Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Toplumumuzda Öncü Sanatçı Tipinin Erken ve Ender Bir Örneği Kuzgun C ler diizenlenebilir ve yayımlanabilirdi. Bunlar işin akademik yanı. Yapılmış bazı mezuniyet tezlerini gördüm. lyi niyetli ama yetersiz çalışmalardı. Kültür Bakanlığı'nın yaptırdığı belgeseller raflarda tozlanıyor, ama yine de bir belge olurdu. TRT yaumhuriyet Kitap Milli Reasürans pabilirdi. Ne yazık ki ölümünden az önce Sanat Galerisi'nde açılan "Kuzgun kendisiyle yapılan bir röportajın sadece ses bantlannı bulabildim. Ote yandan KuzAcar; Bir Başkaldınydı O" sergisi nedeniyle "Kuzgun Acar" kitabını hazırla gun Acar çok renkli bir kişilik. Romanı dınız. Bu Kuzgun Acar'la ilgili olarak ya olurdu, filmi olurdu. Gerçekten iyi oluryımlanan ılk kıtap diyorsunuz. Daha önce du. Onun dramıyla birlikte Ikinci Dünya Savaşı sonrasından 1970'lerin ortalarına hiçyayın yapılmamıs mıydt? kadar Türkiyc'nin sanat vc sıyaset ortamıMurat Ural Evet, bu Kuzgun Acar için nın panoraması da anlatılabilirdi. Ama yayımlanan ilk kitap. Doğrusu bubizim ülbunların olabilmesi için sanatçıya toplukemiz için çok da yadırganmamalı. Unumun sahip çıkması gerekiyor. Müzesi kutulup giden, ldtapsız, o kadar çok yazar, sarulabilirdı. Böyle bir girişim de günahını natçı var ki. Kuzgun Acar için daha önce affettirmek için onun en önemli eserini, yapılan yayımların başında Metin Deyüz metrekarelik "Türkiye" heykelini hurniz'in, 1988de düzenlediği sergi nedeniydacıya satan Emekli Sandığı'ndan gelebile hazırladığı "Kuzgun Acar Albümü"nü lirdi. Bostancı'da ilk eşi Münire Hanım'la saymak gerckiyor. Bu albümün en anlamyedi yılını geçirdiği ev aynen duruyor. lı yanlarından biri de sunuş yazısını Onat Escrleri toplanırdı. Ya da bir Modern SaKutlar'ın yazmış olmasıdır. Onat Kutlar'ın natlar müzemiz olsa orada Paris Modern bu yazısı kanımca bir Kuzgun Acar klasiSanatlar Müzesi'nde sergi açan Kuzgun ğidir. Bunun dışında ölüm yıldönümlerinAcar için bir köşe olurdu. Yani çok şey yade ve sergileri nedeniyle gazete ve dergipılabilirdi. Ama gerçek olan çok az şeyin, lerde çıkmış yazılar var. Bunların sayısı da o da çoğu dostlarının girişimiyle ve güçle100 civarında. Yazıların yarısı ölümü neri oranında yapılabilmiş olduğudur. deniyle, anılar ve acılar tazeyken yazılmış. Kitap büyük boyutlu ve 128 sayfa. Bu Çoğu habcr niteliğinde. Eleştiri ve değerkitap için kaynaklar nasıl sağlandt? lendirmeler bir elin parmaklarını geçmiyor Kitap Milli Reasürans Sanat Galerisi tamaalesef. Kuzgun Acar dahafazla bir ilgiyi hak et rafindan yayımlandı, sergiyle ilişkili olarak. Kitapçılarda satılmıyor. Sergiyi izlemiyor muydu? Nasıl ilgi göstertîebilir? meye gelenler satın alıyor. Kuşkusuz hak ediyordu. Aslında açık Kaçadet basılmtştı? lanması gereken neden hak ediyordu de1000 adet. Kitabın bir kısğil de neden kayıtsız kalındığı olmalıdır. mını sergiyi de finanse eden Nasıl ilgi gösterilebilirdi? En başta AkadeMilli Reasürans karşıladı. mi sahip çıkabilirdi. Bir sempozyum yapaÖzellikle Genel bilirdi. Buyayımlanabilirdi. AnısınabiryaMüdür Yardımcısı yım yapılabilirdi. En azından meslektaşlaMine Kantemir rının değerlendirmeleri tespit edilmiş ofurHanım gerek serdu. Seminerler yapılabilirdi. Genç kuşak gi, gerekse kitapla sanatçılarına tanıtılabilirdi. Akademi'den yakından ilmczun olan sanatçılar için bir müzc ya da gilendi. Kitabın kütüphane düzenlenip burada öğrencilik artan sayfaları yıllarına ait çalışmalar ve bilgiler toplanaise Kuzgun bilirdi. Ama dostlarının açıklamalarına göAcar'ın dostlan re bu ilgiyi hayattayken ondan esirgemiş, tarafından, onu yok saymış bir Akademi'den bütün özellikle bunları nasıl bekleyebilirsiniz ki? Hadi deOfsetYasağltğında çeşitli nedenlerle ilgi gösterilpımevi'nce medi diyelim, öldükten sonra gösterilemez karşılandı. Bu miydi? Garip olan Akademi'nin bir sanattürden kitapçısının tarihten silinip gitmesine seyirci kalar bugün anlırken kendisinin de tarihsizleştiriîmesine cak bu koşulkarşı gösterdiği kayıtsızlıktır. Bu, Nasretlarda çıkabilitin Hoca'nın Bindiği dalı kesmesi gibi bir yor. Gerci 1000 kişeydir. Bugiin Akademi'den Kuzgun Acartap sergi Iboyunca ı tanımadan öğrenci mezun oluyorsa, bu satılır ve biter. herhalde onların suçu değildir. Başka neAma bu tür kitaplar heler yapılabilirdi? Üniversiteleringüzel sanüz ticari amaçlı yanatfar fakültelerinde Kuzgun Acar'la ilgiyımcılığm ilgi alanı li araştırmalar teşvik edilebilirdi. Seminer Kuzgun Acar'ın yapıtlarının büyük bir bölümü şu anda Milli Reasürans Sanat Galerisi'nde sergileniyor. Galeri serginin kataloğunu da yayımladı. Sanat merakJılarının kaçırmaması gereken bu kataloğu hazırlayan Murat Ural'la konuştuk. ancak yeterü değildi. Özellikle de ailesi, çoeukluğu, eğitimi vb. Ue ilgili bilgiler bir iki paragrafı geçmiyordu. Bunları kitapta ayn birbölümde topladım. Bu durumda daha çok anlatılanlara dayanmak zorunda kaldınız herhalde? Evet. Esas verilerimizi, ikinci kaynak diyebileceğimiz tanıdıklannın Kuzgun Acar'a malederek anlattıkları olusturdu. Biyografi çalışması esas olarak bu bilgiler üzerine kuruldu. Kuzgun Acar gibi çok arkadaşı ve dostu olan bir sanatçı için de doğrusu oldukça çok anı vardı. Bir ara kitabın "falancanın anlattığına göre" vs. gibi nakil sözcükleriyle dolacaâını düşünüp endişelendim. Hatta bu endişemi Orhan Taylan'la görüşürken ona da anlatmıştım. O da eskiden yazılmış bu türden kitaplardan söz ederek endişelerimi iyice arttırmıştı. Ancak Kuzgun'dan kalan en önemli şeyler, tabi eserleri dışında, bunlardı. Bu nedenle biyografi metnini bir tanıklıklar tutanağı gibi ele aldım. Anlatılanları miimkün olduğunca anlatanın aâzından aktariçinde değil. maya çalıştım. Metnin içinde yorum yap Önsözde Kuzgun Acar'ı "İkinci Dünya madım. Açıklama yapmak gereken yerlerSavası sonrası kuşak" diye tanımladığtmz de bu açıklamayı metinden ayırarak dipbir kuşağın tçine sokuyorsunuz Bu kuşağın notlara aldım. Bu nedenle dipnotlann meb'zelliklerı ncdir? tinle birlikte izlenmesi yararb olacaktır. Bir Böyle bir tanımı ilk ben mi yapıyorum konu ilc ilgili tartışmalı ve çelişmeli anlabilmiyorum. Asbnda Turan Erol'la, ki kentımlar olduğunda hepsine metin de veya disi de bu kuşak içindedir, ileriye yönelik dipnotunda yer verdim. olarak bu kuşağın öyküsünü anlatmak, iz Görüsmeniz gerekıp de görüsemedig'iniz lerini ortaya çıkarmak gibi bir projemiz oldu mu? var. Sorunuzun cevabı uzun açiKİamaları Kuzgun Acar'ın bütün dostlan gerek gerektiriyor. Ancak şu kadarını söyleyebianılarını gerekse arşivlerini cömertçe açtıLirim, İkinci Dünya Savaşı sonrası yeşeren lar. Eşleri Bige Berker ve Fersa Acar hep sanatçı kuşağının kültür ve sanat tarihiyanımda oldular. Görüşemediklerim aramizdc özel bir yeri olduğuna inanıyorum. sında başta MehmetUlusoy'usayabilirim. Bir bakıma Türk sanatının Batı etkisine 1967'den sonrasındaki Kuzgun Acar'ı girdiği 1840'lardan 1940'lara kadar geçen Mehmet Ulusoy'suz anlatmak ve anlamak yüzyıllık birikim, hemen bütün sanat alançok zor. Kendisi Paris'teydi. Önce uzun zalarında vcrimini bu kuşakla ortaya koydu. man bulamadık. Sonra bir kere telefonla Türkiye'nin böyle bir dönüm noktasına görüşebildim. O sırada yeni oyununu sahgerçekten yetenekli sanatçılarla kavuşmuş neye koyuyordu. Bu nedcnle fazla konuolması ise bir şanstı. Bu çalışma nedeniyle şamadım. Daha sonra çektiğim bir faksı Kuzgun Acar'ı daha yakından tanımak, bir da, tam oyunun açılış gunleri olduğu için sanatçıyı tanımanın ötesinde onun kuşağıcevaplayamadı. Ama Denis Babie'nin nı ve bu kuşak içindeki özgün yerini aaha Mehmet Ulusoy'la yaptığı uzun bir görüşiyi kavramama yardımcı oldu. Sonuçta me ve bir değerlendırmekitabı vardı. Kuz1940'ların ikinci yansından sonra ortaya çıgun Acar'ın ikinci eşi Bige Berker Brükkan ve etkinliklerini 1970'li yıllara kadar sel'de hasta yatarken bu kıtaplardan Kuzhissettiren bu kuşağın sanat tarihimizdeki gun Acar'ı ilgilendiren bölümlerini çevirönemi konusundaki düşüncelerim pekişdi. Mehmet Ulusoy da bu kaynaklardan ti. Bu nedenle bu kitap Kuzgun Acar gibi yararlanabileceğimizi söylemişti. Gerçekseçkin bir sanatçımızın şahsında bir kuşaten de bunlar çok aydınlatıcı oldu. Bir de ğın öyküsünün ana çizgılcrini dc taşımakBeklan Algan la, Bakırköy Halkevi'nde tadır. Bu çalışmalar sırasında Kuzgun Kuzgun Acar'ın da çalıştığı Hamlet 70 Acar'la birlikte kaybedeceklerimizin onun oyunu için görüşmek istedim. Çünkü bu kişisel boyutunu aştığını, bir dönemin yaoyun Kuzgun Acar bakımından önemL'yvaş yavaş tarihten silindiğini fark ettim. Bu di. Mehmet Ulusoy'la yaptıkları sokak tiürkütücüydü. yatrosundan sonra gerçek sahneye adım Kitabın ağtrltklt kısmını "Bir Başkaldt atıyordu. Kuzgun Acar sokaktan ne getirrtydı O" başııklı biyografi bölümü oluştu mişti sahneden ne almıştı? Ancak o sırada ruyor. Neden bu kadar kapsamlt bir biyog Beklan Bey rahatsızdı. Buna rağmen bana rafi çaltşmasına gerek gördünüz? iki defa zaman ayırdı. O günlerde de ben Bu çalışmaya başlarkcn işimizin zor gidemedim. Hamlet 70'te oyuncu olarak oiacaguıı' ' ' luk. Can Yücel çabalanbulunan ve daha sonra Paris'te Mehmet Cuzgun"la ilgilcnmek arUlusoy'un ilk oyunlarında da rol alan Ayıpmaya benzer" demişti. la Algan'la görüşmcmiz yardımcı oldu. stediğini ve çok dcğil yirAyrıca yine bu oyunda ve daha sonra Pance kaybettiğimiz sanatris'te Kafkas Tebeşir Dairesi'nde beraber mn yüz yıl öncesine uzajalıştığı Metin Deniz de bilgileri ve değer;alışma kadar güç olacaendirmeleriyle katkıda bulundu. ısa sürede anlayacaktım. i tungi stkınttlarla karstlaştı Biyografide kronolojik bir sıra izliyorsunuz. Bu gerekli miydı. Öncelikle sanatçının kendisine da Başka türlü de düzenlenebilirdi belki. yanan yazılı kaynaklar çok sınırlıydı. AyAncak bu tarz benim için gereküydi. Daha doğrusu çakşmanın ılerleyişi içinde zo, *'. ^ü Ertel'in ifadesiyle .Kuzgun runlu olarak bu tarza yöneldim. Kuzgun Acar "biriktirmeyi sevmiyordu". ÖlümünAcar renkli kişiliğiyle ardında unutulmaz den sonrası için, evraklarının izler bırakmıştı ve hatırlananlar oldukça arasında biriki gazete zengindi. Hatta bunların bir kısmı anekkupüründen başka bir şey dotlar haline gelmiş, yaygınlık da kazançıkmamıştı. 1960 sonrası mıştı. I lafızaya dayanan ner kaynakta olin, sanatçının eşlerine yazduğu gibi anılarda da zaman içinde unutmektuplar, radyo ve TV malar, yanlış hatırlamalar ortaya çıkıyordu. için yaptığı iki görüşmenin Anlatılanlann kronolojik olarak izlenmebant çözümleri, bazı si sorun oluyordu. Ve ne yazık ki eksiklikdergi ve gazetelerde yazlcri tamamlayabilmek, yanlış hatırlamalalığı birkaç makale ve bir n düzeltebilmck için başvurulabilecek başeskiz defterine karalanmış ka kaynak hemen hiç yoktu. En kolay taiki sayfa, Kuzgun Acar'ın rihler unutuluyordu. Ve tarihsiz bir süreyaşamına ve sanatına ilişkin ce başlamak efsaneler dünyasına adım atsınırlı bir bilgi verebiliyordu, f, SAYFA 16 CUMHURİYET KİTAP SAYI 401