Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
JK.ichard Brautigan, Beat Kuşağı ile 1960'ların karşıkültürü arasında köprü kuran bir yazar. 1950'lerdeKenneth Rexroth'un çevresinde, Lawrence Ferlinghetti'nin City Lights Kitabevi'nde, cafelerde, caz barlarda bir araya gelen ve San Francisco Rönesansı'nı başlatan beat şair ve yazarları arasında yer aldı. 1960'lardayazdığıve dönemin ruh halini yansıtan romanlarıyla karşıkültürün en popüler yazarlarından biri oldu. Türk okuru, bu yazarın kitabıyla dilimizde ilk kez karşılaşıyor. Beat Kuşağı'mn önde gelen yazarlanndan Richard Brautigan dilimizde Karpuz Sekerinde HALİLTURHANLI Twain'in Mississippi'sine ve Melville'in okyanusuna benzerler. Amerika'nın en masum çocuklarından ve son serüvencilerinden birinin düşleri, umutları, düş kırıklıkları ve kaygıları sürüklenir bu sularda. ichard Brautigan, Beat Kuşağı ıle 1960'ların karşıkültürü arasında köprü kuran bir yazar. 1950'lerde Kenneth Rexroth'un çevresinde, Lawrence 'nin City Lights Kitabevi'nde, cafelerde.caz barlarda bir araya gelen ve San Francisco Rönesansı'nı başlatan beat şair ve yazarları arasında yer aldı. 1960'larda yazdığı ve dönemin ruh halini yansıtan romanlarıyla karşıkültürün en popüler yazarlanndan biri oldu. Grateful Dead ve Jefferson Airplane'i dinleyenler, Monterey ve Woodstock festivallerini izleyenler, HaightAshbury'e yerleşenler Amerika'da Alabalık Avı ve Karpuz Şekerinde'yi keyifle okudular. Daha özel bir ayırım yapan Edward Halsey Foster, Brautigan'ı Beatler'in kolu sayılabilecek bir topluluğun üyesi olarak kabul ediyor: Kuzeybatıhlar, Gary Synder, Phi lip Whalen gibi şairlerin, Ken Kesey ve (geçen yıl Çoban Kızlar da Hüzünlenirler adlı romanı Gus Van Sant tarafından sincmaya uyarlanan) Tom Robbins gibi romancılardan oluşan Kuzeybatıhlar kuşkusuz, bağımsız bir okul ya da gelenek sayılamazlar. Bununla beraber, bir özelliği paylaşırlar. Batı rasyonalizmine ve analitik düşünceye sırt çevirerek Uzakdoğu mistisizmi, Zen Budizm, Taoizm, Şamanizm, Primitivizm, Kuzey Amerika yerlilerinin kültürü gibi Batıdışı inanç ve düşünce sistemlerine yoğun ilgi duymaları Kuzeybatılılar'ın ortak özelliğidir. Bu anlamda spiritüel devrimcidirler. (I). Fakat, Brautigan'ın daha köklü bir soy ilişkisi de saptanabilir: Doğaya duyduğu derin saygı, doganın bağrında münzevi hayat seçimi, onu Emerson ve Thoreu'nun önde gelen sözcüleri oldukları Amerikan pastoral geleneğine bağlar. BrauUgan'da eksft olan Brautigan dagençlığinı.tıpkıdığer Beatler gibi, "soğuk savaş" yıllarında, Eisenhower'ın başkanlık yıllarında, kendisiyle ve içinde yaşadığı toplumla olabildiğince barışık fakat beri yandan "komünistler"e fena halde öfkcli insanların oluşturduklan consensusa tepkiyle yaşadı. Kuşkusuz, Beatler'in bu consensusa başkaldınlan bireyseldi. 1930'ların depresyon dönemindeki sosyalist muhalefetten farklı olarak kolektif ve güçlü değildi. Beatler'e göre bireyin kurtuluşu ve dönüşümü toplumun değişmesinden daha önemliydi. Bireyin kurtuluşu ise ancak, toplumsal baskılann ulaşamayacağı bir alanda mistik ve ekstatik bir yaşantıyla gerçekleşebilirdi. Ancak yine de onların bireysel başkaldırılarında belli bir kızgınlık vardı. Brautigan'da eksik olan ise buydu. Örneğin, Karpuz Şekerinde'de Ulma'nın kızgınhğını bulmak olanaksızdır. Dolayısıyla karşıkültürün iki kesiminin Brautigan'a yaklaşımları farklı olmuştur. Hippyler ("Woodstock ulusu") onu bir idol olarak yüceltirken Yeni Sol çekinceyle karşılamıştır. Jack Clayton, New American Review'de yayımlanan Woodstock'ın Politikası başlıklı yazısında, Brautigan'ın Amerika'da Alabalık Avı'nda düşsel bir mekan yarattığını, fakat burada yaşamayı seçmenin barikatları terketmek anlamına geldiğini belirtiyor ve soruyordu, "Merak ediyorum, acaba Brautigan'ın ve Che'nin devrimlerini bir arada gerçekleştirmek olanaldımıdır?"(2). Şflr caz gecelerl Brautigan, 1935 yılında Tacoma'da (Washington) doğdu. Ondokuz yaşında San Francisco'ya yerleşti. Beatler'in Six Gallery'deki şiircaz gecelerine katıldı. (Ginsberg, Uluma'yı ilk kez Six Gallery'deki bu toplantılardan birinde okumuştu). Aslında, Brautigan'ı San Francisco'ya Beatler çekmemişti. Fakat burada, Ferlinghetti, Michael McClure ve Philip Whalen (onunla bir süre aynı evde kaldı) ile tanıştı; onların aracılığıyla da diğer Beatle'i tanıdı. O günlerde yalnızca şiir yazıyordu. Kendi parasıyla yayımlattığı şiir kitaplarını sokaklarda satıyor, bazen de yoldan geçenlere armağan ediyordu. Brautigan ilcrideki yıllarda, şiiri düzgün cümlcler kurabilmek, romanları için ön çalışma ve "ev ödevi" yapmak için yazdığını söylecektir. Brautigan 1961 yılında, karısı ve çpcuğuyla birlikte, ikinci elden satın aldığı bir Plymouth'ın arkasına taktığı vagonda, Idaho çevresinde gezgin hayatı yaşamaya başladı. Çoğu zaman nehirlerin kıyısında kamp yapıyorlardı. Amerika'da Alabalık Avı'nı, Idaho nehirlerinin kıyılarında kurdukları bu kamplarda yazdı. Daktilosunu portatif masasının üzerine yerleştiriyor ve hızlayazıyordu... Mektuplannda "Amerika'da Alabalık Avı" imzasını kullanan roman kahramanı, karısı ve küçük çocuğuyla birlikte yaşamaktadır. Bir yandan Amcrika'nın akarsularında alabalık avlarken, beri yandan da öyküler anlatır ve mektuplar yazar. Fakat bu pastoral sukunet, zaman zaman şiddet ve doğanın çözülmesiyle bozulur. Avlandığı akarsularda, bireysellik, sevgi, ölüm ve kaçış gibi Amerika'nın güçlü akıntılan vardır. Bu bakımdan Brautigan'ın nehirleri, Kerouac'nın yitik babasını bulmak için katettiği yollara, Whitman'ın "açık yolu"na, Farhk tfavranmak Gerçekte, Brautigan'ın roman kişileri birer "karakter" ya da "kahraman" değil; dünya karşısında bir duruş, dünyaya bir bakış açısıdırlar. Nedir bu duruş ve bakış? Sanınm.şu "motto" ileözetlenebilir: "Hayat ürkünç ve insafsız olabilir. Insanlar kaçınılmaz olarak acı çeker, yas tutarlar. Fakat sen farklısın ve farklı davranmalısın. Ebeveynlerini kaplanlar parçalamış olsalar bile sen güzel bir gün geçirebilirsin." Brautigan'ın romanlarında bu anlayışı düstur edinen insanlar en kaotik durum larda, en derin karmaşaJarda dahi (hem de uzlaşmadan, yozlaşmadan) ayakta kalmayı başarırlar. Josephine Hendin, Brautigan karakterlerinin edilgenlik, yumuşaklık ve geri çekilmişliklerinin, kendilerini tehdit eden güçlerden korunmak için başvurdukları "stratejik manevra" olduğunu ileri sürer. Oysa bunlar, ince hesaplar yapan ve ihtiyatlı davranan insanlar değillerdir. Kendilerini koruma hesabıyla değil, belirli bir duyarlılıkla davrandıkları için dünyadan geri çekilmişlerdir. John Barth, Thomas Pychon gibi en önemli yapıtlarını 1960'larda yaratmış yazarlardan biri olan Brautigan'ın romanlaK İ T A P SAYI 2 3 2 S A Y F A C U M H U R İ Y E T