27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

OOOF OFF LINE Tanol Türkoğlu (tanolturkoglu@gmail.com) Internet Teknolojileri Derneği 2325 Ocak 2013’te Akademik Bilişim Konferansı’nın onbeşincisini düzenliyor. Bu kez ev sahibi Akdeniz Üniversitesi. Katılımın ücretsiz olduğu konferansta pek çok konuda ücretsiz eğitim kursları da verilecek. Kurs tarihleri ise 1922 Ocak! Cumhuriyetin hastalıklarla savaşı Melek Çolak’ın Aksakallı Havabakan Antal Bey adlı eseri, ülkemizin sağlık tarihine yeni bir tanık getiriyor. Osman Bahadır bahadirosman@hotmail.com CBT 1343/ 12 14 Aralık 2012 Internet Teknolojileri Derneği’nin internetle ilgili her yıl düzenlediği etkinliklerden bir tanesi de Akademik Bilişim Konferansı. Konferansın onbeşincisi 2325 Ocak 2013 tarihleri arasında Antalya’da Akdeniz Üniversitesi’nin evsahipliğinde gerçekleştirilecek. Bu yılki konferansın ana teması olarak “Akdeniz’de Bilişim Fırtınası” seçilmiş. Konferans, internetin tetiklediği değişimin sancılarını ve çalkantılarını anlamayı ve bunlara cevap oluşturmayı hedeflemekte. Her ne kadar adı “akademik” de olsa konferans halka açık ve ücretsizdir. Başta bilgisayar, bilişim, enformatik bağlantılı üniversite bölümlerinin öğrenci ya da akademisyenleri olmak üzere kütüphaneciler, medikal bilişimciler, tarımsal bilişimciler, bilişim hukukçuları, eğitimle ilgili bilişimciler bu konferansta kendi alanlarındaki soru(n)lara cevap bulabilirler. Konferansın özellikle öğrencileri ve meraklı vatandaşları en çok ilgilendirecek kısmı hiç kuşkusuz dört gün boyunca ücretsiz olarak verilecek olan kurslardır. Pek çok konuyla ilgili verilecek bu kurslara katılmak isteyenlerin tercihan yanında bilgisayarıyla gelmesi önerilmekte. Kurs verilecek bazı konu başlıkları “Bilişim Güvenliği”, “Android”, “EPosta Sistemleri”, “Sanallaştırma”, “Bilimsel Hesaplama”, “PHP’ye Giriş”, “Linux’a Giriş”, “Ağ Yönetimi”. Kurslar, konferansın öncesinde 1922 Ocak tarihleri arasında gerçekleştirilecek. Böylece kursa katılanlar konferanstaki diğer etkinlikleri de kaçırmamış olacaklar. Kursların yanı sıra doğal olarak bildirilerin sunulduğu oturumlar, tartışma panelleri ile pek çok firmanın standının yer alacağı bir fuar alanı da konferans kapsamında yer alacak. Tüm bunlar da ücretsiz olup, ilgili herkese açık olacaktır. Bildiriler çok geniş bir spektrumdaki konuları içeriyor. Bilgi Ekonomisi ve Bilgi Toplumu”ndan “Sosyal Ağlar ve İş Dünyası”na, “Veri Madenciliği”nden “Özgür Web Teknolojileri”ne “eDevlet : Türkiye Deneyimleri”nden “EKütüphanecilik”e kadar. Bu çerçevede bazı konu başlıkları ise şöyle: Kriptoloji ve eİmza, Internet Yönetişimi ve STK’lar, Üniversite Bilişim Sistemleri, Mekansal Bilişim, 3G 4G Teknolojileri, Araştırma ve Innovasyon Ağları, İçerik Ağları ve Nefret Söylemi, Virüs ve Spam Filtreleme, Grid Bulut ve Yüksek Başarım, Sosyal Ağlar, Ajax. Görüldüğü üzere enformasyona erişmenin tek yolu Google ya da Yandex gibi arama motorlarına iki kelime yazmak ile sınırlı değil. Bilgi toplumunda bilgi paylaşımını gerçekleştiren pek çok etkinlik de söz konusu. Internet Teknolojileri Derneği’nin bu etkinliği de özellikle ücretsiz olması açısından altı çizilmesi gereken bir emek. Bir yanda akademisyenler bilişim konularıyla ilgili son gelişmeleri, çalışmalarını, görüşlerini bildiri ya da panel marifetiyle paylaşma imkânı bulurken diğer yanda nokta atışı olarak belli konularda organize edilen eğitim kurslarının meraklıların ücretsiz olarak bu konulara genel bir giriş yapmasını sağlayacak olması açısından önemli. Kurs kayıtları 15 Aralık 2012’den itibaren açılacaktır. Kursa kayıt yaptırmak isteyenler bu tarihten itibaren http://ab2013.akdeniz.edu.tr/ web sayfasını kullanarak dilediği kurslara kayıt yaptırabilir. Keza kursa değil de konferansın diğer bölümlerine katılmak isteyenler de ayı web sayfasından kayıt yaptırmalıdır. 15. Akademik Bilişim Konferansı G da doktor başkentin malarya tehlikesinin üstesinden enç Cumhuriyet, kuruluşunun ilk yıllarında geldi. Doktorların orada da çok iyi, mükemmel orgasadece siyasi muhalifleriyle değil, belki ulusun nizatörler ve idari memurlar olduğu belli oluyordu ve varlığı için onlardan daha tahrip edici olan Ankara’da artık malaryanın tamamen üstesinden gelbulaşıcı hastalıklarla da mücadele etmek zorunda kaldiler. Bataklıkları yok ettiler, taşkın bölgelerine dremıştı. Bu mücadelenin büyük bir zaferle biten öyküsü naj yaptılar, bataklıklı, balçıklı çayırların suyunu bone çeşitli yönleriyle dergimizde şalttılar (...) Bununla birlikte yer vermiştik. malarya karşıtı mücadele sadeTarihçi Melek Çolak, geçtice başkentte mükemmel değil, ğimiz günlerde yayımlanan Akaynı zamanda bütün ülkeye yasakallı Havabakan Antal Bey yılıyor. Hamburglu bir üniveradlı eserinde ülkemizin kuruluş site hocası, sömürge hastalıkyıllarındaki bu büyük felakete, larının seçkin uzmanı Martini daha önce bilmediğimiz yeni bir bunu örgütledi. Türk doktorlar tanık sunuyor, bizi meteorolog talimatlarını çok büyük istekle Antal Réthly ile tanıştırıyor. gerçekleştiriyorlar. Yoksullara Genç Cumhuriyet yönetiher yerde devlete ait kinini minin ülkemizde geniş kapsamlı parasız veriyorlar. Bir küçük bir meteorolojik gözlem ağı ve teneke kutuda kullanma talienstitüsü kurması için davet matıyla çok ucuza almak da edilen Macar bilim insanı memümkün. Kinini takvim yapteorolog Antal Réthly, bu görrağıyla 25 tanesini 60 kuruşa evini yerine getirirken keskin satıyorlar. Bununla birlikte bir gözlemci niteliğiyle o günün Meteorolog Antal Réthly yolculuklarımda, devletin sıhTürkiyesi hakkında bize önemli hiye gözleminin ulaşmadığı bilgiler ve izlenimler de aktarıyor. yörelerde de bulundum. Sık Réthly, bilimi kendine rehber alarak yükselmeye sık yetişkin insanlar ve delikanlılar köyde duran otoçalışan genç bir ulusun sorunlarını görür ve anlatırmobilimizin etrafını sarıyorlar ve kinin istiyorlardı. ken, salgın hastalıkların ülkedeki etkileriyle de ilgili Türkiye’yi kırıp geçiren korkunç bir hastalık olan mabaşlıca olarak şunları söylüyor; laryanın sebep olduğu perişanlık yüzlerinden okunu“ 1925 yazında Türk hükümetinin onur verici dayordu. (...) Ankara’da ondan önce çok sayıda malarveti üzerine Küçük Asya’ya gitmeye hazırlanırken ora yalı hasta vardı. Ölüm olayları da sık sık görülüyordu. ya gitmeyenler dahi doğal olarak beni de çok çeşitli Çoğu Avrupalı da hastalığı kaptı. Hatta tropik malarsıhhi öğütle teçhiz ettiler. Gerçekten az kalsın yolcuya bile nadir değildi. 19261927’de ise malaryadan luğum öncesi çiçek hastalığı, kolera, tifüs hatta vebaölüm vakası artık 1 bile değildi.” (s.5253). ya karşı aşı yaptırıyordum. Allah’tan son haftalardaki Réthly, zührevi hastalıkların da önemli olduğunu, hazırlıklar nedeniyle herhangi bir aşılanmaya zamamodern Türk devletinin bu hastalığa karşı da mücanım olmamıştı. Bununla birlikte aletlerimin arasına deleyi başlattığını ve artık kadınların da hastaneye gipaket yaparak yeterli ilacı beraberimde götürüyordum. derek tedavi olabildiklerini belirtiyor. (s.88) Bunlar arasında en gerekli olan 1.25 ctgr.’lik tabletler Bulaşıcı göz hastalıklarının ve yüksek düzeyli çove götürdüğüm 2 kilogram kinin idi. Ben de Türkicuk ölümlerinin büyük tahribatına da dikkat çeken ye’ye, daha doğrusu Anadolu’ya böyle gidiyordum.” Réthly, Türk hükümetinin tüm hastalıklara karşı yü(s.31) rüttüğü ve kazandığı mücadeleden övgüyle söz ediyor. “Ankara bile beş yıl önce kötü tanınmış malarya Böylece Melek Çolak’ın eseri aracılığıyla, yabancı yuvasıydı. 1924’te Ankara’da korkunç derecede sivribir bilim insanının izlenimlerinden sosyal tarihimizin sinek vardı. Mükemmel bir biçimde çalışan Türk Sıh önemli bir evresiyle ilgili yeni bilgiler edinmiş oluyohiye Bakanlığı – sadece doktorlardan oluşuyor, bakan ruz. Modern Türkiye’nin doğuşu “Türkler muazzam çaba ve kararlı çalışmayla modern Türkiye’yi Asya’dan çıkarmaya çabalıyorlar. Şimdiden hayran kalınacak sonuçlar ortaya konuldu. Bu çalışma bir 10 yıllık da değil. Küçük Asya şimdi değişti. Mükemmel ortaokullara ait zihniyet sonucunda yeni nesil Türk, kaderci zihniyetini yenmeye muktedir olacak. Devlet başkanına ve bakanlarına, yabancı uzmanlardan oluşan muazzam bir kadro yardım ediyor. Uzmanların çok zor görevleri var. Çünkü yabancı çevrede idrak daha zor. Çoğu kez, daha az aydın olan ama yine de büyük makamı dolduran, sıklıkla uzmanların yanında daha uzman olmayı isteyen eski Türklerin kıskançlığıyla ve güvensizliğiyle baş edebilmeleri gerekiyor. Mucize kabilinden bir görevle, bugünkü Türkiye’yi yüz yıllık geri kalmışlığından çıkarmak konusunda başarılı olacak olan Gazi Kemal Paşa’nın aydın ve istekli birçok kurmayı var.” (s. 80)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle