25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

BİLİM DÜNYASINDAN K I S A KANSER HÜCRELERİNE İNTİKAM EMRİ Illinois Üniversitesi bilim adamları, kanser hücrelerini intihara zorlayan sentetik bir molekül ürettiler. PAC1 olarak isimlendirilen molekül, aktif olmayan Procacpase3 proteinini, etkin "idam enzimi" Caspase3’e dönüştürerek programlanmış hücre ölümünü harekete geçiriyor. Bu süreç doğru dürüst çalışmayan hücrelerde otomatik olarak bulunurken, sorumlu sinyal yolu kanser hücrelerinde bozuktur. Kötü huylu hücreler bu nedenle sürekli bölünerek tümör olarak gelişiyorlar. PAC1 molekülünün keşfiyle bir dizi kanser hastalığına yeni tedavi yöntemleri geliştirebileceklerini uman bilim adamlarının konuyla ilgili araştırma yazısı Nature Chemical Biology dergisinde yayımlandı. Araştırmayı yöneten bilim adamı Paul Hergenrother bu keşfi yapabilmek için Seul Ulusal Üniversitesi ve Ulusal Toksikoloji Araştırmaları Merkezi bilim adamlarıy H A B E R L E R adamları kimi hastaların PAC1 terapisine daha iyi yanıt verebileceklerine inanıyorlar. arızalanabileceğini söylüyor. Bilim adamları bu nedenle bu tür sistemlerin sadece nükleer patlama gibi acil durumlarda kullanılmasını tavsiye etmekte. sfenksler, Luksor ve Karnak tapınaklarını birbirine bağlayan sütunlu yola ait. Araştırmacılar şimdi sfenkslerin daha önce bulunan dört kafayla uyumlu olup olmadığını kontrol edecekler. Bu beş sfenks dışında bilim adamları ayrıca, Luksor havaalanına giden yol üzerinde çiçeklik ve çiçekliğe bağlı sulama yolları da bulmuşlar. Mısır’ın en büyük kutsal alanı olan Karnak Tapınağı’nın inşası, günümüzden 4000 yıl önce başlamış ve Roma döneminde tamamlanmıştı. UYDULAR ELEKTROMANYETİK KALKANLA KORUNACAK Amerikan Savunma Bakanlığı’na bağlı DARPA araştırma dairesi, Amerikan Hava Kuvvetleri’nin bilim adamlarıyla birlikte LUKSOR’DA BAŞSIZ SFENKSLER BULUNDU Arkeologlar Mısır’ın Luksor kentinde beş tane başsız sfenks buldu. Kahire Eski Eserler Dairesi’nden yapılan açıklamaya göre ŞEMPANZELERDE ÖĞRENME VE ÖĞRETME YETİSİ KANITLANDI Atlanta’daki Emory Üniversitesi’nde Victoria Homer yönetiminde çalışan araştırma ekibi, insansı maymunların da öğrendiklerini diğer hayvanlara aktarabildiklerini kanıtladı. Bilim adamları deneyler sırasında şempanzelere bir dolabın içindeki yiyeceklere ulaşabilmeleri için kapağın ne şekilde açıldığını öğretmişler. Kapağı açmayı öğrenen şempanzeleri izleyen diğer hayvanlar da sadece gözlemleyerek kapağa la birlikte 20.500 farklı yapıdaki sentetik bileşimlerin Procaspase3’ten Caspase3’e dönüşebilirliğini araştırdı. Bilim adamları daha sonra PAC1’in kalınbağırsak kanser hücreleri üzerindeki etkisini kontrol edince Procaspase3 seviyesinin kanser hücrelerinde sekiz hatta bazı durumlarda 20 misli yüksek olduğunu görmüşler. Sağlıklı insanlardaki Procapspase3 seviyesinin düşük olması, PAC1’i intihar komutu vermeyecek şekilde etkilemekte. Procapspase3 ne kadar çok ise hücreler PAC1’e karşı bu kadar duyarlı oluyor ve hücreler çok az molekülle bile kendi kendilerini imha ediyorlar. Bazı hastaların hücrelerinde Procaspase3 farklı seviyelerde bulunduğu için bilim CBT1017/4 15 Eylül 2006 dünyaya yakın iletişim uydularını parçacık yağmurundan koruyacak elektromanyetik bir kalkan önerdiler. Yoğun enerji yüklü parçacık yağmurları düzenli olarak Güneşin etrafındaki taçta (korona) meydana gelen patlamalarla oluşmakta. Yeni Zelandalı araştırmacılar bu tür bir koruyucu kalkanın kablosuz iletişime yarardan çok zarar verebileceğinden endişeliler. Amerikalı bilim adamlarının niyeti, dünyamızın VanAllen kuşağına (dünyamızı tehlikeli ışınlardan koruyan kuşak) 20 kilohertz frekansında elektromanyetik dalgalar göndermek. Düşünceye göre bu dalgaların alanları, parçacık yağmuruyla meydana gelen ve burada biriken yoğun enerji yüklü elektronları kuşaktan kopararak atmosferin üst tabakalarına savurabilir. Bu şekilde kuşağın etrafındaki 250 kadar uydunun elektron çarpışmalarından korunabileceği tahmin edilmekte. Fakat Otago Üniversitesi’nden Craig Rodger ve ekibi, şimdi üst atmosfer tabakasındaki ilave elektronlar yüzünden iyonosferin, radyo dalgalarını yutabileceğini hesapladı. Oysa modern iletişim teknikleri, iyonosferin radyo dalgaları yansıtmalarına dayanır. İşte bu nedenle de elektromanyetik kalkanın iletişimi aksatabileceği düşünülmekte. Rodger, havayolu iletişimi kadar GPS sistemlerinin de günlerce iklim araştırmaları ALKOLİKLERİN BEYİN FONKSİYONLARI YENİLENİYOR İçki alışkanlığından kurtulan insanların beyin fonksiyonlarının yenilendiğini saptayan bilim adamları, mekânsal bilgilerin işlendiği bölgedeki işlevin, alkolden uzun yıllar uzak durulması halinde bile yenilenmediğini görmüşler. Orta yaştaki yüz kişiyi inceleyerek bu sonuca ulaşan bilim adamları şimdi 50 yaşından sonra alkolü bırakan insanlarda da iyileşmenin yaşanıp yaşanmadığını araştıracaklar. Alkolün sinir sistemi üzerinde olumsuz etki yaptığı uzun bir süredir biliniyordu. Ancak alkolün bırakılmasından uzun bir süre sonra hangi bilişsel yetilerin yenilendiğini araştırmacılar yeni öğrendiler. Araştırma çerçevesinde 96 deneğin uzun ve kısa vadeli belleği, reaksiyon süresi, mekânsal bilgi işlemi ve konuşmayla ifade yetisi kontrol edilmiş. Deneklerin yüzde 50’si altı ay önce alkolü bırakmıştı, diğer yarısı ise hiç alkol içmemiş ya da ender olarak içmişti diyen bilim adamları bu iki grup arasındaki bilişsel yetiler arasında genel olarak bir fark olmadığını görmüşler. Eski alkol bağımlılarında sadece mekânsal bilgiyi işleme yetisi yenilenmemişti. Oysa bu yeti, otomobil sürme gibi gündelik etkinlikler için gereklidir. Bundan sonraki araştırmalar elli yaşın üzerindeki eski alkol bağımlılarıyla yapılacak.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle