22 Aralık 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

21KASIM2004/SAYI974 9 'Avrupa Yakası'nda insan halleri Avrupa Yakası televizyonlann en beğenilen, ama bir o kadar eleştirilen dizilerinden. Özellikle de dil konusunda. Yönetmen Hakan Algül, eleştirileri "Bağdat Caddesi'nde böyle konuşan yüzlerce çocuk var" diye yanıtlıyor. Ali Deniz Uslu vrupa Yakası'nın yönetmeni Hakan Algül "iyi film ekibin, kötü film ise yonetmenindir" diyor ve ekliyor "takım çalışması, senaryo ve oyuncu seçimi başarının önşartları"... Avrupa Yakası projesine nasıl dahil olduğunuzdan başlayalım... Daha önce reklam filmi yönetmenliği yapıyordum. Birkaç sene önce "Yeter Anne" filminin yönetmenliğini üstlendim. Daha sonra Avrupa Yakası içın teklif aldım. tki bölüm için yazılmış olan senaryoları okuduktan sonra işi kabul ettim. Tutabilecekbir işti çunku. Farklı karakterler vardı, doğru kast yapılırsa başarılı olmaması için hiçbir neden yoktu. Birkaç teknik şartım oldu. Ekip çalışmasına çok inanırım, bu işte temel cumlem de şudur; tılm veya reklam ıçın olsıın iyi film ekibin, kotü ise yönetmenin filmidir. iyi senaryo, iyi yapımcı ve başarılı bir kast... îşin anahtarı bu. Kadroda tecrübeli oyuncuların yanı sıra genç yetenekler de var. Bu durum işinize nasıl yansıdı? A Aslında ben çok şanshyım. Hümeyra ve Gazanfer Özcan var. Onlar gerçekten çok profesyoneller. Tabii bu bızım de işımizi çok kolaylaştırıyor. Gençler de rollerine çok uygun. Hepsi titiz bir eleme sonucunda seçilmiş insanlar. Bu se Ata Demirer, Gülse Birsel, Gazanfer Özcan, Hümeyra ve yönetmen Hakan Algül. Fotoğraf: Vedat Arık çim çok uzun sürdü. Atilla, Gülse ve ben onları 400500 oyuncu arasından seçtik. Dizi yapım aşamasındayken bir tek baba rolünde Gazanfer Özcan, Aslı rolünde Gülse vardı. Gülse zaten senaryosuna çok oturuyordu. Bence çok da iyi oynuyor. Bana sorarsaruz oyuncular bakımından, çok iyi bir yerdeyiz. DOĞUBATI ÇATIŞMASI... Her dizi filmin seyirciyi saran bir tılsımı olur, sizdeki ne olabilir? Oyuncusenaryo uyumu, bunlar sanırım. Sitcom dediğimiz yapımlarda yönetmenin çok büyük yönetmenlik üslupları yaratması gerekmiyor. Sadece kimyayı doğru kurmak ve hatta oyuncular serbest bırakıp karakterleri olduğunca inandırıcı kılmalarını sağlamak önemli. Dizi içinde bir bakıma bir DoğuBatı çatışması söz konusu, burada anlatmak istediğiniz ne? Avrupa Yakası'nın çıkış noktası Nişantaşı gibi Istanbul'un en iyi yerlerinden birinde yaşayan bir ailenin fertlerinin aynı ortamda yaşamalarına rağmen çok farklı karakterler gösterebileceklerini ve birbirleriyle normalde hiç uyum sağlayamayacak insanların bir ofis ortamında uyumlu olabileceklerini, yani dünyanın Avrupa Yakası dizisinin genç oyuncuları bir arada: (soldan sağa) Hale Caneroğlu, Levent ÜzUmcU, Evrim Akm, Bülent Polat, Şenay Gürler ve Gülse Birsel... kendisini, gerçek bir hikâyeyle anlatmak. Hepimizin hayatında var bu, birimiz Tunceli'den geliyor, birimiz belki daha uzaktan. Istanbul ise hepimizin var olmayı istediği yer. Bence bunlar bir Istanbul panoraması üzerine kurulan tipler. Gülse Birsel ve Ata Demirer filmde öne çıkıyor, bunlar filmin taşıyıcısı mı? Bu dizinin taşıyıcıları babaanneağabey ve kız kardeşten oluşan bizim çekirdek aile kavramımız. Avrupa Yakası'nın tüm hikâyesi bu dört kişilik aile üstünde dönüyor. Bu aile dizinin 3540 dakikalık bölümünü oluşturuyor. Diğer bütün oyuncular da kendilerinden çok şey katarak dizinin köpürmesini sağlıyorlar. Filmin karakterleri gerçek hayatta da yaşıyor, onların replikleri tavırları çoğu kişinin yaşamında. Tabii bu eleştirilere de zemin hazırlıyor. Elbette, mesela Selin'in söylediği "oha falan oluyorum" cümlesi, bizim Gülse ile çok düşünerek seçtiğimiz, acaba kullanmasak mı dediğimiz şeylerden biri. Ama bunlar zaten hayatımızın içinde var. Bağdat Caddesi'nde yüzlerce çocuk var böyle konuşan. Böyle bir durum varken de "hadi biz daha ahlaklı davranalım" diye bir şey yok. Zaten zor bir hayat yaşıyoruz, insanlar televizyonu açtığında şöyle 12 saat gülmek istiyor. Bizim de bunu verdiğımizi düşünuyorum. Bir şeyi öğretmek kadar insanların kafasını boşaltmak da iyi bir şey. Dizinin içinde de az çok mesaj var, ama bunu öğreti haline getirirsek olmaz. Ya karakterleriniz? Zaten asıl olan karakteri yaratmak. Mesela Volkan karakteri muhallebicide oturan, hiçbir işe yaramayan, hayatı boyunca başarılı olamarmş bir tip. Şimdi Volkan sigara içip arkadaşları ile rakı âlemi yapmazsa bu karakter başarılı olamaz. Söylenen her laf ve davranış biçimi karaktere hizmet ediyor. Bu da işi gerçek kılıyor. KİM İSTER SULU SEPKEN AŞKI? Volkan'ı canlandıran Ata Demirer için ne söylersiniz? Ata Turkiye'nin en iyi şovmenlerinden. Şahsına münasır bir insan. Her bakımdan tam bir gönül adamı. Karakter komedisine kaçtığını soyleyenler var, ama bunu soyleyenler diziyi tekrar seyretsin. Yaptığı tüm işler Volkan karakterinin ruh olarak yapabileceği işler. Hiç bıri tuhaf durmuyor. Kadın kılığına girdiğinde bile sizi hiç şaşırtmıyor. Çünku bizler bunu Volkan gibi birinin yapabileceğine inanıyoruz. Bu çok önemli. Ya Gülse Birsel'in senaryosu... Oyuncular iyi seçildikten sonra senaristin de işi kolaylaşıyor. Gülse'nin kalemi çok kuvvetli, bence Turkiye'nin en önemli yazarlarından biri. Ileride çok önemli işlere imza atacak. G.A.G da çok iyiydi. Belli bir üst seviyeye hitap ediyordu. O programı AB seyircisi tutmuştu. Bunu dizinin ilk senaryosunu okuduğumda da hissettim. Dizinin ileriki bölümleri hakkında ne söylebilirsiniz? Aslı ile Cem barıştı mesela... Tüm dizilerin mantıklarına baktığımda mutlu aşk yoktur. Zaten mutlu aşk olursa bitirmen lazım. Sulu sepken bir mutlu aşkı kim seyretmek ister ki? Dolayısıyla Cem ile Aslı'nın birlikteliği biraz zor. Birbirlerini seviyorlar, ama kısmet değilmiş. Son olarak başka bir proje var mı? Bir sinema projesi var. Oyuncular ve yönetmenin aklında tek bir şey vardır; o da sinema filmi yapmak. Çünkü sinema filmi ile bir şeyler bırakmış oluyor. Bu yaz için düşündüğümüz bir yol filmi. Komik bir film. Tamamı yolda geçiyor. Oyuncular hakkında ise şimdı ısim vermiyorum. Çanakkale yolunda, yani Trakya'da geçen eğlgnceli bir hikâye... • ALTAN ERKEKLİ Oyuncu En büyük hatanız nedir? Yaşamımda büyük bir hata yok. Bir insanın başına gelebilecek en kötü şey sizce nedir? Sevdiklerini kaybetmek. Hayattaki en büyük keyfiniz nedir? Dostlarımla birlikte taze balıkla rakı içmek. En sevdiğiniz yazar kim? Orhan Kemal. En sevdiğiniz fılm/yönetmen? Konuş Onunla, Pedro Almodovar En büyük aşk hikâyesi kimlerinki? Ferhat ile Şirin. Sizi en çok güldüren şey nedir? 5 yaşındaki oğlum Can'ın sinirli anları. En büyük mutsuzluk? En son ne zaman dibe vurdunuz? Emeğimin karşılığını alamamak. 2000 yılında Ankara Sanat Tiyatrosu'nda seyircisiz geçirdiğimiz oyunlarda. Yangında kurtaracağınız ilk üç şey nedir? Eşim Ebru, çocuklanm Can ve Efe. Bir hayvan olsaydınız, ne olurdunuz? Keçi. En çok yaşamak istediğiniz şehir? Sydney. Bir film kahramanı olsaydınız kim olurdunuz? Niye? Rainman. însancıllığı ve masumiyeti. Sizi en çok tedirgin eden ve en beğendiğiniz özelliğiniz? Her şeye çok çabuk inanmak. Yaratıcı olmak. Sizin için affedilemeyecek hata nedir? Bilinçli ihanet. Sahip olduğunuz en değerli şey? Ailem. Hangi sıklıkta yalan söylersiniz ve hangi durutnlarda? Çok nadiren. Sevdiklerimin üzülmesini engellemek için. Güncel olaylar içinde yakın zamanda sizi en çok üzen olay nedir? Beslan'daki okul katliamı. Dünya gündemindeki ya da hayatınızdaki bir olayı değiştirme şansınız olsaydı, neyi değiştirmek isterdiniz? Oyunculuk eğitımı almış herkesin tiyatro yapabileceği ve bunun karşılığını alabileceği bir sistem kutmak isterdim.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle