28 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Norveç’te köy kökenli bir ailenin çocuğu olarak Şahin / Can Yayınları), açlıkla savaşımını yoksulluk içinde büyüyen Knut Hamsun bu işleyerek yazında bu olayı yaşanır gerçekliğe nedenle okul yüzü görmedi. ‘Açlık’ dönüştürmüştür. Gene de 19 yaşında kunduracıda çıraklık yaptığı Gençliği işçilikle geçse de kendini yazın dünyasının dönemde yazmaya başladı. Sonraki yıllarda yol işçiliği, başarılı bir yazarı kılmayı başarmıştır. Hem de bunu sıradan taş ustalığı gibi işlerde çalıştı. öykülemeyle değil yaratıcılığının ürünü kurgulama Açlık adlı romanında (Çeviren: Deniz Canefe, Haydar gücüyle yapmıştır. ÖRNEKLER hangi bir şeye baktığımda gözlerimin dalıp İbrahim Balaban’ın ressamlığını geliştirme- Kurgulamanın özünde, derinliğine gözlenenlerin düşün- gittiği duygusuna kapılıyordum.” si, Orhan Kemal’in yazdıklarını değerlen- sel gerçeğe dönüşen algılama gücü yatar. Knut Hamsun, dirmesi, gençleri şiir yazmaya yöneltmesi, YAZARIN DÜNYASI Açlık (Çeviren: Deniz Canefe, Haydar Şahin / Can Yayın- şiirini bir dize olsun eksiltmeden sürdürü- Hamsun, Açlık’ta yazı dünyasının sı- ları) adlı romanının girişinde bunu örnekleriyle betimliyor: şü direngenliğinin ürünüdür. nırsız sorunlarını, açlık konusundaki di- “Saat dokuzdu. Araba sesleri ve bağırış çağrışlar ha- Knut Hamsun’un ise hiçbir kazancı ol- rengenliğini yaşadığı darlıklara bağlıyor. vayı doldurmuştu, yayaların ayak sesleri ve faytoncula- mamış, karnını doyurmak için ev sahibi- Yoksulluk içinde kıvranan bütün sanatçı- rın kırbaç şaklamaları da bu görkemli sabah korosuna nin eline bakmış, güvenecek tek dalı kal- ların gerçeğidir bu. karışıyordu. Her yere yayılan gürültülü hareketlilik beni mamış gene de umudunu yitirmeden di- Kitapta bu konuları irdelerken özellikle hemen canlandırdı. renmiş, bir gün içinde esinlerinin parla- günümüzün genç yazarlarının ürettikleri- İçimdeki yakınma duygusu giderek silinmeye başladı. yacağına inanmıştır: nin yazınsal değerinin düzeyini kavrama- Alışılmadık, hoş bir ruh durumuyla birlikte içimi aydınlık “Bu gece esin gelmesi hiç de olanak- ları gerektiğini düşündüm. bir umursamazlık kapladı. sız değil, o zaman makalem en fazla çey- Açlık bu açıdan onlara uyarıcı bir kay- Karşıma çıkan ve yanımdan geçen herkesi inceleme- rek saatte biter. ye, duvarlardaki afişleri okumaya başladım, tramvay- naktır. Onlara bu kitabı okumadan elleri- Görüyorsunuz ya, benim çalışma biçimim dan bana yönelen bir bakışı bile fark ettim, yoluma çı- ne kalem almamalarını öneriyorum. başkalarınkine benzemiyor; her gün otu- kıp gözden kaybolan en önemsiz şeylerin ve en küçük Hamsun, bu bağlamda dolaylı da olsa rup belli bir miktar yazamam, doğru zama- olayların beni etkilemesine izin verdim.” bir yazarın, yazacağının değerine en baş- nı beklemem gerekiyor. Esinin hangi gün, Hamsun, Açlık’ı geçim ortamını belirleyen bir olay ta kendisinin inanması gerektiğini öneriyor: hangi saatte geleceği de hiç belli değil, zorla olmuyor.” üzerine oturtmuş: Anlatısında olayların özünü yazdı- “İrdeleyecek belli bir konu, ele alacak bir şey arayışı- ğı kısa yazılara ödenen üç beş kuruşla geçimini sağla- na girdim ama hiçbir şey bulamadım. Bu verimsiz ça- GENELLEME mak oluşturuyor. Romanın düşünsel yapısı umut-iyim- Şiir, resim, müzik gibi yaratıcı sanatların kendine öz- balarım sırasında düşüncelerim yine karışmaya başla- serlik-yıkım kavramlarıyla belirginleşiyor. gü kökleşmiş yapıları vardır. mıştı, beynimin çat diye çatladığını ve bu çatlaktan dü- Yazar, içinde bulunduğu durumlara çözüm ararken Şair, yazdığı her dizeyle yeni bir dil yaratmaya çalı- şüncelerimin giderek boşaldığını hissediyordum der- bir anda yaşamını etkileyecek düş kırıklıkları içinde bo- şır. Ressam, renkle çizimin birbiriyle kaynaşıp güzellik ken kafam omuzlarımın üzerinde bomboş kaldı. calamaya başlıyor. yaratmanın ardındadır. Müzik sanatçısı üzerine bastır- Kafamdaki bu boşluğun bütün bedenime yayıldığı ve Oysa onun yaşamdan fazla bir şey beklediği yok. dığı her notayla iç titreten sesler yaratıyorsa mutludur. tepeden tırnağa oyulduğum duygusuna kapıldım.” Anlatı boyunca yazılarını yazacak bir yaşam ortamı Örneğin nice ressam Picasso olmaya özenmiştir DİRENGENLİK kurmaya çabalıyor. Onca darlıklara, edindiği kazanç- ama hiçbiri onun yaptığı resimlerin düzeyini tutturama- Yazmak; düşünce yaratıcılığı, kurgulama mimarlığı, la kendini açlık canavarının elinden kurtarmak için gö- mış. Sait Faik’in öykülerinin içinde, okuyanı duygu tit- beğeni, biçem ustalığı gerektirir. Bu özelliklerin birinin ğüs geriyor. reşimine uğratan söylemler vardır. eksikliği yazının değerini sarsar. Ama denediği bütün yolların sonu çıkmaz. Kazanç Niceleri onun gibi yazmaya özenmiş, ona yaklaşır gi- Knut Hamsun bu açıdan Açlık’ta bu dengeyi tuttur- elde edemeyip uzun süre aç kaldığında, beyninin usul- bi olanlar da çıkmıştır ama iç titreten bir betimle karşı- ca kafatasından akıp gittiğinden yakınarak nasıl bir ya- muştur. Hem de açlığını gidermek için tahta rendele- laşan olmamıştır. şamın ardında olduğunu açığa vuruyor: yen marangozların bir yere yığdığı parlak kıymıkların bi- Açlığı konu edinen nice şair, romancı, öykücü ol- “Tek istediğim günlük ekmeğimi kazanmaktı. Ne za- rini ağzına sokup açlığını unutmak, diğerini de sonrası muştur ama Knut Hamsun gibi açlığının karşısına di- man uzun süre aç kalsam kafam hafifliyor ve siliniyordu, için cebine koyup çiğnemek için sakladığına değinerek... renci, esinlenme duygusunu, anlatının yaratıcı gücün- den doğan gerçeğe ulaşamamıştır. omuzlarımda onun hafifliğini hissetmiyordum artık ve her- Nâzım Hikmet’in yıllarca hapishane koğuşlarında yatıp, n DAVUT DOĞAN’DAN ‘ALTIN BULMADAN ZENGİN OLUNMAZ’ Mobilya’yı kurup geliştiren Davut Doğan kitabında, mesindeki desteklerini ki- “Her başarının temelinde çalışma ve özveri vardır. Doğan ailesinin Çanakkale’nin Biga ilçesinde, verdikle- tabın gelirini Ayşe Doğan Azimli olanlar, çağın gerekliliklerini takip edenler ri emek yok sayılarak altın buldukları iddiasıyla başla- ve Ali Doğan Kültür ve Eği- bunun karşılığını er geç maddi ve manevi olarak alırlar. yan başarı yolculuğunu anlatıyor. tim Vakfı (ADVAK) bağış- Kolay pes edenler ya da sabırsız olanlar ise başarılı Küçük bir atölyeden Doğanlar Holding’e uzanan sü- layarak pekiştiriyor. insanları gördüklerinde bunun ilahi bir el, kaynağı reçte babalarından aldıkları bayrak ile altı kardeşin ya- ADVAK, ilk aşamada Tür- belirsiz bir destekle gerçekleştiğine inanır. Küçük şadığı zorlukları ve başarıları paylaşıyor. kiye’deki maddi olanakla- “Altın bulmadan zengin olunmaz!” diyenle- şehirlerde, kasabalarda bu inanç efsaneleşip yayılır.” rı sınırlı ve başarılı gençle- re, 35 metrekarelik bir dükkânda başlayıp Doğanlar Kitaptan... re burs sağlıyor, ilerleyen Holding’e uzanan süreçte mobilyadan inşaata, enerji- süreçte ise çocukların ve “Her şey bir hayalle başlar” diyen Doğanlar Holding den tarıma küresel projelere imza atan Doğan ailesi- gençlerin gelişiminde bü- Yönetim Kurulu Başkanı Davut Doğan, Altın Bulmadan nin başarısının sırlarını da veriyor. yük etkisi olan spor, sa- Zengin Olunmaz adlı Destek Yayınları tarafından yayım- Ve girişimciliğin altın kurallarını paylaşarak gençlere nat, bilim gibi dallarda projeler ge- lanan kitabında, hayallerinin peşinden koşmanın ve se- yol gösteriyor, genç girişimcilere esin kaynağı olma- liştirmeleri için teşvik etmeye hazırlanıyor. bat etmenin başarıya ulaşmadaki önemini vurgulayarak yı amaçlıyor. kendi yaşamından kesitlerle gençlere yol gösteriyor. Davut Doğan, iş dünyası ve akademi arasındaki köprü- Altın Bulunmadan Zengin Olunmaz / Babasının önderliğinde, kardeşleriyle Doğtaş yü güçlendiren çalışmaları ve gençlerin eğitimi ve geliş- Davut Doğan / Destek Yayınları / 240 s. / 2024. 18 28 Kasım 2024
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle