Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
OLUMUNUN 100. YILINDA MELV1LLE Balinayı degil bugünü yakaladı Melville için şimdi," Başka hiçbir 19. yüzyıl yazarı edebiyatı ile bugünü yakalayamadı, bu denli bizden biri sayılmadı" diyoruz. Oysa, Melville'in sıradışı anlatımı yaşadığı yıllarda benimsenmemiş, entelektüel düzeyi algılanamamıştı. MNS lülltER SCHMfAB' Yenildiğini düşündü vc bu nıı kabullendi. Denizi denizıle yaşayanlara katıldı. Deni /ın enginliği ile 1839 yılmda, Ncw York'tan Liverpool'e giden posta gemisiylc yaptığı yolculıık sırasında tanışmıştı. 1 Ağustos 1819da doğduğu New York, İskoçHollanda karışımı ailesi, 1832de iki yıl önceki illasının etkisinden kurtulamayan ithalatçı babasının bu dünyadan göçüşü, ardından New York State Bankası'nın Albany şubesindeki çıkarlık giinleri, Pittsrield'de amcasının çiftliğinde çalışma, erkek kardeşine şapka ve deri dükkânında yardım, bir ilko kulda öğretmenlik denemesi, Lansingburgh Akademisi'nde mühendislik kurslan ve Erie Kanalı'nda çalışma, hepsini geride bıraktı. Bir gemiden ötekine, bir limandan diğerine Büyük Okyanus'ta balina avcıları ile dolaştı dıırdu. Eve döndüğünde takvim yaprakları 1944'leri gösteriyordu. Deni/deki yaşamına dair ilk yazılan Typee ve Omoo ile günışığına çıktı. Medeniyetin yitirildiği yerde, medeniyete alışmış birinin çok uzun süre dayanamadığını anlattı. Herman Melville, 18") 1 'de dostlarına yazdığı mektupta "Yaşamaya 25'imdebaşladım" diyordu. Typee ve ardından yazdığı Omoo ile aidığı olumlu eleştiriler de onun yazarlığa daha sıkı bir elle sarıhşının başlangıcı oldu. Bu öylesine bir sarılıştı ki ölümünün 100. yılı nedeniyle Süddcutsche Zcitung'un hafta sonu ekinde çıkan yazısında HansRüdiger Schwab, "başka hiçbir 19. yüzyıl yazan edebiyatı ile bugünü yakalayamadı, bu denli bizden biri sayılmadı" görü şüneyerverdi. Yaşamı rahat ve keyiften uzak sürdü. 1947de Massachusettes yüksek hâkimlerinden birinin kızı ile evlendiğinde, New York edebiyat çevresinc de kolay bir geçis yapmıştı. "Dolarlar beni mahvetti" düşüncesi ile New York'u terk edecek, Pittsfield yakınlarında satın aldığı çiftliğe yerleşti. Siirekli maddi durumunu düşünmek zorunda kaldı. Yazarlıktan erken kopacağı endişesini taşıdı. BUIy Budd dışındaki tüm önemli eserlerini 1845 ile 1851 yılları arasında * Hans Rüdigcr Schwab, Almanya Bavyera Televızyonu Sanal ve Edebtyat Bolümu bajkanıdır. MOH) 1>H K SİNt.MiYA /).! ( Y 1 Rl AN MIŞ11 Mh.l ill I h. ROM AH I)A YAŞAM1N EI.E (İKÇİRİ1 h ME7 üVCÜNÜ SORGUl.VYOR verdi.Ü(,üiKÜ kitabı Mardi, siyasilelscii bir yakla^ımla yazılmış bir gezianı romanıydı. Redburn ve Beyaz Ccket ya da Savaş Gemisinde Geçcn Günler de (Die Welt auf einem Kriegsschiff) otobiyografiyle yoğrulmuşdenizciromanlarıyazdı. 185 l'de yazdığı Moby Dick ya da Beyaz Balina ile yazarlığının zirvesine çıktı, ardından önlenemez düşüşü geldi. Aldığı eleştirilergünden güne azaldı, kimse onunla ilgilenmez oldu. Sıradışı anlatımı benimsenmiyor, entelektüel düzeyinin gelişmişliği algılanamıyordıı. 1857'de yayımlanan The Confidence Man'den sonra yazarlıkla karnını doyuramaz oldu. Yorgun düştü, hastalandı, depresyona girdi. Kcndinc gelmcsi için seyahate çıkması yolundaki önerileri kabul etti. Önce Avrupa, ardından Filistin topraklarına doğru yola çıktı. Bundan sonra ömrünün kalan 34 yılı boyunca şiir yazdı. O dönemde olduğu gibi şimdi de şiirlerine gereken değer verilmiyor. Arkadaşlarının ona Floransa'daki büyükelçilikte İ5 bulma çabalan, donanmaya yaptığı başvuru gibi sonu(,suz kaldı. 186l'de çiftliğini sattı, ailesiyle New York'a, 24. Doğu Caddesi'nde mütevazı bir eve taşındı. 1866'da bir limanda gümrük memurluğu yapmayabaşladı. Buradanemeklioldıı. Melville, kalemi eline aldığı ilk günden itibaren politik bir yazardı aynı zamanda, öyle de kaldı. Moby Dick'de demokrasiyi çağırıyordu. Demokrasi düşüncesinin insanm doğal temelinde yattığına, insan ayırt etmediğine inanıyordu. Güçliinün gücünü sınırsız bir biçimde kullanmasına her zaman karşı çıktı. Eserlerinde çıkış noktası hep özgür, din, ırk, kültür farklılığına bakmaksızın dayanıjmanın sergilen diği bir toplum düşüncesi oldy. D DERLEYEN:1UHUtlUn M 0 I V I I C K Yaşam ele geçirilemez Hermann Melville'in ana eseri Moby Dick, macera aynı zamanda felsefi bir roman. Romanda beyaz balina avını anlatıyor. Balina avı sırasında yaşamın ele geçirilemez gücünü sorguluyor. Varoluşun nedeni, asıl peşinde koşulan, erişilmek istenen. Pequod isinıli^erni ile dünyanın keşfine çıkanlardan söz ediyor. Kaptan Ahab'ın keşfedilmeyene tahammülü yoktur. Beyaz Balina onun için kötülerin yok edilişiyle eşdeğerdir. Kaptana göre gerçeğin dar ideolojik bir tanımı vardırvetayfalarınıbuuğurdakullanır. Gemi ekibinden tek hayatta kalan İsmail ise, gerçeği dalgaya alarak yaşar. Ona göre Moby Dick'e herkes bakış açısına göre bir isim takmaktadır. Balina keşfedüdiği oranda, onu keşfedenlerden uzaklaşır. Yaşam ele geçirilemez. Pek çok yanılgıdan oluştuğu şüphesi yaygındır. Pek çok simge ve sözcükle tanımlanır, her birinin anlamı kişiye göre değişir. Moby Dick hem güzeldir hem de korkunç. Yajama ve ço ğalmaya dairdir, ama ölümü ve yok oluşu da beraberinde sürükler. Gerçeğin ta kendisidir. Beyazı "hem renksizliği hem de renklerin bütününü anlatır." Her anlama çekilebilirliği ile anlamsızlığı, dünyanın hiçliğini ve boskığunıı da içinde barındırır. S A Y F A CUMHURİYET KİTAP SAYI