Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Thomas Mann'den Goethe ve Lotte Gercek hayat ve kurmaca Lotte Weimar'da / Thomas Mann Çeviren: Prof. Dr. Gürsel Aytaç Ara Yayıncılık / 323 s. T NURANÖZYER homas Mann'ın îsviçre'de yazmaya başladığı, kahramanı Goethe olan sanatkâr romanı "Lotte Weimar'da", 1950 yılın da yayımlanmıştır. Kitabın ana konusunu, Goethe'nin karşılıksız aşkına konu olan otobiyografik romanı "Genç Werther'in Acılan"nın kadın kahramanı olan Lotte'nin gerçek hayattaki örneği olan Charlotte'nin yaşlılığında, ünlü yazar olan Goethe'yi görmek üzere Weimar'a gelrrusi ve her ikisinin karşılaşması oluşturur. Charlotte nişanlısı Kestner Ue evlenmiş, dokuz çocuk büyütmüş kocası öldükten sonra da Goethe'yi görmek üzere Weimar'agelmiştir.Kitap,Char lotte'nin Weimar'da "Zutn Elephanten" adlı misafirhaneye inmesiyle başlar ve işte o an 'gerçek hayat ile edebiyat' içiçe girer. Gerçek yaşam ile kurmaca dünyasının içiçe oluşturduğu dokuz bölümlük romanda Lotte ile Goethe'nin karşılaşmaları ancak yedinci bölümde gerçekleşir. Çok yönlü anlatım tekniği kullandığı eserde Thomas Mann, Goethe'yi bıı bölüme kadar olan anlatımda değişik kişüer tarahndan sürekli sunar okura. Romanın can alıcı bölümünü oluşturan yedinci bölümde ise yazar, Goethe'yi, bilinç akımı temelinde yürütülen uzun bir iç monolog ile karşımıza çıkarır. Böylece okur, bu uzun iç monolog ile Goethe'nin kendisini, geçen yıllar içinde sürekli geliştirdiğine de tanık olur: "Eskiden ttalya'ya özlem duyardını, şimdi sıcak bııhara scrtleşmiş uzuvlarımı gevşetsin diye, böyle değiştiriryor işte yaşjılık istekleri ve bizi aşağılara çekiyor. İnsan yeniden harap olmak zo runda. Ama bu çöküntü ve yaşlılık, büyiik, mucizevi bir şey ve insanın, durumuna alışması ve bu durumların onu kcndilerine uydurması... Sen yaşlanıyorsun, böylece ihtiyar biri oluyorsun, gençliğe gerçi iyi niyetle, ama küçümseyerek tepeden bakıyorsun, cahil millet. Yeniden genç ve o zamanki gibi toy olmak ister misin? O toy, Werther'i yazmıştı, giilünç bir sarhoşlukla ve bayağı bir şeydi bu. Şüphesiz o yaşa göre. Ama yaşamak ve ardından yaşlanmak, asıl mesele bu. İşin sırrı burada. Bütiin kahramanhk, dayanma gücünde, yaşama ve ölmeme iradesinde; İşte bu ve büyüklük ancak ihtiyarlıkta olur. Genç biri bir dahi olabilir, ama büyük olamaz. Büyüklük ancak güçtedir, sürekli ağırlıkta ve ihtiyarlığın ruhunda. Güç ve rub, bu yaşlılık ve büyüklüktür ve üstelik asıl sevgidir!... Şükiir sana. Sonsuz iyilik! Her şey gittikçe daba güzel, daha anlamlı, dalıa güçlü ve daha şatafatlı oluyor. öyleysedevam." Goethe, Lotte'ye fazla yakınlık göstermez ve geçmişe dönmeyi reddeder. Goethe, Lotte ile olan konuşmalarında 'gerçek sanatkâr' kişiliğini ortaya koyar. Hâlâ Werther devrinde kaldığı görülen Lotte, yeni bir değişim ve evrim sürecinden geçmiş olan Goethe'den, insana gerçek saygı göstermenin, değişim ve gelişim ilkesine inanmak ve onu kabul etmek demek olduğunuöğrenir. 20. yüzyıl Alman edebiyatının en büyük romancılarından biri olarak kabul edilen Thomas Mann'ın önemli anlatım özelliklerinden olan 'mesafeli üslubu, ironisini' bu eserde de uslalıkla kullandığını görüyoruz. Kitabın çevirmeni Prof. Gürsel Aytaç'ın, çeviriye eklemeyi uygun gördiiğü "Goethe Konulu Bir Roman" altbaşlığı'nın ise, romanı Türk okuruna yakınlaştırmak için ustaca düşünülmüş bir yol olduğu kesin. Ayrıca "Lotte Weimar'da" çevirmenin kitabın önsözünde de belirttiği gibi, edebi çevirmenin salt yabancl dili ve kendi dilini bilmekle kalmayıp, o edebiyat alanında uzmanlaşmış olması gerektiğini de ispatlayan güzel bir örnek. Goethe'yi tanıyanlar, 'Genç Werther'in Acdarı'nı okuyanlar, hemen kitabı alıp okumaya başlasınlar derim. İşte, Goethe, Lotte, Weimar, tüm tanıdıklar, hepsi dipdiri yeniden ayakta. Bu adları hiç duymamış olanların da bu kitabı aynı büyük zevkle okuyacaklarına, gerçek ile kurmaca dünyasını içiçe yaşamanın sonsuz derinliklerine varacaklarına inanıyorum. Şimdi Gençler RIFAT ILGAZ Okuyor!... Rıfat Ilgaz'ın Son Yapıtı... DORDÜNCU BÖLİİİ ÇIKT1L sV11 •t Çınar Yayınlan S A Y F A 10 Nıııımsm.ııııvL ( .ul k.ırılcjler Hıın N«>: . V Kul: 4 CagalogluIS'I'ANBUI. l c l . M : :.^ V >\ \ 1>S 4> l';ı\: 5 1 2 2} v ı CUMHURİYETKİTAP SAYI 128