Katalog

Nedret Gürcan'ın şiirleri: Tutkun ve Kırgın Dinar'dan yiikselen ses "Anneler Akşam yemeğine çağırır çocuklarını Parkların en çocuklu olduğu zaman Sarkıp pencereden." Ya yaşamımı/ vc "TAKVİM "Koparır eksiltiriz birer birer Hllcrimi/le Omrümüzü." 9899. sayfalaıd.ıki "O zaman" şiirinc, "şairimiz, şiirle tablo çiziyor" diye dcrkcnar düşmüşüm: "O kadar güzeldi O kadar güzeldi kız Elinde kamçısı Bir tabloya benziyordu Yıllar önce boyasını karıştırıp Yapamadığım." Şair, yazıma konu son kitabının "GÜNLER" başlıklı bölümünde, haftanın günlerinc resmigeçit yaptırıyor. Siz hangi günü scviyorsanız, o günün şiirini seçeDİlirsiniz. Ben, her günü scviyorum: "Ya yıldızların yanındasın artık Ya yıldızlar yanında." Bu bölümde yer alan "Tarık Dursun K.'ya" adanmış "İZMtR" şiiri, bcni, Izmir'e ilk gcldiğim 50'li yıllara götürdu. Hclc "SİZE" şiirı, hepimi/e. t^te bu şiirin yedi üçlüğünden ıkisi: "Ben size güzellik vereyim Kadınlar Siz onu... Ben size bir el vereyim Dostlar Siz onu..." Aynı bölümdcki "SAHNE" şiıri, olasılıkla sizin dc yaşadığınız, köyünüze, kasabanıza, scmtıni/.e gelcn tiyatro truplarını şiirsel olarak gözler önüne seriyor. "Tutkun ve Kırgın"ın son bölümü "Taşra Baskısı" başlığını taşıyor. Bu bölümde dc Nedret Gürcan'ca şiirlcr yer alıyor: "Işık karanlığın hesabını cörmüş Her sokağın adı bir büyük için Şairler unutulmamış." Uzun yıllardır Dinar'da yaşayan ve yinc uzun zamandır sesi soluğu çıkmayan Ncdrct Gürcan yeni bir şiir kitabıyla çıkıverdi şiirscverlerin karşısına: Tutkun ve Kırgın. Tarık Dursun K. da kitaba Nedret Gürcan'ı tüm yönleriyle anlatan bir önsöz yazmış. ŞADAN GOKOVALI "Duruldu yüreğimin suyu Çırpına çırpına." B öyle diyor "Taşra Baskısı" şiirinde Ncdrct Gürcan. Şiirin anakarası Akdeniz'in, şiirin anavurdu Anadolu'nun şiir okuyanlarının kaçta lcacı Ncdrct Gürcan'ı bilir, bilemiyorunı. ()ys.a biz, şiirle ünsivcti yarım yu/yıla yaklaşan şür scvdalılarının bdlegindc çakılı bir ımzadır Nedret Gürcan. Ilcm bo/kır mzgârı gibı earpan di/clcıı, hcm dc şairler savııran "Şairler Yaprağı" dergiMvle. A/iz Ncsın ustanın dcdiüi gibi: "Biz Habeşistan savaştarma kadar, Adisababa denilen yerin nerede olcluğunu bilmiyorduk. Şairler Yaprağı'ndan sonra da seni ve Dinar'ı öğrendik." () yıllardan, ta 1960 doöumlu bir şi; iri kon.ır dıırıır aklımın dallarına; "Meydan Güzel Olmalı": "Meydan güzel olmalı, dedi Günün birinde Beldenin balkonunda oturan Akılsız takımından biri. Çınar gitti meydandan Beton döktü yerine Akılsız takımından biri. Bir ıılu kuştu çınar Vuruldu düştü çınar." » Nedret Curcan, siir sevdalılarının çok lyl blldlğl bir imzadır "Tutkun ve Kırgın" adiı son kitabı Cürcan'ın siirlnl, hem de şimdilerde lclnde bulunduğu dunya durumunu çok guzel adlandırıyor. 36 yıl önccki bu şiirsel uyarısı kaale alınmayan Nedret ağabey, şimdilerde 65'ini sürüyor: "Altmış beşinci santimindeyim Ne zaman kopacağı belli olmayan Gergin bir ipin." Nedret ağabeyle yıllardır dostlar, telefon, mcktuplar aracılığıyla iletişiyordum. Ama hep ondan bir kitap bekliyordum. Biliyordum ki boş durmuyor, şiir kozasını örüyordur. Beklediğim muştuyu, geçenlerde posta kutumda beni bekler Duldum. Şair ağabeyin zarif elyazısıyla yazılı sarı zarftan çıkan kitap, nem Neuret Gürcan'ın şiirini, hem de şimdilerde içinde bulunduğu dünya durumunu pek güzel adlandırıyordu: "Tutkun ve Kırgın". Kitabı duygulana duygulana, içime sindire sindire okudum. Kitaba Tarık Dursun K.'nın yazdığı "Taşra Tutsağı, Şiir Tutkunu Nedret Gürcan..." yazısı da, kitabın içerdiğj şiirler de, özlcncn sevgilidcn beklenen aşk mektubu gibiydi. Kitabın ilk bölümü "Sevdam Kalır Sizlere" başlığını taşıyor. Diyor ki şairimiz: SAYFA 8 "Gitsem Sensizlik başlar..." Zaten onun " E N " nesidir, nerestdir? "Kalbim Çn kırılan yerim benim Oyle sevdalar geçti ki üzerinden." Geziniyorum Gürcan'ın dizeleri arasında: Sevdam kalır sizlere." Şimdi kitabın "KâğıtKalemŞiir" başlıklı ikinci etabındayız. Bu bölümün "Sunu" ikiliği: "Ortalık gül kokarsa baharın önü Toprakta bir gürültü yedi oktav." Bu orman gürültüsü içinde sürdürüyoruz yolculufiumuzu: "Ekonomi" siirinin yüzümde oluşturdugu gülücükler sürerken, "Kasket §iiri"ne şapka çıkarıyorum. "Suat Taşer'in anısına" adanmış "Aikış" şiirini alkışlıyorum. Demeye kalmadan, yeni bir bölüm alıyor yerini; "Yarım Kalan Şeyler": "SABAHÇI Kesilirse bahçemizin Dedem gününden kalma Yüz yıllık dut ağacı Bir başka ağaç edinir mi kuşlar?" Hep aynı çevre duyarlığı... Kitabı okurkcn işaretlediğim sayfaları, bu yazıyı tıışlarken çeviriyorum. Bir "Oyun Bozan" kesiyor yolumu: Umarım, Dinar'ın bir caddcsinc, bir sokağına "Nedret G ü r c a n " adının verilmesi unutulmamıştır. Şair Nedret Gürcan, " ü Uzun YoT'un yorulmaz yolcusııdur: "Umurum mu karanlığın tüfekli eli Yürürüm o uzun yolunu sevdanın." Yaprak Yayınları'nda çıkan "Tutkun ve Kırgın"ı, Anadolu görüntülcri ve "Dinar Belediye Bandosu" müziği arasında okuyun. Tanıyın Nedret Gürcan'ı, ailesini ve dünyasını: "Çıt çıkarmadan dinliyoruz Babamın dalıp giden mavi gözleri tstiklal Harbi görmüş adam Madalyası ve Mustafa Kemal'in fotoğrafı Annemin çeyiz sandığında saklı." Nedret Gürcan,»seni insan ve şair olarak çok seviyorum ve senden yeni şiirler, yeni şiir kitapları bekliyorum... Sen cehennem gibisindir şimdi Bak, uykumu scnin icin bozuyorum Aç pencereni ardına kadar Ben geliyorurn. Harikulade. Ben de aynı böyle yazmak isterdim. Şiir bu işte! (Ahmed Arif) CUMHURİYET KİTAP SAYI 335 "SEVtŞ Hadi gel Tam zamamdır şimdi Şiirin gerdeğine gir." v Bir şiir kitabının sayfaları arasında gezinmek, sergüzeşte, serüvene atılmak gibidir. Ansızın bir şiir, bir şiirin dizeleri sarsar sizi: "Saklıyorum seni kendime Sabahıma alıyorum dudaklarını." tlk bölüme ad olan şiirin ikinci ve son üçlü fark ettiriyor kendini: '.'.Ölsem Olümsüz olurum