Katalog

nın ise katüınu engelleyen ya da kısıtlayan normlardan temizlenerek çağcıl ve demokratik csaslara göre yapılandırılması gerekir. Bu çerçevenin sınırlan daha çok uluslararası anlaşmalara ve iilkenin anayasasına göre belirlenir. Turkiye'de siyasal katılmada en geniş sınırı İşte Anayasa Hukuku Profesörü Devlet Yönetimine Katılma 1961 Anayasası çizmiştir. 1982 AnayaCem Eroğul'un yeni yayımlanan sası, sendikalar dahü olmak üzere bir 'Devlet Yönetimine Katılma Hakkı' Hakkı / Prof. Dr. Cem Eroğul çok kesinıe ve örgüte siyasetle uğra^ma adlı yapıtı bu guncel konuya bilimsel İtnge Kitabevi / Ankara, Kasım vı yasaklamı^tır. Toplumu adeta biyabir bakışaçısından açıklık getirmeye sctten soyutlamak ve onu belli bir kebiçalışmaktadır. Bu yapıt, yazarın geçen 1991, 288 s. min tekelinde tutmak istemiştir. Kitapyıl yayımladığı ve genel bir devlet kurata her iki anay asanın bu alanda kar^ılaşmının temellerinı ortaya attığı 'Devlet MEHMETAKİFTUTUMLU tırmasıyapdınaktadır(s. 5559). Nedir?' adlı monogratisini tamamlaDFVlfT Yirminci yüzyılın Dr. Eroğul, siyasal katılma için buna YÖNETİMİNE maktadır. son on yılı devlet feKATILMA HAKKI uygun düşünAel bir ortamın varlığını Devlet yönetimine katılma nasıl ve nomeninin sorgu1 hangi yollarla oluı Katılmanın zorun zorunlu görur. Gerçekten bir toplulandığı, klasik devmun değer yargıları, gelenekleri kısaca lu koşulları nelerdir, katılma alanları let sistemlerinin yeanlayış biçimi bireyin yönetimkarşısınnasıl belirlenmelidir ve katılma nasıl rini modern bir anda edügen, korkak ve yazgıcı bir tutuarttmlabilir? Kitap, bu sorulara yanıt layışa bıraktığı, kimi ma girmesi sonucunu doğuruyorsa, ya aramakta ve çozümler önermektedir. devletlerin siyasal da devletin baskısı sonucu böyle bir vaİşe, önce katılmanın kuramsal çerçeıdeokıjisini terk tandaş portresi oluşmuşsa, o devlette vesinikurarakbaşlamakgerekiyor. Yaederek yeniden yapılandığı bir süreç demokrasiden söz edilemez. Yazar, /.ara göre katılma için şu en az (asgari) olarak siyasal tarihegeçecektir. koşulların varlığı gerekir: Bağımsız bir Türk toplumsal yapısını bu yönden 'Devlet'teki bu değişım, kuşkusuz (Osmanlıdan bu yana) atasözleri aracıdevlet, kişilerin can güvenliği, insanlaşonun kurucusu ve taşıyıcısı olan insalığı ile irdelemektedir. (s. 5968). Anma, tüzel çerçeve, düşüngü (düşünsel nın ve toplumun deği^mesinden kaycak bu değerlendirmenin dayandığı çerçeve) ve Uetişim. naklanmaktadır. Devlet artık önünde kaynakların zayıf olduğunu söylemek Bu ögelerden birkaçına değinelim. korkuyla boyun eğinilen bir 'canavar' gerekir. Toplumsal değerler alanındaki İnsanlaşma'da; bireyin siyasal katılımolarak değil, tersine, insan yaşamına birçok sosyolo)i yapıtına, bu arada ge da bulunabilmesi ıçin belli bir eğitim daha iyi hizmet vermesi gereken bir ayçen aylarda TÜSİAD'ın yayımladığı düzeyinden geçmesi, yani düşünen ve gıt, bir araç olarak algılanmaktadır. araştırmaya değinilmemiş. Gerçi yazaseçebilen bir varlık haline gelmesi geBoyle bir amaç, doğallıkla bireyin siyarın siyasal katıİımı engelleyen veya sırektiği anlatılır. Zira katılmanın daralsal mekanizmaya katılımıyla, başka bir nırlayan toplumsal değer yargıları hakması veya genışlemesi eğitimle doğru anlatimla, devlet yönetimine şu veya bu kındaki gorü^lerine katılmamak olaorantılıdır. Tüzel (hukuksal) çerçeveşekilde katılmasıyla gerçekleştirılebilir. naksız. Ancak mevcut yapının çözülmeye yüz tuttuğunu da görmk gerekir. özellikle son genel seçim oncesi siyasal parti propagandalarının siyasal katılımı çoğaltıcı temalar üzerine oturtulması ve bunun seçmen kitle si üzerınde etkili olması, seçinı sonuçlarının birçok tahmini ve bcklentiyi altüst edecek şekilde gerçekleşmesi, toplumun fjderek daha bilinçli şekilde siyasal surece katıldığını göstermektedir. Kuşkusuz demokrasi açısından istenen düzeye gelinmemiştir. Fakat gözlemlcnen gelişmelere kitapta yer vermek yararlı olurdu. Yazar, güncele (bu konuda) pek dcğinmemekle birlikte gelecekten umutlu olduğunu vurgulamaktadır. Kitap, genelden özele doğru bilimsel bir sistematiği izliyor. Katılmanın en az koşullarından sonradiğerbölümlerdesıı asıyla katılmanın özneleri, ka ıılma alanları, katılma biçimle ri, katılma araçları ve katılmaProf Eroğul "katılrnacı demokrasi ııın uiuynası İcin 5 yılda bir yapılan seçlmlerde oy vermenın yeterll nın sınırları inceleniyor. olmadığını vurguluyor Yazar, katılmanın ortaya cıkabllmesı İcin gereklı kosulları arastırıyor. Prof. Eroğul kitabında bugünün Türkiyesi'ne egiliyor Demokrasi icin katılım Yazar iiçüncü bölümde askerlerin, siyasal yaşama katılmanın da ötesinde aşırı müdahalelerde bulunduğunu, oysa sivil ve demokratik bir devlet sistemi ıc,in bunun azaltılması gerektiğini haklı olarak vurguluyor. Bu görüş Türk siyasal bilim literatüründe (örneğin, Dr. H. özdemir, Prof. Z. Üskül) birçok yazar tarafındansavunulmaktadır. Katılma alanları içinde yargıya dayer verilmiş. Fakat dolaylı bir şekilde. örneğin, halkın doğrudan ve en etkili bıçimde yargıya katılma şekli olan (Batfda)jürisisterrfinehiç değinilmemiş. Yapıt, Türkiye'de katılım nasıl arttırılabÜir sorusuna yazarın verdiği yanıtlarla bitiyor. Bu da ilkin ülkede siyasal hoşgörüyü somutlaştıran bir ortamın gerçekleştirilmesine ve 1982 Anayasası gibi kısıtlayıcı normların terk edilerek çağcıl ve demokratik bir hukuksal yapının oluşturulmasına bağlı tutuluyor. Böylece çağdaş ve demokratik bir devletin, ancak düşüncelerini hiçbir korku ve endişeye kapılmadan söyleyebilen insanlardan, onların siyasal sürece eş,itçe ve özgürce katılmalarından meydana gelebileceği anlaşılmaktadır. EYLEM ADAMLARI (Fransız dlrtıHşlnln pomanı) JEAN LAFITTE CİDDİYET. BAŞARIDA ISRAR ADAY KEMAL KEÜâlOĞLU Çeviren: Okay Gönensin Nazi ölüm kamplanndan sağ çıkmayı başaran Jean Lafitte'in bu belgesel romanı Fransız direnişini ve Nazi kamplarını sürükleyici bir dille anlatıyor. (Wa Vaynian, BafeuU Cü. Na: 19 / S Ttt:62739B3 S A Y F A 6 C U M H U R İ Y E T K İ T A P SAYI 109