Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
MAHMUT YESARİ’DEN ‘HANİFE HANIM’IN İSTANBUL MACERALARI’
İlahi Hanife Hanım!
Can Yayınları birkaç yıl önce “Miras” dizisine başladı. 2019’da, Mahmut Yesari’nin İstanbul’un Antika
Tipleri ve Bâbıâli Hatıraları adlı iki kitabını yayımlayan yayınevi, kısa süre önce de Hanife Hanım’ın İstanbul
Maceraları’nı yayımladı. Üç kitabı da Tahsin Yıldırım derleyip yayına hazırladı.
Uzun zamandır bir kitap okurken bu kadar güldüğümü anımsamıyorum. Hanife Hanım benzetmeleri,
birbirinden ilginç deyimleri, yakıştırmalarıyla başlı başına özgün bir kişilik.
Hanife Hanım’ın İstanbul Maceraları’nda edebiyat, sanat, kültür, kent tarihlerinde okuduğum birçok kişiyi,
adeti, yeniliği, eski İstanbul yaşayışıyla insanlarını gördüm. Kitap, salt bu yönüyle bile çok değerli.
sütninem Hanife Kadın. Halayık yoktu.
ORÇUN ÜÇER
Müjgân Bacı’nın elinden iş gelmez. Ha-
orcun.kant@hotmail.com
nife Kadın da beceriksizdi.”
YESARİ’NİN ROMANCILIK
YESARİ VE HANİFE HANIM’IN
ANLAYIŞI
İNSANLARI...
Tahsin Yıldırım’ın derleyip yayına
Yesari, beceriksiz sütninesi Hani-
hazırladığı Hanife Hanım’ın İstanbul
fe Kadın’ı düşünerek mi yarattı Hani-
Maceraları’nı (Can Yayınları) Burhan
fe Hanım’ı bilmiyorum. İstanbul mace-
Felek’in Vatandaş Ahmet Efendi’si ka-
ralarını çoğu yerde katıla katıla gülerek
dar belki ondan da çok sevdim.
okuduğum Hanife Hanım, benzetmele-
Yesari’nin Hanife Hanım’ın ardına
ri, birbirinden ilginç deyimleri, yakış-
sığınıp olayları, kişileri, romanları eleş-
tırmalarıyla dil yönünden hiç de bece-
tirmesine aldırmadım.
riksiz değil. Onu edebiyat için önemli
Hanife Hanım birinin sözcüsü olama-
kılan da dili zaten.
yacak yapıda, başlı başına özgün bir ki-
Hanife Hanım’ın İstanbul
şilik çünkü.
Maceraları’nda edebiyat, sanat, kültür,
Kimi zaman Karagöz gibi birçok şeyi
kent tarihlerinde okuduğum birçok kişi-
yanlış anlasa da saf değil. Öyle ki sözü-
yi, âdeti, yeniliği, eski İstanbul yaşayı-
ne güç vermek, taşı gediğine koymak için
şıyla insanlarını gördüm. Kitap, salt bu
anlamazlığa vurduğu bile söylenebilir.
yönüyle bile çok değerli.
Selim İleri’nin, Yesari’nin yazı sanatı
İstanbul’u, Türkçeyi, antika tip-
için dediğini önemsiyorum:
leri seven bir okur olarak Mahmut
“Mahmut Yesari’nin romancılık anla-
Yesari’ye, Tahsin Yıldırım’a, Can
yışı Hüseyin Rahmi’den uzak izdüşüm-
Yayınları’na ve kitabın
lerle, Reşat Nuri yatkınlığı ve Aka Gün-
kapağına konulan kari-
düz kardeşliğiyle, okura roman sanatını
katürüyle Ramiz’e ne ka-
âdeta bir an önce sevdirmek arzusunda
dar teşekkür etsek
odaklandırılabilir”.
az. Okunduk-
ça yaşaya-
İSTANBUL’UN ALTINI ÜSTÜNE
cak Hani-
GETİRİYOR!
fe Hanım’a,
İstanbul’un altını üstüne getiriyor
onun dilin-
Hanife Hanım. Bir bakıyorsunuz çay-
den ve canı-
da baloda, bir bakıyorsunuz sinemada
gönülden ses-
boks maçında... Vapurda biletini ara-
leniyorum: Sen
ması, Güzel Sanatlar Akademisi’nde
ölme
“kesik başlı adamlara” bakakalma-
e mi!..
ne diye öpeceksin? Handiyse bir yaşta- Mahmut Yesari, 1930’ların baş- n
sı, stadyumda ortalığı birbirine katma-
yız ayol” diye çıkışır meselâ. larında Yeni Gün gazetesinde ya-
sı, radyonun “Ayten’ine” kafayı takma-
Hanife Hanım’ın takılmaları da pek yımlamış Hanife Hanım’ın İstanbul
sı evlere şenlik!
hoştur: Mahmut Yesari’yle gazeteyi ge- Maceraları’nı. Tahsin Yıldırım’ın “Su-
Tüm bunlar olurken sağa sola verip
zerken (“Hanife Hanım Matbaada”), nuş” yazısından aktarıyorum: “Bu
veriştirmesi ise okuyanı kırıp geçiriyor.
kütüphane odasında Vartan Efendi’yi eserde Cumhuriyet sonrası İstan-
Tanımadığı kimse de yok hani. Sen şu-
görünce, “Ayol, sen daha ölmedin mi? bul’daki sosyal hayatın değişimi, dö-
nun kızı bunun oğlu değil misin diye so-
Sen geberme e mi!” diye takılması; nüşümü, dönemin kültür sanat adam-
rup terslenince de “Ayol o vallahi, buna-
Emin Âli’nin antikaya merak sardığını ları ve antika tipleri Çarşambalı Hani-
dım mı ben” diye söylenmesi yok mu!
duyunca, “Antika arıyorsa İbnülemin fe Hanım’ın gözünden komik unsurlar-
Hakkını yemeyelim; İbrahim
Mahmut Kemal Bey’i gözü görmüyor la desteklenerek anlatılmıştır.
Çallı’dan Osman Cemal’e, Namık
mu?” demesi sonra... Yazılarını büyük oranda anılarından
İsmail’den Mekki Sait Esen’e, Vartan
hareketle kaleme alan Mahmut Yesa-
Efendi’den Baba Saffet’e tanımadığı
CUMHURİYET SONRASI ri, 1 Aralık 1942’de Yarımay’da yayım-
yoktur Hanife Hanım’ın.
İSTANBUL’U VE DEĞİŞEN lanan ‘Ağzı Açık’ başlıklı yasızında ev-
Hepsi de kendisine saygıda kusur et-
SOSYAL HAYAT! lerinin müdavimlerinden bahsederken
mez, gördükleri yerde halini hatırını so-
Kitabın sonuna, Yesari’nin tek perde- Hanife Hanım’ı da şöyle anar:
rup elini öperler.
lik, 1939’da Çığır Kitabevi’nce yayım- Evin kadrosu şuydu: babam, an-
Her elini öpeni hoş karşılamaz. Ünlü
lanan “Hanife Hanım Hizmetçi Arıyor” nem, biz üç kardeş. Müjgân
tiyatrocu Baba Saffet elini öpmeye kal-
oyununu da almış Tahsin Yıldırım. Bacı, ahçıbaşı Necati,
kınca, “A, çocuk mu oluyorsun! Elimi
18 17 Şubat 2022