Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
B U L M A CA Ötıce aşağıda tanımları 111 A 12 veriien söz • cükleri bulmaya çalışın ve hcı hir 131 ?9 harfi bir ya tay çizgi üze 4U rine gelecek biçimde yaE152 B zın. Sonra çizgilerin akTÖTT 63 C 64 larındaki saytlara göre 172 I 73 bu harflerİ bulmacadaki aynı sayılı ka relere aktann (Kata kareler iki sözcük arasını gösterir. Bir sutırın sonunda kara kare yoksa. bu, sözcüğün alftaki sartrm başına sark • iıgını gösterir). Bulmaca tamamlanınca, sorulan tanımlarm karşılığı olan söznıklorin ük harfleri yukandan aşagıya doğrıı bir şairiıı adını oluştııracak; buinıaca karelerindeyse, aynı şairin dizeleri orta ya ykacaktır. Dikkat: '"N/10" harfi ipucu olaruk yerine konmuştıır. Tanımlar ve sözcükleriniz: A. "Yüksdiş vc Düşüş", "Türkiye'de Yenileşrae Düşüncesi, Basın ve Atatürk", "Çağını Sorgulayan Sinema" adlı kitaplan da olan gazcteci ve yaA HÎ 3 C 14 H 15 25 A 16 E 17 Ğ 18 H 19 H H 11 UraNRMcoofiuı Ğ / H Aw 44 1 57 OyküleştiPilmiş anılar Cinayet ve tecavüz olaylarını sosyolojik bir gözlükle ve anlaşılır bir dille öyküleştirmiş M. Önder. Okurlar bu türden öyküleri okurken sıradan gibi görünen bir cinayet olayındaki kişilik bozukluklarını/cinsel tatminsizlikleri/ensest ilişkileri ve benzerlerini edebiyat tadıyla okuyacaklar. TUFAN ERBARISTIRAN Gazetelerde okuruz, televizyonlarda üörürüz: üenizden çıkartılan ceset hakkında savcüık soruşturma başlattı... Keserle öldürülen genç kadın cesedi üzerine savcı otonsi istedi.. Listeyi uzatmak yerine kitap hakkinda kafa yprmaya başlayalım istiyoruz. Mümtaz Önder savcılık yaptıgı yıllardaki anılarını öykü yazarlarına özenerek kitaba dönüştürmüş. Özellikle cinayet öyküleri bu türün meı aklüarı için hayli ilginç gelebilir. M. Önder kırk yıl önce Eruh, Uludere gibi Güneydofcu'nun daha o yıllarda büe fakir, geri kalmış bölgelerinde savcılık yapmış. M. Önder savcüık mesleğinden olsa gerek, özellikle çevreye karşı aşın bir duyarlüık gösteriyor. Hani, ilk kez bir edebiyat kitabı yazan biri açısından hiç de fena değU doğrusu. Ayrıca, günümüzün güncel edebiyat düine çok da uzak değü cümleleri. Savcı bey görev yaptığı yıllarda birbirlerine düşman olan aşirederi barıştırmak için büyük uğraş verir. Savcı bey, yalnızca işini yapmakla kalmaz bölgeye huzur ve barışın gelmesi için de eÜnden geleni vapar. Kitaptan bu konuyla ügili su satırları birlücte okuyoruz: "îki köynalkı dosduğun muduluk, daha doğrusıı hürriyet demek olduğunu çok iyi anlamışlardı. Belki gün geçtütçe daha da ivianlayacaklardı."s. 27 Kitabı okurken olayların geçtiği bölgeyi gözlerinizin onüne kadar getirebiliyorsunuz. "Su kenarlarında sögüt, kavak ve kızüağaç türlerine rastlanıyor, tepelede kel bir insanın kafasındaki saç gibi duran seyrek seyrek pelik cinsi ağaçlar görünüyordu. l'am karşınızda ve tepelerin orta yerinde, en yüksek yerde, muntazam kare veya dikdörtgen şeklinde bir cisim çok net olarak göze çarpıyordu." s. 30 Mümtaz Önder savcılık mesleğinden kaynaklanan aşın dikkatli bir gözlem yeteneğine sahip olduğundan olsa gerek, yazdıklarının bir süre sonra 'zaman kavramına' vakalanacağını unutuyor. Bu anlamda süreyi ekonomik ve dengeli kullanmada sorun yaşıyor. Betimlemelerin ve çevreyi tanıtma isteğinin okur açısından albenisi bazan kayboluyor, anlamını yitirivor.. Kitabın ük bölümü diye tanımlayacaöımız 'anüar' bölünıünue M. Önder'in kişisel anılarından bizlere kalan Güneydoğu'nun kırk yüdır beklediği devlet desteği, altyapı hizmetleri ve 'güven' oluvor. Bunlarabir de yöre insanın dürüst, mert, geleneklerine bağlı, konuksever ki!;iler <)lduğunu ekleyebüiriz. Yazar 'zaman kavramını' bazen yitirmesine karşın anılar bolümünde edebiyat tadını bolca serpişiiriyor, bölgeyi, oradaki insanın dertlerini/sorunlarını/isteklerini yalın bir dille metne döküyor. Kirabın cinayetleri anlatan bölümü ise hayli ilginç ve düşündürücü. M. Önder bir süre sonra Karadeniz yöresinde bulunan Kesap üçesine atanmıştır. Bu kez daha farklı bir yöre ve doğal alan vardır karşısında. Savcı bey yine kısa sürede kendini sevdirir ve yöre halkıyla iyi geçinmeye başlar. Nöbetçi olduğıı gecelerae aniden çalan bir telefon kötü bir şeylerin habercisi gibidir. Bazen bir komiser olur telefondaki sesin sahibi bazan de bir askeri yetkili.. Ama gelen haberlerin özü hep aynıdır. "Bir ceset bulundu." Bunun üze rine hemen ekibini hazırlar ve yola koyulur. Yıllardır tanıdığı, dost olduğu, birçok özelliklerini bildiği insanların aktl almaz cinayetler işlemesini anlayamaz yine de. Kitabın cinayet/anı bölümü küçük öykülerden oluşmuş gibi. Her bir öyküyü oluşturan cinayet nedeni savcı bey tarafından titizlikle araştırılarak ortaya çıkartılır ve suçlular adalete teslim edilir. lşte bu öykü demederini andıran sayfalardaki cinayetler ve işleniş neden leri okur açısından ilk başta biraz fazlaca vahşi, kanlı, mide bulandırıcı gibi olsa da dikkatli bir gözle mercek altına yatırıldığında ortaya çok farklı sosyolojik bulgular çıkabiliyor. Aile içinde yaşanan babaAız ve kayınpeder/gelin ilişkisini konu eden öykü son derece ustaca yazılmış. Buradaki ensest ilişkinin temeli iyi irdelendiğinde birçok sosyolog tarafından tez konusu yapılabilir. Ekrem'in aile içindeki bu iğrençliğe karşı gelmesine karşılık, abisi Şuayip'in hazır para yemek uğruna karısıyla babasının ilişkiye girmesine göz yumması ve öteki olaylar bireribretoelgesi olarak öykü anlayışıyla yazılmış. Ekrem'in şu sözleri çok anlamlıdır. "Sana abi demeye dilim varmıyor. Hiç olmazsa senin bu pislikten kurtulmak için bir şansın var, bunu neden denemiyorsun?" s. 278 Bu cümledeki,'.. senin bu pislikten kurtulmak için bir şansın var..' sözleri çok anlamlı. Abisinin bu iörençlikten kurtulsa büe kendisinin bu lekeyi yaşam boyu taşıyacağını ima ediyor. Bölgedeki namus ve onur anlayışının tipik bir göstergesidir bu sözler. Buna benzer bir namus olayı da bu kez tecavüz olarak kendini gösterir. Almanya'dan gelen şikâyetçi (adı verilmiyor), nişanlısı Gülay ile bir kaçamak yapmaktadır. ütomobil içinde öpüşürlerken ansızın karşılarına çıkan üç kişi tarafından kadın tecavüze uğrar. Sonunda üç kişi yakalanır ve adalete teslim edilir. Buradaki öyküde ise daha çok cin sel açlık göze çarpmaktadır. Bölgedeki erkeklerin 'kadın' istekleri yeterince doyuma ulaşmadığı için benzeri türden eylemlerin 'olağan (!) olduğu bilinen bir gerçektir. Savcı bey sözlerimizi doğrulamaktadır. "Amaç tamamen cinsel tatminsizlikten, geri kalmışlıktan ve düşünce yoksulluğundan kaynaklanıyordu." s. 233 Cinayet ve tecavüz olaylarını sosyolojik bir gözlükle ve anlaşılır bir dille öyküleştirmiş M. Önder. Okurlar bu türden öyküleri okurken sıradan gibi EÖrünen bir cinayet olayındaki kişilik bozukluklarını/cinsel tatminsizlikleri/ensest ilişkileri ve benzer türden sapık istekleri edebiyat tadıyla ııyıımlıı bir bileşimle okuyacaklar. M. Önder bu ilk kitabtnda bazı gereksiz tekrarlar, zaman kavramı, kurgu gibi konulardaki eksiklerini süreç içerisinde geliştireceği kanısındayız. I Nöbetçi Savcı / Mümtaz Önder / Gendaj Kültür Yayınları / SAYFA 23 Mümtaz Öndcr'den "Nöbetçi Savcı" • 26 F 27 I 28 H " 57 F 38 48 I39 Ö c 49 D 145 b 46 F 47 Ğ j 58 ~J. Ö 59 H 60 A Fl ° 76 H[77 11 67 1 68 A 69 F i F. "îki ucunda kalernin/ luyordu." (Hnis Batur). taş top 37 26 23 21 54 43 64 70 69 73 77 33 46 74 G. lngmar Rergman'ın bir filmi. 6 9 8 47 2 58 17 H. "Uykudan uyıindırılrnış gibi, ri baktı." (M. Ş. Esendal). 76 42 18 14 25 68 35 34 59 1 57 65 11 40 5 20 15 60 12 28 19 7 B. Ccnnct benzeri îrem Bağlannı yaptıran, Ilud'un peygamberliğine inanmadığı için kavmi ile birlikre yok edilen, Ad kavminin cfsanevi hüküındarı. I. Bir yapitta uzak, yabancı ülkelerle ilgili olayları, kişileri, yörescl görüşleri vansıtrna. 27 41 3 72 50 32 38 67 24 52 31 39 61 29 J. Makigiller familyasının öınek tüıu makinin cins adı. \ C. "Sokak Kızı..." (iinlü müzikal oyıın). 55 44 56 22 53 63 13 48 75 607. sayınm çözömö D. ''Arabacı yirmi beş yaşlannda delişmen, dili biraz ... bir oğlan." (M. Ş. Esendal). A. Edebi, B. Roda, C. Dolek, D. Oğlan, E. Ğrync Kr Yğyr, V. Alınyazısı, CJ. Novel, II. Asılaaık Kadın, I. Kıvılcımlı, J. Ai,ınu, K. Nahiv Metin: "Aydın kadınları scvmck oğlancı bir zcvktir. Böylcce hayvansallık o^IaiKilı^ın diijinda kalıyor." 45 49 71 4 36 66 E. Dövme, dövnıc yapma. 51 30 62 16 C U M H U R İ Y E T K İ T A P SAYI 609