25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

T A R T I Ş M A E Dl T Ö R E M E K T U P Doçent olabilmenin farklı yöntemleri Rejık Yığıt* Objektifliğin objektifliği Bulent Uluğ* | ılım ve Teknık ekınızde Turkıye kayınaklı yurtdışı yayınlar konusundakı 'yazıları ılgıyle ızlıyorum Bu yayınların ozellıklerı ıçerdıklerı çalışmaların ulke ıçersınde gerçekleştırılmelerıdır ve bılımsel potansıyelımızın bır gostergesı olmaları açısından da son derece onemlıdırler Unıversıtelerımızi ve fızık bolumlerının2,3 bılımsel etkınlıklerı karşılaştırmalı şekılde dergınızde ele alınmıştır Kendılerını bu çahşmalarmdan dolayı kutlarım Ancak, nıtelık ve olanaklar açısından çok buyük farklılıklar gösteren unıversıtelerımızın, bu farklılıkları ıçeren daha obfektıf bır yöntemle değerlendırılerek sıralanmalarına ve çeşıtlı olanakların dağıtımında da bu sıralamanın goz önune alınmasında buyuk faydalar vardır öğretım uyesı başına duşen yayın sayısının her ne kadar bır flkır verıyorsa da, unıversıtelerın bırbırlerıyle karşılaştırılmasından çok, bır unıversltenın bılımsel etkınlık ve dınamızmının zamanla nasıl değıştığının ıncelenmesınde daha yararlı olacağına ınanıyorum Aksı durumda, 100 m engellı ve engelsız koşan ıkı atletın sadece koşu surelerıne bakılarak sınıflandı rılması gıbı bır durumla karşı karşıya kalırız kı bu da zaten yok denecek kadar az olan araştırıcı potansıyelımızın yılgınlık ve bıkkınlık ıçerısıne duşmesıne neden olabıliı* Bu gıbı çalışmalarda goz onune alınması gerektığıne ınandığım esaslardan bırıkısı uzerınde durmak ıstıyorum 1 Araştırma ve bunun sonucunda yayın yapmak çalıştığınız kuruluşun belırlı bir araştırma altyapısına sahıp olması ıle yakından ılışkılıdır Unıversıteler arasındakı bu konudakı farklılıklar verı eksıklığı nedenıyle de olsa, goz onune alınmadığı ıçin taşra unıversltelerındeki araştıncılar ıle buyuk unıversıtelerımızdekı araştıncılar aynı altyapı olanaklarıyla çalışıyorlarmış gıbı ele alınmaktadır Objektif bır değerlendırme ıçın altyapı faktoru, sadece bolum bazında değıl, o unıversıtede konuyla ılgılı ola bılecek olanakların tumu göz önune alınarak belırlenmelıdır örneğın Tıp fakultesındekı bır tomografı sıstemı fen edebiyat fakultesının fızık ve kımya bolumlerındekı araştıncılar ıçın araştırma altyapısı anlamına gelmese de, muhendıslık fakultesındekı elektron mlkroskopu veya bıyolojı bolumundekı bır sonıfıkator çalışmalarında fıılen kullanabıleceğı araştırma olanaklarıdır 2 Ulkemız koşullarında, atyapıya ulaşmadakı zorlukların da göz önune alınması gerektığı duşuncesındeyım Olanakların odaklandığı unıversıte ve yorelerde kışısel surtuşme ve çekememezlık gıbı nedenlerle bunlara ulaşmada zorluklar yaşanabllır Bu sadece o bnıversıte elemanlarının değıl herkesın karşılaştığı toplumsal bır ger çeğımızdır Uzerınde durmak ıstedığım daha olçulebılır olan araştırma altyapısına ulaşmadakı coğrafı uzalıktır Bır omek vermek gerekırse, Ankara'dakı A unıversıtemızde bulunan alet ve/veya kutuphaneye A unıversıtesının bır elemanının, Anka ra'dakı B unıversıtesının elemanının ve Van'dakı unıversıtemızdekı oğretım ele manının ulaşması ıçın harcaması gereken zaman, maddı olanaklar ve de tartışma/danışma kolaylıkları karşılaştırılamaya cak derecede farklıdır Bu gıbı etmenler şuphesız bır çalışmanın değerını belırlemez Ancak, çalışma ıçın gereklı ıstek, şevk ve entelektuel dınamızmı etkıleyerek akademık refıieksınızı ve yarıştakı sıranızı belırler' 3 öğretım elemanı başına duşen fıılı haftalık ders saatı goz önune alınması gereken olçulebılır bır başka nıcelıktır Kuçuk taşra unıversıtelerınde haftada 2025 saatlık fıılı ders yuklerı alışılmış yuklerdır ve sanıldığının da aksıne mutlaka ekders ucretı ıçın yuklenılmemışlerdır Bır zorunluluktan kaynaklanır ve bundan bır, en fazla ıkı yarıyıl araştırma amacıyla kaçılınabılınmektedır Ayrıca, bu unıversıtelerımızde bılmem hangı program açılacağı zaman öğretım elemanlarının goruşlerını ön plana çıkartan ıdarı anlayış olmadığı ve oğretım uyesı sayısında da bır artış gerçekleşme dığınden ders yuklerı arttıkça artmaktadır Bunu, haftada 7 8 sautlık ders yuku ıle yapılan senede 45 yayın ıle haftada 20 25 saatlık ders yuku altında gerçekleştırılen 12 yayın aynı olçekte değerlendırıl mesının doğru olmayacağını vurgulamak ıçın belırtmek ısterım Bu esaslar göz onune alındığı takdırde bazı taşra ve buyuk unıversıtelerımız arasında bılımsel uretkenlık açısından pekde buyuk farklılıklar olmadığı görulecektır. Mevcut venlerde bıle bu durumu görmek mumkundur Ancak, uretkenlık ve dınamizm kışısel olmaktan çıkıp kurumsallaştığı ölçude değerlı ve sureklı olur Bu bakımdan taşra unıversıtelerımızın durumu, genel durumlarından çok daha ıç karartıcıdır Bu kavramları kışılığının parçası yapabılmış buyük unıversıtelerımız ıse ancak bırkaç tanedlr Yayın ve dığer bılımsel etkınlıkler açısından unıversıtelerimızde buyuk bır eylemsız kıtlenın varlığına da değınmek ısterım Bulundukları ortamlarda uyuşturucu etkı gösteren ve kurumlarını hantallaştıran bu kıtlelerın dağılımları konusunda yapılacak çalışmalar da en az dığerlerı kadar onemlı sonuçlar vereblllr llginç olan da, ozellıkle taşra unıversıtelennın bır kısmının, bılımsel açıdan tam maaşla emeklılık hayatı yaşayan bu kışılerce duzluğe çıkartılmak ıstenmesıdır Bu durumda da, kurumsallaşma ıle kadrolaşma kavramlarının yer değıştırmesı çok doğaldır * Doç. Dr. Inönu Unıversıtesı Kaynaklar 1 E Yurtsever ve H Karaaslan, CBT, 349, Kasım 1993 E Yurtsever ve H Karaaslan, CBT 352 Aralık 1993 "Rakamlarla Tur kıye'de Bılım Dızisı", CBT NısanMayıs 1995 2 Y Elerman ve S Sultansoy, CBT 449 Ocak1996 3 "Evet Objektıflık Şarttırl" CBT 462, Ocak 1996 1 7 Şubat 1996 tarıhlı 465/4 sayılı Cumhurıyet Bılım Teknık'te "Böyle Gerekçe Olabılır mı?" başlıklı ısımsız bır yazı yayımlanmıştır Bu yazıda ısmım behrtılerek, şahsım hakkında gerçek dışı suçlamalarda bulunulmaktadır Bu nedenle, konunun aydınlatılması gereğı ıle ce vap hakkımı kullanmak ıstıyorum Dr Levent Ertuğrul, Yuksek Lısans ve Doktora çalışmalarını, danışmanlığım altında yaptı Hıç şuphesız kı, her hoca bırlıkte çalıştığı gencın başarılı olmasından buyuk mutluluk duyar Ancak, bu kışı çalışmanın onemını yeterınce cıddıye almıyorsa, bu durumda onu ıkaz etmek de yıne hocasının görevıdır Adayın bılımsel dosyasının yetersız bulunmasında bırıncı etken, çalışmalarımn sayısal olarak az olmasıydı Toplam 9 adet olan yayınlarının bırı, yuksek lısans, 2 tanesı de, doktora tezlerınden alıntıydı Tenkıt etmış olduğum ıkıncı nokta ıse çahşmalarınn her bırının, başka başka konulara aıt olmasıydı Bılımle uğraşan herkesın bıldığı gıbı, çok farklı ve bırbırıyle ılgısız konularda çalışan kışılerın, bılgılerı son derece yuzeyseldır Oysa lyı bır bılım adamının, belırlı konularda yoğunlaşması gereklidır Adayın tez çalışmalarını yuruttuğum dönemlerde, bırlıkte yayınlar yapılmış olması doğaldır Kaldı kı, muşterek yayın sayısı sadece 2 dır Adımın bulunduğu ve adayın askerlık dönemınde yapmış oldu ğu belırtılen bır uçuncu çalışma, onay vermedığım halde haberım olmadan yayımlanmıştır. Çalışmayı, verılerın yanlışları dıkkatımı çektığı ıçın onaylamamıştım. Buna rağmen yayından, an cak 4 yıl sonra doçentlık dosyasında görerek haberdar oldum Gereken gırışımde bulunarak (aynı dergının 1995 (2) sayısın da) ısmımın çıkarılmasını sağladım Yazıda ılerı surulduğu gıbı yayınların ozgunlu ğu konusunda da karşıt goruşte olduğu mu belırtmem gerekmektedır Yayınlannın kalabalık çalışma gruplarıy la olması, kendısıne fazla uğraş vermeden bır eser kazandırmıştır Çalışmalar, araştırma grubu ıçın özgun olmakla beraber, adayın çalışmaya katkısı önemsiz denecek kadar azdır ödul aldığı belırtılen çalışma ıse Prof Dr Ayhan Ulubelen'ın baş kanlığında benım de ıçınde bulunduğum 3 Prof ve 3 asıstanın katılımıyla yapılmıştır Çalışmanın odul almış olması grubun ba şarısıdır Boylesıne kuçuk hesaplar peşınde olan ve bılımsellığını yetersız buldu ğum bır ınsanın, akademık karıyerde ılerlemesınde onay verebılmem bılımsel ahlakıma ve prensıplerıme aykırıdır. Sı nav gunu adayın bılımsel dosyasının red dedılmesınde ortak göruş araştırmalarının sayısal ve nıtelık olarak yetersızlığı ol muştur Aday, sonucu oğrenmesıyle, bu yetersızlığı ortebılmek ıçın, savunduğu goruşu uygulamaya geçırmıştır 8 Kasım 1994 tarıhınde I U Rektorluğu'ne 14 Kasım 1994 tarıhınde de ayrıca, Unıversıteler Arası Kurul Başkanlığı'na hakkımda ıdarı dısıphn soruşturması ısteğınde bulunmuş tur Sunulan yazının ıçerığınde, bır asısta nın hocasına karşı, son derece uygunsuz ve onur kırıcı suçlamaları bulunmaktadır Unıversıteler Arası Kurul Başkanı'nın konuyla ılgılı, başlattığı soruşturmada, olumlu rapor yazan, Sınav Jurısı Başkanı'ndan bılgı ıstenmıştır Verılen cevap aynen şu şekıldedır. "Dr Levent Er tuğrul'un, Prof Dr Refık Yığıt'ın kışısel konulara gorerek sınavının tarafsız bır bı çımde yapılmasını engellemıştır" ıddıası gerçek dışıdır Sonuçta Dr Levent Ertuğrul'un bılımsel çalışmalarının "orıjınal bılımsel araştırma ve yayınlar nıtelığınde olmadığı", kendıne aıt yeterlı yayını bulunmadığı, yurtdışında kı son yılda yapılan ve yayınlanmak uzere kabul edılen, farklı konulardakı çalışmaların da, çok kısa surede hazırlanmış olması nedenıyle adayın fazla bır katkısının olmayacağı, dolayısıyla kendısıne maledıle meyeceğı göruşu çoğunluk kazanmış, 5 jurı uyesınden 3 aleyhte oy ıle (oy çokluğu ıle) yetersız bulunmuştur Olumlu oy veren dıger ıkı uye de adayı çok başarılı bulmamışlar sınava gırebılır şeklınde sınıra yakın bır goruş belırtmışlerdır" Sınavda usul yonunden de bır yanlışlığın olmaması nedenıyle, I U Rektorluğu ve Unıversıteler Arası Kurul "Prof Dr Re fık Yığıt hakkında dısıphn soruşturmasına gerek olmadığı kararına varmıştır Aday sonucu begenmemış olacak kı, bu sefer de hocası hakkında tazmınat davası aça rak, davayı Danıştaya ıntıkal ettırmıştır Danıştay, 3 kışılık yenı bır bılırkışı heyetı nın kurulmasını ve dosyasının yenıden ıncelenmesını ıstemıştır llginç olan nokta, yenı oluşturulan jurı ıçın "tarafsız" ıfadesı nın kullanılmasıdır Dr Levent Ertuğrul un 1993 ve 1994 yılları ıçınde ıkı kez, tamamen farklı ıkı ayrı jurı tarafından yetersız bulunması, jurı uyelerinın tarafiı olmasıyla mı ılgıliydı? Aynı dosyanın toplam 8 Prof tarafından reddı, olumlu oy veren profesorlerın de adayı başarılı bulmayıp sınava gırebılır dıye şans tanımış olmaları tarafsızlığı belırtmez mı? özetle 10 profesörun yeter sız bulduğu bır dosya, her nasılsa yenı kurulan jurı uyelerı tarafından başarılı olarak ılan edılmıştır Bu sonuç kararın, dosyanın yeterınce ıncelenmeden, bazı etkılı kışılerın ısteğı doğrultusunda alındığı, ızlenımını vermektedır. Nlıtekım, bu baskı eylemının |urımızde bulunan tum profesörlere yapıldığı bılınmektedır Yıne çok ılgınçtır kı, aynı baskı olayı, daha son ra kurulan bılım sınav jurısı uzerınde sur durulmuştur Ancak, aday yıne başarılı olamamıştır Unıversıtelerımızın bılımsel ve kışılık ozellıklerı ust duzeyde olan oğretım uyelerıne ıhtıyacı olduğu goruşundeyım * Istanbul Tıp Fakultesı Fızyolojı Anabılım Dalı "Universite" ve "Yukseltilmeler" I . "Elıt Unıversıteden Kıtle Unıversıte sıne (CBT, 445)" "Unıversıte" kelımesının anlamından unlu bır bılım kışımız bunu "evrenkent? 1 " olarak bıle çe vırmıştı tutun da evrımme, ç a ğ d a ş amacının ne olduğuna ve bunun nasıl gelışmesı gerektığıne kadar, yırmı yıldan fazladır dostlarımla paylaştığım ve kımı yazılarımda değındığım hususları bu kadar tam ve guzel olarak ve (ne yazık kı) cesaretle ıfade eden, "mukemmer denebılecek bır yazı Bravo Gul Batuş! Bu yazıyı "unıversıte" ıle ılgılenen herkese salık verırım Bu yazıya, vurgulamak amacıyla ufak bır ekleme yapmak ısterdım On yıla yakın bır sure önce Sayın Mumtaz Soysal'ın "utanmasam savunacağım" dedığı seçkıncılık (elıtızm) ıçın O'na demış oldu gum gıbı, "seçkıncılık ancak seçkınlerı çoğaltmakla yok edılebılır, bu ıse kıtle eğıtımıyle olamaz1" II. "Akademık Yukseltme ve Atamalara aıt mınımum Krıterler, CBT, 439 ve 440" Bu çalışma ıçın de sayın Macit Toksoy, Cahıt Helvacı ve Üner 4694 mız 23 Hazıran gunu Ankara'da TUBA (Turkıye Bılımler Akademısı) tarafından aynı temayı ışleyen bır panel duzenlen dı Konuyu paneldekıler ve dınleyıcıler çeşıtlı yonlerıyle ırdeledı Bu meslekdaş larım orada olsalardı ışın ozunde aynı kaygıların paylaşıldığını goreceklerdı Ama onlar orada olmadıkları halde sonuçta yapılması gerektığı uzerınde duru lan onemlı bır ışı mukemmel olarak ger çekleştırmışler Ancak, sundukları kuralların her bırı ıçın aynı fıkırde olduğumu demek ıste mıyorum Ama konu bu değıl Çalışma tutarlı bır kurallar zıncırını, sağlam ve çok lyı ıfade edılmış gerekçelerle eksık sız olarak sunmakta Ayrıntılar her kurum ıçın farklı olabılır ama bu gırı krıter ler koymak ısteyen bır kurum ıçın daha yararlı bır ornek duşunemıyorum Daha sı, gerekçelerın hazırlanması ve ıfadesı bakımından TBMM'nde yasa hazırlayan ve yazanlara da ornek almaları ıçın kuvvetîe salık verırım, zıra şımdıye kadar okumuş olduğum bırkaç yasa gerekçe sı, ne yazık kı yasadakı sozlerın tekrarlanmasından pek fazla ılerı gıtmıyor v Ipakoğlu'nu yurekten kutlarım Geçtığı Omur Akvuz
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle