10 Haziran 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

EKOPATOLOJİ Zanapaİvriz vadisindeki tarih Eski çağlardan kalma birçok tarihsel kalıntının bulunduğu el değmemiş bu bölge korumaya alınmalı ve turizme açılmalıdır. Doç. Dr. M. Şerafettin Canria Bölgenın morkezi Zanapa'dır. Zanapa bugün Halkapınar adı ile bir bucak merkezidir. Merkez nüfusu 2160 olan Zanapa'ya bağlı 14 köy bulunmaktadır. Bu köyler Orta Toroslar'daki Aydos zırvesine doğru uzanan Delımahmutlu deresinin ıkı yanındakı yamaçlarda yer almaktadır Bu bölgenin girişinde ivriz, Zanapa ve Tont yerleşım yerleri bulunmaktadır. ivriz'den çıkan Ivrız suyu da Delımahmutlu deresı ıle bırleşmektedır. İvriz suyu ve Delimahmutlu deresi ile buna katılan Aksu, Orta Toroslar'dan kaynaklanmakta, suyu soğuk, temiz ve güzel ırmaklardır. Bu dereler boyunca vadıde yeşıl alanlar, bağlar bahçeler bulunmaktadır. Bu ırmakların bileşke yerinde Ivrıs Barajı kurulmuştur. Bölgedeki tarihsel anıtlar şunlardır: 1. Tont Kalesi: Birkaç yüz metrelik bir kaya kitlesi üzerinde küçük taş örgülerle yapılmış kale buiunur. Bunun bir yüzünde bir ınsançiçek figürü bulunmaktadır Kalenin yer aldığı kaya kitlesının yanındakı dığer kaya kitlesi, taşocağı olarak kullanılmış ve yarı yarıya yıkılmıştır. Tont Kalesı'nin devamı olan dağ uzantısı üstünde de büyük ve küçük kazankaya bulunmaktadır. 2. İvriz KayaanıtıBereket Tanrısı: Tuvana Kralı VVarpalavas'ı Tanrı Tarhundas önünde gösteren dünyaca ünlü İvriz Kayanıtı, İvriz suyu kaynağında bulunmaktadır. Burada sağ elinde üzüm salkımı, sol elinde buğday başağı tutan tanrı Tarh jndas önünde Kral Vvarpalavas görülmektedir. İvriz suyu hidroelekthk santralının gö) alanı bu anıtın hemen yanında oluşturulmuştur. Ayrıca, amtkaya kitlesinin aitında da bir su tüneli yapılmıştır. Bu göl alanında su buharlaşması ve ortamdakı nem oranının yüksekliği, bu kaya anıtının taş yapısı üzerinde olumsuz etkiler oluşturmaktadır. Çunkü kaya kitlesi yumuşak özellikte ve dağılmaya elverışlıdır. 3000 yıldan bu yana, oldukça korunmuş olarak ulaşan bu anıtın, önümüzdeki 100 yıl içinde dağılması olasıdır. Bu nedenle, kayaanıtlarına koruyucu önlemler alınması gerekmektedir. Bu iş için, belki de UNESCO'dan yardım istenmesi yerinde olacaktır. 3. İvriz suyunun çıktığı kaya kitlesının arka yamacındaki Anbar deresinin bulunduğu vadide, yerel olarak "Kızlar Keleri" adı verilen mağaralar dizisi budir. 1 Aktinolit asbestın 400 dela mikroskopta büyütulerek elde edılen kristal yapısı. Bu kristaller 20400 mikron boyutlarında Ust solunum yolları ile vücuda giren asbest kristallen, akcığerlere, en uç solunum yollarına ve akciğer zarına dek ulaşmakta. orada çeşitlı doku değışıklıklerine, bu arada okcığer kanseri ve akciğer zarı kanserine (mezetelyom) de yol acmaktadır (M.ŞC, ozel) G üney Kapadokya'daki Geç Hitıt doneminden kalma anıtlar turızmde gizli bir potansiyel olarak değerlendirmeyı beklemekte lunur. Burada da ikinci İvriz kayaanıtı bulunmaktadır. Bu anıt gözden uzak olduğu ıçın daha lyı durumda olmakla bırlıkte, yüzeyi yosun ve otlarla ortülüdür. Bu anıt gizli ve saklı olması, ulaşım yolunun bulunmaması nedenlerıyle herkesçe bilinmemektedır. 4. Mindos Kalesi: Delımahmutlu deresi yaklaşık 30 km. uzunluğunda olup Aydos tepesı eteklerıne dek vadinin içine doğru gıtmektedır. Bu vadının sağ yanındaki en son köy, 400 nüfuslu Kale köv olup, burada Mindos Kalesi Dulunmaktadır. Bu alan denızden 1750 m. yükseklıkte ve Aydos tepesınin eteğınde yer alır. Ayrıca, kale ıle Aydos tepesı arasındakı alanda magnezit cevherinden oluşan ve 1520 km. uzunlukta bir dağ bulunmaktadır Kale köyüne şimdi "Kaya Saray" adı verılmıştır. Burada, son turfanda olarak, beyaz kıraz yetıştirilmektedir. 5. Kaya Sarayı: Kale koyundekı kalenin dışında, dığer kaya kıtlesınde Kaya Sarayı adı verilen odalar bulunmaktadır. Bunlar kaya içinde oyulmuştur. Ayrıca, kayaya oyulmuş masalar ve koltuklar bulunmaktadır. 6. Yassıkaya köyü: Delimahmutlu ve Aksu derelerinin sol yakasının sonunda denızden 2250 m. yükseklıkte Yassıkaya köyü bulunmaktadır. 443 nüfuslu bir köy olan Yassıkaya'da kılim, halı dokumacılığı, hayvancılık yapılmaktadır. Yassıkaya'nın üstunde Aydostepesı yamacında İstavol yaylası bulunmaktadır. Yassıkaya'nın halkında Dağ hastalığı (VaquesOsler hastalığı) yaygındır. Deniz düzeyinden yükseldikçe, hava içindeki oksijenin parsiyel basıncı düşmektedir. Bu nedenle, eksilen oksijen basıncını gidermek ıçin, kandakı alyuvarlar ve hemoglobin artmaktadır. Buna bağlı olarak, dudaklarda, ağız ve diş etınde, yüzde morarma, mavı renge çalan bir görünüm ile tırnak yataklarında morarma 10 Karayusutlu koyunden alınan asbesl ornoğı nin dıştan görünümü Aktinolit asbest özellığındeki bu madde, suda erımekte ve beyaz renklı bir bulamaç oluşmakta. Bu da evlerde iç ve dış yüzeyler ile çatı ve tabanları sıvamada kullanılmakta (M.Ş.C, özel) lar izlenmektedir. Ayrıca, baş dönmesi ve solunum güçlüğü prtaya çıkmaktadır. Özellıkle çocukların, istavol yaylasına çıkınca, solunum güçlüğünden "horoz gibi çırpındığı" söylenmektedir. Sonuç olarak, Zanapaivrız vadisi eski çağlardan kalma birçok tarihsel kalıntı taşımaktadır. Bunlar iyi durumda olup, turistik amaçla değerlendırılmelı ve dünya uygarlığına ışık tutması ıçin korunmaya alınmalıdır. Bunun dışında, Tanrı Tarhundas'ın bir elinde üzüm salkımı, diğerinde buğday başağı tutması günümüzde de geçerlıliğıni sürdürmektedir. Çünkü Zanapa vadisinin Aydos tepesıne doğru uzanan Aksu ve Delimahmutlu deresi ile ivriz suyu boyunca üzüm bağları bulunmaktadır Ayrıca, vadinin daha yüksek yamaçları ile Zanapa'nın EreğliBor yönüne bakan yanlarında buğday ve tahıl tarımı günümüzde de yapılmaktadır. Dolayısıyla 3000 yıl öncesinden, günümüze bölgenın tarım özellıkleri bütünüyle sürmektedir. Tanrı Tarhundas, elinde tuttuğu ırı tanelı üzün salkımları ve ırı taneli uzun saplı buğday başakları ile dün olduğu gıbi, bugün de bereket saçmaktadır. Ne yazık ki, günümüzde nüfusun artmış olması, toprağın çağdaş biçımde kullanılmaması ve köylülerin eğitim düzeylerinin düşük olması, ekonomik ve tarımsal örgütlenmenin bulunmaması gibı nedenlerle, halk bereket tanrısının saçtığı nimetlerden yeterince yararlanamamaktadır. Bunlar dışında bölgedegeniş olarak asbestli topraklar bulunmaktadır. Bu topraklar Aydos tepesinın ve Orta Toroslar'ın lav küllerinın bölgeye yayılması ile olmuştur. Maviyeşil bir katman olarak vadinin iki yanında da görülmektedir. Bu vadıde yer alan köylerin konutlarında, ev tabanı, çatı örtüsü, duvar sıvası, etekler ve merdivenler ile bahçe duvarları, ocak ve tandırlar bu topraklarla sıvanmaktadır Aktinolit asbest akciğer kanseri, akciğer zarı kanseri, akciğer zarında kalınlaşma ve kireçlenme yapabilmektedir. Vadideki Zanapa merkezi ve onun dışındaki 14 köyde toplam 8.280 kişi yaşamakta olup, merkez Zanapa'da nüfusun yaklaşık dörtte biri bulunmaktadır. Yaptığımız incelemelere göre bölgede, akciğer kanseri, akciğer zarı kanseri ile akcığerle ilgili nedenlerle ölümler % 2 oranındadır. Zanapa vadisi tarihsel, tarımsal varlıkları, yeraltı ve yerüstü kaynakları ile ülkemızin el değmemiş yörelerinden bırisıdır. Ayrıca yükseklerdeki Yassıkaya köyünde dağ hastalığı (mavi hastalık) izlenışı ıle ilgınçtir. Bunun yanı sıra, bir asbest bölgesi olup "çevresel asbestozis" ve aktinolit asbest bölgesi özelliklerini taşıması ıle de sağlık açısından, ülkemızde ve dünyada önem göstermektedir. Bir başka değışle, Zanapa vadisi, Geç Hitit uygarlığı kalıntıları, kaya kabartma anıtları, dağ hastalığı ve aktinolit asbes toz bölgesi olması nedenleri ile dünya çapında önemlı bir bölgemızdir. Bunun yanı sıra, açıkta yer alan bir magnezit dağ bulunuşu da eşsizdir. Toplam 8.280 kişinın yaşadığı bölgede, son üç yıl içinde ölenlerin 132'sinin akciğerin neoplatik olaylarıyla ılgilı olduğu ve bunun % 1.6 (132 olgu) gibi yüksek bir oranı oluşturduğu görülmektedir Bölgeden aldığımız örneklerin. MTA Enstıtüsü'nde yapılan incelemede aktinolit asbest olduğu saptanmıştır Ayrıca, anabilim dalımızda yaptığımız yaymaların mikroskobik incelenmesinde asbest .kristallerı görülmektedir. (Resım 1) Sonuç olarak Zanapa vadisi çevresel asbestoz bölgesi olup bölgedeki insanlar yoğun biçimde aktinolit asbest ıle iç içe yaşamaktadır Aktinolit asbest yatakları her yerde açık biçımde görülmektedir. Bazı köyler asbest yataklarının üzerine kurulmuş biçimde yer almaktadır. Zanapa vadisi ve Dereyuzu koylerı, ulkemizde saptanan çevresel asbestoz bölgelerine bir örnektir. Bu bölge, ayrıca aktinolit asbestoz bölgesi özelliğini taşımaktadır Bölge halkında çeşitlı akciğer hastalıklarının yüksek oranda görülmesi, açık hava ve güzel doğa koşulları ile aykırılık oluşturmaktadır. , Mezotelyom adı verilen akciğer zarı kanseri nin dokusal yapısının mikroskopta 400 dela buyutulerek elde edilen görünümü (M.Ş.C, ozel) Aynı olgudan elde edılen yaymada, dokulcn tümor gozelerınin, yıne 400 buyütmedekı mıkroskopik görünümü. Burada tümör gözelerının çekırdekleri koyu boyalı ve oldukça buyuk, ayrıca değışık bıçımlerde. Çekirdek çevresındeki sitoplazma ise artmış. Bu tümör gozelerı rozet biçıminde bir topluluk oluşturmakta (M.Ş.C, özel).
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle