Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
ZOOLO Jİ J Muhabbetkuşu Anne muhabbetkuşu yumurtadan çıkmakta güçlük çeken yavrunun yardıma ihtlyacı olduğunu hissediyor ve bir tür sezaryenle yavruyu yaşama kavuşturuyor. Derleme: Belgin öz. vustralya'da 18. yüzyılın sonlarına doğru bulunmuş ve 19. yüzyılın ortalarında Avrupa'ya getirilmiş olan bu muhabbetkuşulara, bu kıtada geçirdikleri 140 yıl boyunca, üreticiler gökkuşağının tüm renklerini vermeyi başarmışlar. Pembeden mavıye, türkuaz, zeytin yeşıli, sarı, mor, opalin, koball ve beyaz renklerini bulabileceğiniz bu hayvanlar doğada hâlâ kanatları üzerinde abanoz çizgilı zümrüt yeşili giysilerini ve sarılı siyahlı kapüşonlarını giyiyor ve her tür saldırıdan kendilerini böylelikle koruyorlar. Çarpıcı renkleriyle doğal ortamlarında yaşamak zorunda kalan ender muhabbetkuşuları ise çok çabuk yok ediliyorlar. Aile bağlannın çok kuvvetli olduğu bu hayvanlarda, özellikle yavruların dünyaya gelmeleri sırasında, çok ilginç olaylara tanık olabilirsinız. Dünyaya gelmeye hazır olan yavru bunu çığlıklarla haber verir. Bu çığlıkların dişi muhabbetkusuı analık rolüne hazırlamakta büyük rolferi vardır. 18 gün süren kuluçka devresı boyunca yumurtalarını büyük bir özenle izleyip, ısıtan ve ısının daha iyi dağtlması amacıyla durmadan bir yandan diğer yana çeviren anne, yavrusunun sesini duyarak onu karşılamaya hazırlanır. Bu ses belki de ona, dünyaya gelecek olanın bir yabancı olmadığını kanıtlamaktadır. Yavrusunu koruma güdüsü gelişmiş tek kuş: taya koymuştur. Oysa hiçbir tür, bu denli kayıba izin veremez. Bu Avustralya muhabbetkuşuları da, nesillerini korumak amacıyla gelıştirdiklerı davranış şekilleriyle, mümkün olan her yaşamın kurtarılmasına çahşmaktadır. Darvvin'ir» savunduğu tez de bu değil miydi? Muhabbetkuşuların bu davranışlarını, yaşadıkları ortama uyum sağlayabılmek amacıyla gelıştırdıklerını söylemek yanlış olmaz. Geldikleri vatanları Avustralya'da çok zor ıklim şartlarında yaşıyorlardı. Yaşadıkları yerlerde çok ender yağmur yağıyor ve bu durum, muhabbetkuşlarının kilometrelerce uçaraksu aramalarına neden oluyordu. Bu yolculuk esnasında binlercesi yok oluyordu. Bir çiftçi bir tek günde beş ton muhabbetkuşu topladığını anlatmaktadır. Özellikle Orta Avustralya'da kuraklık aylar ve hatta seneler sürebilmektedir. Yağmurun ilk damlaları dişilerı sürüden ayrılarak yuvalarını hazırfamaya ve çıftleşmeye iter, böylelikle iklimın vermiş olduğu büyük hasarı unutmaya çalışır. Özenle hazırlanan yuvalardaki yumurtaiar güneş ışınlarından korunmakla birlikte, kabuğun üzerinde bulunan bınlerce ufacık delik nemin uçup gitmesine neden olur. Bunun sonucu olarak da, yumurtanın içindeki zar susuz kalır ve esnekliğini yitirir. Eğer çok sertleşirse, yavruyu hareketsız kılar. Yavru da kabuktan çıkabilmesi için gerekli olan delikleri delemez... Ama muhabbetkuşları, yavrularını koruma güdülerini, bir nesilden diğerine kalıtım yoluyla iletmektedir. l ] A bir özellikleri var: Yavrunun yumurtadan çıkmayı başaramaması halinde anne, tıpkı bir ebe gibi uğraşarak yumurtayı ortadan ikiye ayırır ve yavrusunu kurtarır. Yumurtayı, yavrunun açmaya çalıştığı delik etrafında büyük bir ustalıkla gagalayıp, bir tür sezaryenle, yavrunun dünyaya gelmesıne olanak verır. Bu tür davranış, tüm kuşlar dünyasında bir tek bu dişi muhabbetkuşularına özgü... Peki ama müdahale etmesi gerektiğini nasıl anlayabiliyor? Buna nasıl karar veriyor? Birtakım belirtilerin burada rol oynuyor olması gerek. Kabuk üzerindeki delik, hiç kuşkusuz önemli bir sinyal fakat yeterli mi? Yapılan gözlemler, dişi muhabbetkuşuna yavrusuna yardıma iten etkenleri şöyle belirlemekte: Delinmiş bir kabuk, çıkamayan yavrunun çığlıkları ve yumurtanın içindeki hareketi. Bunlardan biri bile olmasa, anne yardıma karar vermekte güçlük çekebiliyor. Aynı gözlemler annelerın yardımı olmaksızın, yavruların yaklaşık üçte birinin öleceğini or Yavru dünyaya gellyor. Yavru muhabbetkuşları yumurtadan çıkabilmek için, henüz tam olarak sertleşmemiş gagasının üzerinde bulunan bir tür kesiciyi kullanmak zorundadır. Yavru bu kesici dışi tıpkı bir çekıç gibi kullanarak yaşama ve temiz havaya ulaşır. Yumurtanın iç kısmında ve dairesel bir çizgi üzerinde delikler açarken, yorulup durduğunda anne yumurtayı kendi etrafında hafifçe döndurerek ona işe koyulması gerektiğini hatırlatır. Aslında bu durum tüm kuşlar dünyasında aynıdır. Her ana kuş yavrusunun doğumunu izler fakat ona bir katkıda bulunmaz. Oysa bu muhabbetkuşuların, onları diğer bütün kuşlardan ayıran çok büyük Her ana kua, yavrusunun doğumunu bder, ama katkıda bulunmaz. Sadece muhabbetkuşu yavrunun yumurtadan çıkamamaaı halinde bir ebe glbi uğraşır. Buyuk bir ustalıkla yumurta kabuklannı ayıklayarak yavruaunun doğumuna yardıma olur.