Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
OKYANUS BİLİM Gömük okyanus keşfedildi ules Veme roket uçuşunun, denizaltının ve televizyonun icadını önceden haber verme konusunda ün yaptı. llk baklşta Verne'in Dünyanın Merkezıne Seyahat kitabında öngörülenlerin fazla gerçekleşme şansı yokmuş gibi görünür. Profesör Otto Lidenbrock ve yeğeni Axel yeraltında gezogenimizin çukur olduğunu keşfederler. Ama Lıdenbrocklar aynca geniş bir yeraltı okyanusu boyunca gemi ile seyahat ederler. Şimdi jeologlar Verne'in orada bir iz üzerinde olduğunu düşünüyorlar. Araştırmacılar, bir zamanlar fturu kayadan başka bir şey bulunmadığını düşündükleri yerde, yeraltının derinliklerinde (250 mil) dünyanın evriminde anahtar rol oynamış olabilecek çok büyük su rezervlerinin belirtilerini keşfediyorlar. 1960'lar ve 1970'lerde tektonik teorisi kesin ve açık olarak formüle edilirken, birçok araştırmacı suyun yeraltından gidebileceğini ama çok uzağa değil söylüyordu. Dünyanın kabuğunu oluşturan tabakalar okyanus sırtlarında yukarı fışkıran sıcak mağmadan oluşurlar ve bir başka tabaka ile karşı karşıya gelinceye kadar bir' konveyör kayışı gibi hareket ederler; bu noktada iki çarpışan tabakadan biri "subduction" denen bir süreçte dünyanın mantosunun içine dalabilir. Deniz suyu çeşitli aşamalarda bu konveyör kayış üzerine sıçrar. Sırttaki sıcak kayanın kristal yapısı içinde yolunu açar ve kendini kaya soğudukça açılan deliklere sıkıştırır. Sonraki milyonlarca yıl içinde, tabaka sırttan uzağa hareket ettikçe, üzerine sürekli olarak ağır organik madde yağar ve onu içi su dolmuş tortulu kayadan oluşan bir tabaka İle kaplar. Bu plak sonunda dünyanın Iç kısımlanna daiınca suyun çoğu onunla birilikte aşağı gider. J Eski okyanuslar aslâ ölmezler: 250 mil aşağıda bulunan yeryüzünün manto kayasının içinde dağınık fosil şeklinde saklamrlar malar, bir tabaka mantonun içine batarken suyu tutan yeni kaya aşamalan olduğunu açığa çıkarıyordu. Derinde su rezervleri olması anlaşılır hale geldi. vaş hareket ettıği her biri yüzlerce mil genişlikte iki bölge buldular. Bu kaya ısısı veya bileşimlerindeki normal farklılıkların üretebileceğinden çok daha fazla bir yavaşlamadır. Bu, sismik dalgaların gerçekte erimiş kayanın ıçinden geçerken uğradıklan türden bir yavaşlamadır. Nolet, "Kayalar yaylaıia Gömülmüş okyanusun keşfı yükselen bir dar sıcak kaya idi. Sıcak noktalar bazen kabuğun dışına çıkar ve volkanlar yaratır; Doğu Avrupa'nın üzerinden geçtiği nokta şimdi Sicilya'daki Etna Dağı'nın altındadır. Ama Doğu Avrupa'nın altında, kaya sorgucunun tüm yaptığı, katı mantoyu ısıtmak ve suyu fazla olan ve bu yüzden kolayca eriyebilen bölgeleri eritmekti. Nolet, Doğu Avrupa'nın altındaki sismik olarak yavaş iki bölgenin milyonlarca yıl önce serbest bırakılan sudan oluşmuş ve orada sıkışmış bir su okyanusuna sıcak noktanın çarptığı yerler olduğunu söylüyor. Bu kaya, gizli okyanusun bölümlerini deprem bilimcilerinin araştırmasına sunan bir el feneri gibiydi. Su içeri çekiliyor Son zamanlara kadar suyun daha sonra hızla yukarı geri geldiği düşünülürdü: Jeologlar, tabakanın 60 mil derinliğe dalışına kadar yükselen basıncın kayayı sünger gibi sıkacağını, deliklerini tıkayıp onu su içln hiçbir yeri olmayan yeni ve daha yoğun bir devreye geçmeye zoriayacağını hesaplıyorlardı. Serbest kalan su yukarıdaki kayanın içerisine yükselecekti. Buzun üzerine serpilmiş tuz gibi su kayanın erime noktaanı büyük ölçüde düşürecekti. 0 zaman tabakalann sürtünmesinden çıkan ısı kayayı eritecek ve mağma atmosferin içine su buharı çıkaran volkanları şekillendirmek üzere yüzeye yükselecekti. Daha sonra su toprağa yağacak, okyanusa akacak ve sonunda mantonun içine geri emilecekti. Bu düşünce 1980'lerin ortasında bir sarsılma geçirdi. Jeologlar hesaplamalannı düzelttikçe "subduction" bölgesi volkanlarından dışarı gelenden çok daha fazla suyun yeryüzünün içine çekildiğini keşfettiler. Ayrıca yapılan yeni araştır Şimdi ise su rezervlerinin gerçekten var olduğu konusunda belirtiler var. Kanıtların bir kısmı esas olarak araştırmacılara dünyayı tarama imkanı veren bir teknik olan sismik tomografiyle sağlanıyor. Deprem dalgalan soğuk ve yoğun olan kayada hızlı, sıcak olan kayada daha yavaş ilerler. Birçok değişik sismometrede alınmış değişik depremlerden elde edilen sismik dalgaları analiz eden bir bilgisayar, dünyanın iç kısmının üç boyutlu bir resmini aynntılanyla oluşturabilir. Princeton deprem bilimcileri Guust Nolet ve onun öğrencilerinden Alet Zielhuis geçenlerde Doğu Avrupa altındaki mantonun tomogramlannı yaptılar. Orada olması gereken şeyin gömülmüş bir okyanus olduğu Doğu Avrupa'nın al bağlanmış parçalar gibidir, bırini çektiğinizde bir dalga yay içinde dolaşır" dinu keşfettiler. Su ka tındaki sıcak nokta yalar içinde sıkışmış sudan zengin yerleri yor. dağmık moleküller ve orrtti. Kırmızı yerler Bu açıklamada sadece bir sorun damlalar halinde ol kayalan gösteriyor var: 250 millik bir derinlikte manto kaya duğundan kesinlikle normal olarak erimez. Basınç çok fazlaüzerinde gemi ile yoldır. Nolet anormal bir şey veya daha culuk edemezsiniz, ama yine da çok fazdoğrusu iki şey olduğunu fark etti. llki la miktarda H2O var. su. Laboratuvar araştırmalannın da gösterdiği gibi, Nolet Doğu Avrupa'nın altına gömülü okyanus plağının suyu 250 mil aşağıya taşıdığını ve sonra çevredeki kaKayıp okyanusun tarihi yalara enjekte ettiğini, erime noktasını 500 ile 400 yıl oncesi arasında dünyadüşürdüğünü düşünüyor. nın bu kısmının yüzeyinde bir okyanus vardı. Ama iki kıtasal blokun Avrupa'yı yaratmak üzere birbirlerine çarpması soAvrupa'nın iki hareketi nucu okyanus hızla kayboluyordu. Bu süNormal şartlarda bu suya dikkat edilreçte, bir okyanus plağı şimdi Polonya ve mezdi. Fakat Doğu Avrupa bir diğer yönUkrayna'nın bulunduğu yerin altındaki den de anormaldir. Geçen yüz milyonlarmanto içine itildi. Nolet ve Zielhuis bu ca yıl içinde, Avrupa ilert ve geri hareket plağın yanında, 250 mil derinlikte, sismik ettikçe sıcak bir noktanın üzerinden iki dalgaların ortalamadan yüzde 4 daha yadefa geçti; bu mantonun derinliklerinden Saklı okyanuslar Nolet, dünyanın her tarafında bir zamanlar yer kabuğu tabakalarının mantoya batmış olduğu saklı okyanuslar bulunduğunu düşünüyor. Kaba hesaplamalar Dünya yüzeyindeki okyanuslardaki suya eşit miktarda suyun bu rezervlerde saklı olabileceğini gösteriyor. Bu su birçok jeolojik işlem için çok önemli olabilir. Orneğin New Hampshire dağlannın altındaki manto sorgucu suya rastlamamış, yüzen mağma baloncuklan yaratmamış olsaydı White dağları bugün çok daha küçük olabilirdi. Su çekilen plaklardan fışkınnca, su boşaltan bir kaya sarsıntısı yaratabilir, ara sıra gezegenin derinlerini kanştıran geçen haziran ayında Toronto'ya kadar kuzeyde hissedilen Bolivya'nın altındaki gibişaşırtıcı depremlere yo laçabilir. Gömülü okyanuslar yabancı olmadığımız yüzey okyanuslan için de önemli olabilir. Araştırmacılann bir zamanlar düşündüğü eski su döngüsü yeni biriyle yer değiştiriyor: Bazı çekilme sulan volkanlann içinden hızla yüzeye geri döner, fakat bir kısmı yerin 250 mil altındaki rezervlere akar. Onlann içinden geçen manto sorguçlan suyu dışanya, adım adım yukanya yüzeye gitmeye zoriar. Nolet gelecek çağlarda, yeryüzünün içi soğurken, manto sorguçlannın daha seyrek oluşabileceğine işaret ediyor. O zaman yukarı gidenden daha çok su aşağı inecektir. Yüzey okyanuslan derece derece Dünyanın içine sızacak, gezegenimizi Venüs veya Mars gibi kuru bir dünya yapacaktır. Sonunda son gülen Jules Verne olabilir: Dünyanın tüM^kyanuslarından sadece onunki kalabılir. Discovsr Ekim 94