Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
EVRİM HAFTANI N GÜNDEMİ Bugünkü biçimimizi sonra edindik. Daha önceinsan türleri kalınve geniş bir vücuda sahipti. Bilim adamları, vücudun ısı kaybı ihtiyacının, incelmemizde rol oynadığı kanaatinde. olduk? İnce ve uzun nasıl İnsanın evrimi üzerine Yenilikler, Bilgi Çağı ve Okuma üzerine Cumhurivet Bilinı Teknik, bugüne ktulur uhsılnuş içeriğinin vanı sıra, yeııi suyfalar, yeni konular ve yer yer değişik bir tukdimle, genişlemiş ve biraz daha büyümüş biçimiyle karşınıza çıkıyor. Böylece sizlere bir ekten çok, ba$lı buşınu bir dergi lıavasına yakın bir Bilim Teknik sıınmaya çalıştık. Dergi üzerindeki değisiklikler üzerinde sohbele gcçmeden önce, bilgi, bilgi çağı vb gibi bildik konularda biraz sesli düsünme ihtiyacını duyuyoruz. Bilgi Çağt'nı sanayi tophtmları başlattı, yani özetle ABD, Avrupa ve Japonya. Haberlesmede ısık hızının devreye girmesine paralel. toplumlarda bilim, teknoloji, ekonomi, siyaset, kiiltür vb gibi liim alanlarda bilginin hem üretimi, lıem kullanımıtüketiminin sayı ve kaliie açtsından görülmemis bir hızda artınası, giiniimüzün özelliğini Bilgi Çağı olarak belirledi. Bilgi bu nedenle bıtgün güciin, kalkınmıının, para kazanmanın, refahın, kariyerin, toplumu, çevreyi, dünyayı, evreni anlamanın, kuvramanın daha fazla adı olmustıır. Bilgi Çağına batı loplumlan kuynuklık ettiği için, biz üzcrimize fazla alıtıtnıvoruz. Ama dünvadan geri kalmamak için lıersevdc olduğu gibi Bilgi Çağını da itlıal eitik. Baktık kedi mamaları. rokfor peyniri ile birlikh' Bilgi Çağı da aralanan kapıdan girivernüs. Bilgi iluiyaçla ilgili bir sey. Kentlesme ile gelismis ve bugünkü teknoloji ve bilim çağında patlama yapmıs. Niçin dergiler, gazeteler, kilaplar vb yeterinee saînııyor, okunmuyor ülkemizde şikâyetlcrinin ardında biraz da bunu aramak gerekmiyor mu? Henüz köylülüğün ağır baslığı ülkelerde bu durum fazla şasırtıcı olmamalı. Kırsal üretimin (ve bunıtıı kentlerdeki yasanı biçiminin) fazla bilgiye ihtiyacı yok. Biz lıâlâ çalıskun, bilgiyi yıttarak öğrenen öğrencileri "inek" dive niteleyen, (aşırı uçta, bilgisizliği halkla bir olmanın erdemliliği sayan anlayış v'ar) bir toplumsaldüzeyiaşammnanın saıuıları içindeyiz. *** Şimdi dergimizdeki değifikliklere, yeniliklere gelelim. İki tam sayfa kısa sağlık haberlerini bundan böyle dergide süreklilestiriyonız. Aynı zamanda iki tam sayfa kısa bilim haberlerini de. Kolayca. sağlıkta ve bilim dünyasında neler olup bittiğine bir göz gezdirilebilsin istiyoruz. Her sayımızda Türkiyedeki arastırmalurdan, laboratuvarlardan bir yeniliğe, bir çalısmaya sayfalanmızda yer vereceğiz.,Sağlıklı beslenme konusunda Sayın Ayşe Bavsal, Sofrada Sağlık konu baslığı altında, evde rahatlıkla kullanabileceğiniz prutik bilgiler aktaracak. (Jelecek sayımızda Diş Sağlığı konusunda da böyle bir sütun açmayı düsünüyoruz. Amacımız, çağını, gününü, dünyayı ve toplumu yaşamak isteyen insanların her hafla bakmadan, kanstırmadan, okumadan edemeyeceği bir dergi hazırlamak. Cumhuriyet Bilim Teknik 'in daha genis bir çevrede okunmasına, yayılmasınu bugün her zamankinden çok fazla ihtiyacımız var.. Okurlanmızdan bu konuda gönüllü destek hekliyoruz.. **+ m nsan evriminin ilk evrelerinde, 35 ve • 1 milyon yıl öncesi arasında, insan • türleri kısa ve geniş yapıdan, uzun ve inceye doğru dramatik olarak değişti. Fakat leğen kemiği üzerinden vücut genişliğinin ölçüsü hemem hemen aynı kaldı. Şimdi John Hopkins üniversitesinden Chrlstopher Ruff vücut şoklinin değişiminde ısı kaybetme ihtiyacının esas rolü oynadığını iddia ediyor. Christopher Ruff, aynı hava şartlarında kısa ve uzun insan türierinde ısı kaybıyla ilgili koşullar yüzünden leğen kemiklerinin hemen hemen aynı olduğunu söylüyor. Vücuttan ısı kaybının hızı, yüzey bolgesinin kütleye oranına bağlıdır. Ruff, insan vücudunu uçları olmayan bir silindir gibi düşünüyor. Çap sabit kaldığında, ısı kaybı farklı yükseklikteki silindirlerin kütlesiyle orantılı olduğu için, başka bir türün üyelerinden iki kat uzun boylu olan bir türün üyelerinin leğen kemiğinin genışliği diğer türdekilerin leğen kemiği genişliği ıle aynı olacaktır. Palaeontologlar, Afrika'dakı son insan türlerinden Homo erectus ile önceki tarihlerden "Lucy' türünü karşılaştırınca bu durum tam olarak görülmektedir. Rutf ayrıca, Afrikadaki modern nüfusu da incelemiş ve çok uzun olan Nilotes'lerdeki leğen kemiği genişliğinin, çok daha kısa boylu olan Doğu Pigmeleri ile aynı olduğunu bulmuştur. Çok değişik yapılarına rağmen, her ıkisinde yüzeyın kütleye orantısı yaklaşık olarak aynıdır. Ruff'un hipotezi modern nüfusun kalça kemik genişliğinin sıcaklıkla nasıl değiştiği konusunda tahminlerde bulunuyor. Ortalama sıcaklık derecesi düşerken vücut ısısını düzene sokma ihtiyacı, yüzeyin kütleye oranının azalmasını, bir başka deyişle, kişilerin vücut yüzeylerine kıyasla, daha fazla vücut kutlesine sahip olmalarını gerektirir. Bu ise, daha şişman bir silindire yani daha geniş bir gövdeye sahip olarak başarılır. O halde leğen kemiği genişliği Avrupalılar ve Kuzey Asyalılar gıbi daha yüksek yerlerde yaşayan nufuslarda artar. Fosil kayıtlarında leğen kemiğine çok az rastlanır. Fakat leğen kemiği genişliğini ölçmenın mümkün olduğu tüm türlerde bu genişliğin modern Afrika'lılarınki gibi olduğu görülmüştür. Bu durum, silindirik model tahminlerine tamamen uyuyor. Bununla beraber Israil, Kebara mağarasında iskeleti bulunan kaba taş çağından bir insan türünde, daha yüksek yerlerdeki insanların leğen kemiği büyüklüğune benzer büyüklükte bir leğen kemiği vardı. Bu durum şöyle açıklanabılır. Kebara taş devri insanlarının yaşadığı dönemlerde, 60.000 yıl önce, Orta Doğu'da buz devri koşulları hakimdi. İlk insan türlerinin termo regulâsyon (ısıya göre düzenlenen) ile ilgili temel fizyolojik kurallara uyuyor olduklarını göstermenin yanı sıra Ruff, onların özel ekolojik (çevro bilimsel) adaptasyonları hakkında daha çok şey söylemenin mümkün olabileceğine inanıyor. Tartışma şöyle gelişiyor: Isı dağıtımı esas olarak terleme ile yapılır. Ormanın kapalı, nemli ortamında terleme çok etkili bir olay değildir. Bu nedenle, ormana uyum sağlayan bir insan türü için çözüm, daha az ısı vermek, diğer bir deyişle daha küçük olmaktır. O halde Lucy gibi yaratıklar dahil olmak üzere, ilk insan türlerinin bazılarının orman yaşamına iyi adapte oldukları düşünülebilir. Ancak, açık kır yaşamı ufak insan türü için bir seçenek olarak kalır Daha yüksek vücut kütlesi olan , özellikle uzun H Ercetus için, böyle çift bir seçenek yoktur. Uzun boylu türlerin hemen hemen kesinlikle açık, düşük rutubetli yerlerle sınırlı olmaları söz konusu olacaktır. Geçen yıllarda H."Erectus"un açık alanlarda yaşadığını gösteren çeşitli kanıtlar ortaya çıkarılmıştır. Ruff'un silindirik vücut modeli tahmini bununla uyum içindedir. (N.B./New Scientlst, sayı:17W) Ortadoğu'de buz dönemi Gclecek cumartesi daha şirin bir dergide buluşmak umuduyla, simdilik sağlıklı bir hafta dileriz. OKURDAN Kitaplar elime geçmedi Çıktığı günden beri gazetemle birlikte cumartesi günleri verilen Bilim Teknik Dergisini büyük bir zevkle okuyorum. Özellikle astronomi, psikoloji, sosyal bilimler ve sağlık konulanna ağırlık veren yazılar ilgimi çekiyor. Derginizin sorulara verilen yanıtlar bölümüde her hafta okuduğum sayfaların başında geliyor. Yalnız bulmacayı kazananlara ödül olarak verdiğiniz kitaplar konusunda size küçük bir eleştirim olacak. 3 kez kitap ödülü kazandığım halde kitaplanmın ikisi BİZE hâlâ elime geçmedi. Bu küçük sorunumu ilgilerinize sunar yayın hayatınızda başarılardilerim. Av. Asım Önen Üsküdar İstanbul Cumhuriyot BİLİM TEKNİK » N o 255 1 Şubat 1992 •Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecilık T.A.Ş. •Kurucusu: YunusNadl • Genel Yayın Yonetmenı: HasanCamal • Müessese Muduru Emlne Uşaklıgll • Yazı Işleri Müdürü: Ofcay Gönensln • Yayın Yonetmenı: Ortıan Bursalı •Grafik Yonetmenı: JİMut Haadamlr 2553