22 Aralık 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

2 DERGİDEN 22 HAZİRAN 2008 / SAYI 1161 H aber 30 Mayıs’ta yayımlandı, Agos gazetesi yazarı, İstanbul Bilgi Üniversitesi’nde Türk Dili ve Tarihi dersleri veren öğretim üyesi ve turizmci Sevan Nişanyan kavanoza koyduğu dışkısını eşi Müjde Nişanyan’ın üzerine boşaltmıştı. Müjde Nişanyan jandarmayı aramış, eşinden şikâyetçi olmuştu. Haberci olayın detaylarını komşularına sormayı ihmal etmemişti, karı koca uzun süredir kıskançlık nedeniyle kavga ediyorlardı. Yani arada “başka kadın” vardı. Nişanyanlar karakolda ifade vermiş, Sevan Nişanyan, en çok karısının kendisinden şikâyetçi olmasına üzüldüğünü söylemiş, “Bu tür aile içi kavgalar her ailede olur” demişti, “Bunun dışarı yansımasına üzüldüm”. Nişanyan’ın kapıyı çekip gitmektense, dışkısını karısının üzerine boşaltmasının anlamı açık, “Senin benim dışkım kadar önemin yok” ya da “Benim için dışkıdan farksızsın”… Nişanyan hatırlarsınız, Şirince’de Rumlardan kalan evleri canlandırmış, otele dönüştürüp işletmeye başlamış, izinsiz restorasyon yaptığı gerekçesiyle başı derde girmiş, tutuklanmıştı. Yıkılmakta olan evleri restore ettirmekle hayırlı bir iş yaptığı için tutuklanması epey tepki toplamış, desteği bol olmuştu… Sözlerin Soyağacı: Çağdaş Türkçe’nin Etimolojik Sözlüğü isimli bir çalışması da olan, kendisini komünist olarak tanımlayan Nişanyan elbette sözcükler kadar hareketlerin de anlamını biliyor, biliyordur... Seksenli yılların sonunda jandarmanın Yeşilyurt köylülerine dışkılarını yedirmeleriyle, kendisinin karısının başına dışkısını boşaltmasının aynı şiddette olduğunun farkındadır… Bu erk eylemini “Bu tür aile içi kavgalar her ailede olur” sözleriyle taçlandırmasının, Yeşilyurt köylülerine dışkı yedirilmesi eylemini de meşrulaştırdığını biliyordur! Nişanyan’ın düşünemediği artık ”kol kırılır yen içinde kalır”ı kadınların dillerinden ve akıllarından düşürdüğü… Kadınların en çok kendi hayatlarını örseleyen bu sözü hallaç pamuğu gibi atıp bütün kodlarını çözdüğü ve sessizliklerini bozduğu… Müjde Nişanyan kocasından şikâyetçi oldu, başta Agos çalışanları olmak üzere kadınlar da Sevan Nişanyan’ı protesto etti. Feministlerin talebi Agos gazetesinin Nişanyan’ın yazılarına son vermesi... Feministlerin tepkisinden Agos’un Yayın Yönetmeni Etyen Mahcupyan da payına düşeni aldı, çünkü önüne uzatılan protesto imzalarını dikkate almamış, yine aynı mantıkla, “kol kırılır yen içinde kalır” edasında, bu tepkiyi gazetenin yazıişlerine karışmak olarak görmüştü… Hepimiz biliyoruz ki, şiddet konusunda kimsenin evi temiz değil… Gazetelerin mutfağında kadın muhabirlere yönelik aşağılama ve ayrımcılık politikası uygulayan birileri hep oluyor. Üstelik gazete yöneticilerinin de bundan rahatsız oldukları söylenemez. Ama kadın artık unutmuyor… Asla! İyi haftalar... Berat Günçıkan bguncikan@yahoo.com Acı vatan neresi? Hilal Köse B oşanma davası sırasında eşinin “zina” suçlamasıyla karşılaşan Sevim Yerlikaya’nın kazandığı tazminat Yargıtay’dan döndü. Yargıtay, “kocanın ‘suçlamasını ‘iddia savunma” sınırları içinde buldu. Çocukları için yıllarca susan, sonrasında hukuk mücadelesine başlayan Yerlikaya, “Onurum ve çocuklarım için mücadele ettim” diyor. Yerlikaya’nın öyküsü, Hozat’ta başladı. 15 yaşında, âşık olduğu adama, Z.Y.’ye kaçtı... Evlilikleri başta iyi gidiyordu, bir yıl sonra Tunceli’den Malatya’ya taşındılar. Eşi tanıdıkları aracılığıyla iş buldu, tek göz odası olan bir ev tutuldu. Sevim’in mutluluğu, 1968 yılında eşinin işçi olarak Almanya’ya gitmesiyle sona erdi. Çocuklarıyla yalnız kaldığı yıllar boyunca, eşinin zehir zemberek mektuplarıyla başa çıkmaya çalıştı. Z.Y., kıskançlığın ötesinde şüpheci olmuştu, güvenmiyordu. Hakaretleri gitgide arttı. Sevim bir akrabasıyla görüşeceği zaman bile mektupla ya da telefonla eşinden izin alıyordu. Büyükleri bırakıp, yedi yaşındaki dördüncü çocuğu ile o da Almanya’ya gitti. Yıl 1988’di. Gider gitmez hamile kaldı, Gülnaz dünyaya geldi. Almanya’daki ikinci yılında çalışmaya başladı. Kazandığı parayı eşine veriyordu. Birikimlerle İstanbul’da üç ev aldılar. “Benim paradan haberim bile yoktu. İhtiyaçlarımızı karşılıyordu” diyor Sevim Yerlikaya “Beş kuruş bir kenara koymadım. Böyle olacağını bilmiyordum ki... Eşim, çocuklarımın babası ile ayrı gayrı yoktu ki...” Eşinin davranışları eve gelen misafirlerin yanında da değişmiyordu. Zamanla kimse gelmez oldu. O da gitmeyince, kalabalık bir çevrede yalnız kaldı: “8 yıl da böyle yaşadım. Evin içinde devamlı küs... Araya girenler de oldu ama işe yaramadı. 34 sene bir gün ne karşılık ne bir cevap verdim. Sustum, yuttum ve ağladım. Nedenini bilmiyorum. Korku mu saygı mı?... 1995’te bana ‘ben seni severek almadım, inat olsun diye evlendim’ dedi. Ona olan sevgim, saygım o anda yok oldu. Ben de seni sevmiyorum artık dedim...” Aralarındaki tartışma, 96’da Sevim’in oturma iznini uzatmasıyla alevlendi. Türkiye’ye dönmeyi kabul etmemesi Z.Y.’yi iyice saldırgan yaptı. “O kavgadan sonra, ‘evde çöpünü dahi görmeyeceğim’ diye haber yolladı” diyor Sevim “Üç hafta bir arkadaşın yanında kaldım kızımla, sonra ev tuttuk. Kimi yatak, kimi yastık verdi...” Ayrı yaşamaya başladıktan bir süre sonra Sevim nafaka davası açtı ve kazandı. Z.Y., nafakayı ödemediği gibi 2001’de Türkiye’de şiddetli geçimsizlik iddiasıyla boşanma davası açtı. Mahkemede Sevim’in zina yaptığını iddia etti. Davada, çiftin çocukları da tanıklık etti. Babalarının iftira ettiğini, ayrılmalarında annelerinin kusurunun olmadığını söylediler. İstanbul’daki evlerin ikisinin annelerinin parasıyla alındığını bildirdiler. Bağcılar Asliye Hukuk Mahkemesi, kocanın açtığı davayı 2002’de reddetti. Sevim ise kendisi hakkında asılsız bir şekilde “zina yaptığı” suçlamasında bulunan eşi aleyhine 10 bin YTL’lik tazminat davası açtı. Eşinin, ağır bir şekilde şeref ve onurunu zedelediğini ifade ederek, bu iftiranın mahkeme tutanaklarına da geçtiğini belirtti. Sevim boşanmayı 2005 yılında kabul etti. Davanın görüldüğü Bağcılar Aile Mahkemesi, Sevim’e 15 bin YTL tazminat ödenmesine hükmetti. Ancak o, bu parayı da alamadı. “Çünkü” diye anlatıyor nedenini “Oğlumu evden çıkarmıştı, benden yana oldular diye. Tazminattan vazgeç, oğlanın evde oturmasına izin vereyim dedi. Çocuğumun sokağa atılmasını göze alamadım.” Sevim’in açtığı manevi tazminat davası ise 2006’da sonuçlandı. Bağcılar 2. Asliye Hukuk Mahkemesi, zina ithamının savunma hakkıyla ilgili olmadığını, Yerlikaya’nın kişilik haklarına saldırıda bulunulduğunu belirtti. Mahkeme, Borçlar Yasası’nın 49. maddesindeki sosyal ve ekonomik durumları göz önünde bulundurarak, eski eşi, 3 bin YTL manevi tazminat ödemeye mahkum etti. Mahkeme, ayrıca, çiftin geçimsizlik Kolaj: Zeynep Özatalay Sevim Yerlikaya, tam 20 sene Türkiye’de tek başına çocuklarına baktı. Almanya’ya eşinin yanına gitti, yaşamı daha da kötüleşti. Boşanmayı kabul etmeyince iftiraya uğradı. Üç torun sahibi bir kadın olarak başlattığı hukuk mücadelesini Almanya’da kazandı, Türkiye’de kaybetti. Yerlikaya’nın mücadelesi Yargıtay’a takıldı. nedeniyle boşandığını, zina iddiasıyla ilgili açılan bir davanın olmadığını belirtti. Dosya Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’ne gitti. Şubat 2008’de temyiz incelemesini bitiren Yargıtay, kocanın suçlamasını, boşanma dilekçesinde yer alan dava sebebinin, yani, iddianın kanıtlanması amacıyla söylendiğini belirtti. “İthamın iddia ve savunma sınırları içinde kaldığı anlaşılmış olup, davacının kişilik haklarına saldırı olarak değerlendirilmesi mümkün değildir” dedi. Kararın bozulmasına hükmeden Yargıtay, davanın reddinin gerektiğini de ekledi. EVDEN ÇIKTIM GÜÇLENDİM… Sevim Yerlikaya, şimdi Almanya’nın Bremen kentinde yaşıyor. Sağlık sorunları nedeniyle çalışmayı bırakmış, 2009 yılında emekli olacak. Almanya’da bir kızı ve bir oğlu var. Diğer çocukları ise Türkiye’de. Üç de torunu var. Onca yıl çalıştıktan sonra Türkiye’ye dönme kararı alsa oturacak bir evinin olmadığını söylüyor. Eşi, birlikte aldıkları evleri de akrabalarının üzerine devretmiş. Bu nedenle boşanırken hiçbir hak iddia edememiş. Son iki yıldır da nafakayı alamıyor. “Çok uğraştım burada da orada da... Almanya’da hakkımı aldım ama Türkiye’de yediler. Bıktım artık” diyor. Mahkeme süresince de zaman zaman borçlanarak Türkiye’ye geldiğini davaları takip ettiğini anlatıyor. En çok da zina iftirasına “Duruşmada şok geçirdim, dondum kaldım” diyor. Eşinin başka biriyle birlikte olmak için bir an önce boşanmak istediğini anlatıyor. “Onu aldattığıma dair yalanlar söyledi... Ama ben ne ailemi ne çocuklarımı utandıracak bir şey yapmadım. Köklü bir ailenin kızıyım. ‘Ben namusumu onurumu senin için değil önce kendim için taşıyorum’ dedim ona da...” diyor. Okuması yazması olmadığını, Almanca da bilmediğini söyleyen Yerlikaya: “Herkes bana hayret ediyor... Nasıl ki evi terk ettim, bir aslana dönüştüm, öyle bir güç geldi bana... Çok üzüldüm, ağladım, perişan oldum, sıkıntılar çektim ama hiç vazgeçmedim. Evi ilk ayırdığımızda 16 yaşındaki küçük oğlum bana ‘önceden neden ayrılmadın’ diye sordu. Ben de ‘beşinizi alıp nere gideyim, almadan nasıl gideyim?’ dedim. Çocuklarım için katlandım, sonrasında da onlar için mücadele verdim. Ama yıllar önce, tek odada yaşarken mutlu olduğum kadar mutlu hiç olmadım. Keşke o günüme dönebilsem.” G Cumhuriyet DERGİ* İmtiyaz Sahibi: Cumhuriyet Vakfı adına İlhan Selçuk Genel Yayın Yönetmeni: İbrahim Yıldız Editör: Berat Günçıkan Görsel Yönetmen: Aynur Çolak Sorumlu Müdür: Güray Öz Yayımlayan: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ İdare Merkezi: Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sok. No: 2 34381 Şişli/İstanbul (0212) 343 72 74 (20 hat) Reklam Genel Müdürü: Özlem Ayden Genel Müdür Yardımcısı: Nazende Pal Koordinatör: Neşe Yazıcı / Hakan Çankaya Reklam Müdürü: Dilşat Özkaya Rezervasyon Yönetmeni: Onur Tunalı (0212) 251 98 7475 / 343 72 74 (554555) Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri/Hoşdere Yolu 34850 Esenyurt/İstanbul * Cumhuriyet gazetesinin parasız pazar ekidir. Yerel süreli yayın. cumdergicumhuriyet.com.tr ETKİNLİK Eşcinsellerin onur haftası L ambdaİstanbul Lezbiyen Gey Biseksüel Travesti Transseksüel (LGBTT) Onur Haftası yarın başlıyor. 29 Haziran’a kadar sürecek Onur Haftası’nda atölyeler ve film gösterimleri yapılacak. “Birimiz Hepimiz Hepimiz Birimiz İçin”, “Dördüncü Kuvvet Medyaya ‘Terso’ Bir Bakış”, “İlahi Adalet! Sen Bir Ömürsün…”, “Sevsinler Ahlakınızı”, “Dans Edemeyeceksek, Bu Bizim Devrimimiz Değil!”, “Homofobik Olmayan Bir Destek Mümkün” gibi paneller, “Siyah ve Beyazdan Bir Gökkuşağı Yaratmak” adlı bir forum düzenlenecek. Hafta boyunca, medyadan genel ahlaka, hukuk ve hak mücadelesine, LGBTT hareketinin diğer toplumsal hareketlerle ilişkilerine, psikiyatri ve psikolojideki homofobiye, sol siyasetteki LGBTT algısına kadar pek çok konu ele alınacak. Haftanın açılış partisi “Ahlaksız Nağmeler Gecesi” Studio Live’de yapılacak. Etkinliğin diğer mekanları ise, Lambdaistanbul Kültür Merkezi, Fransız Kültür Merkezi, Ghetto, Çatı Dans Stüdyosu ve Hafriyat. Onur Haftası’nın kökleri, 1969 Haziran’ına dayanıyor. ABD’de New York kentindeki Stonewall Inn adlı eşcinsel kulübüne yapılan polis baskınlarından bunalan bar sakinleri polise karşılık verince dört gün süren bir çatışma yaşandı. Çatışmanın galibi, polisi geri çekilmeye zorlayan bar sakinleriydi. Bu yılki Onur Haftası’nın bir başka önemi de, etkinliklerin Lambdaistanbul LGBTT Dayanışma Derneği’nin ismindeki ve tüzüğündeki lezbiyen, gey, biseksüel, travesti ve transseksüel kelimelerinin “hukuka, genel ahlaka ve Türk aile yapısına” aykırı bulunması nedeniyle verilen kapatma Lambdaistanbul’un düzenlediği Onur Haftası yarın başlıyor, dernek geçen hafta da Onur Yürüyüşü yapmıştı... kararına da bir yanıt olması. Etkinliklerde, ÖDP Genel Başkanı Ufuk Uras, DTP İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel, Güney Afrikalı gey imam Muhsin Hendricks ve Prof. Dr. Turgut Tarhanlı gibi isimler oturumlarda konuşmacı olacak. Etkinlik kapsamında Gamsız Kabare’nin “Cin’Sel Problemler”, Oyun Deposu’nun “Çirkin İnsan Yavrusu”, Boğaziçi Üniversitesi Folklor Kulübü’nün “Nar” ve Esmeray’ın “Cadı’nın Bohçası” adlı gösterilerinin yanı sıra İlyas Odman, Ana Hoffner gibi sanatçıların performansları da sergilenecek. Hafta, 29 Haziran’da 15.00’te Taksim Tramvay Durağı’ndaki “LGBTT Onur Yürüyüşü ve Hormonlu Domates Ödül Töreni” ve akşam Lambdaistanbul Kültür Merkezi’ndeki kokteyle bitecek. G C M Y B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle