Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
JeanMichel Cousteau Düşleyemeyeceğimiz kadar göz alıcı bir yaşam var okyanus altında. Okyanusların büyüsü tO; ıslak burnu yOzümüzde gezinirken ılık dili de yanaklarımızı yalıyordu. Dokunuş, unutulamayacak kadar büyüleyıcıydı, aşadığımız bu anların yerı belki de daha asla doldurulamayacak. Çünkü kalın postu için avlanıp kesilen bu hayvanın soyu giderek tükeniyor. Bu susamuruyla küçük bir hayvanat bahçesinde tanıştık. Güvenlik içinde vahşi dünyaya geri bırakılana dek Calypso'yu I zlediğim hayvan, suyun kendisi kadar oynak. Dev susamurunun ırmak boyunca rahat rahat kayışını ızlerken bu dalgıç kıyafetının ıçınde bıle hantal hissettim kendimı. Kıvrak memelı önümde, Amazon'un, alışkın olduğu bu karanlık sularında döndü döndü... Sonra babamla bana doğru yaklaştı. insanı tek bir pençe darbesiyle öldürecek güçteydi, ama kucağımıza sokuldu, burnunu üzerimize sürt düzenli olarak ziyaret etti. Onunla birlikte geçirdiğimiz anlar planlanmamıştı, beklenmedikti ve bizim için çok özeldı; gezegenimizde yaşamı kutlayan o sayısız, büyüleyicı anlardan biriydi. Babam, ılk kez 1930'larda denizaltı keşiflerine başladığında en yakın sınır okyanustu. 1943'te yeniden keşfe çıktığında ise bu sınır hiç olmadığı kadar aşılabilir göründü gözüne. O ana dek hiç kimse bu derin, sessiz, güneşı tatmamış dünyayı tamamen keşledememiştı. Yine de buraya karanlıklar denizı denemezdi, büyü deniziydi olsa olsa. Hayranlık, yanından hiç ayrılmayan tek dostu oldu, çünkü tammlanamaz, anlatılmaz bir güzellik buluyordu burada. Nautilus kabuğunun o eşsiz dönüşü, fok balığının su altındaki kıvrak hareketleri, mercan kayalıklarının mikroskopik ihtişamı.. SOLARMASTER MEVCIfT CAMJUIINIZI DCAIfTİIUİEKSİZİM DÖRT MEVSİM BAHAM SOLAIMAST1I İLC YAfAYM Yazın güneşIn bunaltıcı sıcagından korunmaya en iyi çar* Yazın kllma gkterierind* % 40 70 tasarruf Kı»ın ıtıtma gktorterlnde % 20 45 tasarruf Eıyalann solmasına çozüm Binanızı güzelleştlren degifik dekoratif r«nkl*r Aynalama özslllâl ll« p*rd« v« pancura üttün aromattf Kınlan camın dagılmanna karşı •tkill çözüm Düşleyemeyeceğimiz denli göz alıcı bir yaşam bulduk burada. O günden bugü şlmdi ayrı ayrı seferlerle dünyamızın çevresinı dolaşıyor, yalnızca okyanus ortamını değil, gezegenımızdekı yaşam düzeyini etkileyen diğer unsurları da toplumsal, ekonomik, politik inceliyorlar. Gördüklerimizi filme alıyor, anlamaya çalışıyoruz. Her şeyi olduğu gibı kaydedıyor, böylece yaşanmış ya da hâla yaşanmakta olan şeyler hakkında fikir ileri süruyoruz. Hepimizi yöneten gizil bağları bulmaya çalışıyoruz: Kuşlar, dallar, sesle sessızlık, koruma ve güç, tehdıt ve tehdıt edılen arasındaki bağları, sade var oluşla yaşam arasındaki farkı bulmaya çalışıyoruz. Gemilerimız küçük, fazlaca bir resmiyete de yer yok. Birlikte yiyor, birlikte çalışıyor ve işleri paylaşıyoruz. Gözlerimızi, yalnızca denizdeki can güvenliğimızi saglamak için değil, zaten çoğu keşfedilmiş olan dünyayı keşfetmeye çıkan kâşifler olduğumuzdan da açık tutuyoruz. Yeniyi ayırt etmek giderek güçleşiyor. Jacques ve JeanMichel Cousteau bir susamurunu Amazon'un vahşi sulanna bırakıyorlar. SOIARMACTER, SHATTER MASTER pcnccre (Umfcri ABD'dc uredlmeklaUr. Amrrikjn ANSI, ASTM, VESC, IngJltz K6262 vejapon JB A î 7 » normlaruu uygundur. Türldye Dlstribütörü : BtMEKS DIŞ TİC. ÎNŞ. ve SAN. LTD.ŞTİ. Kınaslyfcl Sok. 15/6 KadıkAy 81.«XI LsTANBtlL l c l . H6 W 00 tiı. M U H J Tclcı: 29293 anlm lr. ANKARA Td: 14«12*4«9 F H : 1379032, BANDIRNH Td' U3M, BOLU Td: 22329. BURSA Td: 2M1S321«M3. DÜZCE Id. 3O4I, ERZURUM Td: 437M, ESKtŞEHİR Td: 153245. İZMİR Td: 2334», KOCAELl Td. 193M2. HASIAMONU I d . 17524, EAYSERİ Td. 125992, KIRKI.AREÜ Td: 10563, TOKAT Td: 20677. ZONGULDAK Td: 3«H4 NZARANIZ KAPANMAKS1 ne krallık çok değişti; hem iyı hem de kötü yönde. Okyanusları karışladık, baJık soyunu ve su yaşantısını talan ederek... Denizlerımizi her türden artıklarımızı boşalttığımız çöp bidonlarına çevirdik. Şimdi nerede dalarsak dalalım, babamın su dünyasıyla ilk kez tanıştığı Akdeniz yaşamındaki o yüce zenginliği ve çeşitliliği neredeyse hiçbir yerde bulamıyoruz. Dünya değişti, gelişti, çevre bilinci de gelişmiş olmalı. Artık ulusal parklarla ilgili görüşmeler yapmak, doğayı korumaktan, soyu tükenen hayvanlardan söz etmek yetersız kalıyor. Calypso ve yelkenlı gemimız Alcyone 1966 yazında Calypso ve Alcyone, yıllar sonra ilk kez Yeni Gıne'de buluştular Bu, güçlerimizin, isteklerimizin bir araya gelişı, 40 yıl önce, denizaltı evrenıne ilk kez gözlerimizi açtığımız anın bir uzantısıydı. Gemıler güzel bir tropık adanın berrak mavı sularında kaydılar. Cennete adım atmıştık. Dogalla yapay olan, aynı anda bize hem düş kurdurup hem de bu düşleri yıkan modern güçlerin karşısında mahçup hissettim kendimi. Maceraya ve araştırmaya doğru yelken açıyoruz; susamurunun dokunuşunu, su gezegenindeki yolculuklarımız. Yerküreyi, bu çok değerli dünyayı yeniden keşfimizi paylaşarak. (ö.u. LATS) 20411