Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
‘EVVEL ZAMAN İÇİNDE İSTANBUL’
Kentler yazıldıkça yaşar!
Tarih boyunca yazın insanları için yaşadıkları kentler önemsenmiş ve farklı nedenlerle yapıtlarının
ya da günlük yazılarının konusu yapılmıştır. Yazılanlar kentin tarihine ve belleğine katkı olduğu
kadar, amaçlanan anlatılanı görünür, tanınır ve unutulmaz kılmaktır.
Son yıllarda özellikle yerel yönetimler bu konuda önemli ve dikkat çekici çalışmalara imza atıyor.
Ahmet Bozkurt’un derleyip, yayına hazırladığı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nce yayımlanan,
on yedinci yüzyıldan başlayarak yakın dönemden tanınmış yazın insanlarımızın anlattıklarından
İstanbul’a bakmamıza katkı sağlayan Evvel Zaman İçinde İstanbul da böyle bir seçki.
met Haşim “zehirlenenler namına” diyerek
HİLMİ ZAFER ŞAHİN
havası ya da görünümüyle kentin etkileyici bir
“zehir” olduğunu aktarıyor ve “(...) biraz gü-
stanbul Büyükşehir Belediyesi yayımladığı
neş içmiş gibi sendeleriz ve biraz ilahlaştığı-
dergi ve kitaplarla, bir yanıyla yerel yöneti-
mızı duyarız” diyen Abdülhak Şinasi Hisar’ın
İ min yayın geleneğini sürekli ve diri tutarken
yazdıkları diğer yazarların kapısını aralıyor.
kentin değişik kesimlerini ilgilendiren, kucaklayan
yapıtlarla kentin canlı ve renkli yanlarını göster-
ANITSAL YAPILARDAN, GELENEKSEL
meyi, tanıtmayı, paylaşmayı amaçlıyor.
SAHNE SANATLARINA KENT VE
Evvel Zaman İçinde İstanbul adlı kitap, bu ça-
YAZIN TARİHİMİZ...
banın ve duyarlı yaklaşımın dikkat çeken örnek-
Seçki, anıtsal yapılardan meydanlara, çarşı
lerinden biri... Ahmet Bozkurt’un derleyip, yayına
pazardan deniz havasına, eğlence yaşamından
hazırladığı Evvel Zaman İçinde İstanbul, on yedin-
geleneksel sahne sanatlarına kenti anlamlı kı-
ci yüzyıldan başlayarak yakın dönemden tanınmış
lan onlarca konuyu betimlemenin dil zenginli-
yazın insanlarımızın anlattıklarından İstanbul’a
ğiyle harmanlarken, diğer yanıyla yazın tarihi-
bakmamıza katkı sağlıyor.
sar, Ruşen Eşref Ünaydın, Sermet Muhtar Alus ile daha
mizin önemli isimlerini buluşturuyor.
Özellikle on dokuzuncu ve yirminci yüzyıl başlarına iliş-
niceleri, İstanbul’a ilişkin konu başlıklarının içinde deği-
Evvel Zaman İçinde İstanbul, yazan ve konular açısın-
kin konu ve olgular önemli bir yer tutuyor. Birçoğu yakın
şik türlerde yazdıklarıyla yerlerini alıyor.
dan ilgililerince bilinen yalın, açık, anlaşılır yazı ve yapıt-
tarihe kadar aramızda olan bu yazarlar, konulara bağlı ola-
Kitaptaki yazılar tarihsel olandan farklı toplumsal ke-
lardan seçilmiş örneklerden oluşuyor. Ancak seçilen ya-
rak gözlemlerinin yanı sıra İstanbul’a duydukları yakınlı-
simlerden adı öne çıkan insanlara, Boğaziçi’nden mima-
zınsal örneklerin tanımlanan başlıklar altında iyi düzen-
ğı, yaşadıklarından belleklerinde kalanları, kentle düşünsel
riye, semtler ve sokaklardan yeme içmeye, kentin ekono-
lenmesi, açıklayıcı ve aydınlatıcı görsellerle sunulması
ve yaşamsal buluşmalarını, anımsadıklarını yer yer kendi- mik yaşamını düzenleyen mesleklerden şenliklere ve sah-
kitabın okunmasını kolaylaştırıyor.
lerine de yer açarak paylaşıyorlar.
ne sanatlarına, müzikten inanç dünyasına yirmi iki başlık
Bir de buna, kitabın hazırlanış sürecine katkısı yanın-
altında derlenen konular, geniş bir gözlem ve bakış açı-
da, İstanbul üzerine çalışmak isteyenlere çok yönlü, ya-
EVLİYA ÇELEBİ’DEN YAHYA KEMAL’E, sıyla kenti kayıt altına almanın karşılığı...
AHMET RASİM’DEN RUŞEN EŞREF’E rarlı ve işlevsel bir araştırma bilgisi sunan kaynakçanın
Ahmet Bozkurt’un “Tarihin her döneminde güçlü bir
da göz ardı edilmemesi gereken bir değer olduğunu söy-
İSTANBUL’UN ANLATICILARI! imge olarak var olan İstanbul’un tarihsel silüetinden
lememiz gerekiyor.
Yazdıkça tükenmeyen, tükenmeyecek İstanbul’un an- yansıyan en önemli zenginliklerden biri de toplumsal-kül-
latıcıları arasında kimler yok ki? Evliya Çelebi, Kâtip Çe- Evvel Zaman İçinde İstanbul, bir kenti tanıtmanın ve
türel birikimi ve kozmopolitizmidir” sözleri, çalışmasında
lebi, Ahmet Mithat Efendi, Balıkhane Nazırı Ali Rıza Bey, izlediği yolu ve seçkinin içeriğini ortaya koyuyor. tanımanın yanı sıra ona sahip çıkmanın önemine dikkat
Üsküdarlı Vasıf Hoca, Cenap Şehabettin, Selim Nüzhet Evliya Çelebi bugün İstanbul dediğimiz kentin tarih bo- çekerek tüm değerleriyle ona tarihsel bir perspektiften ba-
Gerçek, Yahya Kemal, Ahmet Rasim, Abdülhak Şinasi Hi- yunca farklı halklarca nasıl adlandırıldığını anlatıyor, Ah- kılmasını sağlayan yazınsal buluşmanın kitaplaşması... n
Daha görecek çok rüyamız var!
Mehmet Can Şaşmaz, Korkma, Güzel Rüyalar da Var’daki (YKY) 16 öyküsünde büyüyen
yalnızlıkları, süregiden yoksunlukları, bitmeyen sevgi arayışlarını, aranan onurlu yaşamları, eksilen
adalet ve merhamet duygusunu içe işliyor.
mutluluk ve mutsuzluk kavramlarının göreceliği, gerçek- Can Şaşmaz: “Ben bir va-
GÜRAY ÖZÇELİK
hayal ekseni, zaman ve yalnızlık temaları dikkat çekiyor. kit kaybıyım, anlıyorum. Bel-
Bir diğer öyküde karşımıza çıkan, başına gelen trajiko- ki de beni Dali’nin eriyen sa-
sikolog ve yazar Mehmet Can Şaşmaz 16 öyküsü-
mik Wlerle sunulan Suskun İsmail karakteri kahraman ve atlerinin arasına koymalılar-
nü bir araya getirdiği Korkma, Güzel Rüyalar da
antikahraman kavramlarını ortaya koyuyor. dı.” (s. 71)
P Var (YKY) adlı kitabında psikolojik ikilemleri ele
Kitabın en güçlü hikâyelerden biri de “Ka” adlı öykü. Zaman kavramı üzerin-
alıyor. İlk öykü Hulki Aktunç’tan bir alıntıyla başlıyor.
Bir yangından kurtarılma olayının, ilerledikçe dedektiflik den muhakeme yaşamak sadece günümüzün değil, geç-
Bu ilk öyküde yazdıkları editörler tarafından reddedilen
macerasına ve krizin çözülmesiyle de hüzünlü bir kahra- mişin ve geleceğin de bir olgusu. Zamana yetişememek,
bir yazarın zamanla bu reddedilişinin bir varoluş sancı-
manlaşma hikâyesine dönüştüğünün görüldüğü, herkesin ayak uyduramamak, zamanla değişmek, dönüşmek ve ye-
sına dönüşmesi, bu durumun aile içi bir krize yol açma-
bir kahramanı olduğu gibi, kahramanlaşmanın ve kahra- nilmek...
sı, bununla birlikte de yazarın kendi değerini okunmak ve
manlaştırmanın öyküsü “Ka”. Yine zamana yabancı kalınan başka bir cümle ise şöyle:
okunmamak üzerinden çözümlemesi konu ediliyor. Yaza-
“Gecenin Saçları” adlı öyküde açılış cümlesinde görü- “Sevdiğim bazı şiirleri okuyorum. İsmime imzalı kitaplardaki
rın eşiyle konuşmaları adeta bir bilinçaltının dışa vurumu
leceği üzere korku ve zaaflar da kitabın temaları arasında: tarihlere bakıp zamanın nasıl geçtiğine şaşırıyorum.” (s.7)
niteliğinde zira kendine söyleyemediklerini ya da duy-
“Bizi korkularımız mı yönetiyor yoksa zaaflarımız mı, bil- Kitapta yalnızlık ile ilgili tespitler de hayli yer buluyor.
mak istediklerini eşinden duyuyor.
miyorum ama ben ikisi arasında sıkışıp kaldım.” (s. 13) Bunlar arasında en beğendiğim söz, “Rüya Ustası” adlı
Genellikle kadın erkek ilişkileri üzerinden ilerleyen öy- Zaman olgusu üzerinden yetmeme-yetişememe kav- öyküde geçen şu cümle oldu: “Rüyalar sadece uyanınca
külerde aynı zamanda aile içi dramatikler, gelecek kaygısı, ramlarına da şiirsel göndermelerde bulunuyor Mehmet değil, gerçek olmadığı ayırt edilince de biter.” (s. 82)
n
10 18 Ağustos 2022