Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
‘Polisler şairlerce dövülecek...’ Şair, ressam ve müzisyen Adrian Henri (19322000), şiir ve resimleriyle 1960’ların İngilteresi’nde ilgi gördü. “The Liverpool Poets” grubuna dahil olan Brian Pattern ve Roger Mcgough gibi şair arkadaşlarıyla “The Liverpool Scene” adıyla şiirrock grubunu kurdu; şiiri, özellikle rock ve pop müzikle birleştirme konusunda çok çaba gösterdi. Bu dönemde Adrian Henri, performans şiir dünyasında çok sevilen bir şair hâline geldi; imge bakımından zengin ve biçem bakımından özgür şiirler üretti. Soyutempresyonizm etkisiyle ilgili olduğu sanat alanlarını harmanlama konusunda başarılıydı. Bu dönem şairlerinin çoğunda olduğu gibi şiirlerinde “aşk” temasını işleyerek gençler arasında şiirin ilgi görmesini sağlayan bir figür oldu. ADRIAN HENRI / ŞİİRLER /ÇEVİREN: YELİZ ALTUNEL ÜZÜLME / HER ŞEY GÜZEL OLACAK erkek arkadaşın sana iyi davranmıyorsa üzülme bebeğim her şey güzel olacak... gel benimle; yazacağım her şiirde ismin olacak kırları dolduruyorsa fabrikalar ve villalar üzülme; her şey güzel olacak.. İngiltere hayvanlara geri verilecek ve bir yuva bulacağız eğreltiotu yaprakları altında yalnızca tilkilerin bildiği... okul sonrası sana bir kahve ısmarlayamıyorsam üzülme; her şey güzel olacak... yakında şiir ulusal para birimi olan İngiliz sterlininin yerine geçecek ve yönetimdeki o sersemler için Britanya şiir standardına kavuşacak yeniden üzülme; her şey güzel olacak... ülke 18 yaş altı güzel kızlar tarafından yönetilecek (ve evrak çantanı meclisten eve taşımama izin vereceksin) önceki gece olanlarla ilgili üzülme her şey güzel olacak... tenefüste sütünle birlikte sana doğum kontrol hapları verecekler jöle bebekler hâlinde; yeni nesille ilgili babanın söylediklerine üzülme her şey güzel olacak... şair, ressam ya da müzisyen hariç 30 yaş üzeri herkes için ötenazi mecburi olacak; yağmura üzülme her şey güzel olacak... sokaklar pantolonun askısındaki gibi minik pembe çiçeklerle kaplanacak kumsalda mayolar yasaklanacak umumi yerlerde yalnızca okul üniformalarına izin verilecek yüz üzerinden notlandırılacak dönem ödevin cinsel çekicilikte (ve sınıf birincisi olacaksın) polisler şairlerce dövülecek işçilerce el konulacak işçi sendikalarına yirmi dört saat belgelendirme olacak ve her şey ulusal içki servisine bağlanacak annenle baban her sabah bizi kahvaltıyla uyandıracak öğretmenin notlarına gülümseyecek geç uyandığımızı söylerken yüzün her sanat galerisinde olacak ismin her şiir kitabında onun için; üzülme... her şey güzel olacak. BİR PRENSTEN BİR PRENSESE ağustos geliyor ve korkarım kaz şişmanlıyor. aylardır altın yumurta yok; benim hummalı çabama rağmen pazar fiyatının iyice altına düştü saman... ve tam da dediğiniz gibi sazlık kurumuş… yatağınızın altına nasıl girdiğini anlayamıyorum bezelyenin. içtenlikle özür diliyorum. hizmetçi işten atıldı elbette. kurbağa uşak da öyle. bunu anlıyorum, son günlerde ben Altın Irmağı araştırırken, sizin geceler boyu boş çabalarınıza karşılık o inatla kurbağalığa devam etti. umarım ki genel kurulca onaylanan Üç Dilek olayların bu talihsiz akışını bir şekilde yeniden düzenleyecek. ayakkabı fabrikasının üretimindeki düşüş, örneğin: Cinlerin Ulusal Birliği tarafından gerçekleştirilen iş yavaşlatma eylemini hiç kimse öngöremezdi. sarayın son altı buçuk yıldır derin uykuda olduğunu söylemeye bile gerek yok. zehirli elma meselesi ticaret bakanlığınca yürütüldü. sizi temin ederim ki olay tekrar edilmeyecek. bu koşullar altında, altın sarısı buklelerinizi aşağı salmak konusunda gönülsüzlüğünüzü bütünüyle anlayabiliyorum. havanın iyiye gitmediğini belirtmeliyim ve beyaz kulenin altında beklemekten çok fena üşüttüm şimdiden. durumun anlamsızlığını görmek zorundasınız. saray mensuplarının bazıları bunu konuşmaya başladı ayrıca sıradan köylüler de… şimdi üç hafta oldu, bir kelime bile yok. prenses, soğuk, sert bir rüzgâr uğulduyor boş sarayımızın içinde. yatak odasını dağıtıyor kuru yapraklar; duvardaki ayna gittiğinizden beri tek bir söz söylemedi. bütün bunları hatırda tutarak, sizden isteyebileceğim, tekrar düşünmenizdir; salın saçınızı aşağı, yeniden düşünün. GECE YARISI bir geceleyin buluştuğumuzda köylü kızı; sana gece çiçekleri getireceğim gözlerinin renginde... ay ışığında bir gece yarısı hatırlıyorum yabancıların içinde bir an için tutulan soğuk elini sırılsıklam ağaçlar arasında bir an için tutulan bir gece yarısı hatırlıyorum gözlerin sonbahar manzarası rengindeydi çamurlu patikadan aşağı yürürken sarı gülleri yemesini izlerken koyunun kentin meydanlarında kış yağmurunda yürürken öpüşürken karanlık koridorlarda boş banliyö sokaklarında yürürken ıssız sokak aralarında iyi geceler derken bir gece yarısı Andy Williams “We’ll keep a Welcome in the Hillsides” şarkısını söylüyor bizim için seninle istasyonda buluşurken The Beatles, James Ensor ile “We Can Work it Out”ı söylüyordu küçük orgla... Rita Hayworth bir gece kulübünde “Arcade Mia”yı söylüyordu aşk filoları göndereceğim sana çiçek dolusu büyük gemiler... bir gece yarısı köylü kızı; buluşunca ay ışığında bir gece yarısı köylü kızı; sarı beyaz gözler parlak ay ışığı gece yarısı çiçekleri getireceğim sana gece yarısı. n Adrian Henri 18 7 Eylül 2017 KItap