01 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

ki nat nde, aktaştirme kendiisinin ak, deözndine nat n pen n yeriunla oktası” ram erin nda en külemin anat k dizak da baskı kış önemnlarely, dedaş sakniktara iş peratik” ele örsel ve seyların ortaya ur. Küdaire, l gibi ? k oldukça karmaşık çözümlemelerle karşılaşılır. Mekân anlayışı içinde bu çözümlemeleri estetik bir sonuca götürmek, matematiksel düşünebilme yetisi gerektirir. Görsel ve psikolojik yanılsamalar da buna eklenirse daha etkili sonuçlar karşımıza çıkar. Burada yine Victor Vasarely yapıtlarının incelenmesi önerilebilir. Lekesel anlatımlarda ise KoyuOrtaAçık değer ilişkileri öne çıkmaya başlar. Ayrıca denge oluşumları da irdelenen sorunlardandır. “Çizgi”nin görsel sanatlardaki işlevi, sanatçı için vazgeçilmezliği ve algısal bütünlükteki önemi nasıl özetlenebilir? Çizgi, ilk başta, biçimin karakterini tanımlatan kontursal özellikle karşımıza çıkar. Bir bardağın resimleme yoluyla kısa tanımı yapılırsa; onu fondan ayıran kontursal özelliği çizgiyle belirtilir. Öncelik çizgidedir. Renk ve doku sonradan katılır. Çizgi, ayrıca sanatın önemli bir estetik elemanıdır. Salt çizgi değişkenlikleriyle değişik anlatımlara varılabilir. Optik yorumlamalarda da çizgisel değerler kullanılmaktadır. Optik gücü arttırmak için hareketli disklerden yararlanılmıştır. Bugünün lazer gibi teknolojik uygulamaları ilginç sonuçlar ortaya çıkartmaktadır. “Doku”, en katmanlı elemanlardan biri midir, özellikle estetikle kavilleşme anlamında daha kapsamlı ve imece bir algı mı söz konusudur “doku” konusunda? Her sanatçının yapıtlarında öne çıkarttığı özellik farklıdır. Çizgici, lekeci, dokucu, renkçi, valörcü (Koyuaçık), ışıkgölgeci gibi tanımlamalardan hangisine önem verilmektedir? Birden fazla özellik bir arada mı kullanılmaktadır? Bu seçim sanatçıların özgür iradelerine bağlıdır. Doku, gerek resimde gerekse heykelde anlatıma katkı sağlayan önemli unsurlardan biridir. Renklendirmelerde, fırça kullanılmasıyla boyaların oluşturdukları dokulardan, doku yapılanmasına katkı sağlayan araçlara kadar, çok değişken tekniklerle doku etkileri yaratılmaktadır. Doku, birçok sanatçının yeğlediği etkili bir anlatım öğesidir. Sanat eğitimi yoluyla insanlarda estetik doku bilincinin yaratılması, doğayı özümseyerek yaşamaya olanak sağlar. “SANAT BİÇİMLENDİRME VE RENKLENDİRME GÜDÜSÜYLE ORTAYA ÇIKTI” ? kurgular oluşturulursa “Doğa, Bilim, Sanat üçlüsü, insanın bireysel ve toplumsal gelişiminde temel kaynak niteliği taşır” diyor Ahmet Özol. uğraşı Renk... İlgili bölümde renklendirme güdüsüyle insanlığın kaydettiği zincirleme aşamalara vurgu yapılıyor en önce. Bu bağlamda “renk ve insan”ı değerlendirir misiniz? Çevremizdeki tüm canlı ve cansız varlıkları renkleriyle izlediğimiz ve tanımladığımız için renk, insanların duygusal yapılarında kökleşmiş, bütünleşmiş bir öğedir. Sanat da zaten biçimlendirme ve renklendirme güdüsüyle ortaya çıkmıştır. Çok gerilere giden tarihsel süreçte, mağara duvarlarına yapılan resimlerde, bu içten dışavurum güdüsünü kolayca anlayabili riz. Yine tarihsel süreç içinde, renklere simgesel anlamlar yüklenmiş, sanatçılara ve dönemlere göre renk anlayışları da değişmiştir. Bazen renkler ışıkgölge anlatımıyla kullanılırken bazen de salt kendi özelliklerini yansıtacak niteliklerde kullanılmışlardır. Barok dönemi sanatçısı Rembrandt’ın renk anlayışı ile NeoEmpresyonist bir sanatçı olan George Seurat’nın renk anlayışı tamamen farklıdır. Biri koyuaçık değerleri, ışıkgölge anlayışıyla verirken, diğeri salt renkleri noktalar halinde tuvale aktarmaktadır ve tamamen renkçi bir anlayış benimsemektedir. Renkler ayrıca ruhsal tedavilerde de çare olmuştur. Bugün de işlevlerine göre binalarda kullanılan renkler bilinçli seçilmektedir. Eğlence, oyun ve dinlenme alanları, işyerleri, okullar ve hastaneler gibi toplumu doğrudan etkileyen yerlerde renk kullanımları daha da önem taşımaktadır. Son soruda iki boyut ve üç boyut kavramlarına burada da açıklık getirir misiniz, ne iki boyutlu, ne üç boyutlu nitelik taşır ve neden? Ayrıca kitapta bu konuya getirdiğiniz yaklaşımda neler öncelenmiştir? Yüzey ve düzlemsellik iki boyutu simgeler. Üç boyut ise, üç ayrı yöne uzanan hacimsel anlatımdır. Kâğıt ya da tuval üzerine yapılan resim iki boyut kavramıyla açıklanır. Ancak resim yapmak yerine, kâğıdı buruşturursak, düzlemsellik bozulur ve üç boyut oluşur. Buruşturmayla kâğıtta ortaya çıkan yükselişler üçüncü boyutu verir. Rölyef (kabartma) ve heykel sanatı, üç boyut karakterli sanat olarak tanımlanır. Rölyef sanatında 180 derece bakma olanağı vardır. Heykel sanatında ise 360 derece olarak etrafında dolaşılabilir. Heykel sanatında yontma, yığma, montaj olmak üzere üç temel yapı vardır. Temel sanat eğitimi ya da temel tasarım, üç boyut sorunlarını da irdeler. Bu nedenle kitabımda bu alanın temel değerlerine de değinilmiş ve aydınlatılmıştır. ? [email protected] Sanat Eğitimi ve Tasarımda Temel Değerler/ Ahmet Özol/ Pastel Yayıncılık/ 268 s. 7 HAZİRAN 2012 SAYFA 5 1164 CUMHURİYET KİTAP SAYI 1164 ?
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle