18 Haziran 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Üniversitesi’nden Ronald Inglehart’ın liderliğinde yürütülen Dünya Değerleri Araştırması. Bu çalışma devlet daireleri ve ibadet yerleri gibi kamu kurumlarında geçerli olan davranışları izlemekle kalmayıp, kadınların ve çocukların oynadığı rolü de incelemiş. Ülkeler zenginleştikçe (başka bir deyişle orta sınıf nüfusu artıkça) geleneksel ve dini otoritelerin etkisi azal r. Ancak kişisel ve bireysel iyilik konusundaki “Batılı” görüşlerin benimsenmesi daha geriden gelir. İnsanların Maslow’un piramidinde güvenlikten saygınlığa doğru tırmanması gibi, ülkeler de, bireyselci Batılı kavramları tam olarak benimsemeden geleneksel görüşlerden sıyrılırlar. İşte küresel orta sınıf, bu genel gidişatın etkisi altında bazı ortak davranışlar sergiliyor. leri satın almak için para biriktirir, aynı kredi kartlarını kullanır ve çocuklarını aynı okullara göndermeye çalışır. Ancak kamu sektörü tipi orta sınıfın, girişimcilik ruhu, siyasal etki ve yüksek ekonomik büyümeyi devam ettirme becerisi açısından özel sektördekilerle aynı düzeyde olup olmadıkları konusunda kuşkular mevcut. HP’nin Türkiye ve üniversite atağı BREZ LYA ÖRNE Brezilya bu konuda ilginç bir örnek. 2008 yılında tam anlamıyla bir orta sınıf ülkesi haline gelen Brezilya’da, kamu sektörü orta sınıfı ve özel sektör orta sınıfı arasındaki farkı belirgindir. 2008 yılında orta sınıfın genel nüfusa oranının %52’lere tırmandığı Brezilya’da orta sınıf, ilk kez 1960’lı yıllarda devletin kurduğu yeni fabrikaların ve kamu hizmetlerinin arttırdığı istihdamın körüklemesiyle büyük bir sıçrama yaşadı. Dünya Bankası’nın Latin Amerika’dan sorumlu baş ekonomisti Marcelo Giugale bu gelişmeyi şöyle yorumluyor: “Orta s n f, 1960’l y llarda salt piyasa kuvvetlerinin gücünü a an bir h zla geli ti. Bu büyüme, ekonomik büyümenin de il, tamamen devlet politikalar n n bir sonucudur. Gelir e itsizli i ayn anda çok büyük bir h zla artt . 1980’l y llarda gelir e itsizli inin en fazla oldu u ülke Brezilya idi. Bunun sonucunda enflasyon a r yükseldi ve orta s n f giderek yoksulla t . Orta s n f art k kapal toplum yap s na uyum sa layamaz hale geldi ve insanlar yeni teknolojilerle tan makta gecikmedi. Çocuklar n n dünyadaki di er çocuklar n gerisinde kalmas na gönlü raz olmad . Bugün ise orta s n fa dahil olmak isteyenlerin, bunu hak etmesi gerekiyor. K saca devlete bel ba lama devrinin son erdi i art k kabul görüyor. 40 y l öncesinde oldu u gibi devlet art k orta s n f yaratam yor. Bugün orta s n f n yarat lmas nda itici bir güçler olan özel sektör ve küreselle en ticaret, kamu sektörüne göre daha güvenilir ve sa lam bir kuvvet. 2001 ve 2008 aras nda Brezilya dü ük enflasyon ile birlikte uzun süreli bir ekonomik büyüme ya ad .” InterAmerican kalkınma Bankası’ndan Santiago Levy, enflasyonun ekonomi üzerindeki olumsuz etkilerinin minimuma indirilmesiyle insanların daha uzun vadeli planlar yapabildiğini ve kredi kullanma hızının arttığını açıklıyor. Bütün bunlar daha genç bir orta sınıfın –çoğunlukla 30’lu ve 40’lı yaşlarında yatırım yapmalarına olanak tanıyor. Büyümeyi teşvik ederek, emekçi piyasalarını yeniden düzenleyerek Brezilya kayıtlı ekonomide (bu ülkede kayıtdışı ekonomi çok büyük bir paya sahip) büyük bir istihdam yarattı. 2008’in ilk çeyreğinde Brezilya’nın 6 büyük kentinde rekor düzeyde yeni iş yaratıldı. Hükümetin, yoksulları hedef alan Bolsa Familia denilen nakittransferi programı sayesinde Brezilya, kamu sektörünün yarattığı orta sınıf dönemindeki ücret eşitsizliğini tersine çevirmeyi başardı. Gelir eşitsizliğinin ölçütü olan Gini katsayısı 2003’teki 0.628’ten 2008’teki 0.584’e indi. Bu, Gini endeks standartlarına göre toplumsal bir devrim anlamına geliyor. Brezilya’da yeni orta sınıfın yükselişi aslında artan siyasi istikrar ile birlikte ilerliyor. 2010’da yapılması planlanan başkanlık seçimi, aynı yasalar altında üst üste yapılan dördüncü seçim olacak. Benzer bir durum en son 19.yüzyılda yaşanmıştı. Türkçesi: Reyhan Oksay, The Economist, 14 Şubat 09 Ü ÜÇ T P TOPLUM Inglehart üç tip toplum tanımı yapıyor. Birincisi otoriteye karşı geleneksel görüşlerin hâkim olduğu toplum. Bu toplumun üyeleri toplumun ortak değerlerine ve dini inançlarına sıkı sıkıya bağlıdır. İkincisi “modern toplum”dur. Orta sınıfın baskın olduğu ülkeler bu sınıfa girer. Üçüncüsü “postmodern toplum”dur. Bu toplumda bireysel ve öznel iyilik her şeyin üzerinde gelir. Ayrıca genel tavır, otoritenin her çeşidinin hafife alınması ve önemsenmemesi doğrultusundadır. “Modern toplum” ekonomik büyümenin ve ilerlemenin önemini kavramıştır. Bu toplumun üyeleri • Geleneksel kurulu düzeni kabul etmeye yanaşmaz; yasalara ve haklara öncelik tanır. •Siyasi görüşlerin tartışılmasına sıcak bakar. •Çocuklarının kendilerini her açıdan aşması gerektiğini düşünür. •Ayrıcalığa değil, liyakate inanır. •Miras değil, rekabet ortamındaki emek daha değerlidir. •Aşırı tüketime değil, tutumluluğa prim verir. •Toplumsal çabayı değil, bireysel başarıyı alkışlar. Kısaca bu toplum yeni orta sınıfın toplumudur. ORTA SINIF T PLER Şimdiye dek orta sınıfı homojen bir grup olarak ele aldık. Ancak “Middle Class: A History” isimli kitabında Lawrence James, orta sınıfı karmaşık, dağınık ve sürekli olarak evrim geçiren bir organizma olarak ele alıyor. Johns Hopkins Üniversitesi’nden Kelle Tsai ve Hindistan Kültürel İlişkiler Konseyi genel direktörü Pavan Varma, orta sınıfın başlıca iki çeşidi olduğunu ileri sürüyor. Biri devletin faaliyetleri sonucu yaratılan orta sınıf, diğeri özel sektörün çabalarıyla yaratılan orta sınıf. İlk gruptakiler kamu sektöründe çalışan yöneticiler, beyaz yakalılar, mali müşavirler, memurlar, öğretmenler ve doktorlardan oluşur. İkinci grup özel firmaların yöneticileri, çalışanları ve küçük işyeri sahipleridir. Bu grupların birbirlerinden ne kadar farklı olduğunu anlamak için davranış şekillerine bir göz atmak gerekiyor. Kamu sektörünün yarattığı orta sınıfın tüketici olarak davranışları, aslında özel sektörün tetiklediği orta sınıftan pek farklı değildir. İkisi de aynı marka ürünleri satın alır, aynı tür ev lkemizde masaüstü bilgisayar üretimini Çorlu’da gerçekleştirmek için yatırım kararı aldığı açıklanan Hewlet Packard (HP), üniversitelerin yanında yer alan HP, üniversitelerine ihtiyaçlarına yönelik olarak, sanallaştırma, veri depolama, kablosuz iletişim, mobil yaşam ve akıllı baskı çözümleri ve kampüs için laptop sunuyor. Bilgi işlem kaynaklarının paylaşımlı bir havuz haline getirilmesi anlamına gelen HP’nin sanallaştırma çözümü, tek bir sunucunun pek çok sunucu gibi işlev yapacak şekilde bölünmesi olarak açıklanıyor. Sanallaştırma sayesinde üniversitelerin hem bilgi işlem güçlerini artırabileceği, hem de enerji ve mekân kullanımından tasarruf sağlayabileceği belirtilmekte. Enerji kaynaklarının korunması amacıyla HP yeni yazılım ve hizmetlerini pazara sundu. HP'nin çözümleri: • HP Integrity sunucuları için çoklu işletim sistemi temelli HP Sanal Sunucu Ortamının genişletilmesi • Vmware ve HP ProLiant Essentials Sanallaştırma Yönetimi yazılımını içeren yeni bir paket çözüm • Yeni bir ağ konsolidasyon hizmeti Verilerin ihtiyaç anında hızla bulunması ve gerektiği şekilde korunması önemli. Her türlü yazışmanın ve bilgi paylaşımının eposta ile yapılması sonucunda bu alandaki veri hacmi de her geçen gün katlanarak artıyor. Eposta sisteminin pek çok kuruluş ve işletmede dosyalama ve arşivleme sistemi haline gelmesiyle de buradaki verilerin değeri yükseliyor. Ancak bu büyüme ve değer artışına eposta sunucuları ve mevcut veri depolama sistemlerinin kapasitesi yeterli değil ve veri koruma ve yedekleme üniversiteler için önemli. HP bu alanda fiber kanal ve iSCSI'nin de dahil olduğu SAN, orta ölçekli harici disk dizisi, teyp sürücüsü ve otomasyon cihazında üniversitelere My first SAN (İlk Veri Depolama Ağım); Easy as NAS (En Kolay Çözüm NAS; Ultimate Business Protection (İşinize Maksimum Koruma) çözümlerini sunuyor. Giderek özgürleşen dünyada kampus hayatı çoğunlukla hareket halinde geçiyor. Öğrenciler ve öğretim üyeleri bu koşuşturmaca içinde dizüstü bilgisayarlarını sürekli yanlarında taşıyorlar. Ancak genellikle bu kullanıcıların dizüstü bilgisayar kullanmaktaki amacı sınırlı kalıyor. HP de standart dizüstü bilgisayarlar kadar yararlı ve kullanışlı ama daha uygun maliyetli, üstelik çok daha küçük ve hafif olan HP, 1,27 kg ağırılğında 2133 MiniNote dizüstü bilgisayarını geliştirdi. Küçük boyutlarına rağmen içinde barındırdığı 3D Drive DriveGuard sayesinde sabit sürücünün ve içindeki bilgilerin sürekli güven içinde olmasını sağlıyor. CBT 1146/ 7 6 Mart 2009 AKADEMİK BİLİŞİM HP’nin sponsor olarak destek verdiği Akademik Bilişim 2009, 11 13 Şubat tarihlerinde Şanlıurfa Harran Üniversitesi’nde gerçekleştirildi. Üniversitelerde bilgi teknolojileri konusunda ilgili grupları bir araya getirerek, bilgi teknolojileri altyapısı, kullanımı, eğitimi ve üretimini tüm boyutlarıyla tanıtmak, tartışmak, tecrübeleri paylaşmak, ve ortak politika oluşturmak amaçlarıyla ulusal boyutta düzenlenen Akademik Bilişim 2009 konferansına bine yakın bilişim profesyoneli katıldı. Bildiriler, eğitim seminerleri ve yapılandırılmış çalışma grubu/açık oturum türü etkinliklerin yapıldığı Akademik Bilişim 2009’da HP ve Yetkili İş Ortağı Mega Bilgisayar da yer aldı. Mega Bilgisayar, Kayseri ve bölgesindeki firmalara, en uygun çözüm ve hizmetleri ulaştırıyor HP İşistasyonları ve İnce İstemciler Kategori Yöneticisi Ali Oktay Ortakaya sunumunda istemci sanallaştırmasıyla daha iyi yönetilen, esnek, güvenli çalışma ortamlarının eğitim kurumlarına katacağı faydaları, kütüphane, laboratuvar ve idari işler departmanlarındaki uygulamalarla örnekledi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle