Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
ZOOLOJİ "Üç su perisi görüldü. Gerçi güzel değiller ve yüzleri daha çok insana benziyor. Şiş yanaklı bir yüz ve etli dudaklar." Kristof Kolomb, ilk kez gördüğü deniz aygırlarım, seyir defterine böyle tanımlıyordu. İnsana benzer atalardan geldiklerinı ortaya koyan fosıller bulmuşlardır S u perileri (denız kızları) nereye gittiler? Homeros'a göre, Odisseus'un yol arkadaşlarını ölüme çekmek ıçin şarkı söylüyorlardı. Dalgaların kopükleri üstünden, denizcilere sevimli yüzlerıni gösterıyorlardı. Bugün, deniz aygırları Yunan mıtolojisinin bu yaratıklarını yalnızca uzaktan andırıyorlar. Kristof Koıomb Yenı Dünya'ya ilk yolculuğunda, Hispaniola kıyılarında (SaıntDomınique ve Haıtı'nın bulunduğu ada) deniz aygırlarıyla karşılaştığı zaman seyir defterine şunları yazdı: "Üç su perısı göruldü. Tanımlandıkları kadar güzel değiller ve yüzleri daha çok insana benziyor." Şış yanaklı bir yüz, etli dudaklar, kirpiksiz küçük sıyah gözler, torpülenmiş gibı kısa tırnaklan olan bir çıft yüzgeç. sonra sosis gibi iri yuvarlak bir vücut ve yelpaze biçimınde uzanan bir kuyruk Deniz aygırları, ayıbalıklarıyla balinalarm arasında kalmış gibi bu iki turün değişık özellıklerinı taşırlar Ön organlan ayıbalıklarınınkılere benzer. Ancak, aynı balmalardakı gıbı arkada organları yoktur ve karaya hiç çıkmazlar. Paleantologlar, butün bu memelı denız hayvanlarının atalarının kara hayVanları olduklarını belirlemişlerdir. Hatta, dugonglarla deniz aygırlarınm fillerle aynı Antlltor drnılz aygın Dört tür denizaygırı Dunyanın çeşıtlı bölgelerınde yaşayan dört tür deniz aygırı vardır: Antiller deniz aygırları, Amazon deniz aygırları, Senegal deniz aygırları ve dugonglar. Hepsinın ortak özellikleri geniş vücutlu olmaları ve derilerinde, başlarında bulunan, dokunma duyarlılığı olan tüylerden başka tüy olmamasıdır. Antiller ve Senegal denız aygırlarınm tırnaklan vardır. Yetişkinlerin aksine, yeni doğmuş aygırların fetüslerı kıllıdır ve vucutlarında dağınık olarak kıllar vardır. Bu durum, deniz aygırlarınm atalarının, karadaki ataları gibı tüylü bir derilerı olduğu kanısını desteklemektedir. Dugonglar (200 kg ağırlık ve 3 m uzunluk) deniz aygırlarınm aksine ırmaklara çıkmazlar. Eskıden, Hint Okyanusu'nun ve Kızıl Deniz'in tüm kıyılarında dugonglara rastlanırdı. Ancak, 1970 yılına kadar koruma yasası olmadığı ıçın avcıların kıyımına uğradılar. Bugün, özellikle Hındistan ve Sri Lanka kıyılarında yaşamaktadırlar Diğer üç tür denız aygırı trışeşıde aılesıne dahildırler. Ağırlıkları 500700 kg arasında değişir, boyları 4 m civarındadır. 18. yy'da beş tür denız aygırı vardı. Vitus Jonassen, Bering'ın gemisinde bulunan bilım adamı Şteller'ın adıyla anılan beşinci tür deniz aygırları Kamçatka'da yaşamaktaydılar. Steller, 1741'de bu hayvanları dünyaya tanıtmıştı. Steller deniz aygırları, 7 m uzunluğunda ve 4000 kg ağırlığında çok büyük hayvanlardı. Gruplar halınde derın sularda yaşarlardı. Steller, daha önce insan görmemiş bu hayvanların onu arkadaş gibı gördüklerını, yaralandıkları zaman bıle gerı döndüklerıni anlatıyor Bu deniz aygırlarınm kamyon lastiği gibi kalın derileri vardı. Etleri yumuşak ve lezzetliydı. Ayıbalığı ve tilki avcıları ıçın daha fazlası gerekmiyordu. Yirmi yıl boyunca denız aygırlarırfi öldürdüler. Derilerınden hafif, dayanıklı kayıklar yaptılar. etleri ve yağları vıtamın yönünden zengin olduğu içın denızcilerın dişlerinin dökülmesıne neden olan iskorbüt hastalığına iyı geliyordu. Su aygırlarınm yaşamlarını ınceleyen Dört tür aygır var. Dugong kuyruğunun yapısıyla diğerlerinden kolaylıkla ayrılıyor. Haritada deniz aygırlarınm yaşadıkları bölgeler görülüyor. Çayırdaki bir ineğın sakın yaşamı Yüzmek ve uyumak. Ot yedikk<> nz ineği diye de adlandırılan deniz aygırlarınm yaşamı kısaca böyle tanımlanctunu unnız aygırları aslında otla beslenirler ve günde 50 kg'a yakın bitki yiyebilirler. Amerıkalı araştırmacı Fred Bavendam, başından geçen ilginç bir olayı şöyle anlatıyor: "Deniz aygırlarınm fotoğraflarını çekıyordum. Bu sırada bir deniz aygırı yaklaştı, sonra bir tane daha, bir 1ane daha ... En az bir düzine deniz aygırı arka arkaya dizilmiş yüzüyorlardı. Çok şaşırmıştım; her zaman küçük gruplar halınde dolaşırlardı. Sürekli aynı önderin arkasından gidip geliyor, itişiyorlardı. Bitkin bir halleri vardı. Anıden sırrı çözdüm. Grubun başında bir dişı yüzüyordu. Dığerlerı erkektıler. Dişi bir denız aygırının ateşı yükseldiğinde tüm "boğalar" onu ızlerler. Bu takip haftalar surebılır. Doğal seçım en güçlülerine şans tanır. Daha sonra grubu birlikte otlanırken ve uyurken gördüm. Ancak, çoğu zaman takip surüyordu. Bir keresinde, dışı denız aygırı su üstüne çıkarak, takipçilerinden kurtulmaya çalıştı. Bir diğerinde en yakın takipçisini bir Kuyruk darbesiyle devirdi." Dişi sonunda hazır olunca, birkaç erkekle bir dizi halınde çıftleşır. Miami'de Kanadalı psikolog Dale Woodyard'ın deniz aygırlarıyla yaptığı çalışmalar bu hayvanların çok akıllı olduklarını ortaya çıkardı. VVoodyard, aygırların zekâlarını ölçmek ıçın suya ayrı boyda ikı dısk sallandırıyordu. Kobay Romeo başıyla doğru diskı her işaretlediğinde yiyecekle ödüllendiriliyordu. Romeo, havuzda önce bir daıre çizip disklere yaklaşıyor ve sonra seçimını yapıyordu. Bazen on santımetre kadar uzakta durup düşünen bir öğrenci gibı başını aşağı yukarı sallıyor ve karar verıyordu. Romeo 50 üstünden 45 doğru yanıta ulaştığı zaman VVoodyard hedefı değiştiriyordu. Birkaç aylık çalışmadan sonra her hedefte %90 başarılı olmaya başladı. Bu hayvanlar aieminde istısnaı bir sonuçtur. D V' »• Aşkta zevk, sevgide yavru önde geliyor. Dişi deniz aygırı iki yavruyu aynı anda besleyebilir Bu aslında istisnai bir durumdur, çünkü deniz aygırlarınm ikiz doğurmaları çok enderdir. Bu arada, öksüz bir yavrunun yeni doğurmuş bir dişi tarafından evlat edinildiğine sık sık rastlan