12 Bedenim mi, kariyerim mi? İş arayanlar ya da uzun süredir aynı işte çalışanlar; mevkisini yükseltmek isteyenler, şef ya da müdürler... Estetik masasına yatıyor, gençleşiyor ve “güzel”leşiyorlar. Amaç deneyimlerini genç ve dinç bir görünümle tamamlamak. Bunun bir de adı var; kariyer estetiği. Prof. Dr. Erol Kışlaoğlu kariyer estetiğiyle ilgili sorularımızı yanıtlıyor. Yaptıranlar ise nedenlerini anlatıyor... ESRA AÇIKGÖZ / ZUHAL AYTOLUN İ şinizi kaybetmemek, kariyerinizi korumak ya da mevkinizi yükseltmek için nelerden ödün verirsiniz? Uzun saatler çalışmak, birkaç kişinin sorumluluğunu yüklenmek, daha düşük maaşa razı olmak... Peki ya bedeninizden vazgeçer misiniz? Evet, yanlış duymadınız. Artık yöneticilerin yerlerini koruması için sadece deneyimleri yetmiyor, dinç ve genç görünmeleri de isteniyor, onlar da estetik merkezlerinin yolunu tutuyor. Kendine iyi bir kariyer çizmek isteyenlerin geçtiği yol da bu. Estetik camiasında bu uygulamalar için bir terim bile var; kariyer estetiği. Ne de olsa devir “görüntü” devri. Çalışanlar da ona ayak uyduruyor, çünkü rekabet kızgın, işsizlik yoğun, kriz ağır... “Bağımlılık olmaz, çünkü ne amaçla yaptığımı biliyorum. Bazı insanlar vardır, mesela parası çok olanlar, keyfi yaptırır. Benim amacım bu değil, kariyerimi düzgün bir şekilde götürüp, ileride bir marka olmak. Bunun için ne gerekiyorsa o kadarını yaptıracağım. Maalesef estetik de bu amaca ulaşmanın bir parçası, gerekli”... Coşkun Kırca, 34 yaşında estetik yaptırma nedenini bu cümlelerle anlatıyor. Sigorta danışmanı, Kırca. Bir yıldır büyük bir sigorta firmasında çalışıyor. Muhtemel hani şu iş ilanlarında “prezentabl” özelliğinin de ekli olduğu firmalardan birinde. Daha işe başlarken görüntünün çok önemli olduğu kendisine hatırlatılıyor. Söze de çok gerek yok aslında, yöneticilerini izliyor, görüyor ki hepsi fiziksel olarak çok “düzgün”ler. O da kariyer basamaklarını çıkabilmek için işe kendini değiştirmekle başlıyor. Devamı 4. sayfada TURHAN SELÇUK Birçok kez sansüre uğradı, yargılandı, göz altına alındı. Gözaltındayken polisler tarafından dövüldü. Kaburga kemikleri kırıldı. Soğuk havalarda hâlâ kemiklerinin sızladığını duyumsuyor. Üstelik bunlar uzun sanat hayatının acı anılarının çok küçük bir bölümü. Turhan Selçuk, “Başımdan geçenler uzun bir kitaba sığmayacak kadar çoktur. Sansür tüm bunların yanında ılımlı geliyor bana” diyor. Sayfa 3 ŞERİF SEZER Tarık Akan’la “Yol” filmini çekmelerinin üzerinden tam 28 yıl geçmiş. Şimdi ikili yeni bir filmde buluştu. Geriye dönüp baktığında “Zaman geçmiş, biz bakakalmışız” diyor Şerif Sezer. Kendisini “yaşlı” olarak nitelendiriyor, gelen projelere kızıyor: “Bizim yaşımızdaki insanlar için iyi proje yapılmıyor.” En çok bu yüzden keşkeler büyütüyor, genç olmayı ya da daha geç doğmuş olmayı diliyor, çünkü oynamak istiyor... Sayfa 7 PAZAR YAZILARI 2. sayfada Ataol Behramoğlu’nun Pazar Söyleşileri 5. sayfada Tarihte bu hafta... 5. sayfada Üç boyutlu dizi keyfi... 9. sayfada C M Y B C MY B