Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
MERHABA
na temaları aşk ve ölüm olan
yapıtlarının en bilinenlerin-
A den; bir yazarın geçmişi-
ne doğru çıkılan Marina Tsvetaye-
va ya da Alabuga’da Ölmek’te şa-
ir ve romancı Tsvetayeva üzerinden
Türkiye’de gençlik edebiyatının
kent kadınlarının sözcülüğünü ya-
pan; “Zamanım beni sevmiyor, ben
de onu sevmiyorum” diyen bir kadı-
hüzün veren yalnızlığı nın sıkışmışlığını, yazgıya dönüşen
yalnızlığını ve çığlığını duyuran Lüb-
nan asıllı Fransız şair ve yazar Ve-
Heinrich Wolgast, Almanya’da 1899 yılında yazdığı “Das Elend unserer Jugendliteratur” (Gençlik
nus Khoury-Ghata kapağımızda.
Z. Doğan Koreli’nin yazısı...
Edebiyatımızın Zavallılığı) isimli makalesinde salt eğlendirici bir amaçla yazılmış (harcıâlem)
Üçüncü sayfamızda, “Türkiye’de
gençlik edebiyatını sert bir dille eleştirmiştir.
gençlik edebiyatının hüzün
veren yalnızlığı” başlıklı yazısıyla
Necdet Neydim yer alıyor.
“Çocuk, yetişkinlerin nesnesi değil,
Ferda Fidan, usta Fransız yazar
hayatın ve edebiyatın öznesidir.”
Comte de Lautréamont ya da ger-
N. Neydim
çek adıyla Isidore Ducasse’ın
(4 Nisan 1846-24 Kasım 1870),
GENÇLİK EDEBİYATI VAR MI?
kendi olanaklarıyla 1869’da bastırt-
Türkiye’de günümüzde böylesine
tığı ancak yayımcının baskı ücreti-
eleştirilebilecek bir gençlik edebiyatı yel-
nin tamamının ödenmemiş olma-
pazemiz var mıdır diye baktığımızda he-
sı nedeniyle satışa çıkarmadığı ve
nüz yeterli bir yelpaze oluşturabilecek
Ducasse’ın ölümünden yıllar sonra
yayının varlığından söz edemiyoruz ne
1874’te, satılmayan nüshaların te-
yazık ki. Elbette bunu, çevirileri ayrı tuta-
sadüfen bulunmasıyla okuyucular-
rak söylüyorum.
la buluşabilen yapıtı Maldoror’un
Ama yukarıda söylediklerime istisna
Şarkıları’nı merceğe alıyor.
oluşturacak farklı bir gençlik edebiya-
M. Sadık Aslankara, Mahmut
tından söz etmeden geçmemek gerek:
Makal, Muammer Aksoy ve Ze-
“Genç Kız Edebiyatı”.
ki Sarıhan’ın yapıtları çevresinde
Bu alan özellikle baskıcı toplum yapıla- Bu nedenle onlara dönük edebiyat de- nin, sistemin bu alanı reddetmesinin et-
kaleme aldığı “O güzel öğretmen-
rında ideal aile kavramına destek sağla-
ğil, onların talep ettiği edebiyat doğru- kisi büyüktür. ler o güzel atlara...” başlıklı yazısın-
mak ve ideal anne, eş, ev hanımı figürü- dan yetişkin edebiyatı olmuştur. Bu er- Çocuk ve Gençlik edebiyatı varlığı ka- da; “Mustafa Kemal’den Mustafa
nün oluşmasını sağlayacak ve kadını salt Necati’ye, Hasan Âli’den Tonguç’a,
ken olgunlaşma talebidir, çünkü yükleni- bul görmeyen bir alan olmuş ve aşağı-
kimlere kimlere uzanıp ardı gelmez
bu görevle tanımlayan içeriklerle oluştu- len sorumluluk onların bunu talep etme- lanmıştır. Feodal ilişkilerinden kurtula-
listelerle sıralanabilecek öğretmen-
rulmuş ve tüm ahlaki değer ve beklenti-
sini gerekli kılmıştır. mamış bir yapı bunda fazlasıyla etkin ol-
lerin Cumhuriyetin kuruluşunda-
lerin kadına yüklendiği, üstelik bu eğiti- Bu süreç 68 öğrenci hareketlerine kadar muştur. 90’lı yıllara kadar süren bu an-
ki payı, ordunun payından aşağı kal-
mi çocukluk dönemine kadar indiren ve
sürer. 68 bir gençlik hareketidir. İlginç olan layış bu yıllarda yeniden başlatılan tar-
maz. Doğru, Kurtuluş Savaşı’nı dü-
rol model yükleyen kitaplar öylesine çok şudur: Bu hareket bir gençlik hareketi ol- tışmaların ve öncü çalışmaların ardından
zenli ordu başarmıştır ama öğret-
yayımlanmıştır ki sadece buna odaklı ki-
masına karşın, hedef yetişkin bir hedeftir. yeniden ele alınmaya başlamış ve özel-
menler de Kuruluş Savaşı’nın önde
taplar yayımlayan, hedef kitlesi genç kız- Ve bu dönemin gençliği kendini tüm top- likle son 20 yılda bu konuda bir yelpaze
giden güzel atlıları, güzel öğretmen-
lar olan yayınevleri bile vardır.
lumsal sorumlulukları üstlenecek, sorun- oluşturduğu iddia edilemese de yine de
leri olmuştur hep…” diyor.
ları çözecek bir güç ve yetenekte görmüş- dikkati çeken bir görüntü oluşturma sü-
Feridun Andaç “Cumhuriyeti İn-
GENÇ KIZ EDEBİYATININ OLUŞUMU
tür. Tarihsel sürece baktığımızda yükleni- recine girmiştir.
citmek” başlıklı yazısında; “Edebiyat
Genç kızı, tanımlanmış rol modeller- len sorumlulukları göz önüne aldığımızda Ergen ve genci hedef kitlesi olarak ele
zamana ayna tutar çoğunlukla. Gö-
le özdeşleşmeye yönlendiren ve “ide-
hiç de yanlış bir durum yoktur. Asıl sorun alan yayınevleri kurulmuş ve nitelikli ya-
ren, gösteren, düşündüren, sorgu-
al genç kız” (kadın) yaratmaya odaklı ya- bundan sonra başlar. yınlar gençliğe ulaşır olmuştur.
layandır da. Gizli ve örtük olanı de-
yınların özellikle 60’lı yıllardan bu ya-
Bu alanın gelişmesinde en önemli en-
ğil, açık saydamı seçmeli çağdaş in-
na varlığını güçlendirerek sürdürdüğünü GENÇLİK ANLAYIŞININ ÇÖKÜŞÜ gel eğitim sisteminin ve yetişkin dün-
sanlık bilinci / bakışı. Yurt olma bi-
söylersek bunun özel bir tartışma alanı
1971 Muhtırası o dönemin gençliğini so- yasının gençlik anlayışıdır. 100 Temel
linci, yurttaşlık bilincini var eder. Ha-
yarattığına da dikkat çekmiş oluruz. rumlu bir kitle olmaktan çıkarır ve tehlike Eser’in ikinci kademe seçkisine bakar-
kikat olandır bu. Eğer ‘illüzyon’ di-
Hele bunun Marshall Yardımı’yla başla-
olarak tanımlar. 80 Darbesi gençliği ezip sanız söylenmek isteneni anlarsınız. yorsanız; yalanlara inanmaya, öteki-
yan sürecin ardından gelen “pembe dizi- geçer. Artık toplumsal sorumluluklar taşı- Bu listede bir tane bile gençlik edebiya- leşmeye de hazır olmalısınız” vargı-
ler”, “beyaz diziler”, “fotoromanlar”la güç- sını açımlıyor.
yan bir gençlikten daha çok bir başına bı- tı örneği yoktur ve edebiyat zümreleri hâlâ
Egemen Büyükcan, José
lenen bir süreç olduğunu söylersek ne- rakılmış gençlik dönemi başlamıştır. gençlik edebiyatından örnekler seçip ço-
Saramago’nun 25 yaşındayken
ler yaşadığımızın tarihsel tanıklığını yap-
70’li yıllardan itibaren gençliğin tehli- cuklara önerememektedir çünkü bu ede-
kaleme aldığı doğumunun 100’üncü
mak bilinç açısından farklı bir değer ta- ke olarak algılandığını ve bastırılması ge- biyatın içerdiği gençlik sorunlarını tartış-
yılında Kırmızı Kedi Yayınevi’nce
şır. Bu konuda modernistlerin kendilerini
reken bir kitle olarak tanımlandığı süreç maya hazır bir eğitim sistemi yoktur.
yeniden yayımlanan ilk romanı
sorumsuz sayması oldukça yanlış bir ba- yaşanmıştır. Dönemin figürü, sınavlar- Sonuç olarak şunu söyleyebiliriz: Genç-
Dul’u inceliyor.
kış açısı olur.
dan başını kaldıramayan gençliktir. An- lik edebiyatı bizde henüz oluşmuş bir alan
İlkiz Kucur, Philippe Blanchon’un
cak bu da işe yaramamış ergen ve genç, değildir. Oluşturma çabaları vardır; ancak
ünlü şair, yazar, koleksiyoner, kadın
GENÇLİK TANIMI VE EDEBİYATI
doğası gereği kendi beklentilerini ortaya bunun oluşmasına engel teşkil edecek top-
hakları savunucusunun yaşamını ka-
Cumhuriyetin başlangıcında “gençlik ede- koymaya çalışmıştır. lumsal bir anlayış da bunun karşısında yer
leme aldığı Gertrude Stein’ı inceliyor.
biyatı” olarak tanımlanabilecek bir edebi-
50’li yıllardan başlayarak genç insanın almıştır ve gençlik tanımı son elli yılın kor-
Y. Bekir Yurdakul, Haydar
yat dizgesinden söz etmek olası değildir hayatı bizim yerli edebiyatımızda mer- ku verici bir figürü olarak algılanmaktadır.
Ergülen’in Şu Benim Mavi Babam
çünkü Cumhuriyet, varlığını gençlere ema-
kezde yer almakta zorlanmıştır. Genç kız Ergen ve genç edebiyatının oluşma-
adlı kitabını merceğe alıyor.
net etmiş ve gençler bu sorumluluk duy- edebiyatı dışında bundan söz etmek ol- sı, onların yetişkinler dünyası ile yeniden
Güncel, Mustafa Başaran’ın hazır-
gusuyla kendini hızla olgunlaştırmak zo-
dukça zordur. Bu sürecin oluşmasında iletişim kurmasını sağlayacak en önemli
ladığı Bulmaca ve kısa tanıtımları-
runda hisseden bir kitle olmuştur. dönemin edebiyat aydınlarının, akademi- köprü olacaktır.
n mızla da düşün trafiği sürüyor!
İyi okumalar...
l İmtiyaz Sahibi: Cumhuriyet Vakfı adına: Alev Coşkun l Genel Yayın Yönetmeni: Arif Kızılyalın
l Yayın Yönetmeni: Gamze Akdemir l Tasarım: Bahadır Aktaş l Editör: Mehmet S. Aman l Sorumlu Müdür:
Özgür Soyer l Yayımlayan: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ l İdare Merkezi: Prof. Nurettin
Mazhar Öktel Sok. No: 2, 34381 Şişli- İstanbul l Tel: 0 (212) 343 72 74 (20 hat) Faks: 0 (212) 343 72 64 l
Reklam Genel Müdürü: Esra Bozok l Reklam Rezervasyon: Tel: 0 (212) 343 72 74 Mail: reklam@cumhuriyet.
com.tr l Baskı: İleri Basım Mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. AŞ, Yenibosna Mah. 29 Ekim
KITAP
Cad. No: 11A/41 Bahçelievler - İSTANBUL. l Yerel süreli yayın l Cumhuriyet gazetesinin ücretsiz ekidir.