Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
2 9 M A Y I S 1 9 9 7 Cumhuriyet • Buket Uzuner'in yeni romanı "Kumral Ada Mavi Tuna"yı, Serpil öztürk tanıttı. 6 sayfada U Dursun Zengin, G. Aytaç'ın "Max Frisch'in Gezi Notlan"nı değeriendirdi 8 sayfada • Muzaffer Buyrukçu, Işıl Özgentürk'ün yeni öykülerini değerlendirdi 9. sayfada U Amelia Edgü, Eşref Üren Monografisini hazıriayan Murat Ural'la görüştü 10 sayfada Paulo Coelho YRD. Doç. Dr. MİNE MUTLU Simyacı: Düşlerdeki yolculuk, mutluluğun sırrı ve... ££ £"^ imyacı", Brezilyalı eski şarkı ^ ^ s ö z ü yazarı Paulo Coelho'nun, L/yayımlandığı 1988 yılından bu yana dünyayı birbirine katan, eleştirmenler tarafından bir 'fenomen' olarak değerlendirilen üçüncü romanı. Simyacı, altı yılda kırk iki ülkede yedi milyondan fazla sattı. Ülkemizde de Can Yayınları tarafından yayımlanan roman yirminci başkısına ulaştı. Coelho'nun dilimizdeki ikinci romanı "Piedra Irmağının Kıyısında Oturdum Ağladım" ıda yeni yayımlanmasını karşın ikinci başkısını "Simyacı yt okumak, hcrkes daha uykudayken, guneşın doğusunu seyretmek ıçın safak vakti uyanmaya benziyor" (l) Paulo Coelho'nun Simyacı adlı yapıtı okuyanlar, mutluluğu arayan Endülüslü çoban Santiago'nun gcrçekle düş arasında yaşadığı yolculukta bulurlar kendilerini. Yüreklerinue ncr şeyi kaybedip, yaşama yeniden başlayabilmenin cesaretini nissederler. Bu yorucu ve gizemli yolculuğun sonunda mutluluk hazinesinin aslında kendilerinde saklı olduğunu farkederler. Simyacı, Brezilyalı Coelho'nun yayınladığı 1988 yılından bu yana evreni birbirine katan eleştirmenler tarafından bir "fenomen" olarak değerlendirilen üçüncü romanı. Simyacı, Ispanya'dan kalkıp Mısır Piramitleri'nin eteklerinde hazinesini aramaya giden Endülüslü çoban Santiago'nun masalsı yaşamının felsefi öyküsü. Romanın başından sonuna kadar egemen olan soru "yazgına nasıl egemen olacaksın, mutluluğu nasıl yakalayacaksın?" Roman adeta bir yaşam ve anlak kılavuzu. Aslında bu yapıta romandan çok mistik bir peri masalı adı daha çok yakışmakta. Yapıtın girişinde Santiago ile koyunları arasındaki bağ uzun uzun anlatılır. Aslında bu ilişkide vurgulanmak istenen, insanı hayvandan ayıran özelliklerdır: "Su ve yiyecekten başka bir şeye gereksinim duymuyordu koyunlar. Onların çobanı olarak Endülüs'ün en iyi otlaklarını bildiği sürece, kendisiyle her zaman dost CUMHURİYET KİTAP SAYI 380 kalacaklardı. Güneşin doğuşu ve batışı arasında eğleşen, uzun saatlerden oluşan günlerin biri ötekinden farklı olmasa da; kısacık yaşamları boyunca tek bir kitap okumasalar, köylerde olup bitenleri anlatan delikanlının dilini anlamasalar da" (s. 20) Babası, Santiago'nun bir din adamı olmasını çok arzulamıştı, ama onun seçımi gezgincilikten yana olmuştu. Pek çok yeri gezip gcirebilmek için kendisine en uygun olanı çobanlıktı. Yapıtın baslarında Santiago bir çingene falcıya giderek üst üste iki kez gördüğü düşü yorumlamasını ister. Düşünde bir çocuk Santiago'nun koyunlarıyla oynar, sonra onu Mısır Piramitlerine götürür. lşte o anda Santiago uykusundan uyanmaktadır. Çingene kadının yorumuna göre, delikanlı bu yolculuğu gerçekleştirmeli ve oraua hazinesini bulup, mutlu olmalıdır. Başka bir dcyısle, delikanlı Mısır Piramıtlerinin eteğinde bulunan bir hazineyi bulmalı ve yaşamının geri kalan bölümünü mutlu geçirmelidir. Santiago daha sonra yaşlı Salcm Kralı Melkisedek'le karşılaşır. Melkisedek ona sürüsünün onda biri karşılıgında hazinesini nasıl bulacağı konusunda yardımcı olacaktır: "Hazineye ulaşmak için işaretlere dikkat etmen gerekiyor. Tanrı herkesin izlemesi gereken yolu yeryiizüne çizmiştir, yazmıştır. Senin yapman gereken, senin için yazdıklarını okumak yalnızca" (s. 41) Yaşlı Kral'a göre kişinin mutluluğu yakalayabilmesi için 'Kişisel Menkibe'sini sonuna kadar izlemcli, kendi kararlarını kendisi vermeli, yol boyunca rastladığı tüm işaretlere dikkat etmcli ve evrenin harikalarını mutlaka tanımalıdır. Bu konuşmalar Santiago ile Melkisedek arasında olurken dikkatimizi üzerine çeken bir nokta da bir pervanenin varlığıdır. Pervane, dört yapraklı yonca, cırcır böceği, yeşil çekirge ve küçük gri kertenkcle romanda hep şans simgcleri olarak kullanılmıştır. "Falanca kuşun varlığı yakır.larda bir yılan bulunduğunun işaretiydi; fîlanca çalı ise çevrelerde su bulunduğunun belirtisiydi." (s. 48) Yaşlı Kral ayrılmadan once delikanlıya kahinlik yapmaya yarayan Urim ve Tummim adlarında iki de taş vermişti. Kral'a göre kişi "simgelere saygılı olmayı v e onları izlemeyi ö ğ r e n m e l i y d i . " (s. 5 3 ) Ayrıca yaşlı Salem Kralı'nın söyledikleri arasında çok önem Devamı 4 sayfada. < " •