Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
GENÇA Y GÜRSO Y B/R RESÎMALTI'NDA GELECEĞEKAPI AÇIYOR.UMUT TAZEÜYOR Kişilerin ötesinde düşünmek Bir Resimaltı / Gencay Gürsoy / Broy Yayınları, îst. 1991 7262 s.24.000 TL. CKK Kod No: 186. 080 SEHVEfl TANİILİ Pck "bulanık" bir hale geldi dünyamız. Son yıllann olayları, hele hele sosyalist dünyanın geçirI diğibunalım,dahadaağırlaştırdığı havayı; kimi zaman, boğulacak gibi oluyor insan. Bu ortamda Türkiye'nin durumu, daha da kasvetverici. 10 yılı aşkın bir bas' kı, işkence ve hukuksuzluk döneminin arkasından, 2 0 Ekim seçimlerine bakıp içiniz ferahlayabilir mi? Ülkemizin şu önümüzdeki birkaç yılı, elbette geçmişin karanlığını taşımayacak; ama en yaşamsal sorunlarının köktenci bir çözürne ulaşabileceğini söyleyebilir misiniz? Böylesi bir çözümden geçmeyen bir ülkenin, 2 l'inci yüzyda 9 ay kala geleg ç y k lbl ceğine kimin g güveni olabilir ? Fster istemez karamsar oluyor insan... oluy îşte böylesi dönemlerdedir ki çağın ve toplumun temel sorunlarına eğilip onların altını yeniden çizerken, geleceğe kapıları açan kitapları daha çok bekler oluruz; u m u d u tazelemede, giderek ayakta kalmada, böylesi eserlerin rolü büyüktür. Yazılıyor mu bu tür kitaplar bizde de? Seyrek d e olsa evet. Bir yeni örnek, Gencay Gürsoy'un, geçen haftalarda Broy Yayınları'ndan çıkan Bir Resimaltı adlı eseri. Gencay Gürsoy'un adı, okuyuculara hiç de yabancı olmasa gerek. Hekimlerimiz arasında, mesleğinin hakkını vermekle kalmayan, çağına tanıkhk ederken, yaşadığı toplumun "Aydınlanma" kavgasına katılan nadir aydınlarımızdan biridir o. Okuyucular onu, "Aydınlar Dilekçesi Davası"nda yaptığı o anlamlısavunmasından hatırlayacaktır en azından. Gürsoy, az değil bir otuz yıldır sürdürdüğü eylemine, dergi sayfalarında kalemiyle de boyut kazandırmıştır. Adını andığımız kitabı da, 1975'ten bu yana yazdıklarından bir seçme. Yazar, altbaşlığında "denemeler" demiş. Gerçekten bir " d e n e m e " sıcaklığını taşıyan, açık ve aydınlık yazılar. Zengin bir " h u m o u r " u n büyüsüne kapılıp konudan konuya geçiyor ve kitap bitecek diye korkuyorsunuz. Neler yok ki yazdıklarının arasında! En temel yöntem sorunlarından demokratik üniversite sorununa, edebiyat ve bilim ilişkisinden kadın sorununa, sağlık sorunundan sosyal demokratlıS A Y F A 4 ğın anlamına değin, nicedir içiçe olduğumuz ve bizi I IR daha nice zaman uğraştıracak en yaşamsal konular. Ve elbet sosyalizmin sorunları da... Bu geniş düşünce yelpazesi içinde, aklımdan hiç Artık her ülkeye göre sosyalizm kapıları hazırlayan merkezler çıkmayacak olanlar var. yok. Bir merkeze bağlı parti modclleri, belki de ilk kez Her aydının ve bilim adamıyım diyen herkesin, ki"patriyarkal" bağımlîlığın rahatlığından ve ataletinden taptaki "Nörolojiden İdeolojiye" (s. 3346) ile "Karkurttılarak, ülkelerinin somut gerçekleriyle yiiz yüze gelecekler. §ıEvrimcilikveötesi" (s. 127137) adlıyazılarıokuBu süreç bazı sağ ve sol savrulmalara yol açacak ama mutlaka masını çok isterdim. bir canlılık ve arayış dönemini başlatacaktır. Türkiyc'dc de böyle bir dönemın bajLanıakta olduğunu Demokrasimizin 12 Eylül'de yediği o ağır darbden söyleyebiliriz. Politik tavırlarda çarpıcı deği^iklikler ortaya sonra, kurumlarının yeniden çağın doğrultusundaçıkmakta, sosyalist odaklar arabinda (yakın /amanlara kadar ayakları üzerine oturtulmasını beklediğimiz şu sırakemikleşmiş sayılan) anlayış farkkrı büyük ölçüde ortadan larda, ytekili siyaset adamlarımıza, örneğin bir "İşkalkmakta, siyasal mevzilenmeler değişmekte, atmosfer kencenin Dinamiği"ni (s. 161168) nasıl olmalı da yenilenmektedir. okutmalı? Kadın sorununda çözümlerin arkasından Türkiye'deki sosyalistlerin jimdi yapacakları şey önce koşarken, yeniden dar yollara sapmamak için "Kamarjinalliği kabul edip şöyle bir nereslenmek olmalıdır. dın Parmağı" (s. 106112) Üe "Bu 8 Mart'ta" (s. 240Legalitede üncülüğü kaptırma cndijesiııe dü^memek, 242) adlı yazıların üstüne mutlaka eğilmeli. Aydınlaaceleciliğin yol açabileceği yalpalanmalardan kaçınmak gerekir. rımız, "Aydın Havası" adlı o enfes iki yazıyı (s. Hiçbir siyasal grubun arkasında "bir işaret bekleyen" kideler yok. Halkımız "sosyalistler bir an önce gelip bizi kurtarsın" 60 + 68), bir kez de kitabın bütünlüğü içinde değerdiyebeklemiyor. lendirmelidirler. 12 Eylül, üniversitemizi yerle bir etOİumsuz gibi görünen koşulların belirlediği bu dönem, miştir. O üniversiteyi yeniden kuracak olanlar, onun sosyalizme, çağdaş insanı kucaklayan yeni ve zengin bir icerik sorunlarıyla yıllarca uğraşmış Gencay Gürsoy'un kazandırma uğruna harcanabilir, Günlük yaşamın kıyısında "Demokratik Üniversite"sini (s. 1317) okumadan köşesinde, yeni ve iddiasız varoluş alanları yaratüabiliı, küı,ıik etmemelidirler. boyutlu "özyönetim" örneklen gerçekleştırilebilir. Bunun için Her biri çağın ve toplumumuzun pek önemli sososyalistler önce "çok sesliliği" bir zaaf değil, tıkanıklığa çözüm runlarına yönelik bu yazıların, kitabın sonunda ortagetirme potansiyelini içinde taşıyan bir avantaj olarak görmeliler. Majinallikten kurtnlınanın tek yolu, marjinallerin ya çıkardığı tablo hayli anlamlıdır. Ciddi bir bilimakcndi kimliklerinı koruyarak dcrgilcrde, gazctclerde, damının ağırbaşlı kalemiyle çizildiği için kayıtsız kaderneklerde, hatta partilerde yan yana gelmeyi öğrenmeleri ve lamay acağımız bir tablodur bu. Acele bir hükme var bu mozaik yapıyla, yeni sosyalist toplum projeleri ma alışkanlığında olanlar, Gürsoy'un kötümserliği üretmeleridir: Daha özgür, daha demokratik, daha çok renkli, üzerinde duracaklardır; kendisi d e söylüyor bunu. daha katılımcı, daha eşitlikçi, daha barışçı, daha dayamşmacı, Doğrusu, ben böyle bir izlenim edinemedim. Hele dahaütopyacı... sosyalizm konusunda, onun bir " d ö n ü ş " içinde olduğunu söylemek alabildiğine yanlış olur; olsa olsa, bir " d ö n ü ş ü m " içinde yazarımız. "Kapitalizmin aşılması gerektiğine" bugün d e inanan Gürsoy, "Ben eşitlilcçi, özgürlükçü, katılmacı, paylaşımcı ve kapitalizme karşı bir dünya ütopyasının hâlâ peşinden gidiyorum" diyor ve yazdıklan da b u yürüyüşüyle tutarlılık içinde. "Sovyetler Birliği Üzerine Kısa Notlar" (s. 243249,250256) ise.ancak sosyalizme gerçekten inanan bir kimsenin cesurca yazabileceği yazılardır. Emin adımlarla yeniden yola koyulabilmek için önce bunları söylemek gerekiyor. özetle, insanı klişelerden sıyırıp ufkunu genişleten, daha boyutlu düşündüren bir kitap G ü r soy'unki; ve tam da zamnında çıkmış bir eser. N e yalan söyleyeyim, çoğu soruna başka türlü bakar oldum okuduktan sonra. Okuyunuz, göreceksi GENCAY GÜRSOY, BEN EŞİTl.İKÇİ. ÖZGÜRLÜKÇÜ VE KAPİTAÜZME KARŞI BİR DÜNYA niz. G ÜTOPYASININ 1IALA PEŞİNDEN GİDİYORVM DİYOR Yenidönem C U M H U R İ Y E T K İ T A P SAYI 95