02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

i" 7 MART 2004 / SAYI 937 Yıllar sanki belleğini daha da güçlendiriyor. Anılarındaki ayrıntılar dilleniyor... Orada eksilenler var, Şükran Güngör gibi... Ama Yıldız Kenter'in kurduğu "Kenterler" tiyatrosu hâlâ yeni oyunlara perde açıyor... Bengi Heval Öz O nu ilk yakından görüşüm, Nâzım'a Armağan Projesi'nin provalarındaydı. Saçıma taktığım fulardan sıkılmış, boynumdan sırtıma doğru kemer gibi dolamıştım. Dik dik baktı önce bana, sonra da bir öğretmen edasıyla, son derece yumuşak bir sesle " Siz dik durabilmek için mi o fuları sırtınıza düğümleriniz " dedi. Çok şaşırmıştım. Ertesi gün yine prova salonunda bir sandalyeye sığışmış tekst üzerine çalışırken gözlerini üzerimde hissetim. Dönüp" Bir şey ister misiniz Yıldız Hantm? Çay?" diye sorduğumda "Yok canikom,güzelliğiniziizliyordum"dedi. Ben de "O sizin güzel gören gözleriniz" diye cevapladım. Hayat zaten hep nereden baktığımızla ilgili değil mi? Konservatuvardan mezun olduğu 1948'den bu yana 56 yıl geçmiş. Bütün ömrünü bu sayfaya sığdırmaya imkân yok. Ancakkesitlergeleceğin tiyatrocuları için ders içeriğinde. Öyle bir enerji ki bıkmadan usanmadan tek bir kola akıyor, tiyatroya. Yıldız Kenter Türkıye'nin en üretken tiyatro insanlarından biri. Sadece Kenter Tiyatrosu'nu ayakta tutmaklayetinmeyip hayatı boyunca eğitmenlik yapmış. Onu bir saniye dururken görmek neredeyse imkânsız. Eşi Şükran Bey'in rahatsızlığının son zamanlannda onunla tanışıp Nâzım'a Armağan Projesi'ndeçalışma şansına eriştiğimde tanık olduğum bu enerji belki hepimizi aydınlatır, geçmişle bugün arasındaki meslek etiği farklarını ortaya serer. Çocukken radyoda Çocuk Kulübü'nde Ayşe Hızıroğlu He birlikte atmışsınız ilk adımlarınızı. Çocuklar akşam saat 17.00'de başlayan Çocuk Saati programını, şarkıları yla, masallarıyla iple çekerlermiş. Nasıl fılizlendi tiyatro aşkı? Neriman Hızır çok değerli bir pedagogdu. Benim ilk okulum Radyo Çocuk Kulübüydü. Orada şarkı söylemeyle başladımveoyunlardaoynadım. 11 yaşındaydım. Sonra konservatuvara girmek istediğim zaman evde muhalefetle karşılaştım. Bunun en önemü sebeplerinden biri oturduğumuz semtlerdi. Boşnak mahallesi, Hisar içi, Abidinpaşa Köşkü, Cebeci'de Mülkiye okulunun arka tarafları, nerede ucuz ev varsa. O semtlerde konservatuarın (musiki muallimdi daha önce) itibarı çok iyi değildi. "Kızlar erkekler beraber okuyorlar, şarkı söylüyorlar" diye bakılırdı. Annem gıbi bir Ingiliz kadınını bile ne kadaretkilemişki"Gidemezsıniz. Oraya gidenler orospu oluyollaamış" dıyordu. Tabıi sonradan en büyük destekleyicim oldu. Nasıl girdiniz okula ? Gizli yazıldım konservatuvara. Babam baktı olacak gibi değil, acı çekiyorum. Ben o küçücük kafamla neden konservatuvarı tutturdum bilmiyorum. Sanıyorum musiki aşkımdan kaynaklandı. Çunkü konservatuvarın önünden geçerken operaegsersizlerı,aryalarduyardım .. Anneniz tngiliz ama siz tngiliz tarafınızı hiç ele vermiyorsunuz... Ben dünya vatandaşı kabul ediyorum kendimi Tıpkı piyeslerdeki gibi, nereye gitsem oraya uyum sağlamaya çalışıyorum. Çünkü güzel bir oyun okuduğum zaman herkestanıdıkgeliyor bana. tnsanlar aynı Her yerde, koşullar kültürleri oluşturuyor, davranışları oluşturuyor. Onun dışında baktığınız zaman acıkıyoruz, kızıyoruz, korkuyoruz, sevişiyoruz, çocuk doğuruyoruz, çalışıyoruz, farkedilmek istiyoruz Bunlar, dünyadaki bütün insanlarda aşağı yukarı varolan özellikler. Konservatuvar yıllarınıza geri dönelim mi ? Hocalannız kimdi ? Hayatımın en mutlu dört yılını yaşadım orada. Çok çalıştım. Ortaokulda her sene matematikten ikmale kalmıştım. Burada parlak ve çalışkan bir oğrenci olmanm tadını aldım. Maksim Gorki'nin dediği gibi, işlev olmayınca hayatın tadı olmazmış. Hayatıma tat geldi çünkü sevdiğim bir işi çalışıyordum. Hocalarım: Karl Ebert, Nurettin Sevin, Bedrettin Tuncer, Orhan Burıan, Sabahattin Ali, Cahit KiUebi, Tevfik Ararat, genç hoealarımızdan Cüneyt Gökçer, Mahir Canova, Salih Canar... Sonra Amerika'ya gıttiğimde Dorothy Sands'in öğrencisi oldum. Çok hoş bir aktristti. Kaç oyunda oynadınız? Tam bilmiyorum ama 100'ün çok üstünde tabii. Ama devlet tiyatrosunda 24 oyunoynadım. Siz, Müşfik ve Şükran Beyler, size katılan oyuncular, örneğin Genco Erkal, sayısız sahnede perde açmışsınız... Önce Karaca'da çalıştık, sonra SiteTiyatrosu'na gittik. Sonra gene Karaca'ya gittik. Karaca'danayrıl dıkSes'e geldik, altı yıl Dormen Tiyatrosu'nun saat 18.00 oyunlarında oynadık Sonra kafamakoydum bir tiyatro binası yapılmalı diye. ÖmrümdebirdefaUludağ'açıktım.rahmetli abim götürdü. Orada Orhan Pekin ile tanıştım. O bana Harbıye'deki yeri önerdi. Ondan sonra müthiş bir çalışma başladı bende. Günde iki, üç oyun oynadığım günler oldu. Nebıriktirebıldıysek tiyatroya verdik. Rahmedi Kazım Taşkent'e para istemeyegittım "Temelinı çıkmadan para vermem" dedi. Aldığımızparalarıödeyemez hale geldik. Faızler.. .Tiyatro bu seter bittiği halde satışa çıkardılar. O zaman Demirel kurtardı. Bir telefonla halletti o işi, yoksa bütün o çaba üç otuz para için gidecekti. Bugün? Gene de çok zor ayakta tutuyoruz ve nasıl devam ettıreceğımizi bılemıyoruz. DışandaNevvYorkCıtyBalet'yegidiyorsıın, bir sponsor listelerı var, kimler yok ki, hepsidestekliyor. Bizdemaalesefsporlara.bazımuzıketkinliklerinesponsoroluyor da ben bu sene sponsor bulamadım mesela. Çok sıkıntılar çekiyoruz. "": ' Müşfik Kral Lear'ı oynasa... } I dık. Antonius ve Kleopatra'yı Müş,fik'le oynamak isterdim. Yapamadık. Kırkikisahne var o oyunda, dekoriniyor, çıkıyor, inanılmaz bir ışık cümbü' şü içinde neredeyse sinema seyreder gibi seyrediyorsunuz o oyunları artık. Şimdi düşünüyorum da çok yanlış bir şey yapmamış olduğumu görüyorum. Benim için önemli olan hep insan oldu. Neyi, niçin, neden, nasıl yaptı, yapaTürkiye'de, tiyatroyu nerede görü madı. Kültür farkları var ama Kenya'nın en ücra yerinden, Nairobi'nin yorsunuz? bir yerinden bir zenci kadını al, öyle bir Türkiye'de devir değişti, kaygan bir zemin üstünde gibiyiz. Türkiye'nin ti acı çekiyor ki, bakıyorsun benim memyatrosunu Türkiye'nin ortamından so leketimde de aym, açlığı, hastalığı, çayudamak kolay olmuyor. Popülizm ön resizliği, korkusu, endişeleri, sevme sıraya oturdu. Değer ölçüleri erozyona duygusu aynı. Ama o iklimden dolayı memeleri açık dolaşıyor, ben giyinik uğradı. Sanatlarla yeterince kucaklaşdolaşıyorum. insan aldığı dürtülere mıyoruz. Bu yüzden beynimizi ve gönlümüzü güzelliklerle, insan sevgisiyle göre reaksiyon gösterir. Oyunculuğun temelinde de bu vardır. Her aksiyonun dolduramıyoruz. tnsanı sevmek çok eşit reaksiyonu, hikâyesi oradan gelizor i§. tnsanı seviyorum demek acıya yor. katlanmak, sıkıntıya katlanmak, vermek demek. Bazen "İnsan mı bunlar Ne tür tiyatroya inanıyorsunuz ? be" diyoruz. Bu bana dokunuyor, ağır Elbette ki her tür tiyatroya inanıyogeliyor, üzülüyorum. Fakat o hale gel rum. tyisine, dürüstüne. Bulvar komedi dünya. Vuruyor, kırıyor, öldürüyor disine çok inanırım. Burjuva tiyatrosu lar. Barbarlık kılık değiştiriyor. însan derler... Burjuva tiyatrosu, bulvar kodünyayı değiştiriyor, aya gidiyor, ken medisi şarttır. Mesele onun gereğini dini değiştiremiyor. yapabümek. Politik tiyatro tabii ama Kendi tiyatronuzla ilgili konuşa ben politik tiyatro yapmak istemiyolım. Netür tiyatro yaptığınızı söylersi rum. Politiğin ne olduğunu gördüğümden beri. O da kaypak. Ben bir niz? Cumhuriyetokuruyum. Babam koyu Herhangi bir türün yolcusu olmaCHP'liydi. Elbette ki tutuculukla ildım. Genel anlamda iyi tiyatro, dürüst gim yok. Tiyatro ilericidir bir defa, aktiyatro yapmaya çalıştım. Seçtiğim si mümkün değil. Ne tür tiyatro yaparoyunlarda "insan varmı.insananeoluyor, neden oluyor, çaprazlara düştüğü san yap. Tiyatro yenidir, yaşayan birşeydir, günceldir. Aksini yapamazsın. zaman nasıl davranıyor, neden öyle Ama politik tiyatro yapıp yapmamak davranıyor, başarılı, başansız oluyor? " belli bir inanca bağlı. Ben politik tiyatona baktım. Bunları görmek ve yansıtroya da, bulvar tiyatrosuna da inanıyomak istedim. Çünkü bunları yansıtarum iyi yapıldığı zaman seviyorum. bildiğim sürece beni seyredenlerin kendilerini gördüklerine inanıyorBulvar tiyatrosu neden gereklidir? dum. Bir çeşit refleksiyon görevi görÇünkü devrimi burjuva getirmiştir. mek istedim. Bunu yapmanın ekono Fransa'da da. Zevk için, yaşam için, mik koşulları da vardı. Mesela Kral Lekültür için gerekli. Tiyatronun amacı ar yapmak isterdim. Müşfik'in Kral bir dilim ekmek vermek değil ki. Bu seLear'ı ovnamasını isterdim. Yapamanin gönlünü, kafanı besliyor. MODA Şişmanlara öneriler Fatma Ovacık adınlann işhayatındaoynadıkları rol büyüdükçe yaş yelpazesi gittikçe genişledi.Artık aynı iş yerinde hem 45 yaşında olgun, hem 24 yaşında genç bir kadın aynı durumda çalışıyor. Bu genişleme konfeksiyoncuları da harekete geçirdi. Artık kıyafetleri yaş grubuna değil, gelir grubuna göre tasarlıyorlar. Böylece aynı gelir grubunda olup farklı yaşlarda olan kadınlar aynı tarz kıyafetlergiyebüiyorlar.Bu tasarımlarda daha çok beden çeşidiliği önem kazanıyor. Zaten moda öyle hayatımıza girdi ki beden ne olursa olsun, modaya uygun kıyafetler aranıyor. Yaz sezonunda her kadının rahadıkla giyebileceği, beden sorunu yaratmayacak tasanmlar var. Bunları birbiri ile birleştirmek ve şık görünmek bizim elimizde. K Bu sezonun gözde renkleri pembe, elma yeşili, eflatun tonları ve tabii ki siyah beyaz olacak. Özellikle geniş göğüs dekolteleri bu sezon çok kullanılmış. Kilolu bayanlar dekolteye dikkat çekerek göz yanılması yaratabilir ve durumu lehine çevirebilir. Bu trend herkese kolaylık sağlayacak. Kenarları fırfırlı veya triko olan geniş göğüs dekolteleri her yaşın kullanabileceği modernlikte, küçük göğüslü bayanları mağdur bırakmayacak şekilde tasarlanmış. Acı yeşil tonları, tadı kahve tonları ile kombinelenecek. Füme, toz rengi, taş rengi gibi arada derede kalmış renkler bu sezon kurtarıcımız olacak Reneârenk tısört ve eömleklerin sarılacağız. Serin günler için renk renk trençkotlar vitrinlere doluştu bile. Trençkotlar hafif ve kolay temizlenen kumaşları ile çalışan kadınlara hem şıklık hem konfor sağlayacak. Ağırbaşlı bayanlara bej, sütlü kahve, açık yeşil gibi tonlar daha renkli kişilikler için sarı, pembe, kırmızı gıbi parlak tonlar mevcut. Ağırbaşlı görüntünüze biraz renk katmak her zaman keyıflı olabilir. Özellikle siyah giymekten hoşlanan kadınlar için. Siyah ağırlıklı kıyafetinize kırmızı bir kemer, inci bir kolye, renkli bir çanta ile değişiklik katabilirsiniz. Her beden ve yaşta kadının giyebileceği diğer bir tasarım ise pileli çan etekler. Geçen sezonlarda bu etekleri gördük ve denedik. Bu sezon keyfini çıkarabiliriz. Hem ciddi hem sempatik gözüken bu etekler, kemer ayrıntıları ile hareketlendirilmiş veya farklı dikişler ile renklendirilmiş olabılır. Kilolu bayanlatınkamuflaj için kullanabileceği, her yaştaki bayanın rahatlıkla giyebileceği etekler gireceğiniz her mağazada karşmıza çıkacak. Çizgili ve puantiyelı buluzlar, düz renkli body'ler dikkatimizi çekecek ayrıntılardan... Kilolu kadınlar dikine çizgili, zayıf bayanlar enine çizgili tasanmlar tercih etmeliler. Bütün bu kıyafetleri renkli fularlar, zincirli kemerler, eğlenceli çantalar ile tamamlayabilirsiniz. îri küpeler özellikle eğlenceli yaz gecelerınde şıklığı tamamlayacak öğelerden. Bağcıklı ayakkabılarkısa boylu kadınlann tercih etmemesi gereken modellerden. Bunun verine sandaletler ve Bu yıl geniş göğüs dekolteleri ve pembe, elma yeşili renkler moda...
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle