Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Tl P 1 Suçlu: BESLENME alp hastalıklarının ve kalbe bağlı ölümlerin birincll nedeninin kandakl kolesterolün yükseklığı olduğu, tıbbın kesinllkle bildlği bir olgudur." Bunları Amerikan Sağlık Örgütü'nden doktorlar söyluyor. Ama bu tehlıkeye karşı, aynı doktorların jyi haberleri de var. Uluslararası Kardiyoloji Örgütü'nden doktor Mario Mancini artık insanlığın yüksek kolesterol ve kalp hastalıkları arasındaki bağıntıyı öğrendiklerini ileri sürüyor: "Ama önemli olan erken teşhistir." Kalp hastalıklarında iki ayrı görüş: Bilim dünyasında hâkim görüşe göre kalbe bağlı ölümlerin birinci nedeni, kolesterol yüksekliğidir. 2Hayıri Suçlu VİRÜSLER Çeviri: îsmail Murat oroner kalp hastalığına karşı aşılanmak mümkün olacak mı? Eğer bu hastalıkla ilgili yenı teori doğrulanırsa, bu mucizevi aşı gerçekleşebilecek: Virüslerin koroner hastalığına yol açtığını söyleyenler öncelerı alaya alındı, ancak bu görüşteki doğruluk payı giderek artıyor. Eğer söylenenler doğruysa koroner hastalığın temelinde yatan aterosklerozun sırları bir kerede çözülecek. Günümüzde yaklaşık on yıl önce New York Cornell Üniversitesi'nden Catherine Fabricant, kedilerde hastalık yapan bir virüsü inceliyordu. Kedilerin böbrek hücrelerine deneysel olarak bu virüsü verdiğinde çalışmasının amacını değiştiren sürpriz bir gözlem yaptı: İnfekte olan böbrek hücreleri büyümek ve bölünmekle kalmıyor aynı zamanda kolestrin kristalleri depolamaya başlıyorlardı. "Benzer virüslerin insan hücrelerinde de aynı olayı başlatabileceği ve böylece ateroskleroz oluşumuna yol açabilecekleri aklıma geldi" diyor Catherine Fabricant. DeBakey'in de bulunduğu bir grup Amerikalı doktor, aşı ile bu hastalığa çare bulunacağını ileri sürüyor. K Damar sertlığı ve yüksek kolesterol, kalp hastalıklarının bırbirlne bağlı iki düşmanı. Damar sertlıği damarların sertleşip daralmasına, kan akışının güçleşmesine yol açarken, kolesterol kitleleri bu dar 'ilik'lerden geçemiyor Bu daralma ve tıkanmalar da kalp krizlerine ve ölümlere yol açıyor. Daralma ve tıkanma Bu değişik durum, hücrelerdeki bazı özelliklere bağlıydı. Bazı hücrelerdeki çengel benzeri çıkıntılar, bu kolesterol parçacıklarını yakalayabiliyordu. Eğer bu kancacıklar yoksa, kolesterol sonsuza dek damarlarda geziyordu. Ustelik genellıkle bunlara her gün yenileri eklenebıliyordu Ayrıca bu hekım ıkılisinin buluşuna göre, bu hücre özelliği kalıtımsal olabiliyordu. 19. kromozomun eksikliği eğer kalıtımsalsa, kalp hastalıkları da aynı şekilde ailede tekrar edebilıyordu. Sevindirici olan, bu aile kolesterolünün oranının binde iki gibı düşük bir rakam olmasıydı. Ama eğer kolesterol çok fazla ise, bu kancacıkları da örtüp, onları işlemez hale koyabilirdi. K Kolesterol konusunda bilgiler Amerikalı doktorlar 1985 Tıp Nobel Ödülü'nü alan Brovvn ve Stein adlı kalp uzmanları, kolesterolün kanda çözülmeyerek karaciğere taşındığını ve burada ıkı madde ile eritilmeye çalışıldıklarını biliyorlardı. Bu iki vektörün adları HDL, yanı yüksek yoğunlukta lipoprotein (uzun ömur proteınlerı) ve LDL alçak yoğunlukta lipoproteındir Bunlara ek olarak VLDL (very iow density lipoprotein) olarak tanınan çok düşük yoğunluktaki lipoprotein ise, damarda yolculuk etmekte olan kolesterolü toplayarak, kanın akışını kolaylaştırırlar Peki, neden kolesterol, bazı hallerde hücrelere, örneğin karaciğere yapışıp kalıyor da, başka durumlarda, sonsuza kadar damarlarda gezinip duruyor? Işte bu sorunun yanıtını Brown ve Goldstein adlı hekimler buldular. • Kolesterol hayvani besinlerde vardır. • Kandaki kolesterol düzeyi, beslenmeye ve genetik özelliklere bağlıdır. • Besinlerden alınan kolesterolün azaltılması kandaki kolesterol düzeyini düşürür. • Doymuş yağlar kandaki kolesterolün artmasında rol oynarlar. • 10 gr. kanda kolesterol düzeyi 200 mg.' yi aşarsa düşürulmelıdır. Her gün uyulması gereken altın kurallar 1 Eğer normal kilonun üzerine çıktıysanız kalori alımını azaltın. 2 Yağ tüketimini %30 oranında indirgeyin. 3 Hayvani protein alımını azaltın. 4 Günlük kolesterol alımını 300 mg. ıle sınırlayın (100 gr. karaciğerde 300 mg., bir yumurtada 300 mg. kolesterol vardır.) 5 Karbonhıdrat, sebze, meyve, zeytınyağı ve çiçekyağını yeğleyin. 6 Yemeklerdeki tuz ölçüsünü azaltın. 7 Hareketli olun. Ancak risk faktörlerinin hastalığın tetiğini çekmesi şart değil: Bu risk faktörlerini taşımayan, yani ömründe sigara içmemiş, tansiyonu normal olan, ya da kolestrolüne dikkat eden birçok insanda koroner kalp hastalığı görülebiliyor. Yine aynı şekilde, bu risk faktörlerini taşıyan kimseler mutlaka koroner kalp hastası olacak diye bir kural yok. New York Hospital/Cornell Tıp Merkezi'nden Richard Minick'in yaptığı istatistiksel tahmine göre, koroner kalp hastalığı olgularının (vaka) yarısından fazlası, yukarıda sözü edilen risk faktörlerinden hiçbirisini taşımıyor. Turgut Özal'ın bypass operasyonu dolayısıyla tanıdığımız ünlü kalp cerrahı DeBakey, "Her hastalığın risk faktörleri vardır" diyor ve "bu risk faktörlerinin sadece kişinin hastalığa olan eğilimini arttırdığını" söyluyor. Yalnızca nedenini bildiğimiz hastalıklar spesifik (özgül) bir hastalık etkenine dayandırılabilir diye ekliyor DeBakey. Bu varsayıma göre: DNA içerikli virüs hücreleri insanı genç yaşta infekte ediyorlar, atardamar hücrelerine yerleşiyorlar ve orada gizlice varlıklarım sürdürüyorlar. Virüsler yıllar sonra yeniden aktive olduklarında bu hücrelerde çoğalmaya başlıyor ve bulundukları hücreler yağ ve kolestrin depoluyor Zamanla atardamarın içinde bir engel oluşuyor ve damar tıkanıyor. Araştırmacılar bu varsayımın başrolü için Herpes virüsü üzerinde duruyorlar. Herpes (uçuk) virüsü özellikleri bakımından bu varsayım için "biçilmiş kaftan." Bir kere, Herpes virüsü insan tarafından alındıktan sonra bir süre gizleniyor ve bir zaman sonra aktifleşiyor. Fabricant'ın kedilerin hücrelerinde kolestrin depolattığı virüs bir Herpes virüsüydü. Beş tür Herpes virüsü insanda hastalığa yol açabilir: •Herpessimplexvirüs1, uçuk nedenidir. • Herpessimplexvirüs2, genital organlarda hastalık yapar. •Sitomegalovirüs, özellikle tükürük bezlerine ilgisi olan ve organların hücrelerinde genişlemeye yol açan bir Herpes virüsüdür. •Gebelik sırasında anneden çocuğa geçerek hastalık yapabilir. •Epstein Barr virüsü, Infeksiyöz Mononukleoz hastalığının ve muhtemelen Burkitt lenfomasının etkenidir. •Herpeszostervirüs, suçiçeği ve zona etkenidtr. Catherine Fabricant ve ekibi, kedilerden sonra, civcivlerde "Marek hastalığı" Kuralsız hastalık Virüs varsayımı Bilim dünyası yıllar boyu, virüslerin, damarlarda özellikle kalbi besleyen "koroner damarlarda" patolojik değişimlere neden olabilecegi varsayımını ciddiye almadı. "Beni bir deli olarak görüyorlardı" diye ekliyor Catherine Fabricant. Oysa şu sıralarda meslektaşları bu teori üzerine ciddi bir biçimde kafa yoruyorlar. Eğer bu teori doğru çıkarsa aterokslerozun (damar kireçlenmesi) birçok gizemi açıklanacak ve belki de koroner kalp hastalığına karşı koruyucu bir aşı bile geliştirilebilecek? Gerçi henüz "virüslerin yol açtığı kalp hastahğı" alanında çalışma yapan bilim adamlarının sayısı fazla değil, ne var ki yaptıkları araştırmalar ilgi topluyor. Bu ilgi boşuna değil, çünkü araştırmacıların elinde bazı somut kanıtlar var: •Hayvanlarda ateroskleroza yol açan belirli virüs türlerinin varlığı, •İnsan atardamarlarının çeperindeki hücrelere yağ ve kolestrin depolatan ben zer virüslerin varlığı, • Bu virüslerin insanlarda çoğunlukla ateroskleritik plakların (damar çeperlerindeki yağlı madde birikimlerinin) yakınlarında bulunması. Aterosklerozun nedenlerini bugün için bilmiyoruz. insanları bu hastalığa eğilimli kılan birkaç faktör saptanmış durumda. Sigara, yüksek tansiyon, kanda yüksek kolestrol yoğunluğu aterokslerozda görülen başlıca risk faktörleri. önce ciddiye alınmadı Hangi kanıtlar var? Kolesterolün damar tıkanıklıklarına yol açtığı tezlnl İleri suren görüşe göre, her şey damardakl bir çatlakla başlar (1). Bu çatlağın nedeni slgara veya yüksek tansiyon olabilir. Söz konusu çatlak kan tarafından onanlıncaya kadar, llpoproteinlerin taşıdığı kolesterol parçacıkları oraya yerleşirier (2). Böylece bu bölge yavaş yavaş şlşer, alttaki yağ tabakası kana sızarsa pıhtılaşma oluşur ve enfarktüs meydana gellr (3).