03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Can'dan vaziveti umumi Can Yücel'in 1967'den bu yana yazdığı düz yazılar iki kitap halinde yayımlandı. Kitaplardaki yazılar, acilen okunması gereken yazılar. Çünkü "Düzünden" ve Can'ca yazıldıkları dönemin Vaziyeti Umumi'sini saptıyorlar. SENNUR SEZER çık söylemek gerckirse, bcn ozanların düzyazılarını, yine kaç dizeyc kıymışlar diye, okurum. Ozan lcısmı, ya günlük nafakası için yazar düz yazıyı, ya şiıriyle anlatamadığını bir dalıa anlatmak için. Şiir okurunun nasilsa, şiirden durum tespiti yapmak, sözün ardını cşelemek gibi bır merakı yok. ahşkanlıgı da. Bir şiirin dilc düşmcsi için ille de müziklenmesini bekliyor. Muziklendi rııi dc yalnız melodiyi öğrcniyor. Söz gcne güme, yok yofc, "do re mi fa"ya gidiyor. Arada buna sol eklenirse ne âlâ! ("an Yücel'in 1%7'den bu yana yazdığı düz yazılan iki kitap biçimindc görıincc, yine aynı duyguya kapıldım önce. Can Yücel, şiirlere kıymış, dedim. "Dostlar aç olduğimdan", nıcnckşc parasına kıyan ııstamız gibi... Sonra, okumaya ba^ladını ve dudağım uçukladı. Gerçi Nccntı Doğıu, Düzünden (Düz Ya/ılar1) için yazdıgı Sıınu'cla (Can Yücel'in Kirlenmemİ!} Yazılan) okuru uyarıyordu: "Bu yazılar çini soba gibi... Çini sobalar sıcagı saklarlar. Çabuk geçirmezler. Bu va/ılar da 1213 yıl önce vazılmı^ olmafaıına rağmen sanki dün kaleme alınnıiş gibi taze sıcaiı sıcağına duruyorlar..." Ama kitabın ilk yazısı 20 Haziran 1%7 tarihini taşıyordu ve yazılışından bu yana 28 yıl geçmişti. Can Yücel'in dü/ yazılarını okuyunca dııdağim uçukladı. Çünkü, yazılar yalnız düne tanıklık etmiyor, bugünü göstcriyordu, bu bir. Sonra Necati Doğru'nun dediğince "Herkcs kitap çevirir. (...) Herkes çevirir hava atar. Ü, çevirir 2 yıl hapis yafar"dı da ondan. Üstelik, kimi yazılan dün sıradan bir sanat dedikodusunu kapsarken, bugün zülfüyarc dokunuyor. Ornek mi, iste My Fair Lady/ va da Can Yücel'in ueyişiyle My Lady Pair piyesı ve sahneye konıışuyla ilgili Sarıijin Avrat Otu yazısı. Herkesin Bir Kadın Yarattım diye çevirdiği bu çiçekçi kızdan hanımcrendi yaratma serüvenini Yücel, Sarışın Avrat diye çevirmiş. Bu serüvenin sahneye konuşunu Yücel şöyle anlatıyor: "Bazı yurttaşlar, kucak dolusu para harcanacak sahneye çıkarılmasma itiraz edecek oldular cla, Devlet Tıyatroları Müdürü Umumisi Jane Eight gök ("hair "Bir milyon değil, yüz bin lira harcadık bu İ!j için" diye temize çıkardı kcndisini (...) Bir söylenti ye göre, bu Sarışın Avrat, Çiçek Pazan'nda şebboy satarken, profesör Higgins görmüş kendisini..üzpartaca'nın pürüzlerini giderip, bir güzel Ameri Düzyazıları ile Can Yücel A lçr Üstümüze Kalkar'ından söz ctmek. Üstelik, ozan ölçülerini elden bırakmadan "(..) Oktay Kifat son yıllarda, suda, durgun duru, niraz donuk ama açık se çik t)ir imge şiirini kurmaya çalışıyor. "Yeni Şiirler"inde kimi kişisel kimi ta rihsel bir geçmişe dönerek denemi^ti bunu. Bu sefer köy yaşamının donukluğunda, ağır aksaklığında şiir için gerek li vcrileri aranıyor. Bence büyük bir başarıyla aradığını da bulııvor. Ortaya çı kan "imgeci" bir şiir. (...) Bu arayış bence şiirimiz için büyük kazanç. Yalnız, hcr kazançta oldugu gibi bu da bir başka yitikliği gelberi ediyor. "Çobanıl Şiirler"de us var (Çoban), lirizm var (kaval), çomar var (süreklilik, uzun soluk) kuzu var, koyun var (içtenlik, sadelik, aklık, paklık) ama kurt yok, yani öfke yok. Bilmem bu sözümden sonra Oktay Rifat öfkelenip yeniden kurtlaijir mı?" (Sozcük Çobanları, 5 llaziran 1977). "Enver yıllar önce 'Ben isterdim ki, şiirlerim, halkımızın bir türküsü, bir 'Hoyrat' bir 'Ela Gözlü', bir 'Bozlak' gibi ezgili bir şekilde okunabilsin' diyordu. Bu son şiirlerinde ermiş muradına. Umulmadık bir biçim atılımıyla yeni bir ses, yeni bir nefes yakalamış,. Dizeleri tek tek sözcüklerden olıışan ve aşağıya doğru dizeden dizeye sekerek izlendiklerinde bir 'ilahi' soluğıı kazanan harika şiirler bunlar" (Enver Cîökçe'nin Yeryüzünce Şiiri, 23 Haziran 1977). Can Yücel, ozanlıfiı elden bırajtmadıgından, Tekin Erer in, Hasan Ali Yücel'in komünist olduğuyla ilgili bir iddiasını yanıtlarken, onu dogrulayarak işe başlıyor. Sonunda konıünist olmayan kimse kalmayınca, olayın "Arısto mantığıyla" açıklandığını söyleyip, Aristo'nun da Fflâtun'un "tilmizi" olduğunu hatırlatıp "Otc yandan Eflâtun da Eflâtun olduöuna göre ve Mor Menevşe de renk bakımından Eflâtunu tuttuğuna göre Mor Menevşe de komünisttir, yanı Kızıldır. Tevekkcli kopoglu nun boynu bükük de^il" diye baölıyor sözü. Bana göre, Karacaoğlan'ı ua hatırlatıyor bilenlere "Kadrin bilmeyenler alır eline/ Onun için eğri biter menevşe". Can Yücel, düz yazılannda "kötüyü yenmeyi" amaçlamış: "Arkadaslar, biz Kötü'yü yeniyoruz, yeneceğiz. öfkemizin düşünden devşirdifiimiz o altıpatlar gibi patlayan kahkahalarımızla". Kahkahalarını, gözyaşlarına bulasa da: "Asım için söylcyccegimiz söz §u: BAŞIMIZ SOL OLSUN! Asım'ın ülüsü nereye gömülürse gömülsün yaşayan yanı Banaz'da Pir Sultan'ın yanında egleşerek... (...) Sen arkadaşlarınla birlikte ölmeyi bildin, şimdi de o eski ve yeni Pir Sultanlarla yaşayacaksın." Can Yücel'in clüz yazılan, acilen okunması gereken yazılar. Çünkü "Düzünden" ve Can'ca Vaziyeti Umumi'yi saptıyorlar. • Yücel, Papürüs Yayınları/ 342 s. Can'dan Yazılar, Düz Yazılar2/ Can Yücel/ Papürüs Yayınları/ 129 s. Can Yücel. düz yazılannda "kötüyü venmeyl" amaciıyor. Sarısın Avradımıza..Öğreniş o ööCAN YÜCEL reniş, her yerde hazır nazır haspa! Sade Devlet Tiyatrolannda tlcğil, pilanlanıada da o... San sendikalarda da o... Büyük Millet Meclisinde kendisitıe yüz vermiyen milletvekillerinin dokunulmazlıklarını kaldırı yor...Aleyhinde yazan gazetecileri bir temiz döğdürüyor. Köylerde çocuklara süt tozıı, kcntlerde kokmaz olayı ve kadınlarımıza kısırlık hapı ve sözünıona erkeklere dolar dağıtıyor...Esaslı bir avrat bu. Barışa gönüIIü...Ocağımıza In kanca belletmiş cirlik dikiyor." Bir dönemin ünlü tiyatro starını anımsamasanız, yazıyı okurken bile suç işlediöinizi sanacaksınız. Üstelik, Can Yücel bu yazının altına, başka birtakım yazılardaki gibi "daha önce yargılandı, aklandı, dıkkat edin, dava açmayın" gibi bir uyan da koymamış.. Can Yücel'in düz yazılarının eskimezliöi, okunurlugu, kısaca saglamlıgı nereclen kavnaklanıyor? Mizahtan mı? Marksizmden mi? Voksa gözlügiinün bir camı Marksist bir camı nümorist de ondan mı? Bence, işin sırrı ozanlığı elden bırakmamasında. Kaç gazete yazarı ozan ki? Kaçının aklına gelir onca mühim iş araiinda, C3ktay Rifat'ın Çobanıl Şiirler'inden, Enver Gökçe'nin Panzer '1şin smrı" nHzahta mı? Düzünden, Düz Yazılar1/ Can CUMHURİYET KİTAP SAYI 267 SAYFA 9
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle