05 Aralık 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

TTeTTşTm 'tfe b u ay Taner Akçam 4fea ^ • •••••• •• •• • JeanNoel Kapferer Samet Ağaoğlu Dedikodu & Söylenti Siyasî Günlük Sıyası kultunımuzde Dünyanın cn eski medyası Demokrat Parti'nin kuruluşu zulüm ve îşkence Akçam'ın hirkaç yıllık çalışmasının urünü olan eser, tanıkhkları derleyen, iskence sistematigini "deşifre eden" bir kitap degil. "OsmanhTürk işkence tarihi" dc degil. AMI olarak zulüm vv işkencenin kanıksanışının tarihi! İşkencenin "normal" sayıklıgı, "kaı şı taraf" sozkonusu oldugunda "haklı" da bu lundugu bir toplumsal kültürü oluşturan biri kimln incelenmesi... Açıga vurmadıgınıız tari himizin özellikle açıga vurmadıgınıız yüzündeki örtüyü çekme çabası. Taner Akçam, toplumsal tarihe magdurlarm, mazlumlann, "bizden" sayılsın sayılmasın muhaliflcrin, hele "bizim' olsun olmasın azınhkların bakış açısından bakmayışımıza dikkat çekiyor. Bütün bir toplumun paylaştıgı bakış açısı, hcm işkence ve zulmurı "dogallaşmasında" büyük pay sahibi hem de işkçncenin "yasal kanundışılığı"m bütünlüyor. Akçam ayrıca, yaygın kamnın aksine, modern devlel aygıtının oluşmasının, baskızulüm ve işkence pratiginde hakiki sistematikleşmeyi, 'uzmânlaşmayı' yaratan süreç olduğunu gösteriyor. tletişim, imge ve reklam üzerine araştırmalanyla lanınan JeanNoel Kapferer'in kitabı öyle çok soruya cevaplar getiriyor ki: Dedikodu ve soylenti nasıl, nerelerde dogar? Hangi koşullarda? Kaynaklan, konuları, taşıyıcılan nelerdir, kimlerdir? Hangi toplum (>„„,„„,„ ,« . <»ı kesıınk'i i, hangi sAİklerle EDİKOD hangi tür dedikodulara &SÖYLENTİ ınanırlar, bunları yayarfttın \ i * l Ktlflrt lar? Dedikodu niçin hep "karanlık" sayılır? Söylentiyi denetlemek, "söndurmek" münıkün müdür? Kapferer, bıldigiıniz bılmedigimiz birçok söylenti örnegini anarak çeşıtli dedikodu türlerinin iç mekanizmalarını, yayılma süreçlerini inceliyor. Ama yazarın ve kitabın asıl önemi, dedikodu konusunda hüküm süren yargılann bu konuda hakkınca düşunulerek vanlmış sonuçlar degil düpedüz onyargılar olduğunu gostcrınesinde. Kapferer soylentiler hakkındaki olumsuz gorüşlerin büyük ölçüdc, kamuoyunun haber alına süreçlerini denetlemek isteyen resmî odaklardan kaynaklandıgını tesbit ediyor. Ve şöyle diyor: "Halkın olan biteni anlamak isteyip dc resmi cevaplar alamadıgı her yerde soylenti vardır." Ve yine: "Güvenilirlik zarar görse de, en iyi iletişim özgür olanıdır." D Yakın siyasî tarihimizin en verimli ve en müstesna kişiliklerinden Samet Agaoglu'nun günlügü ilk kez günışıgına çıkıyor. Samel Agaoglu'nun oglu Tektaş Agaoglu'nun yıllar sonra babasımn evrakı arasında buldugu günlük notlarını, araştırmacı Cemil Koçak yayına hazırladı. Samet Agaoglu, Cumhuriyet donemi siyasî tarihinin en yakın tanıklarından biri. (Babası "kurucular" kuşagından.) Ama aynı zamanda bu tarihin önemli aktörlerinden: Çünkü siyasî hayatımızın şekillenmesine damga vuran Demokrat Parti'nin önde gelen bir şahsiyeti. Ayrıca, salt aktanmcı olmaktan uzak, 'sadece edebiyat' olarak okunabilecek bir yazar; Türkiye'de siyasî edebiyat türünün az sayıdaki degerinden biri. Siyasî Günlük, Samet Agaoglu isminin degeri ile ve yıllar sonra 'keşfedilmiş' olmasının heyecanı ile yuklü oluşunun yanısıra DP'nin iktidara geliş sürecine ilişkin en aynntılı, en dolaysız kaynak. Türkiye'nin bu tarihlerden sonraki siyasî düzenini şekillendiren bulun önemli gclişmclerlc ilgili, derin ve sürece müdahil bir tanıgın sadece gözlemlerini degil, yorumlarını da içeriyor: DPABD ilişkilcrinin ilk adımları... CHP ile DP arasındaki "hukuk"un oluşumu... DP'nin Cumhuriyet'in ilk doneminin muhalefeliylc baglarının niteligi... DP merkez yönetimi ile Meclis grubu arasında 1950'ler boyunca da sürecek olan gerilim... DP örgutunun kımyası... "12 Temmuz Beyannamcsi", "Muglalı olayı", Türkiye'nin ilk Insan Hakları Dernegi'nin oyküsu gibi, hâlâ hatırlanan olaylar... Ve tabiî Samet Agaoglu'nun, yakın siyasî tarihi mizin önemli simaları ile ilgili gözlem ve tahlillerı. Özellikle Celal Bayar'ın DP'nin iktidara yürüyüş surecindekj konumu ve çizgisiyle ilgili tesbitler, DP'nin 1950'lerdeki hikâyesine ışık tutma bakımından çok önemli. tarihve toplum SAYI101 Mete Tunçay • Bir "Kurtulmuş Fotoğraf" Mustafa Suphi Kazan'da Ahmet Güner Sayar • Talat Paşa Berlin'de Şinasi Tekin • Eski Türk Yazı Dilleri'nin özellikleri üzerine düşünceler Margıt Schreiner • Parvus'un 1910 1 Mayıs Bayramı mektubu Semavi Eyice • Yıldız Sarayı'nda bir Yahudi mezartaşı Halil Erdoğan Cengiz • Kahvenin kirli çamaşırları JeanLouis Mattei • Koyu Hristiyan Kralın Türk kürekçileri Bedriye Atsız • 16.17. yüzyıl Osmanlı Vakayinamelerinde Arnavut imajı 1STANBUL / Dagıtım + Kitabevi: Klodfarer Cad. lletişim Han No.7 34400 Cagalofclu • Tel. 516 22 6304 • Fax: 516 12 58 ANKARA / Daftıtım: SctflniU Cad No 72/A 06640 Kızılay • Tel 125 06 82 • Fax 125 18 15 / Kitabevi: Sclânik Cad No 72 / C 06640 Kızılay • Tel. 118 59 32 1ZM1R / Dagılım + Kitabevi: 859 Sok. No 1/8 35250 Konak • Tel. 13 10 40 • Fax. 14 46 65
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle